Ankara’da koronavirüs (Kovid-19) testi pozitif çıkan Mehmet Ali Borsöken, tedavi gördüğü hastanede yaşadıklarını anlattı. Video mesaj gönderen Borsöken, “Yakalanmış olduğum bu illet koronavirüs hastalığı ile mücadele etmekte çok büyük zorluklar çekmekteyim. Sizlere daha önce, ilk yatmış olduğum Gazi Mustafa Kemal Hastanesi’nde şartların ve ilgisizliğin ne kadar kötü olduğunu ‘sesimizi duyan olur mu?’ diye yazmıştım” dedi. 

 

Borsöken, Gazi Mustafa Kemal Hastanesi’nden dün Gölbaşı Hasvak Hastanesi’ne ambulansla sevk edildiğini ve benzer sıkıntıların bu hastanede de yaşandığını belirtti. Dün sevk edilme ardından öğleden gece yarısına kadar hiçbir şekilde kendisine ilaç verilmediğini anlatan Borsöken, devamla şunları söyledi: “Sabah defalarca doktor gelecek mi diye sormama rağmen gelecek diyorlar ama, 3 günden beri daha doktor gelmiş değil. En son doktoru Pazartesi günü, ben hasta yatağında yatarken, oda kapı açık koridorda benimle konuşurken gördüm. İlaçlar düzensiz veriliyor. Asıl önemli konulardan biri de resimlerde de görüldüğü gibi yemek konusu. Bu hastalıkta en önemli konu vücut direncinin güçlü olması gerekiyor. Bu yemekler ile nasıl sağlıklı olalım. Tabiri caizse, verilen yemek miktarı ile kuş bile doymaz. Dışarıdan en azından meyve getirtelim, diyoruz ona da izin yok. Ve vücut direncimiz her geçen süre güçsüzleşiyor. Bu haldeyken bile, temizlik elemanları içeri girmeyip çöp kutusunu kapının dışına bize bırakın diyorlar. Oda temizliği yapılmıyor.”

 

‘VÜCUDUM KARARMAYA BAŞLADI’

 

Yemek için plastik çatal-kaşıkları hasta bakıcıların açıkta ambalajsız elleriyle verdiğini aktaran Borsöken, şu bilgileri paylaştı: “O ellerini koridorlarda her yere dokunup, her hastaya aynı şekilde veriyorlar. Hijyen kurallarına uyulmuyor. Ama odamıza gelince girmiyorlar. Sonuç olarak yatmış olduğum 2 hastanede de durumlar aynı. Lütfen yatan hastalar olarak sesimizi duyurun! Hastane odasında kaderimiz ile baş başa bırakılmış durumdayız. Vücudumun bazı bölgeleri kararmaya başlamış artık, istediğimiz tek şey, çok basit iyileştirmeleri. Eminim ki, çok duyarlı olan sayın Sağlık Bakanımızın bu durumlardan haberi yoktur. Bizim düştüğümüz bu duruma ve hastalığa yakalanmamak için evinizde kalın. Kimseyle temas kurmayın lütfen. Tüm uyarılara riayet edelim. Allaha emanet olun.”

 

‘BUTONA SAATLERCE BASIYORUM, KİMSE GELMİYOR’

 

Telefonla ulaştığımız Borsöken, ilk olarak bir özel hastaneye gittiğini önce bir serum verilerek, evine gönderildiğini söyledi. Borsöken, durumunun kötüleşmesi üzerine Medical Hastanesi’ne gittiğini orada çekilen tomografi ve yapılan test ardından Kovid-19 teşhisiyle İl Sağlık Müdürlüğü’nün hastane tarafından arandığını ve kendisinin Gazi Mustafa Kemal Hastanesi’ne sevk edildiğini belirtti. Yatakları yanında bir buton olduğunu ve çalmalarına rağmen saatlerce hemşire gelmediğini, 4 gündür yattığı hastanede sadece bir kez doktorun kendisini görmeye geldiğini ifade eden Borsöken, “Hemşire gelecek, gelecek diye oyalıyorlar. İlaç vermiyorlar, ‘doktor gelecek’ dediler. Bugün öğlene kadar doktor gelmeyince iki hap verdiler. Bu hastalıkta en önemli şey vücut direnci ama verdikleri yiyeceklerle yeterli değil. Yemekler hem berbat, temizlikçiler odadaki çöpü bizim kapıya götürmemizi talep ediyor. Oda temizliği yapılmıyor” diye anlattı. 

 

Ağrılarının hala devam ettiğini söyleyen Borsöken, özellikle akciğerinde ve gözlerinde ağrılar olduğunu söyledi. Borsöken, “Yukarıdaki yöneticilerin bilgisi olsa bu konuları iyileştirir. Dünya bu hastalıkla mücadele ediyor ama doğru bir şekilde mücadele edilsin. Bizleri bir odaya atıp, kapatmayla iyileşemeyiz. Bir hayvan bile bir kümese kapatıldığında, arada gidip bakarsınız, bir ihtiyacı var mı diye ama burada öyle bir şey yok” dedi.