RIHA - Xelfetî’de kayyıma karşı direnişte yer alanlar 17 Kasım’da Êlih’te düzenlenecek “Demokrasi ve Özgürlük” mitinginde yer alacakların belirterek, “Tecridi de kayyımı da kabul etmiyoruz” mesajı verdi. 

 

Riha’nın Xelfetî (Halfeti), Mêrdîn Büyükşehir ile Êlih belediyelerine 4 Kasım tarihinde kayyım atanmasına karşı başlatılan protesto eylemleri devam ediyor. Xelfetî’de 13’üncü gününde süren direniş nöbetine katılanlar, Demokratik Kurumlar Platformu öncülüğünde PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü, Kürt sorununda demokratik çözüm ve kayyımlara karşı yarın (17 Kasım) Êlih’te “Demokrasi ve Özgürlük” şiarıyla düzenlenecek mitinge katılım çağrısı yaptı. 

 

‘HER ALANDA TECRİT VAR’

 

Xelfetî’de süren direnişe deste olmak için Curnê Reş’ten gelen Nesibe Küçükkılıç (65), İmralı’da sürdürülen tecridin bütün toplum üzerinden olduğuna değinerek “Bu tecrit üzerimizden kalksın artık. Belediyelerimizde tecrit altındalar. Tecrit sadece tutsaklar üzerinde değil herkesi üzerinde. Kimse cezaevlerinde kalmamalı. Bu tecride dur demek için Batman’da olacağız. Hem tecridi kaldıracağız hem de kayyımları göndereceğiz. Biz kimseden korkmuyoruz. Tecridi de kayyımları da kınıyoruz” diye konuştu. 

 

DEM Parti Xelfetî İlçe Eşbaşkanı Mehmet Yalçınkaya da tecrit ve kayyıma karşı Êlih’te olacaklarını vurgulayarak, şunları söyledi: “Tecrit sadece Sayın Öcalan’a uygulanmıyor. Bütün halklara uygulanan bir tecrit var. Tecrit olmasaydı kayyım da atanmazdı. Tecrit var diye kayyımlar atanıyor. Tecrit halkın iradesini tanımamaktır. Tecritte kayyım da demokrasiye bir darbedir. Halk kayyımı da tecridi de kabul etmiyor. 17 Kasım tecrit ve kayyım istemeyenler için önemli bir gün. Herkes yönünü bunun için Batman’a çevirmeli.” 

 

‘HİÇBİR GÜÇ BİZİ DURDURAMAZ’

 

Kayyıma karşı 13 gündür nöbet tutan Zeynep Güzel (55), kadınların kayyım istemediğini belirterek “Anneler artık ağlamasın. Bize zulüm etmeyi bıraksınlar. Biz kimsenin ölmesini istemiyoruz. Bizden ellerini çeksinler. Pazar günü bütün kadınlar, anneler yönünü Batman’a vermeli ve kayyımı kabul etmemeli. Bize haksızlık yapmayı bıraksınlar. Kürtler vardır. Bunu kabul etsinler” dedi.  

 

Xelfetî’de süre gelen direnişe destek amacıyla Pirsûs’tan gelerek nöbette yerini alan Sarya Şahin (60), “Kayyım irademize atanmıştır, biz irademizi kayyıma teslim etmeyeceğiz. Sonuna kadar irademize sahip çıkacağız. Kaç defa seçin olursa olsun yine DEM Parti kazanır. Kimse irademizi gasp edemez. Buna karşı bütün anneler başta olmak üzere kadınlar Pazar günü Batman’da olmalı ve sesimizi birlikte yükseltmemiz gerek. Anneler her şeydir. Kadınlar tepki gösterirse, ayağa kalkarsa hiçbir güç onu durduramaz” diye konuştu. 

 

Xelfetî’de süren direnişe Wêranşar’dan gelerek destekte bulunan Orhan Kalkmaz (60) ise kayyımların biran önce geri çektirilmesini belirterek “Kürt halkının iradesine atanan bu kayyımların biran önce geri çektirilmesini istiyoruz. Xelfetî’de Batman’da da kazanacağız, belediyelerimiz özgürleştireceğiz. Bu zulüm ne zaman kadar devam edecek? Buna karşı olan herkesi 17’de Pazar günü Batman’da yapacağımız büyük mitinge bekliyoruz” dedi. 

 

‘BELEDİYELERİMİZ GERİ ALACAĞIZ’

 

“Kayyım zülüm, faşizmdir” diyen Halil Demir (50) de kayyımın irade gaspı olduğunun altını çizerek “İrademiz ile aldığımız belediyelerimiz zor gücü kullanarak bizden çalmak istiyorlar. İrademize sahip çıkıyoruz. Sonuna kadar direneceğiz. Belediyelerimiz geri alan kadar durmayacağız. Bunun için 17’de Batman’da olacağız. Batman, Mardin, Halfeti, Hakkari ve Esenyurt belediyelerini geri alacağız” ifadelerini kullandı. 

 

‘MEYDANLARI TERK ETMEYECEĞİZ’

 

Halkların kayyım istemediğini vurgulayan Aslıhan Çiftçi (55), kayyımların “hırsız” olduğunu belirterek “Kayyım kirli elini üzerimizden çeksin. Halklar kayyım istemiyor. Biz eşbaşkanlarımızı seçtik, Halfeti kayyımın değil halkındır. Kayyım biran önce gasp ettiği belediyemizden çıkmalı. Sonun kadar mücadele edeceğiz. Bundan kaynaklı Halfeti halkları olarak Pazar günü hep birlikte Batman’a gideceğiz. Kayyım kalkana kadar da meydanları terk etmeyeceğiz” diye konuştu.

 

‘HERKES BİR OLMALI’

 

Kayyıma karşı herkesin bir olması gerektiğinin önemine değinen Gülizar Öztürk (53) ise şunları söyledi: “Kürt halkı bir olmalı ve sesini birlikte yükseltmeli. Pazar günü yüz binler Batman’a akmalı. Kayyımları birlikte kabul etmeyelim. Kayyım gidene kadarda mücadele edeceğiz. Kürtler birlik olursa atanan bütün kayyımlar gider.”  

 

Nöbetçilerden Şerali Çoban (48) da kayyımın haksızlık olduğunu belirterek “Biz haksızlığı kabul edemeyiz. Seçime giriyoruz, kazanıyoruz ama kayyım atanıyor. Bunu kimse kabul etmez. Daha önce kabul etmedik yine kabul etmeyeceğiz. Bütün dünya bunu bilsin. Batman’da yapılacak büyük mitinge herkes katılmalı ve ses çıkarmalı” dedi.  

 

‘SONUNDA KAZANAN BİZ OLACAĞIZ’

 

“Kayyum değil yapılan kıyımdır” diyen Mustafa Öge (57), “Belediyelerimize atanan bu kayyımlar kıyım yapmak dışında bir şey yapmıyor. Pazar günü irademize sahip çıkmak için Batman’da olacağız. Herkes iradesine sahip çıkmalı. Sonunda kazanan biz olacağız” ifadelerini kullandı.  

 

Herkese iradesine sahip çıkma çağrısında bulunan Mehmet Sakin (60), “Kürt halkı her yere kazanımlarına sahip çıkmalı. Kayyım atanmadan da herkes belediyesinin etrafından kenetlenmeli. 17 Kasım’da Batman’da dili, dini, ırkı fark etmeksizin herkes yerini almalı” dedi.  

 

“Kayyım halkların iradesini tanımamaktır” diyen Naime Bayram (60), şunları söyledi: “İradesi yok sayılan herkes Pazar günü Batman’da olmalı. Kayyım ilk olarak kadın kazanımlarına saldırdı. Bunun için kadınların daha fazla bu mitinge öncülük etmesi gerek. Miting kayyıma karşı sözümüz olacak.”  

 

‘TECRİDİ KALDIRMAK HERKESİN GÖREVİ’

 

Tecridi kaldırmanın herkesin görevi olduğunu dile getiren Cemal Güzel, “Tecridin etkisi her yerde olduğu gibi Halfeti’de hissediliyor. Kayyım ile birlikte bu etki arttık. Bunu kabul etmek beklenemez. Şuan Halfeti kayyım tecridi ile karşı karşıya. Halkların seçme ve seçilme hakkının ortadan kaldırılması tecrittir. Biz buradayız. Sonuna kadar irademize sahip çıkacağız. Herkes bunun için 17 Kasım’da Batman’da olmalı. Tecridi de kayyımı da kabul etmiyoruz” diye konuştu. 

 

Halkların kayyımı tanıdığını dile getiren Kemal Balin (55), kayyımı “kıyım” olduğunu belirterek “Bu kıyımı biz daha önce yaşadık. Halkların iradesine atanan bu kıyımı kabul etmiyoruz. Seçme ve seçilme hakkının ortadan kaldırılması işgaldir. Bir halkın iradesinin yok sayılmasına kimse sessiz kalmamalı. Bütün demokratik kitle örgütleri, güçleri Pazar günü Batman’da yerini alarak tepkilerini dile getirmeli. Kayyım bütün Türkiye halkları için tehdittir” ifadesinde bulundu.

 

MA / Emrullah Acar