Kürt sorununa dair devam eden tartışmalar bağlamında Ankara’da temaslarını sürdüren Amed Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğuları ve Tuncer Bakırhan ile görüştü. DEM Parti Meclis grubu toplantı salonunda gerçekleşen görüşmeye DEM Partili vekiller de katıldı. 

 

BARO BAŞKANI: TOPLUM DAHİL EDİLMELİ

 

Ziyarette konuşan Amed Barosu Başkanı Av. Abdulkadir Güleç, sürecin olumlu karşılandığını söyledi. Kürdistan halkının süreç sonrası umutlandığını ancak ihtiyatlı bir durumun da olduğunu belirten Güleç, şunları söyledi: “STK temsilcileri olarak biz de ihtiyatimizi koruyoruz. Bu sürecin 2009’daki Oslo görüşmeleri ve 2013’teki yapılan müzakereler gibi heba olmamasını diliyoruz. DEM Parti’nin çözüme uygun bir dil ve çözümün içeriğine uygun bir siyaset yapması gerektiğini düşünüyoruz. Biz de STK’lar olarak bu sürece toplumun bütün kesimlerinin dahil edilmesi gerektiğini düşünerek STK’lerin önemli olduğunu, görüşmelerin toplumsal ayağını oluşturacak kurumların başında sivil toplum örgütleri gelmektedir. Kürt sorununun diyalog, barışçıl ve demokratik yollarla çözümü halkın da bizlerin de arzusudur.”

 

DTSO BAŞKANI: İHTİYATLI BİR İYİMSERLİK VAR

 

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya da, “Yaşadığımız bölgede ihtiyatlı bir iyimserlik var. İnsanların artık gerçekten bu çatışmaların bitmesi, Kürt sorununun çözülmesi konusunda yüksek bir talebi var. Maalesef acaba diye soru işaretleri de oldukça yaygın. Bu çekinceleri giderken, geçmiş çözüm sürecinde yakalanan toplumsal katkı halen yakalanmış değil. Muhalefetin desteği ve meclisin şeffaf bir şekilde sahip çıkması ve sivil toplumunda işin içinde olması talebimizdir. Bunu iletmek için Mecliste grubu bulunan bütün partilerle görüşüp herkesin kafasında arkasında soru işaretleri oluşmadan destek vermesini, daha sonra bu süreç Meclis’te tartışılırken Türkiye'nin bu sorunu demokratik kanallarda ve tartışmalarla çözmesi gerektiğine inanıyoruz. Böyle bir iklim yakalanmışken geçmişte yaşanan sadece bir kesimi değil, bütün kesimleri rahatlatacak bir çözümü oluşturmak zorundayız” diye konuştu.

 

BAKIRHAN: HERKESİ DAHİL ETMEYE ÇALIŞIYORUZ

 

Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan ise ziyaretin önemine işaret ederek, şunları söyledi: “Toplumun örgütlü kesimlerinin, demokratik kitle örgütlerinin katılımının yeterince sağlanmamasıydı. Biz de geçmişten dersler alarak önümüzdeki dönemde Kürt sorununun demokratik yollarla, diyalog ve müzakere ile çözümü için parlamentoda ve parlamento dışında mücadele yürütüyoruz. Bu tartışmaları önemli buluyoruz. Nereye varacağını henüz kestirmememize rağmen kıymet biçiyor, toplumsallaştırmaya çalışıyoruz. Sizin de yaptığınız gibi toplumun bütün dinamiklerini bu tartışmaların içine dahil ederek bunun bir barış çözüm sürecine evrilmesi için bütün arkadaşlarımızla birlikte 7/24 aktif bir çalışma içindeyiz.”

 

‘KÜRT TARAFI SAMİMİ’

 

Kürt sorunun yüz yıldan fazladır sürdüğünü ve son 40 yılda ise daha da yıkıcı bir noktaya geldiğini ifade eden Bakırhan, sorunun müzakere ve diyalog ile çözülmesi gerektiğini belirtti. Bakırhan, “Biz Kürt tarafının bu konuda samimi olduğunu düşünüyoruz. Sözüyle, eylemiyle meselenin demokratik yollarla çözümü için elinden gelen tüm çabayı, samimiyeti ortaya koyduğuna inanıyoruz. Adım atması gereken, bu tartışmaların bir barış sürecine evrilmesini sağlayacak olan iktidarın kendisidir. Emeğinizden dolayı teşekkür ediyoruz, duyarlılığınız çok kıymetlidir. Kentinize, bölgeye yakışır bu çabanızı çok önemsiyoruz. Bu sadece sizinle sınırlı kalmamalı, Türkiye'nin dört bir yanında sizin gibi kurumların bir araya gelerek bütün ülkeyi etkileyen, bu meselenin çözümü için çaba konusunda örnek olmanızı diliyoruz” diye belirtti.

 

TÜLAY HATİMOĞULLARI: PARLEMENTO ROL ALMALI

 

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da, “Uzun yıllar emek vermiş, kentin dokusunu korumak için mücadele etmiş, Kürt sorununun çözümü için mücadele etmiş çok önemli bir kent. Bu kentte bu platformun oluşması önemlidir. Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi için uzun zamandır verilen bir mücadele var; Yeni sürecin barışa evrilmesi için DEM Parti olarak elimizden gelen her türlü çabayı sergilemeye devam edeceğiz”  dedi.

 

Tülay Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçmiş dönemde yaşanan eksiklikler, görüşmelerin yasal zeminin oluşması parlamentonun rol üstlenmesi, muhalefet partilerinin aktif bir şekilde sürecin parçası olması, demokratik kitle örgütlerinin özne olabildiği kalıcı bir barış olur. 85 milyon yurttaşın, herkesin içine sinen barışın yolu buradan geçer. 

 

ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ

 

DEM Parti olarak barışın toplum tarafından sahiplenilmesi konusunda sizin oluşturduğunuz bu çalışmanın bütün Türkiye’ye model olmasını ümit ediyoruz. Uluslararası dengeler ve Türkiye'deki dengeler bizi ne olursa olsun bir çözüme ve onurlu bir barışa itmektedir. Umuyoruz ki herkes böyle okur. Biz de halk toplantılarında temkinli iyimserliği görüyoruz. Diyarbakır sokaklarında bu iyimserliğin olduğunu biliyoruz. Temkinli olmak iyidir, ama iyimserlik de çok iyidir. İkisinin bir arada olması önemlidir. Biz iyimser bir şekilde, bu sürecin dönüşmesi için elimizden gelen her türlü çabayı sizin gibi sivil toplum, emek meslek örgütleriyle birlikte sürdürmeye devam edeceğiz.”