AGIRÎ - İnfazı 3 ay ertelenen kanser hastası Fatma Özbay, "Cezaevi 1 ay boyunca hastalığımı benden gizledi. Beni sedyeye kelepçeleyip ameliyathaneye aldılar. Yoğun bakımda bile bir kolumda serum bir elimde kelepçe vardı" dedi. 

 

İzmir Aliağa Şakran Kadın Kapalı Cezaevi'nden tutulan kanser hastası Fatma Özbay’ın infazı 15 Mayıs'ta 3 ay süreliğine ertelendi. Fatma Özbay, cezaevi sürecinde yaşadığı sağlık sorunları ve ihlalleri anlattı. 

 

Fatma Özbay, hastalığına 7 yıl önce meme kanseri teşhisinin konulduğunu belirterek, teşhis öncesi hissedilir ciddi bir rahatsızlık yaşamadığını ancak yaşı ve ailede kanser hastalığının bulunması nedeniyle hastaneye gitme ihtiyacı duyduğunu söyledi. Özbay, "Cezaevi koşulları zaten iyi değil. Sağlık hizmetine erişmek çok zor. 'Asker yok, ring yok' gibi bahanelerle tutukluları hastaneye götürmüyorlar. Ancak ölüm döşeğinde olacaksın ki seni hastaneye götürsünler. Israrlarım sonucu Erzurum Bölge Hastanesi'ne götürüldüm. Doktorlar baktı ve 'Bir şeyin yok' dediler. Fakat içim rahat olmadığı için tetkik yapmalarını istedim. Bunun üzerine bazı tetkikler yaptılar sonuçlar çıkmadan beni cezaevine tekrar götürdüler" diye konuştu. 

 

İDARE BİR AY BOYUNCA HASTALIĞINI GİZLEDİ

 

Tetkiklerinin idareye geldiğini söyleyen Fatma Özbay, "Tetkiklerin sonucu cezaevi idaresi öğreniyor, ama bana söylemediler. Aradan bir ay kadar geçtikten sonra beni onkoloji bölümüne götürdüler. Doktor beni muayene etmeye başladı. 'Neden beni muayene ediyorsun?' diye sorduğum zaman bana, 'Siz kansersiniz. Zaten doktorunuz size söylemiştir' dedi. İlk defa orada kanser olduğumu öğrendim. Bir anda kanser olduğumu öğrendim ve hemen ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Daha sonra beni tekrar alıp cezaevine getirdiler. Ocak ayında hastaneye gidip geldim ve Mayıs ayında ameliyat oldum" ifadelerini kullandı.

 

HASTANE YERİNE MAHKEMEYE ÇIKARDILAR

 

Tanı konulduktan sonra yaşananları anlatan Fatma Özbay, "Tanı konulduktan sonra beni hastaneye götürecekleri gün İnfaz Hakimliği tarafından hakkımda açılan bir davanın duruşması olduğu için hastaneye götürmek yerine duruşmaya çıkardılar. Duruşmada cezaevi işleyişinden dolayı hakkımda disiplin cezası istenen bir duruşmaydı. Boş bir mahkeme olmasına rağmen beni hastaneye götüreceklerine mahkemeye çıkardılar. Bu yaşanan olay, cezaevi idaresinin hasta bir tutsak karşısındaki tercihini açıkça gözler önüne seriyordu" diye belirtti. 

 

Kanser olduğunu öğrendiğinde hastalığının 3'üncü evrede olduğunu dile getiren Fatma Özbay, "Asıl hikâyem burada başladı diyebilirim. Beni ameliyat için hastaneye getirdiklerinde, ameliyat olmam gerektiğini söyleyen doktora değil, başka doktora götürdüler. O doktor da 'Kim tanı koyduysa o yapsın' dedi. Sonra başka doktora götürdüler. O da kabul etmedi. 2 saat kadar oda oda dolaştırıldım. En sonunda genç bir doktor ameliyat etmeyi kabul etti. Ameliyat için hastaneye yatırdıkları zaman öyle bir yere aldılar ki tarihte cüzzamlılara yapılan bir uygulama gibi yerdi. O kadar kötü koşullardaki bölüme yatırdılar. Bu durum bile insanın psikolojini yerle bir etmeye yeter" şeklinde konuştu. 

 

ASKER GÖZETİMİNDE KELEPÇELİ AMALİYAT

 

Hastaneye yatırıldıktan iki gün sonra ameliyata alındığını belirten Fatma Özbay, şöyle devam etti: "Beni ameliyata aldıkları zaman bile elimdeki kelepçeyi çıkarmadılar. Sedyeye kelepçeleyip ameliyathaneye aldılar. Ameliyat yapılacağım zaman bir asker ameliyathaneye girdi. 'Asker niye geldi?' dediğimde ise 'Güvenlik için' dediler. Herkes biliyor zaten ameliyathanede ne pencere olur ne de bir şey. Asker zaten kapı önünde bekliyor. O yetmedi bir de ameliyathanenin içine de girdi. Bilincim açık olana kadar elim kelepçeli ve asker ameliyathanedeydi. Ameliyathaneden çıkarıldığım zaman yoğun bakıma götürüldüm. Orda da elim kelepçeliydi. Bir elim serumda diğer elim yatağa kelepçeli bir vaziyetteydim. Bir gün yoğun bakımda kaldıktan sonra beni yine cüzzamlıların yeri diye tanımladığım alana götürdüler. Refakatçimin yanıma gelmesine izin vermediler. Elim kelepçeli yeni ameliyattan çıkmamama rağmen kimseyi refakatçi vermediler." 

 

'HASTANEYE GÖTÜRÜLME AYRI BİR İŞKENCEDİR'

 

Kendisinin hastaneye gidip geliş süreçlerini de anlatan Fatma Özbay, yaşadıklarını şöyle aktardı: "Hastaneye getirilip götürülme zaten ayrı bir işkencedir. Cezaevine gidip getirilirken hep kelepçeliyiz. Ring diye tanımladıkları bir araçla götürülüyoruz. Bu aracın içinde dört tarafı tamamen demirle kaplı ve tek bir sandalyenin sığacağı kadar genişliktedir. Ayaklarını dahi uzatamıyorsun. Aynı mezar gibidir. Yani mezarlık içinde hastaneye getirilip getiriliyoruz. Hastaneden cezaevine getirildiğimiz zaman cezaevi girişinde ilk aramadan geçiriliyoruz. Daha sonra X-Ray cihazından geçiriliyoruz. Bu işlemden sonra cezaevi içine alınıyoruz. Cezaevinin içine girdiğimiz zaman tekrar bir arama yapılıp kadınlar bölümüne alınıyoruz. Burada bir kez daha arama yapılıyor. Bu aramalarda düşünün saçlarının arasına bile bakıyorlar. Kemoterapi gördüğüm süreçte saçım kalmamasına rağmen yine de arama yapıyorlardı."

 

'MÜCADELE, İKTİDARI ZORLAYACAK DÜZEYDE DEĞİL'

 

Cezaevleri koşullarının hastalıklara neden olduğunu, bu koşulların düzeltilmesi gerektiğini belirten Fatma Özbay, şunları dile getirdi: "Cezaevlerindeki tutsaklar özellikle hasta tutsaklar için evet, belli bir çalışma var; ama iktidarı zorlayacak düzeyde değil. Çalışma yürütenler var, ama daha güçlü olması gerekiyor. Sistemin, cezaevlerinde yarattığı çemberi kıracak bir mücadele yürütülmesi gerekiyor. Yüreği ve vicdanı olan herkesin cezaevlerinde yaşanan koşulları bilmesi gerekiyor. Bunun için bir şeyler yapması gerekiyor. Bir kişinin suçu ne olursa olsun intikamcı bir zihniyetle yaklaşılmaması gerekiyor. Evet, şimdi ben çıktım, ama hala cezaevlerinde yüzlerce hasta tutsak var. Onların siyasi kimliklerine göre yaklaşma adil bir şey değil." Fatma Özbay, başta Adalet Bakanlığı olmak üzere bütün kurumların bu konudaki sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini sözlerine ekledi. 

 

FATMA ÖZBAY HAKKINDA 

 

Fatma Özbay, 1998'de Şirnex'te gözaltına alındı ve Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) "ülkenin birlik ve bütünlüğünü bozmak” iddiasıyla idam cezasına çarptırıldı. Verilen ceza müebbet hapis cezasına çevrildi. Sırasıyla Midyat, Bayburt, Erzurum ve Şakran cezaevlerine sevk edildi. 28 yıl cezaevinde kalan Fatma Özbay'a, Erzurum Cezaevi'ndeyken 2018'de meme kanseri teşhisi konuldu. Kanserden kaynaklı bir göğsü alınan Fatma Özbay'ın, kemoterapinin etkisiyle sol göz retinası yırtıldı, lazer operasyon geçirdi. Bu sürede Fatma Özbay'ın sağ gözünde ara sıra siyah lekeler oluşmaya ve emik erimesi başladı. Karaciğer ve akciğerinde leke tespit edilen Fatma Özbay'ın, kronik migren rahatsızlığı da bulunuyor. 

 

 

MA / Ömer Akın