HDP Sözcüsü'nden muhalefete: 100 bin kişilik bu suç makinesi ne olacak?

img

ANKARA – HDP Sözcüsü Günay Kubilay, Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük operasyonda kullandığı çete yapılarının Türkiye’nin başına bela olacağını söyledi. Kubilay, Kürt karşıtlığından gözlerine perde inmekle eleştirdiği CHP ve diğer muhalefete de “ÖSO çetelerinden oluşturulan 100 bin kişilik bu suç makinesi ne olacak?” diye sordu.

 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Günay Kubilay, Genel Merkez binalarında gündeme dair basın toplantısı düzenledi. 
 
Konuşmasına partilerinin Van’ın İpekyolu Belediyesi eşbaşkanları Azim Yacan ve Şehzade Kurt’un bu sabah gözaltına alınmasıyla başlayan Kubilay, “Sabah saatlerde belediye ablukaya alındı ve kayyum atanan kaymakam belediye geldi. Kayyumcı zihniyeti kabul etmiyoruz, bu zihniyeti en sert şekilde kınamaya devam ediyoruz” dedi.
 
Kubilay, yine bu sabah İstanbul ve Diyarbakır’da yapılan gözaltı operasyonları üzerinde de durdu. Kubilay, gözaltılara “HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenaoğlu gözaltına alındı. 2911 sayılı kanuna muhalefetten evine baskın düzenlemiş. Bizim arkadaşlarımız ifadeniz var gelin dense sonucu ne olursa olsun gideceklerdir. Böylesi utanç duyucu duruma neden olmayacaktır. Diyarbakır’da da il yöneticilerimizin ve belediye meclis üyelerinin olduğu 5 kişi bu sabah gözaltına alındı. Artık kayyımların bir yönetme biçimi bir rejim olduğunu söylüyoruz ama kayyımlar artık siyasi iktidarın yönetemediğinin üstünü kapatamıyor. Gözaltılar, baskılar, tutuklamalar HDP’yi mücadelesinden alıkoyamayacaktır. Yılmayacağız, vazgeçmeyeceğiz, mücadeleye devam edeceğiz. HDP demokratik mücadele çizgisine yılmadan devam edecektir. HDP, demokratik mücadele çizgisi, direnişine yılmadan usanmadan devam edecektir” sözleriyle tepki gösterdi.
 
Parti Sözcüsü Kubilay'ın konuşmasının devamı şöyle: 
 
“Kuzey Suriye’de son bir hafta içerisinde uluslararası kamuoyuna yansıyan gelişmelere bakıldığında Türkiye destekli MSO adını verdikleri çetelerin işgal edilen bölgelerde Kürtsüzleştirme, talan, yağma ve gasp suçlarına devam ettikleri görülmektedir. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de bu iddiaları doğrulayan raporlar yayınlamaya devam ediyor. İşgal edilen Gir Spiî ile Serêkaniyê arasındaki bölgeden itibaren M4 karayolu çevresinde işgal girişimlerinin devam ettiği ve bu sebeple zaman zaman Suriye ordusu ve Suriye Demokratik Güçleri’yle çatışmaların yaşandığı haberleri de gelmeye devam ediyor.
 
‘SURİYE HALKLARI DEMOKRATİK BİR SİYASİ ÇÖZÜM İSTİYOR’
 
Yerel halkın işgale karşı öfkesi büyük ve gösterilen kitlesel tepkilerden açıkça görülüyor. Türk-Rus askeri konvoyunun geçtiği Kobanê ve Dırbesiye köylerinde askeri araçları taşlayan halk, Rusya’ya da Tükiye’ye de sizi burada istemiyoruz demiştir. 
 
Suriye’de halklar demokratik bir siyasi çözüm istiyor. Esad Rejimi ve Suriye Demokratik Meclisi yeni Suriye’nin inşasında anlaştıkları zaman Kürtlere parmak sallamaların, namlu göstermelerin, böbürlenmelerin hiçbirinin bir anlamanın olmadığını ve iki ülke halkları arasına nifak tohumları ekmekten başka bir sonuç doğurmayacağını görecektir.
 
TÜRKİYE SAVAŞ VE İŞGALE SON VERMELİDİR
 
Tekrar etmeye devam edeceğiz. Türkiye savaş ve işgale son vermelidir. Suriye topraklarından askeri güçlerini çekmelidir. Türkiye Suriye’de bir başka ülkenin toprağına askeri müdahalede bulunmakla, işgal etmekle uluslararası hukuku ihlal etmiş ve savaş suçu işlemiştir. Bunu biz değil, Cenevre sözleşmesi söylüyor. Ancak, bunun kadar daha vahim olan bir diğer konu ise şudur: Türkiye, Kuzey ve Doğu Suriye halklarının kazanımlarını ortadan kaldırmak amacıyla MSO adı altında Türkiye tarafından kullanılan ÖSO çetelerinden oluşturulan  bin kişilik bu suç makinesinin ne olacağı sorusudur?
 
ÇETELERLE İŞ BİTİNCE ÖFKELERİ TÜRKİYE’YE DÖNECEK
 
Erdoğan’ın Türkiye’nin bu çetelerle komşu olmasında bir beis görmediğini biliyoruz. Ancak, bu konuda evdeki hesap çarşıya uyacak gibi görünmüyor. Altını kalın çizgilerle çizerek söylemek gerekir ki, AKP-MHP iktidarının bu çetelere ihtiyacı kalmadığı ve posa gibi bir kenara fırlatıp attığında bunlar, bütün kin ve nefretini Türkiye’ye yönelteceklerdir. İşte o zaman Türkiye bu çetelerin öncelikli hedefi haline gelecektir. Biz Suriye’de ‘tezkereye evet demekle doğru yaptık’ diyen CHP merkezi dahil, Kürt karşıtlığından gözüne sis perdesi inmiş ve bir adım ötesini dahi göremez hale gelmiş parlamento içi muhalefet, Suriye’de savaş sona erdiğinde Türkiye’nin başına büyük yeni belalar açacak, Diyarbakır, Suruç, Ankara katliamları gibi yeni katliamlara kapı aralayacak olan bu vahim duruma ne diyor?
 
ÖSO ÇETESİNDEN OLUŞAN SUÇ MAKİNESİ LAĞVEDİLMELİ 
 
Bu nedenle AKP-MHP iktidarı yalnızca Kürtleri yaşadığı topraklardan sürerek silah zoruyla demografi değiştirmek gibi bir insanlık suçunun altına imza atmakla kalmayacak, IŞİD ve türevi çeteleri Türkiye’nin başına bela ederek yeni katliamların da yolunu açmış olacaktır. Bu bakımdan Türkiye, Suriye topraklarından derhal çıkmalı ve Türkiye halklarının aşından ekmeğinden kesilen paralarla beslenen, büyütülen ve Kürtlere karşı kullanılan ÖSO çetelerinden oluşan bu suç makinesi lağvedilmelidir.
 
BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ
 
2020 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı’nın TBMM’ye sunulmasının ardından iki aylık bütçe maratonu Çarşamba günü Komisyon görüşmeleriyle başladı. Bütçe büyüklüğü ülke tarihinde ilk kez 1 trilyon TL’yi aşmış olmasına rağmen, 2020 bütçesi de tıpkı öncekiler gibi, halkın ihtiyaçlarından çok iktidarın ihtiyaçları doğrultusunda hazırlandığı anlaşılıyor. 2020 yılı için Merkezi Yönetim Bütçesi’nin öngörülen bütçe açığı hariç 1 trilyon 96 milyar TL olması öngörülüyor.
 
MÜTEAHİTLERE MİLYARLARCA LİRA ÖDENECEK
 
İktidarın Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) adı altında yürüttüğü ‘müşteri garantili’ projelere 2018 bütçesinde 6,2 milyar TL, 2019 bütçesinde ise 9,7 milyar TL ayrılmıştı. 2020 bütçesinde ‘garanti ödemesi’ olarak ayrılan miktar iki yıl öncesine göre 3 kat artarak 18,9 milyar TL’ye çıkarılmış. Bu miktarın 10,5 milyar TL’si şehir hastanelerine, 8,3 milyar TL’si ise köprü ve otoyolları işleten firmalara aktarılacak. Halkın büyük bölümünün kullanmadığı köprüler, tüneller ve havalimanları ile şehir merkezlerine çok uzak olması nedeniyle gidemediği şehir hastaneleri için müteahhitlere hizmet karşılığı olmayan milyarlarca lira ödenecek.
 
 AKP, işçi ve kamu emekçilerine zam vermemek için enflasyon rakamlarıyla dahi oynarken, 2020 bütçesinde sermayeye her türlü kolaylığı yine sağlamış. 2020 yılında patronlara vergi kolaylıkları ve istisnalar dışında 44,4 milyar TL doğrudan teşvik verilecek. 2020’de patronlara doğrudan teşvikler dışında, 25,2 milyar TL de sosyal güvenlik prim desteği adı altında kaynak aktarılması hedefleniyor.Bu rakamlar dahi 2020 bütçesinin önceki AKP bütçeleri gibi eşitsizliğin ve adaletsizliğin bütçesi olduğunun göstergesidir.
 
SAVAŞ BÜTÇESİ ARTTI
 
2020 bütçesi aynı zamanda savaş, kayyım ve tecrit bütçesidir. Bu bütçeden sadece Kürtler değil ülkenin tüm yoksulları, emekçileri, kadınları, gençleri, çocukları, yaşlıları, engellileri de zarar görecek. Savaşın toplumsal ve ekonomik maliyeti artacak, bu süreçten sadece AKP’nin yanında saf tutmuş kesimlerin dışında herkes zararlı çıkacaktır. Bütçeden silahlanmaya, askeri ve güvenlik harcamalarına ayrılan pay büyük oranda arttırılırken, savaş ve silah sanayiine büyük ekonomik kaynaklar ayrılmaktadır. Bu tablo, 2013-2015 arasındaki çatışmasızlık sürecinin verileriyle büyük oranda çelişmektedir.
 
Sayısal büyüklüğün yanı sıra ‘güvenlik’ harcamalarının oransal artışı da sıçrama yapmış durumda. Ateşkesin yürürlükte olduğu 2013 yılından savaş politikalarının hayata geçirildiği 2016 yılına gelindiğinde toplam güvenlik ve savaş harcamaları yaklaşık yüzde 53 oranında artış gösterdi. Ateşkesin yürürlükte olduğu 2013 yılından 2019’a gelindiğinde güvenlik ve savaş bütçesi yaklaşık 1,5 kat (yüzde 145) arttı.
 
 Devletin savunma ve güvenliğe ayırdığı pay çeşitli kalemlere dağılmış olduğu için net olarak görülemese de Millî İstihbarat Teşkilatı, Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Millî Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve İçişleri Bakanlığı payına ayrılmış bulunan bütçe 2017 yılında yaklaşık 65 milyar TL, 2018 yılında yüzde 40 artarak yaklaşık 92 milyar TL’ye çıkmıştır. 2019 yılı içinse bu rakamlar yüzde 21 daha artarak yaklaşık 111 milyar liraya ulaşması hedeflenmiştir. Bu durumda son iki yıl boyunca (iki yılda 70’lik artış var) sürekli dile getirilen savaş hükümeti, savaş bütçesi söylemleri, bir anlamıyla, kanıtlanmış durumdadır.  ‘Güvenlik’ ile ilgili 7 kurumun toplam bütçesinde son iki yılda 38 milyar 91 milyon 477 bin lira artışa gidilmiştir.
 
BÜTÇEDE KADIN, GENÇ, EMEKLİ, EKOLOJİ YOK
 
Bu bütçe AKP iktidarının utanç vesikasıdır. Bu utanç vesikası EYT’lilere, KYK borcu olan öğrencilere, kadınlara, emekçilere, yoksullara, 8 milyon işsize hakaret etmekte, onlarla dalga geçmekte, çare olarak ölümü göstermektedir. Tıpkı 2 gün önce Fatih’te 4 kardeşe gösterdiği gibi. İstanbul Fatih'te 4 kardeşin parasızlıktan, yoksulluktan, çaresizlikten intihar etmesinin sorumlusu, yoksulluğu bu topluma kader olarak sunan AKP iktidarıdır. 4 kardeşin intihar etmesinin sorumlusu daha cenazeleri yerden kaldırılmadan elektriklerini kesme cüreti gösteren o ahlaksız elektrik dağıtım şirketi ve kamusal hizmet adına ne varsa özelleştiren bu iktidardır. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2002 - 2018 yılları arasında Türkiye’de günde ortalama 8 kişi hayatına son verdi. Görüldüğü gibi bu bütçede işçi yok, emekçi yok, yoksul yok, kadın yok, genç yok, emekli yok, ekoloji yok. Yandaş sermaye gruplarına teşvik ve destek, savaş ve silah harcamaları hepsi bu kadar.
 
ETKİN GIDA GÜVENLİĞİ YAPILMAMAKTADIR
 
Son günlerde ıspanak tüketimi sonucu yaşanan gıda zehirlenmelerinde, 196 kişi zehirlenme şikâyetiyle hastaneye başvurmuştur. İstanbul Tarım Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada ‘Ispanak demetleri arasına karışan yabancı otların zehirlenmeye neden olmuş, nitrat ve nitrit kalıntısı yönünden yapılan analizlerde herhangi bir bulguya rastlanmamıştır; vatandaşlarımız gönül rahatlığıyla ıspanak tüketebilirler’ denildi.
 
Ancak Gıda Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Zafer Şenyurt ‘Bakanlığın, ıspanak üretimi yapılan toprak üzerinde ve kullanılan zirai ilaçlara ilişkin bir inceleme ve analiz gerçekleştirmeden zehirlenmelerin doğrudan ıspanakların içine karışmış yabancı otlardan kaynaklandığını ifade etmesi doğru değildir. Çünkü Bakanlığın yaptığı açıklamaya göre, Bakanlığın elinde bu sonuca ulaşabilmesi için pestisit veya başka kimyasallara ilişkin tespitlerin de yer aldığı bir analiz sonucu olmalıdır.’ O halde zehirlenen yurttaşların tıbbi teşhisi de paylaşılarak zehirlenmelerin bakteriyel bir durumdan mı yoksa karışan otun etken maddesinden mi olduğu açıklanmalıdır. Aksi takdirde bu açıklamanın Çernobil faciasından sonra çayda radyasyon yok açıklamasından bir farkı olmayacaktır. Tarımsal üretimin her aşamasında olduğu gibi üretimden sonraki aşamada da etkin bir gıda güvenliği yapılamamaktadır ve işletmeleri denetlemekle görevli kişi sayısı da çok yetersizdir. Bugün yaşananlar tarımı çökerten yıkıcı politikaların bir sonucudur.
 
TARIMLA İLGİLİ PEKÇOK KURUM KAPATILDI
 
Köylü ile ona destek sunması gereken devlet arasındaki bağlar kopartılmıştır. Tarımla ilgili pek çok kurum kapatıldı ve bu işlevleri görecek kurumlar da yok artık. 650 bin gıda işletmesinin olduğu ülkemizde 6 bin 500 gıda denetmeni var. Gıda denetmeninin yetersizliği bile siyasi iktidarın gıda denetimleri konusundaki aymazlığını ortaya koymaktadır. Sağlıklı temiz gıdaya ulaşım temel bir insan hakkıdır. Halkın sağlıklı ve temiz gıda tüketmesi için gerekli önlemler acilen alınmalıdır. 
 
İHRAÇLAR BİRAN ÖNCE İŞLERİNE İADE EDİLMELİ
 
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi Bülent Arınç’ın KHK’lerle ile ihraç edilenlerle ‘KHK uygulamaları bir faciadır’ söylemi sonrasında hükümet sözcüleri tarafından hedef alınmıştır. Akabinde Bülent Arınç, ‘KHK mağdurlarının uğradığı haksızlığı dile getirmenin FETÖ'yü aklamak olduğunu iddia edenlerin akıl ve izandan yoksun olduğunu söylerim. Ne hazindir ki, savcıları göreve çağıranların geçmiş yıllarda FETÖ övgüleri halen elden elde dolaşmaktır’ söylemini geliştirmiştir. Ünlü meseldir; Cinayet mahalline ilk olarak azmettiren gelirmiş. Arınç, kurt ile yiyip kuzu ile ağlayan siyasi bir kişiliktir ve kendisi timsah gözyaşları dökmesiyle ünlüdür. Arınç’ın ve AKP’lilerin KHK ile haksızca, hukuksuzca, ihraç edilenlerle ilgili söyleyebilecekleri tek söz yoktur. KHK’yle ihraç edilenlerin kayıkçı kavgasına değil, işlerine iade edilmeye ihtiyaçları var. AKP iktidarının yapması gereken tek şey, haksızca, hukuksuzca ihraç ettiklerini bir an önce işlerine iade etmektir. Darbenin siyasi ayağı dışarıda. Damatlar tek tek beraat ediyor. Binlerce insan ise mağdur ediliyor. Artık mızrak çuvala sığmıyor. KHK zulmüne son verin. Haksızca, hukuksuzca ihraç edilenleri işlerine iade edin.”
 
GÖZALTI, TUTUKLAMA VE BASKILAR
 
HDP’ye yönelik gözaltı ve tutuklamaların ardı arkası kesilmiyor. Hatırlanacağı gibi geçen hafta Van’da 15 kadın gözaltına alınmış, ikisi tutuklanmıştı. Önceki gün de her türlü baskıya rağmen geri adım atmayan ve meşru direniş çizgisinden ödün vermeyen HDP Kadın Meclisi üyesi ve TJA mensubu kadınlara yönelik yoğun gözaltılar yapıldı. Ankara ve Mersin’de sabah saatlerinde yapılan operasyonda Ankara eski il yöneticimiz Derya Bakır, Ankara eski il eşbaşkanımız Ayşe Merve Aytemur, Çankaya ilçe yöneticimiz Hanım Binici, Kadın Meclisi üyemiz Meryem Kiraz, Demokratik Alevi Derneği (DAD) üyesi Sevgi Sazan Kişin ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) çalışanı Newroz Kırkaya, gözaltına alındı.
 
GÖZALTILAR ÖRGÜTLÜ KADIN İRADESİNDEN KORKUNUN İFADESİ
 
İktidarın borazanları günlerdir HDP Kadın Meclisi ve TJA’ya yönelik bir karalama kampanyası yürütüyorlardı. TJA’yı ve HDP Kadın Meclisini kriminalize ederek kadın özgürlük mücadelesini bastırmak ve kadınları susturmak istiyorlar. Kadınlar, kadın düşmanı bu zihniyeti kayyımlardan, eşbaşkanlık sisteminin hedef gösterilmesinden, İstanbul Sözleşmesi ve nafaka hakkının gasp edilmesinden biliyorlar. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ne sayılı günler kala, gözaltı ve tutuklama operasyonlarıyla kadınlara şiddet uygulanması örgütlü kadın iradesinden ve özgür kadın pratiğinden korkunun bir ifadesidir. Kadınları, bu tür sindirme ve yıldırma operasyonlarıyla eve kapatmayı amaçlayan AKP-MHP erkek iktidarı, kadınları siyaset yapmaktan vazgeçiremez.
 
HDP bu topraklara kök salmış ezilen halkların, yağmalanan, talan edilen doğanın sesi, soluğu, temsilcisi ve vicdanıdır. O kökü sökeceklerini zannedenlere söylüyoruz: HDP her türlü zulmünüze rağmen bu topraklarda haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe uğrayan, emeği sömürülen, alınteri çalınan, ezilen, katledilen, şiddete uğrayan kadınların, gençlerin, işçilerin, köylülerin ve yoksulların partisidir. HDP’nin sesi geleceğin sesidir. HDP susmadı, susmayacak.
 
EKİM DEVRİMİ
 
Bundan 102 yıl önce, 7 Kasım 1917’de dünyaya yeni bir çığır açan büyük Ekim Devrimi gerçekleşmişti. Ekim devrimini bizlere armağan edenleri selamlıyor, saygıyla anıyoruz. Adeta ezilen halklar hapishanesi olan Rusya’da, Rusya işçi sınıfı ve ezilen halkları, çarlık otokrasisinin ağır baskılarına, şiddetine ve zulmüne rağmen ekim devrimini dünyanın bütün ezilenlerine armağan etmeyi başardılar. Ekim devrimine öncülük edenler, insanlığın nihai kurtuluşuna giden yolda hepimize birer meşale oldular. Bugün büyük bir övünçle söyleyebiliriz ki, büyük ekim devriminin izini sürenler ve ondan ilham alanlar Suriye’de süregiden iç savaş ve işgal koşullarında Ortadoğu halklarına yol gösteren ve özgürleşme umutlarını büyüten Rojava devrimini hepimize armağan ettiler. Dün nasıl ki ekim devrimini boğmak isteyen çarlık otokrasisi yok olduysa, bugün Rojava devrimini boğmak isteyen saray otokrasisi de er ya da yok olacaktır. Kalacak olan devrimler, gidecek olan otokrasilerdir.”
 

Diğer başlıklar

23:22 Özel: Eşitlikten yana bir iktidarın yürüyüşünü yapıyoruz
23:03 Fırat Üniversitesi’nin 3 dekanı kazada yaşamını yitirdi
21:44 DEM Partili Sakık: Kürdü yok sayanlar alçaktır
21:19 Öğrenciler 3 gündür Rojin için ayakta: Rektör açıklama yapsın
20:55 30 yılın ardından 6 tutsağa tahliye
20:45 Wan’da kadınlar Rojin için yürüdü: Adını unutturmayacağız
20:03 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê’ye giden yollar açılmadı
19:33 KHK Eylemi 342'nci haftasında
19:25 Ayfer Koçak: Adalet mücadelemizden vazgeçmedik
18:57 Komisyonda dinlenen kadınlar: Görüşmenin yolu açılsın
18:44 Komisyon toplantısı sona erdi
18:42 Delal Gencer’in davası ertelendi
18:31 Cizre Emniyeti taciz faili Burak Ercan için seferber oldu: Adalet Nöbeti başlatıldı
18:19 Öğrenciler Rojin Kabaiş için ATK'ye yürüdü
18:08 DFG’den Barış Gazeteciliği görüşmeleri
18:00 Çalıştayın ilk günü: Kadınlar Kürtçeye öncülük etmeli
17:46 57 gençlik örgütünden komisyona ‘çözüm’ önerileri
17:27 Cenevre’de eylem: Önder Apo özgür olmadan barış gelmez
17:23 Kayyım Mêrdîn’de 8 taşınmazı satılığa çıkardı
17:20 ‘Fuhuş Çetesi’ davası ertelendi
16:51 Birçok kentte Rojin Kabaiş eylemi: Failleri bulunsun
16:49 11’inci Yargı Paketi'nin detayları netleşmeye başladı
16:17 Cihanbeyli'de 'Barış istiyoruz çünkü' kampanyası için stant kuruldu
15:43 Komisyon toplantısı: Gençlerin yüzde 82’si Kürtçeyi istiyor
15:42 KHK'lere karşı Ankara'ya yürüyen KESK'liler Adana'ya vardı
15:32 Bakırhan PES’in Amsterdam Kongresi’ne katılacak
15:27 Rojin Kabaiş 'eylemine' Rektör Şevli sansürü
15:26 Kadın takımları karşılaşmasında Rojin Kabaiş için adalet talebi
15:23 Gazeteci Aykol yoğun bakıma alındı
14:28 Gazeteci Tosun cinayetinde bir esnaf gözaltına alındı
14:26 Peyas’ta ağaç kıyımı
14:16 Dorşîn’deki ağaç kıyımı Meclis gündeminde
14:06 Görme engelliler sorunlarının çözümünü istedi
14:00 Komisyon toplantısı başladı
13:55 Wan’da dil çalıştayı sürüyor: Demokratik ulus stratejisinde Kürtçe
13:52 Hacettepe Üniversitesi’nde yemekhane protestosu
13:34 Tahliyesi ertelenen 30 yıllık tutsak Bayar için tahliye kararı
12:34 Gazeteci Aykol yeniden ameliyata alındı
11:54 'Kürtçeye statü tanınmadığı sürece ne barış gelir ne de huzur'
11:40 Haberi nedeniyle gözaltına alınan Yum serbest bırakıldı
11:36 Gazeteci Hüseyin Aykol ikinci kez beyin kanaması geçirdi
10:56 Asrın Hukuk Bürosu: Kan emicilere inat barış ve kardeşlik kazanacak
10:11 Ebex Belediyesi Kadın Meclisi Kuruluşunu ilan etti
09:43 Meteoroloji'den birçok kent için sağanak uyarısı
09:32 Altında rekor devam ediyor
09:24 Gençler iki kentte yürüyüşe hazırlanıyor
09:16 Cübbeli'nin damadı jandarma zoruyla malına el koydu!
09:10 Ahmet Türk: Halk endişeli, devlet sürecin ruhuna uygun adımlar atmalı
09:05 Susuz kalan Tahran'ı taşıma planı: Krizin nedeni rejim
09:03 'Kıbrıs'ta işgal sonrası mülkiyet sorunu devam ediyor'
09:00 15 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:55 Trump: Gazze'de ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması başlıyor
14/10/2025
23:39 Nisêbîn’de binler festivalde buluştu
23:34 Bafil Talabanî, Fransa Büyükelçisi ile görüştü
23:30 ABD Venezuela açıklarında tekneyi vurdu: 6 ölü
22:39 Bakırhan, Aykol'u ziyaret etti: İyi bir müdahale yapılmış, mücadele edeceğine inanıyoruz
21:28 Kalkan: Bahçeli sadece ‘Kurucu Önder’ diyerek bizi kandıracağını sanıyor!
21:21 Bangladeş'te tekstil fabrikasında patlama
21:17 Gazeteci Aykol yoğun bakıma alındı
20:05 Aydın Özdemir’in taziyesine kitlesel ziyaret
19:36 Ameliyata alınan Gazeteci Aykol'a 'geçmiş olsun' mesajları
19:32 Qoser’de uyuşturucu ve sanal kumara karşı açıklama
19:26 223 işçinin direnişi 76'ıncı gününde
19:02 DEM Parti İzmir'de gazetecilerle bir araya geldi
18:56 Gazeteci Aykol ameliyata alındı
18:36 Pervin Buldan'dan İYİ Parti Grubuna: Size inat barış demeye devam edeceğiz
18:30 Gazeteci Hüseyin Aykol beyin kanaması geçirdi
18:20 Dedeoğulları davasında Yargıtay gelişmesi: Beraatlere itiraz
17:58 Çiğli Belediyesi işçileri: TİS hakkımızı istiyoruz
17:54 Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümü Meclis gündeminde
17:45 Tara Mamedova Van Üniversitesi'nde yapacağı konseri iptal etti
17:35 Gazeteci Tosun 16 Ekim'de toprağa verilecek
17:32 DEM Parti Adana’da iki aileyi barıştırdı
17:30 Üniversitesi öğrencileri Rojin Kabaiş için oturma eyleminde
17:12 Gazeteci Karabay hakkında tutukluluğa devam kararı
17:01 Şirnex'ta eko kırım sürüyor: Kesilen ağaçlar kamyonlarla taşınıyor
16:53 İBB Başkan Vekili Nuri Aslan hakkında 3 yıla kadar hapis talebi
16:49 Pervin Buldan’dan Abdullah Öcalan'a hakaret eden Çömez'e sert tepki
15:43 İran'da son 20 günde 164 kişi idam edildi
15:21 Kadınlardan Abdullah Öcalan’a bin 800 mektup
15:07 Özgür Özel: Muhalefete sınır çizilemez
15:03 Rojin Kabaiş için yürüyüş: Kimler, neden korunuyor?
15:00 Gazeteci Salaz mezarı başında anıldı
14:54 BİSAM raporu: Açlık sınırı 21 bin 149 TL
14:37 İran’da tutuklular idamlara karşı açlık grevi başlattı
13:58 Bağdu ölüm yıldönümünde mezarı başında anıldı
13:48 AİHM'den ihlal kararı: Aysel Tuğluk siyasi nedenlerle tutuklandı
13:23 Eylül ayında 396 şiddet çağrısı alındı: Fail en yakınındaki erkek
13:12 Halk buluşmasına çağrı: Mücadeleyi birlikte yükseltelim
12:46 Bakırhan: Bu yılın Meclisi ilk Meclis kadar önemlidir
12:25 Zeyneb Celaliyan’ın tedavi hakkı engelleniyor
12:19 Enternasyonal öğrencilerden GÖÇİZDER'e ziyaret
11:58 Gazeteci Oruç’un adli kontrolü kaldırılmadı
11:49 Bahçeli: 27 Şubat İmralı açıklaması dışında hiçbir sözün hükmü yoktur
11:20 Kürtçe için 'strateji ve politika belirleme' çalıştayı başlıyor
11:05 Yolsuzluğu ortaya çıkardı, 4 yıldır tutuklu
10:14 Altında rekor üstüne rekor
10:02 Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne operasyon: 6 gözaltı
10:00 4 ilde sağanak bekleniyor
09:44 'Kürt halkının tek talebi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü'
09:23 Wan’daki yurttaşlar: Rojin bu ülkenin adalet sınavı
09:21 Kızılpınar’da bir ilk: Kürtçe kursları başladı
09:18 Trump’un Erdoğan’a verdiği görev: Hamas’ı bitirmek
09:08 Wan’da beş mahalleden geçen tren hattı tehlike saçıyor
09:00 14 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:57 Bursa'da 15 kişi tutuklandı
13/10/2025
23:56 Gazeteci Akar'ın cenazesi Şirnex'e getirildi
23:45 Hakan Tosun'un saldırıya uğradığı görüntüler ortaya çıktı
23:28 X'te kampanya: #HakanTosunaNeOldu?
22:27 Çeşme’de iş cinayeti: 1 çocuk hayatını kaybetti
22:23 İsrail ateşkesi ihlal etti
21:24 Arkadaşları hastane önünde: Hakan Tosun'a ne oldu?
20:04 Mısır'da Gazze için imzalar atıldı
19:41 İsrail, 2 bine yakın Filistinliyi serbest bıraktı
19:25 Kayyımın işten çıkardığı 223 işçi 75 gündür direniyor
19:20 Yurt dışında yaşayan Yeşilova'nın evine polis baskını
18:44 Dr. Hikmet Kıvılcımlı Mersin’de anıldı
18:32 DFG: Hakan Tosun'a yapılan saldırı bir an önce aydınlatılsın
18:24 Kadınlardan 'Rojin Kabaiş soruşturması şeffaf yürütülsün' çağrısı
18:01 CHP İl Başkanlığı ablukası paylaşımlarına dava
17:46 EPDK’dan yeni düzenleme: Elektrikte sınır düşüyor, fatura artıyor
17:33 Gazeteci Hakan Tosun'un beyin ölümü gerçekleşti
17:31 CHP'den Demirtaş'a ziyaret
17:16 Gazze zirvesi öncesi Kahire'de patlama
16:59 ‘Zamanın izi’ sergisi sanatseverlerle buluştu
16:52 Şêxmeqsûd ve Eşrefiye’de 7 genç kaçırıldı
16:39 Mazlum Ebdî: Yerinden edilenlerin güvenli dönüşü öncelikli gündem
16:33 Şam görüşmesi sona erdi
16:19 Avukatlar Abdullah Öcalan ile görüşme gerçekleştirdi
15:09 Wan'da Rojin Kabaiş tepkisi: Eski savcı ve ATK hakkında suç duyurusu
14:58 KESK’liler Amed’den Ankara’ya yürüyüş başlattı
14:26 Gazeteci İmen serbest bırakıldı
14:15 Wan’da düzenlenecek dil çalıştayı için çağrı
14:05 Cezaevleri raporu: Tecrit toplumsal barışa saldırıdır
13:54 Şêx Murşid El Xeznewî trafik kazası geçirdi
13:52 Üniversite yemekhanesine rezervasyon sistemi getirildi
13:04 Kuzey ve Doğu Suriye komitesi Şam’da
13:02 Rojin Kabaiş dosyasındaki çelişkiler Meclis’e taşındı
12:49 ‘Gazze Zirvesi’ne Netanyahu ve Abbas da katılıyor
12:22 Akademisyen McLaren: Öcalan'ın sözleri bir güvercin gibi denizleri aştı
11:54 Komisyonda bu hafta kadın ve gençlik örgütleri dinlenecek
11:51 Bülent Arınç: Komisyon Öcalan’ı doğrudan dinlemeli
11:07 Asrın Hukuk Bürosu avukatları İmralı’da
11:05 ‘Özgürlük’ mitingine katılanlar: Öcalan’ın manifestosuyla başaracağız
10:54 DEM Parti: Faşist söylemlerle kadın siyasetçilerin hedef alınması tesadüf değil
10:35 Temelli: Komisyon bir an önce Abdullah Öcalan ile görüşmeli
10:09 Köln’deki ‘Öcalan’a özgürlük’ mitingi için bir aylık seferberlik
09:40 Gram altın ve ons altın haftaya rekorla başladı
09:14 Meteoroloji'den 16 kent için sarı kodlu uyarı
09:07 Vezan Karabulut: Öcalan'ın özgürlüğü kadınlar için de önemli