4 yıldır karanlıkta adalet arıyorlar: Ölmek var dönmek yok

img
MANİSA – Karanlıkta adalet aradıklarını belirten Somalı aileler, 1 Mayıs’ta bir kez daha adalet isteyecek. Soma’da verilecek kararın Türkiye’nin kaderini değiştireceğini belirten aileler, “Ölmek var, adalet istemekten dönmek yok” diyor. 
 
Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014’te 301 madencinin yaşamını yitirdiği facia, 4’üncü yılını geride bırakıyor. AKP iktidarı döneminde en büyük iş cinayetinin yaşandığı Soma faciasının ardından binlerce kişi yaşamını yitirmeye devam etti. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre, Soma’dan sonra en az 7 bin 230 işçi, iş cinayeti sonucu yaşamını yitirdi. 
 
Durum böyleyken adalet arayan Somalı aileler, 26 Mart’ta görülen duruşmada savcının verdiği mütalaa ile bir kez daha sarsıldı. Savcılık mütalaasında aralarında maden şirketinin sahipleri Alp Gürkan ve Can Gürkan’ın da olduğu 7 kişi hakkında “Bilinçli taksirle öldürme ve yaralama” suçlamasıyla 22 yıl 6’şar ay hapis cezası istendi 11 kişi hakkında, “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” suçlamasıyla 15 yıl hapis cezası istenirken, 33 kişinin beraatı talep edildi. 
 
Somalı Aileler, 1 Mayıs İşçi Bayramı Günü’nde Soma için adalet isteyecek. Faciada yaşamını yitirenlerden biri de henüz 18 yaşında olan Ali Şahin. Şahin, babasının karşı çıkışlarına rağmen madende gizli çalışmaya başlamış. Çalışmaya başlamasının 4’üncü günü ise acı haberi duyan baba Bayram Şahin, o gündendir oğlunun içinden çıkmadığını söylüyor. 
 
‘ÖLMEK VAR ADALETTEN DÖNMEK YOK’
 
Evlat acısını, “Ateş düştüğü yeri yakar” sözleriyle özetleyen Şahin, 4 yıldır adalet aradıklarını ama değişen hiçbir şeyin olmadığını söylüyor. “Oğlumu nasıl unutabilirim? Ölsem de unutmayacağım onu” diyen Şahin, sorumluların ömür boyu cezaevinde kalmasını istediğini belirtiyor. 
 
1 Mayıs İşçi Bayramı’na da katılacağını ifade eden Şahin, oğlu için adalet isteyeceğini söyleyerek, “Ölmek var, adalet istemekten dönmek yok” diyor. 
 
‘UMUTLANDIĞIM TEK ŞEY OĞLUMUN RÜYAMA GİRMESİ’ 
 
Elmas Kaya da oğlu Kader Yıldırım’ı kaybetmiş. Kaya, “4 senede neler yaşadığım kesinlikle dile gelmez” diyerek sözlerine başlıyor ve devam ediyor: “Derler ya, ölüm bir tanedir, hayır, ölüm iki tanedir bence. Ben ruhen ölmüş ölülerdenim, bedenen ayaktayım. Böyle yaşıyorum, böyle yaşayacağım galiba. Umutlandığım tek şey; akşam yattığımda eğer gece oğlum rüyama gelirse ve bana bir şeyler söylerse ona biraz seviniyorum. Başka bir sevincim yok. Yanımda olsaydı, taş taşır yine da bakardım onlara.” 
 
‘CAYDIRICI CEZALAR OLSUN’
 
“Ölüm bizim için, doğduğumuza inandık, ölüme de inandık, inanacağız” diyen Kaya, evlatlarının para hırsı yüzünden yaşamını yitirmelerini kabullenemediğini belirtiyor. Kaya, “Ki bir de onları hala pohpohluyorlar, arkaları hala kuvvetli. Failleri, içeriden çıkarmak için uğraşıyorlar ve bu kadar ölmüş insanların kanının üstünde oturuyorlar. Ben birilerini assınlar, öldürsünler demiyorum. Ama istediğim tek şey; bir caydırıcı ceza olsun ki hani bundan sonrakiler de biraz düşünsün” diyor. Soma Holding eski Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan’ın avukatına teşekkür ettiğini; çünkü Türkiye’de ne kadar haksızlık yapan hakim ve savcı varsa suçluları korumak adına listesini çıkardığını belirten Kaya, şöyle devam ediyor: “Filan yerdeki hakim; şu kadar insan ölmüş şu cezayı vermiş diye devam ediyor. İlk önce çok kızmıştım; ama sonra dedim ki demek ki o kadar vicdansız hakim ve savcı varmış ki Türkiye bundan bu hale gelmiş. Biz bundan sonra ne bekleyebiliriz ki?”
 
‘SOMA’YA ADALET İÇİN 1 MAYIS’A’ 
 
“Benim beklentim maddi değil. Kimsenin evladı ölmesin, kimsenin anasının yüreği yanmasın. Oğlumun sırtından geçinmek hele hiç istemiyorum. Hiçbir yere başvurmadım bana oğlumdan aylık bağlayın diye. Oğlum hayatta olsaydı dünya zaten benimdi” diye devam eden Kaya, oğlu ve Soma’da yaşamını yitiren tüm madenciler için 1 Mayıs’a katılacağını söylüyor. 
 
‘KARANLIKTA ADALET ARIYORUZ’ 
 
Oğlu Uğur Çolak’ı kaybeden Gülsüm Çolak da, “Hayat devam ediyor söylentilere göre ama bir de gelseler bize sorsalar hayat devam ediyor mu? Geçmiyor acısı. Sağlığımızdan olduk. Gülmek nasıl bir şeyse 4 yıldır biz gülmeyi unuttuk” diyerek konuşmaya başlıyor. Acının aynı zamanda dostlukları, vefalılar ve mücadele etmeyi öğrettiğini dile getiren Çolak, son duruşmaya göre de mahkemeden beklentisinin olmadığını belirterek şöyle devam ediyor: “Önce şirketin suçlu olduğunu söyledi savcı ve mütalaayı verdi; ama hakim, ‘taksirle öldürme’den karar verdi. Bu da bizim umutlarımızı bitirdi. Adaletten hiçbir beklentim yok. Paran varsa adalet var, eziliyorsan sen ayakaltı paspassın. Ben de böyle bir adaleti tanımıyorum. Yine de inanmamız gerekiyor. Bekliyoruz bakalım. Adalet nerede? Biz karanlıkta adalet arıyoruz.” 
 
‘SOMA TÜRKİYE’NİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK’ 
 
“301’in hepsi ses getirse de gök kubbeleri başlarına yıkabilsek” diyen Çolak, Uğurlar, Aliler, Ömerler ölmesin diye hak mücadelesiyle yola çıktıklarını belirterek, Soma için alınacak kararın Türkiye’nin kaderini değiştireceğini belirtiyor. Çolak, “Eğer Türkiye’de 301 lehine karar verilirse biz artık Avrupa’da haklarımızı aramayacağız. Türkiye’de adalet var diyebileceğiz. Soma’dan sonra kaç bin işçi vefat etti. Bölsek kaç tane 301 yapar. İşte biz böyle bir ülkede yaşıyoruz” diyor. 
 
Çolak, sivil toplum örgütleri ve hak arayanlara son iki duruşmaya katılmaları için kendilerini yalnız bırakmaması gerektiğini belirterek, “Soma davası, Türkiye’deki kaderi değiştirecek” diyor. 
 
MA / Zuhal Atlan – Ayşe Sürme