İZMİR – Dêrsim Tertelesi'nin yıldönümünde katledilenleri anan Alevi örgütleri, idam edilenlerin mezar yerlerinin açıklanmasını, Dêrsim isminin iadesini isteyerek, katliamla yüzleşme çağrısı yaptı.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İzmir Şubesi, İzmir Dêrsim Kültür ve Dayanışma Derneği, Dêrsim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) ve Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) İzmir bileşenleri, Dêrsim Tertelesi'nin 88'incı yıldönümü dolayısıyla açıklama yaptı. Karşıyaka İskele karşısında yapılan açıklamada, "Dersim iqrare ma wo. Xo vira meke. 37-38'i unutma, unutturma" pankartı açıldı. Açıklamada sık sık "Tertela Dersim xo vira meke", "Dersim, Maraş, Koçgiri unutulmaz hiç biri", "Sırrı'ya sözümüz barış olacak" sloganları atıldı. Açıklamadai Seyid Rıza ve yoldaşlarının fotoğraflı pankartı açıldı. Açıklamaya kentte bulunan siyasi parti ve kurumlar da destek verdi.
Açıklamanın Türkçesini DAD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Nebat Çelik, Kürtçenin Kirmançki (Zazaca) lehçesinde ise İzmir Dêrsim Kültür ve Dayanışma Derneği Eşbaşkanı Hasan Ali Keskin yaptı. Dêrsim'de yapılan katliamın fermanı olarak bilinen 4 Mayıs 1937 Bakanlar Kurulu Kararı ile Dêrsim'de bir halkın tarihi ve kültürünün yok ediliş sürecinin başlatıldığına işaret edilen açıklamada, "Dêrsim soykırımı insanlık suçlarından birini teşkil etmektedir. İttihatçı zihniyet ve hegomonya, kapitalist vahşetin bu topraklarda ki tek tipçi versiyonu ve kadim halklara karşı işlenen insanlık suçlarının failidir. Tek tip iktidar alanı inşa hedefiyle ve Hristiyan halklardan başlayarak bu toprakların birçok kadim halkı trajik biçimlerde tasfiye edilmiştir. Gerek Osmanlı, gerekse Cumhuriyet döneminde tutulan ve Dêrsim’in tasfiyesini esas alan raporlarda zihniyet ve pratik anlamda bir devamlılık vardır. Buna göre Dêrsim önce fiziki katliama uğratılacak, bu soykırım göçertme ve asimilasyonla tamamlanacaktır. Tek tip ulus inşası kapsamında sıra Müslüman Kürt kardeşe gelmiş, hak talepleri ve direnişler ezilmiş, Koçgiri direniş ve kıyımıyla başlayan Dêrsim’in tasfiye süreci ise kapsamlı hazırlıkların ardından 1937 ve 38 süreçlerinde İç Dêrsim’in vurulmasıyla sürdürülmüştür" denildi.
'DERSİM İNSANSIZLAŞTIRILDI'
Dêrsim'de asimilasyon ve göçertme politikalarının tavan yaptığı, sistematik bir şiddet sarmalıyla Dêrsim'in insansızlaştırıldığı vurgulanan açıklamada, "Dêrsim'de katledilen yurttaşları anıyoruz ve yaşatılan vahşetle yüzleşilmesi gerektiğini söylüyoruz. Bu toprakların kadim halklarından biriyiz, saygı ve kabul görmek istiyoruz. Ve dünyada ki benzer örnekleri üzerinden tarihle yüzleşme çağrısında bulunuyor, diyoruz ki: Seyit Rıza ve idam edilen Dêrsim ileri gelenlerinin mezar yerleri açıklanmalı, cenazeleri ailelerine teslim edilmeli, Dêrsim’e nakline engel olunmamalıdır. Arşivler açılmalı, Dêrsim ismi iade edilmelidir" ifadeleri yer aldı.
Eylemde dün hayatını kaybeden DEM Parti İstanbul Milletvekili, TBMM Meclis Başkan Vekili ve İmralı Heyeti Üyesi Sırrı Süreya Önder de anıldı.
Anma eylemi yapılan açıklamanın ardından Kureyşan Ocağı Pir İsmail Alkan'nın gülbeng vermesi ve lokmaların pay edilmesi ile sona erdi.