Kawa Nemir: Kürtçe henüz keşfedilmemiş birçok form için fırsatlara sahip

img

ANKARA – İtalyan bestekar Giacomo Puccini’nin “Tosca” operasını Kürtçeye çeviren Kawa Nemır, Kürtçenin sadece opera için değil, henüz keşfedilmemiş birçok form için fırsatlara sahip olduğunu belirterek, "Tosca" ile Kürtlerin ünlü "Saliho û Nurê" şarkısı arasındaki benzerliklere dikkati çekti. 

William Shakespare’in “Hamlet” eserini Kürtçeye çevirip, tiyatroya uyarlayan Kawa Nemir, şimdi de Giacomo Puccini’nin “Tosca” isimli operasını Kürtçeye çevirdi. Çeviriyi Kürtçe tiyatroya uyarlayan Celil Toksöz de oyunun yönetmenliğini yapıyor. Theater Rast tarafından sahnelenen oyun, 25 Ekim’de Amsterdam Şehir Tiyatrosu’nda dünya prömiyerini yaptı.
 
Çevirmen Kawa Nemir, yaptığı çeviri ve oyuna dair sorularımızı yanıtladı.
 
 Kürtçeye çevirdiğiniz Shakespeare’nin ‘Hamlet’ eseri çok beğenilmişti. Bir kaç yıl aradan sonra bu sefer de karşımıza Giacomo Puccini’n Tosca operasının çevirisiyle çıktınız. Buna nasıl karar verdiniz?
 
Kuşkusuz yıllardır birlikte çalıştığımız oyunun yönetmeni ve geniş kadrosunun bazı güzel ve büyük hayalleri var. Kürtçe sahneye, dünya opera klasiklerini tercüme etmek ve tiyatro metni haline getirmek gibi. Bu harika büyük ürünler bizleri bir araya getirdi ve zorlu bir süreci beraber atlattık. Tiyatroya dair hayallerimden bazıları William Shakespeare’nin ‘Hamlet’ (Kürt dili tiyatrosu için milat olan) ve ‘Xewna Şeveke Havînê’yi (Yaz Gecesi Rüyası), Ehmedê Xanî’nin ‘Mem û Zîn’i ve son olarak da Giacomo Puccini’nin ‘Tosca’sını çevirmekti. Bunlar aynı zamanda tiyatrocu arkadaşlarımın da hayaliydi. Örneğin Hamlet, neredeyse 30 yıllık yönetmen olan Celil Toksöz’ün ve aynı zamanda benim de hayalimdi. Tosca’nın, Kürtçe tiyatroya uyarlanması ve çeviri kararı da öyle oluştu. Bahsettiğim hayalleri, zaman içerisinde bir çalışma, tartışma, etkinlik ya da bir köşede bir araya geldiğimiz arkadaşlarla ‘Ne yapacağız? Ne yapalım? Nasıl bir şey oluşturalım?’ diye tartıştığımız oluyor.
 
Metni ne kadar sürede çevirdiniz?
 
Modern çeviriler klasiklerden belki biraz daha kolaydır ama çeviri alanındaki 30 yıllık tecrübemden sonra gerçekten söyleyebilirim ki çeviri artık benim için zor bir iş değil. Asıl zahmetli iş metnin çevirisinden sonra başlıyor. Çeviri metnini, yönetmenin sahneye uygun uyarlamasını, belirtilen bağlamına yerleştirmenin ve düzenlemenin zorluklarının yanı sıra onları oyuncular için -ki çoğu ne yazık ki hala çok iyi Kürtçe bilmiyor- uygun hale getirmesi asıl zor olan. Ki ben hala Kürtçe bilmiyor olmalarına hayret ediyorum. Kısacası ben Tosca metnini orijinal İtalyanca metniyle kıyaslayarak İngilizce metninden iki hafta içerisinde Kürtçe’ye çevirdim. Ama yaklaşık bir ay metnin adaptasyonu üzerine çalıştım. Prömiyerine kadar da bazı küçük revize işlemleri devam etti.
 
Tosca’yı çevirmek sizin için nasıl bir anlam taşıyor? Nasıl bir duyguydu? Çeviri sırasında nasıl zorluklar yaşadınız?
 
Tosca gibi bir ürünün librettotları şimdi Kürtçe altın mülkünüzün bir parçası haline geldi ve gelecekte daha geniş, daha kaliteli ve daha çok opera ürünü üretmeye istekli olanlar için diyorum; buyurun, Kürtçe orijinal metni artık bohçamızda.
 
Öyle hissediyorum ki artık söyleme vakti geldi. Benim görüşüme göre, şu ana kadar kendi model, bağlam ve Kürt oyuncuların performansları çerçevesinde yapılan tiyatro uyarlamaları, bir bütün olarak gönlüme göre değil. Buna rağmen onları daima daha üretken, daha yaratıcı ve daha olgun bir tiyatroya doğru ilerleyen büyük adımlar olarak görüyorum. Öyle ki bu tür metinler Kürtçe tiyatroda bugüne kadar yeterince denenmiş değil. Ama hepsi bize var olan imkanlarıyla bu alandaki seviyemizi, genişliğimizi gösteriyor. Fakat Kürt ulusal tiyatrosuna ilerleyebilmek için daha çok çalışmak gerek. Tosca’nın çevirisi benim için böyle bir anlam taşıyor. 
 
Öte yandan Kürtlerin tarihinde bu aşamada olduğu gibi, bu soylu eserlerin bir kısmının ortaya çıkacak olan yardım ve günahlarına rağmen benim için tehlikede olduğu güçlü bir gerçektir. Onların iyiliğinden ve ihmallerinden sorumluyum. Tüm bunlara ek olarak, Tosca gibi bir ürünün librettotları şimdi Kürtçe altın mülkünüzün bir parçası haline geldi ve gelecekte daha geniş, daha kaliteli ve daha çok opera ürünü üretmeye istekli olanlar için diyorum; buyurun, Kürtçe orijinal metni artık bohçamızda.
 
Ama ne tür sıkıntılar çektiğimi soruyorsanız, yaşamım boyunca bu tür ürünlerle uğraştığımı söylesem doğru olur. Ama hala da bu dünyada ne dört duvarım, ne bir evim ne de bana mezar olabilecek bir karış toprağım var. Ne Kürdistan’da ne de Amsterdam’da yok. Buna rağmen kalbimdeki sarayı adım adım inşa ettiğim ve Kürdistan’ın esmer müteahhitlerinden kurtulduğum için mutluyum ve her türlü onlardan uzağım. Vurgulayarak söylediğim o ki, herkes onda kendini tanıyor: Paysız bir toplum ile hak ve değer verme hissinden uzan bir toplum, kirlenmiş bir toplum, emek sömürüsünün çamuru ile hiç bir zaman ulus olamaz. Yine yüce Ehmedê Xanî’nin temiz rüyalarındaki devletin sahibi olamaz.
 
Tosca’nın Kürtçede opera tarzı ilk oyun olduğunu söyleyebilir miyiz? Kürtlerin tarihinde başka örnekleri var mı?
 
Her ne kadar birincilik ve ilklik meselelerini çok sevmesem de, keyifle söyleyebilirim ki göründüğü kadarıyla başlattığımız bu deneyim Kürtçe sahne için yol açıcı ilk örnek. Yani evet Tosca ilktir. Ancak bir opera ya da bir müzikal olarak 2015 yılında Mizgîn Tahîr’in rolünün belirgin olduğu Heskîfê Keybanû Emedîsa û Şahmîran Orkestrası sahnelendi. (https://www.youtube.com/watch?v=izwTUdslzY0) Elbette sahneye uyarladığımız Tosca, 16. yüzyılın sonralarında İtalya’da meydan gelen ve Batı dünyasının klasik mozaiğinin önemli bir bölümünü oluşturan klasik opera tarzında değil. Uzmanlar ve yabancı opera eleştirmenleri geçen ay 6 kez sunulan ve bu ay Hollanda’da sahnelenen Tosca’yı izledikten sonra, opera biçiminde Kürtlere özgü bir yorumun olduğunu hissettiler. 
 
Bu yüzden her ne kadar çeviri ve libretto bakımından gönlüme göre olmasa da Tosca, uzmanlar ve eleştirmenler için dikkat çekici ve ilginç geldi.  Bu aynı zamanda gözlerimizi daha yüksek hedeflere ve amaçlara odaklanmamıza teşvik edecek.  
 
Tosca, konusu itibariyle bu topraklara uyuyor mu? Puccini’nin opera tiyatrosunun geçtiği dönemin politikalarıyla bu dönemin politikaları arasında nasıl benzerlikler var?
 
Klasik metinlerin konu bakımından az çok dünyanın tamamına uyan özellikleri var. Benim düşünceme göre insanlık tarihindeki ilk yazılı edebi metinden bugüne ya da Gilgamêş’ten bugüne edebi ve sanatsal konuların sayısı fazla olmasa da her birinde insanlığın özellikleri olan aşk, karanlık ve aydınlık, sadık ve şansız, iyilik ve kötülük konuları yer alıyor. Bu bağlamda, İtalya diyarının ürünü olan Puccini’nin Tosca’sı ve Kürdistan’ın ünlü şarkısı Saliho û Nurê konuları bakımından birbirine çok benziyor. Tosca için hazırlıklarımızı yaptığımız zaman Salıho û Nurê hep kulağımda ve aklımdaydı. Ama tabi bunlar yüzde yüz aynıdır diyemeyiz. Zaten öyle olamaz da. Her iki masalın dayandığı esaslar yalnızca bir dereceye kadar aynı trajik kumaştan besleniyor. Bu bizim için  anlayış ve verimlilik açısından doğal bir yaratıcılık ve ilam kaynağıdır. Bunun sayesinde biz iki topluma da iki vatana da benziyoruz, öykünün (masalın) gerçekleştiği iki döneme benziyoruz. Politikalarından tut, ruhlarına kadar daha iyi kavrayabiliriz... 
 
Bu dengeye ek olarak, Kürdistan’daki 20. yüzyılın hikayesi ve İtalya’daki 19. yüzyılın hikayesi ülkelerinin tarihi koşullarına özgüdür. Belirttiğimiz her iki metnin oluşması yönünden de baktığımızda Puccini güçlü ve acı bir hikaye seçerek, kendine özgün bir formda geniş bir metin olan Tosca’yı oluşturdu. Ama biz Kürtlerin Saliho ve Nurê eseri, dengbêjlerin yüreği ve geleneksel kilam söyleme ağında asılı kalmış durumda. Bu Tosca’dan Kürtçe’ye örüp ayıracağımız önemli bir ölçüdür. Neden dengbêjlîk makamı ve kilam söyleme şekli gizli olasılıkları ve alaka düzeyi ile opera biçiminden daha güzel ve görkemli? Mesele şu ki, dünya klasikleri üreterek, özellikle değerli bilgiler öğreniyoruz ve dil sanatımıza yepyeni bir yol geliştirdiğimizi unutmamak gerekir. 
 
Nemir’in konuya dair önerdiği linkler şunlar: Saliho û Nûrê: https://www.youtube.com/watch?v=e39MMy05kvY , Tosca: https://www.youtube.com/watch?v=7Snu-fFApzY
 
Opera ve dengbêjlîk arasındaki bağı biraz açar mısınız?
 
Opera ve dengbêji içsel mekanizmalarıyla, onları kıyaslamamıza izin veren iki form. Her iki form da hikayenin yardımıyla öyküye geri dönüyor ve hepsi de edebiyatın ayrılmaz bir parçası. 
 
Daha önce söylediğim gibi opera ve dengbêji içsel mekanizmalarıyla, onları kıyaslamamıza izin veren iki formdur. Elbette bu hususu operacılara ve müzisyenlere bırakıyorum benim uzmanlık alanım değil ama her iki form da hikayenin yardımıyla öyküye geri dönüyor ve hepsi de edebiyatın ayrılmaz bir parçası. Hayali seviyesi o kadar yüksek ve sağlam ki zaman içerisinde bir pınarın suyu gibi süzülüp günümüze ulaşıyor. İki form arasındaki tek fark, opera esntrümantal, sahne ve tiyatro olanaklarını 400 yıl boyunca genişletti. Dengbêjî ise, düzenli bir enstrümantal ve tiyatronun müdahalesi ile karşılaşmadı. Örneğin bu özelliği düşük bir seviyede olsa da ölümsüz dengbêj Şakiro’da görüyoruz. Bazen kilamları arasında bazen de sesiyle toplulukla etkileşime geçtiğini görüyoruz. Ayrıca eşsiz dengbêj Miradê Kinê de de bunu görüyoruz. Gördüğün gibi yayı ile kemançesini çaldığında, şarkının (kilamın) bir yüzücüsü olarak “req req” diyerek öykünün kapısından içeri giriyor.
 
Peki çeviri sırasında dengbêjliğin yardımı oldu mu? Kürtçe dili ne kadar operaya uyuyor?
 
Neden ben bu sade örnekleri gösteriyorum? Çünkü dengbêjliğin imkanlarını sonuna kadar kullanarak genişletip, onları farklı şeylere dönüştürebilelim diye. Bu yüzden şimdi halk operası olarak adlandırdığımız teşebbüsümüzün temeli adı geçen dengbêjlerlerle oluşturuldu ve bestelendi. Değerli öğretmenimiz, bestekarımız Ardaşes Agosyan, üzerine çok çalıştığı bestesinde yüz yıllar öncesinin Kürtlerin, Kürdistan’ın, Mezopotamya’nın ve Orta Doğu’nun ölçülerinden ilham almış. Başka bir deyişle sahnede hem ruhsal hem Kürt geleneklerine uygun hem de evrensel olarak Gülseyen Medar, Hediye Kalkan, Dodan, Ali Tekbaş, Mesûd Gever ve Serdar Canan’ın canlandırdığı Puccini’nin kıymetli bestelerinin parıltıları var. Ancak bunun yanında yönetmenimiz Celil Toksöz’ün  tercihiyle değerli aktris Özcan Ateş’in rol aldığı dengbêj bir anlatıcımız var. Sorunun en önemli diğer kısmına gelecek olursam, uzun yıllardan çeviri ve yazı çalışmalarımda her alanda dengbêjliğin iyiliğine sarılıyorum. Ben birçok metin çevirdim ve bir çok tiyatro işi yaptım. Bunların hepsinde özgürleştiren bir dil var. Onun kökeni biz Kürtlerin dengbêjliğidir. Bir diğeri, gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki Kürtçe dili sadece opera için değil, henüz keşfedilmemiş bir çok form için fırsatlara sahip.
 
 İlk oyunu Diyarbakır’da sahnelemek istiyordunuz. Bu isteğiniz neden gerçekleşmedi ve biz Türkiye’de hangi tarihte, nerede ilk olarak Tosca’yı izleyebileceğiz?
 
“Köy evleri yollar boyunca görülebilir” derler. Son üç dört yıl içinde Kürdistan ve Türkiye’deki koşullar birden kötüleşti. Daha başından beri Tosca’nın dünya prömiyerini Amsterdam’da yapacağımız belliydi ve öyle de oldu. Çok da güzel geçti. Kürdistan prömiyerini yapmak için de Amed’e gelmek istedik. Ama kayyum meselesinden, Rojava ve Kürdistan üzerinde devam eden operasyonlardan dolayı ne yazık ki Tosca’nın sahneleneceği bir alan ve sahne yok. Şimdilik koşulların düzelmesini bekleyeceğiz, şartlar oluştuğunda da Tosca geniş ekibiyle beraber Türkiye ve Kürdistan’a gidecek. Ancak o zamana kadar bazı Avrupa ülkelerinde örneğin Almanya ve İngiltere’de geziler ve turlar sürebilir. Program belli olduğunda kamuoyunu bilgilendireceğiz.   
 
 Tosca’dan sonra hangi ürünü çevirmeyi düşünüyorsunuz? Önümüzdeki süreçte Kawa Nemir’ın hangi çevirisiyle karşılaşacağız?
 
Ölmeden önce William Shakespeare’nin tüm tiyatro ürünlerini Kürtçe’nin Kırmancî lehçesine çevirmek istiyorum. Bunların birçoğunu çevirdim de. Bu uzun zamandır önüme koyduğum hayati ve ana hedefimdir.
 
Önüme koyduğum birçok şey var. Ölmeden önce William Shakespeare’nin tüm tiyatro ürünlerini Kürtçe’nin Kırmancî lehçesine çevirmek istiyorum. Bunların birçoğunu çevirdim de. Bu uzun zamandır önüme koyduğum hayati ve ana hedefimdir. Bu düşünceyle, gelecek sene Shakespeare’nin Şah Leara oyunun büyük bir prodüksiyonla sahnelenmesini istiyorum. O olmasa Romeo ve Julyet olabilir. Bununla birlikte Amed Şehir Tiyatrosu için Kela Dimdimê’nin tiyatrosunu yazmaya başladım. Gelecek sene Kela Dimdimê sahnelenecek. Bu da benim için yeni bir hedef. Şunu da belirtmek isterim ki şu sıralar Shakespeare’nin Xewna Şeveke Havînê oyunu Kürdistan’da sahneleniyor. Ben hala izlememiş olsam da Kürtler, Shakespeare’nin oyununu ve Amed Şehir Tiyatrosu’nu yalnız bırakmasınlar diyorum.
 
MA / Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

19:16 Dêrhafîre yapılan saldırıda bir çocuk yaralandı
19:15 Böcek ailesinin ATK Raporu: Fosfin gazı zehirlenmesi
19:13 Kadınlar 25 Kasım Taksim gece yürüyüşü için bir araya geldi CANLI
19:09 11'inci Yargı Paketi 28 Kasım'da Meclis’e sunulacak
19:02 Irak, Ekim ayında 110 milyon varil petrol ihraç etti
18:27 Nijerya'da açlık krizi derinleşiyor
18:15 Süveyda'da ateşkes ihlal edildi
18:11 Kaplan davasında 9 kişiye gözaltı
18:01 Alpaslan Yüce İYİ Parti'den istifa etti
17:40 BM: İsrail ateşkese rağmen Lübnan’da 127 sivili öldürdü
17:36 'Polis yanlış ev baskınında bir genci öldürdü' iddiası
17:23 Qoser’deki 3 kişinin ölümüne ilişkin detaylar: Silah evde yok, bir kovan kayıp
17:09 Hasta tutsak Yıldırım’ın tahliyesi bir kez daha engellendi
17:02 'Öcalan Kürt ve Türklerin barış içinde yaşaması gerektiğini net bir biçimde ortaya koydu'
16:55 Adalet Bakanı’na çağrı: Siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı
16:32 Kadınlar Amed’den haykırdı: Demokratik toplumu kadın özgürlüğüyle inşa edeceğiz YENİLENDİ
16:18 MKG: Hakikati birlikte savunalım
16:14 Urfa Adliyesi'nde patlama: 1 yaralı
16:04 Şam hükümeti, Lazkiye ve Humus’ta eylemcilere ateş açtı
15:21 Sabrî Tendurek ve Masîro Xabûr için mevlit verildi
14:36 Kadınlar eşitlik temelinde bir yaşam talebiyle alanlarda GÜNCELLENİYOR
14:18 Askerlerden mahalleye maden ablukası
14:13 DEM Parti Eş Genel Başkanı: İmralı tutanaklarının açıklanmasını talep edeceğiz
14:12 'Ses verin'
14:10 Aydın'da JES borusu patladı
13:27 '40 kişilik koğuşta 60 kişi kalıyor'
13:25 BM raporu: Günde 137 kadın ve kız çocuğu yakınları tarafından katlediliyor
12:55 Tülay Hatimoğulları: Kadın cinayetlerinin üstü örtülüyor
12:03 Derya Çağlar'ın taziyesine kitlesel ziyaret
12:02 İBB iddianamesi kabul edildi
11:29 İstiklal Caddesi'nde 25 Kasım ablukası
11:29 Gazeteci Gök hakkındaki adli tedbir kontrolü kaldırılmadı
11:06 Qoser'de bir evde biri çocuk 3 kişi vurulmuş halde bulundu
11:03 Bahçeli: Komisyonun İmralı ziyareti tarihi bir gelişmedir
11:01 Varlığı yarım asır, etkisi bir ömür
10:55 Abdullah Öcalan’dan kadınlara demokratik yaşam için öncülük çağrısı
10:45 Mehmet Öcalan: Görüşme halkla paylaşılmalıdır
10:28 Ajansa Welat bir yılını geride bıraktı
09:42 Hilton'un taşeronundan prim usulsüzlüğü
09:39 EHP Genel Başkanı: Birinci partiyim diyorsanız Kürt meselesine uzak kalamazsınız
09:34 ‘Faile ceza vermemek için uğraşan bir sistem var’
09:24 İstanbul'da bazı vapur seferleri iptal edildi
09:23 Selma Irmak: CHP tarihsel yanlıştan dönmeli
09:21 Licê’deki fuhuş ağını anlattı
09:15 Yazar Çelenk: CHP’nin kararı eski kodlarından kopmadığı anlamına geliyor
09:13 Agirî Belediyesi eşit temsiliyeti birimlere de taşıdı
09:13 Zihinsel engelli raporuna rağmen ağırlaştırılmış müebbet verildi, tekli hücreye konuldu
09:12 Rojin Kabaiş için adalet isteyen kadınlara 'sanal taciz'
09:06 Tutsaklar ve ziyaretçilerine çıplak arama dayatması
09:05 2026'da savaş bütçesi 2.1 trilyon: Daha büyük sosyal sorunlar olacak
09:04 Suriye'de kadınlar saldırılara karşı birlikte güçleniyor
09:03 Uşak ve Manisa'da ekolojik yıkıma karşı mücadele çağrısı
09:00 25 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:34 Pakistan’dan Afganistan’a hava saldırısı: 9 çocuk ve bir kadın yaşamını yitirdi
24/11/2025
23:53 Çiftyürek: Türkiye çölleşiyor, asıl beka sorunu bu
23:36 Şex Xezal’dan Suriyeli yurttaşlara: Mezhepçi söylemlerden uzak durun
23:32 Federe Kürdistan'tan gelen gençlerden Amara'ya ziyaret
23:28 Mêrdîn’de iki ayrı kazada 3 kişi hayatını kaybetti
22:45 Mêrdîn’de şüpheli çocuk ölümü
22:38 George Aslan: Boşaltılan Süryani köylerin taşınmazları gasp ediliyor
22:03 Ahmet Özer'den CHP'ye: Herkes elini taşın altına koymalı
21:53 Mizgin Ertekin'in telefonu incelemeye gönderildi
21:35 Adalet Kaya: Çiftçiler ürünlerini çöpe atıyor
21:20 Komisyon İmralı görüşmesi gündemiyle toplanacak
21:14 ‘Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan artık sürecin resmi muhatabı’
21:01 TJA’dan Sûr'da meşaleli yürüyüş
20:13 Meclis Başkanlığı duyurdu: Heyet İmralı’ya gitmiştir, olumlu sonuçlar alınmıştır
19:14 Kağıthane'de bir kadın katledildi
18:48 Suriye'deki Alevi katliamına karşı uluslararası kurumlara çağrı
18:41 Belçika’da 3 günlük genel grev başladı
18:34 Pakistan’da jandarmaya saldırı: 3 ölü
18:23 Gazze’de mülteci kampında 14 kişinin cenazesine ulaşıldı
18:17 Ortak açıklama: Sarıçam ormanları coğrafyanın nefesidir
18:12 DEVA Partisi’nde 'İmralı’ istifası
18:01 Venezüella’ya uçuşlar durduruldu
17:39 Meclis Komisyonu heyeti İmralı’dan döndü
17:26 Siirt Üniversitesi bölüm başkanı lojmanda ölü bulundu
17:21 AB: Ukrayna barış görüşmelerinde önemli ilerlemeler var
17:17 25 Kasım yürüyüşlerine çağrı: Şiddeti birlikte durduracağız
17:10 DİSKİ: Atıksu Arıtma Tesisi 20 gün içinde tam kapasite devreye girecek
17:08 Seyhan Belediyesi'ndeki tacize tepki
16:42 Tarım ve Orman Bakanı’na tepki: Türkiye zehirleniyor
16:40 Aykol'un kan değerlerini bozan antibiyotik tedavisi durduruldu
16:07 Kendirci soruşturmasında 3 kamu görevlisi açığa alındı
15:44 Hayali eylem nedeniyle verilen cezaya itiraz edildi
15:04 İnanç örgütleri: Kadına biçilen tüm baskı biçimlerini reddediyoruz
15:03 Wan’da taziyelere kitlesel katılım
14:19 CHP eski vekillerden Özel’e ‘İddialar’ araştırılsın mektubu
14:08 Şakran Cezaevi önünde 25 Kasım eylemi
13:59 Aykol'un kan değerlerinde bozulma görüldü
13:49 'İşkenceyi' haberleştiren Öznur Değer ve Osman Akın'a dava açıldı
13:36 Erdoğan: Komisyonun aldığı karar sürecin önünü açacaktır
13:33 İHD: Kürdistan'da son bir yılda 88 kadının yaşam hakkı ihlal edildi
13:19 Biri cezaevinde 17 kadına yapılmamış bir eyleme katılmaktan ceza
12:42 Abdullah Öcalan ile yapılacak görüşmenin tutanakları Meclis Komisyonu’na getirilecek
12:27 Meclis Komisyonu İmralı'ya gitti
11:22 Feti Yıldız İmralı’ya gitmeden önce paylaştı
11:20 Gazeteci Ali Barış Kurt'un tahliyesi ertelendi
11:00 Meclis Komisyonu İmralı'ya gidiyor
10:52 Filozof Therborn: Abdullah Öcalan çağrısıyla Nobel Ödülü'nü hak etmiştir
10:48 Karayılan: CHP yanlıştan geri dönsün
09:53 Gazeteci Özdemir: Duhok'taki fotoğrafın gerekleri yerine getirilsin
09:29 Mazlûm Ebdî: İmralı’yı ziyaret ihtiyacı duyuyoruz, Türkiye bundan korkmamalı
09:13 'Özgürlük şehitlerine barışın müjdesini vermek istiyoruz'
09:11 'Tüm halklar süreci desteklemeli'
09:10 ‘25 Kasım’da kadını yok sayan politikalara cevap verelim’
09:09 'CHP Kürtler üzerinden oyun oynamaya son versin'
09:08 Beluc Fariba Borhanzahi: Jin, jiyan, azadî ortak haykırış olarak benimsendi
09:02 Rojhilat Genç Kadınlar Birliği üyesi: Temel kazanım özgürlüktür
09:00 İstanbul’da 'Uluslararası Barış ve Demokratik Toplum Konferansı' düzenlenecek
09:00 24 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:55 Meteoroloji’den 32 il için sağanak uyarısı
00:00 İstanbul'da ulaşıma 25 Kasım engeli
23/11/2025
23:08 Humus’ta 2 kişi katledildi
22:30 Egîdê Cimo Ma Muzik okulu bir yaşında
20:48 Kavga eden Gürhan ve Dündar ailelerine sağduyu çağrısı
20:43 Mersin’de 14 işçi zehirlendi
19:29 Trump’tan Biden’ı suçlama, Zelenski’ye sitem
19:22 Beluc hak savunucusu Turan Halamzahi cezaevine girecek
18:39 Paris’te kadınlardan görkemli yürüyüş
18:00 Metin-Kemal Kahraman’ın ‘Ferfecir’ albümünün 25 yılına özel konser
17:54 İsrail Beyrut’a saldırı düzenledi
17:48 Humus’ta Alevi ve Hristiyan mahallelerine saldırı
17:43 Bakanlık Şêx Said'i aşağılayıcı ürün satışını durdurdu
17:39 İmamoğlu, CHP’nin İmralı’ya gitmeme kararını destekledi
17:36 İsrail’in ateşkesi tanımıyor: 339 kişi katledildi
17:30 Kadınlardan örgütlülük çağrısı: Asla yalnız yürümeyeceksin
17:20 İtalyan Sosyolog: Kürt siyasi hareketi başka bir dünyanın önünü açacak adımlar attı
17:19 Dilovası’nda açıklama: Kastik katillere karşı özgür yaşamı inşa edeceğiz
17:14 19 HPG’linin taziyesine kitlesel ziyaret
17:10 Awesta'dan anadilde eğitim talebi
17:08 Alevilerden süreç talebi: Her toplum baskısız yaşayabilmelidir
15:48 Sabahat Tuncel'den CHP'ye: İmralı'ya gitmeden Kürt sorununu çözemezsiniz
15:29 Tülay Hatimoğulları: Süreç devletle yürütülen bir süreçtir
15:14 HPG'li Gündüz'ün taziyesine kitlesel ziyaret
15:11 Gazeteci Aykol'a PEG tedavisi uygulanacak
14:42 Dorşîn’de ağaç kıyımına karşı fidan ekimi
13:40 Ronahi Gazetesi basılı yayına yeniden başladı
12:49 Şengal’de kadınlar erkek şiddetine karşı çözümü tartıştı
12:43 Öğrenci yurdunda şüpheli ölüm
10:50 Wan'da silahlı kavgada baba-oğul yaşamını yitirdi
10:26 Sakarya'da zehirlenen tutuklu sayısı 171'e yükseldi
10:22 Agirî'de 'güvenlikçi' adımlar: Barış sürecinin ruhuna ters düşüyor
10:07 Jin dergi 25 Kasım’ı kapağına taşıdı
09:34 Yeni Yol'a 'İmralı' müdahalesi mi yapıldı?
09:30 Özel Okmeydanı Hastanesi çalışanları: Hakkımızı alana kadar mücadele edeceğiz
09:29 ‘Kadın katliamları dosyaları 'şüpheli ölüm' denilerek kapatılıyor’
09:28 Halktan Sezgin Tanrıkulu’na: Amed sokaklarına girmemeli
09:26 KESK’in bölge mitingine katılan emekçiler: Halktan yana bütçe istiyoruz
09:25 Adliye bahçesinde işlenen bir cinayetin anatomisi