Şebnem Korur Fincancı: Öncelikle demokrasi ve adalet tesis edilmeli

ANKARA - Türkiye’de kalıcı barışın mümkün olabileceğini belirten Şebnem Korur Fincancı, “Öncelikle demokrasi ve adaletin tesis edilmesi gerekiyor ki insanlar güven içinde söz kurup bir araya gelebilsinler” dedi. 
 
Kürt sorununun çözümüne dair yürütülen tartışmalar PKK Lideri Abdullah Öcalan'la yapılan görüşmelerin ardından ivme kazandı. Bir yandan çözüm tartışmaları sürerken diğer taraftan, belediyelere kayyım atanması, gözaltı, tutuklamaların devam etmesi, birçok kesim tarafından AKP iktidarının barış konusunda “istekli” olmadığı şeklinde yorumlandı. 
 
İnsan hakları savunucusu Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı da AKP iktidarının Kürt sorununda şiddeti sürdüren politikaları nedeniyle duruma kuşkuyla yaklaştığını, çözüm tartışmalarına rağmen her gün gözaltı ve tutuklamaların yaşandığını belirterek, "Halkların iradesini yok sayan yerel yönetimlere dönük saldırgan tutum da devam ediyor. Dolasıyla sadece Bahçeli'nin işte 'Öcalan gelsin Meclis'te konuşsun' demesi ile bir barış veya çözüm süreci olarak tanımlanamaz. Başlangıcı olarak da tanımlanamaz. Çözüm olabilmesi, barış diyebilmemiz için öncelikle halkların barışması gerekir. Toplumu oluşturan bireylerin birbirini tanıması ve kabul etmesi gerekir. Ayrıca hakların teslim edilmesi, baskı altına almama eğilimin yaşama geçmesi ve adalet duygusunun pekişmesi gerekir. Bunların hiçbirinin olmadığını görüyoruz. Sürece dair tek öğrenebildiğimiz, bildiğimiz Abdullah Öcalan ile görüşmelerin yapılabiliyor olması. Çünkü uzun zamandır bu olanaktan yoksundu, hem aile hem de siyasi aktörler açısından. Ancak bu bir çözüm sürecine evrilir mi, buradan bir barış çıkar mı? Bu sorunun yanıtı konusunda ümit var olamayacağımı söylemek zorundayım. Yıllardır insan hakları mücadelesi veren biri olarak bunu söylüyorum" ifadelerini kullandı. 
 
'ÇÖZÜM SÜRECİ OLANAKLARI YOK'
 
Bölgesel eşitsizliklere ve sağlık, eğitim ve benzeri alanlarda Kürtlere yönelik eşitsizliklere işarete den Şebnem Korur Fincancı, "Bunlar durdukça birbirimize güvenebilir miyiz? Öncelikle birbirimize güvenmemiz gerekiyor. Birbirimizin hayatlarına temas etmemiz gerekiyor. Bunun olanakları Türkiye'de yok" dedi. 
 
Dünyanın farklı bölgelerindeki barış süreçlerine işaret eden Şebnem Korur Fincancı, "Bizim öncelikle bunca baskıcı, güvenlikçi bir perspektifte siyasi aktörlerin egemen olduğu koşullarda bir geçişten bir çözüm sürecinden bahsetmenin olanağı yok. Öncelikle demokrasi ve adaletin tesis edilmesi gerekiyor ki insanlar güven içinde söz kurabilsinler ve bir araya gelebilsinler. Bunlar çok önemli" diye belirtti. 
 
'DENEYİM PAYLAŞIMI ÖNEMLİ'
 
Devletin şeffaf bir biçimde davranması gerektiğini, bu yapılmadığı takdirde komplo teorilerine giden bir süreç başlayacağını, bu durumda güven sorunu nedeniyle geri çekilmelerin olacağını dile getiren Şebnem Korur Fincancı, "Ayrıca 'Terörsüz Türkiye' kavramı düşmanlaştırmaya da hizmet ediyor. Şimdi siz birini 'terörist' gördüğünüzde diğeri de sizi aynı biçimde tanımlama hakkını elde etmiş oluyor. Devletin 'terörist' olarak tanımladığı insanlardan biriyim. Türkiye'de neredeyse toplumun yarısı aynı tanımlanıyor. Bunu değiştirmek gerekiyor. Birbirlerini böyle tanımlamayacak, birlikte yaşama iradesi gösterecek ortamları sağlamak gerekiyor. O yüzden belki deneyim paylaşımı, duyguların paylaşımı önemli olabilir" diye konuştu. 
 
 SORUNUN SEBEBİ SİLAH MI ULUS-DEVLET Mİ?
 
Sorunun "silah bırakma" tartışması üzerinden yürütülmesini eleştiren Şebnem Korur Fincancı, "Buna Kürt sorunu mu demek lazım? Emin değilim. Bence, Türkiye'de bir ulus-devlet sorunu var. Böyle tanımlayabiliriz. Ulus-devlet kavramı yerine çok renkli, hepimizi bir arada tutabilecek, birbirimizin tonları ile hem hal olabilecek ortamları yaratmamız gerekiyor. Ulus-devlet sorununu sadece Kürtlere değil; bu kaygıyı Ermeniler, Rumlar, Çerkesler, Lazlar da yaşıyor. Bu yüzyıllık ulus-devlet algısı belki başlarda işlevsel olarak görülse de diğer renkleri yok sayanlar, hatta onları yok etmeye, en hafifi ile asimile etmeye dönük yaklaşımlar ile bugüne kadar bizi birlikte demokrasi, barış içinde yaşama olanağından yoksun bıraktı. Sömürünün orta yerinde terk etti. Dolasıyla bunları ortadan kaldıracak mekanizmalara ihtiyaç duyuyoruz" şeklinde konuştu. 
 
SAMİMEYET NASIL MÜMKÜN?
 
İktidarın sorunu çözme yönündeki tutumuna değinen Şebnem Korur Fincancı, şöyle devam etti: "İktidar, çözüm bulmak zorunda olduğunu hissediyor. Bölgede ve Ortadoğu'da ciddi bir vekalet savaşları var, sürüyor. Sınırların yeniden çizilmesine dönük adımlar atılıyor. Bu sınırları yeniden çizilmeyi hedefleyen politikalarda dört ayrı ülkenin sınırları içinde sıkışmış Kürtler de var. Buradan yola çıkarak, -Kürtlerin Türkiye'nin içinde hissetmesi, diğer ülkelerdeki Kürtlerin güvenini artırabilecek- sınırların yeniden çizilmesinde olumlu bir kazanım olabilecek düşüncesi hakim devlette. Ama böyle olabilir mi? Samimiyete gelince sadece zorunluluktan çıkabilecek bir durum değil. Samimiyet, tüm bu alanlarda sözünü ettiğimiz insanların kendini özgür, hak sahibi özneler olarak tanımladığı koşullarda mümkün."
 
'KÜRT HAREKETİ SAMİMİ'
 
DEM Parti dahil Kürt hareketinin sürece dair tutumuna da işaret eden Şebnem Korur Fincancı, herkesin beklemede olduğu ve kaygılar taşıdığını ifade etti. Şebnem Korur Fincancı, "Samimi bir çaba içinde olduklarını ise görebiliyoruz. Fakat bu samimiyet tarafların tümünde var olmalı. Demirtaş'ın hala içerde olması, bu samimiyetin eş değer olmadığını da gösteriyor. Silah bırakma talebi, güvenlikçi yönden bakan devlete ait. Tabii ki silahlar susun, kimse ölmesin. Ama bunun için de karşılıklı güven gerekir. Bu güvenin olmadığı hissediliyor" diye belirtti. 
 
'TOPLUM BİR AKTÖR OLARAK İÇİNDE YER ALMALI'
 
Toplumun çok da güven sorunu yaşadığını dile getiren Şebnem Korur Fincancı, "Siyasetçiler iletişim içinde oldukları ve bazı bilgileri bildikleri için daha farklı düşünüyor olabilirler, ama halklar hiç güvende hissetmiyor. Bu iki taraf için de geçerli. Çünkü bu çatışmalı süreç aynı zamanda insanların çocuklarının kaybedilmesi, genç insanların bu topraklarda en verimli olacak çağlarda yok olması anlamına geliyor. Daha kaygılı olduklarını söylemek mümkün. Tabii ki halkların iradesi ve onayı olmadan bir çözüm süreci olma olanağı yok. Toplum ile tüm basamaklar paylaşılması lazım ve toplumun bir aktör olarak bu sürecin içinde yer alması sağlanmalı. Bu nasıl olabilir? Yereller üzerinden olabilir" diye ifade etti. 
 
Önceki süreçlerde emek, sivil toplum ve meslek örgütlerinin kısmen de sürecin içinde yer bulabildiğini ifade eden Şebnem Korur Fincancı, "Ama hem Türkiye'de hem de dünyada sivil toplum örgütlerinin kriminalize edilmesi, düşmanlaştırılması çok yaygınlaştı. Çünkü bu örgütler var olduğunda,  örgütlü bir toplum da olmuş oluyor. Neo-liberalizm ve kapitalizm bu örgütlü toplumdan korkuyor. Çünkü sömürüyü engelleyecek ve hakların güçlü bir biçimde savunacak araçlardır sivil toplum örgütleri. O yüzden egemenler yok etmeye dönük adımlar atıyorlar. Örgütlülük şart, örgütlülük olmadan barış olmaz, adalet olmaz demokrasi olmaz" dedi.  
 
'MUHALEFET SÜRECE DAHİL HİSSETMİYOR'
 
CHP dahil muhalefetin hiçbir kesiminin kendini yürütülen görüşmelere dahil hissetmediğini ifade eden Şebnem Korur Fincancı, şunları söyledi: "İçinde hissetmeden sahiplenmek, adım atmak kolay değil. Belki onları da içinde hissettirecek birlikteliklere ihtiyaç var. Kendi iç renklerinin dışında renklerin de bir arada olduğu olanaklar yaratmak gerekir. CHP'nin siyaseten nasıl değerlendirdiğini bilmiyorum, ama parti başkanı olarak bir irade beyan edeceklerini her seferinde beyan ediyor Özgür Özel. Ben bunu olumlu buluyorum. Neden olumlu davranabiliyor? Çünkü kendisi de örgütlü bir mücadeleden geliyor. Bir meslek örgütü içinde aktif olarak çalışmış bir insan. Politikaya da sivil örgütler alanından bakabiliyor. Ama tabii sınırlıkları da var. Bu kararı da tek başına vermeyecek. Bir parti olarak bütün o renkler ile birlikte verecek. Eminim o tüm renkleri buluşturabilecek bir ortam yaratmaya çalışıyorlar."
 
MECLİS'İN ROLÜ
 
Meclis'in rol alması gerektiğine dair değerlendirmelere de değinen Şebnem Korur Fincancı, şöyle devam etti: "Meclis'in işlevsiz olduğunu hepimiz biliyoruz. Bir başkanlık sistemi var ve hükümet denilen, ama başkanlığın sekreterya işlerini yürüten bir yapılanma var. Meclis bir onay makamı. Onay makamı aşılamadığında başka mekanizmalar devreye giriyor. Bu koşullarda Meclis'ten bir şeyler beklemek mümkün değil. O yüzden demokrasi önemli. Toplumun sesi olabilecek hali yeniden kazanması önemli. O Meclis'i yeniden Meclis haline getirmemiz gerekiyor."
 
'KALICI BARIŞ MÜMKÜN'
 
Türkiye'de kalıcı barışın mümkün olduğunu belirten Şebnem Korur Fincancı, "Her zaman mümkün ve bunu yüzleşecek yapabiliriz. Bu güne kadar Türkiye tarihinde sadece Türkiye tarihinde de değil, Osmanlı tarihinde de yaşanmış katliamların sorumluluğunu paylaşarak ve bunlardan duyduğumuz acıyı karşımızdaki insanlara hissedecek düzeyde duyarak barışı doğru yol alabiliriz. Yavuz Sultan Selim dönemindeki Alevi katliamlarından bu güne yaşanan katliamlardan her birimizin sorumluluğu olduğunu, kimimizin aktif rol alarak kimimizin susarak, kimimizin göz yumarak kimimizin boyun eğerek rol aldığımızı kabul etmek gerekiyor. Bundan gocunmamak gerekiyor. Bunun için birbirimizden özür dilememiz gerekiyor. Faillerin neden yaptığını açıklayarak, failleri görerek ve bu faillerin özür dilemesine olanak vermek gerekiyor" diye konuştu.
 
 MA / Mehmet Aslan

Diğer başlıklar

23:15 Hunergeha Welat'tan 'Vê carê rast e' klibi
22:57 Keskin Bayındır: Kanunlar artık 'Öcalan özgür olmalı' diyor, uygulayın
21:27 Fed’den yılın ilk faiz indirimi
21:18 Komisyonun 10'uncu toplantısı sona erdi: Etkili adımlar atılsın
21:08 Amed'de sağlıklı yaşam için bisiklet turu
20:44 Mersin'de polisin 2 saatlik ablukasını aşan kitle yürüdü
20:28 ‘Barış istiyoruz’ kampanyasına yoğun ilgi
19:50 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Umut hakkı demokratik entegrasyon için önemli anahtardır
19:14 İsviçre'den seslendiler: Umut hakkı tanınsın, barış yolu açılsın
19:04 KHK eylemi 338'inci haftasında
18:55 Wan’da binler Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için yürüdü
18:33 Akademisyenler Meclis komisyonunda: Anayasa barışa dönük bir dille yeniden kaleme alınabilir
17:47 Gazze'de katledilenlerin sayısı 65 bini geçti
17:40 Amed yürüyüşünde Abdullah Öcalan’ın dev posteri açıldı
17:02 MİT Başkanı Şara ile görüşecek
16:45 Bayrampaşa Belediye Başkanı görevden alındı
16:44 Cemaatteki tecavüz davasında karar bozuldu, cezalar arttırıldı
16:40 Çadır eylemindeki işçilerden yeni kararlar
16:35 Geçici hükümet Nepal’de ulusal yas ilan etti
16:20 Tahliyeye kurul engeli
15:39 Kuzey ve Doğu Suriye halkları, Öcalan’ın özgürlüğü için eylemde
15:35 Wan'da yürüyüşe son çağrı
15:04 3 yılda İran 2 bin 910 kişiyi idam etti
14:52 Meclis Başkanı Kurtulmuş: Elimizi çabuk tutmalıyız
14:43 Sanatçılardan ‘Barışı toplumsallaştırmak’ buluşması
14:42 30 yıllık tutsağın, kardeşinin cenazesine katılma talebine ret
14:40 Êlih'te aynı aileden 4 kişinin katledilmesi protesto edildi
14:22 ‘Kent uzlaşısı’ davasına çağrı
14:13 Komisyonun 10’uncu toplantısı başladı
14:06 İnsan hakları örgütlerinden Zeyneb Celaliyan’ın tedavi hakkı için çağrı
13:38 Abdullah Öcalan: Hukuksal çözüm aşamasına gelindi
13:02 ‘Komisyon Öcalan ile görüşmeli, yasal düzenlemeler konuşulmalı'
12:34 Zeyneb Celaliyan'dan mektup: Zulme sessiz kalmayın
12:18 Kayyımın kapattığı Alo Şiddet Hattı yeniden hizmete sunuldu
11:59 AYM kararı hiçe sayılıyor: 'Sanal devriye'den 25 hesaba erişim engeli
11:42 Mêrdîn'de doktor saldırıya uğradı
11:30 Z.Ş.'yi öldürmeye teşebbüs eden sanığın duruşması ertelendi
11:29 Kazanhan'ın annesinden mahkemeye: Katili siz mi saklıyorsunuz?
11:28 DBP'den hükümete 'umut hakkı' çağrısı: Kararlar uygulanmalı
11:02 İranlı Prof. Dabashi: Bilge Öcalan’ın çağrısı bölgede kalıcı bir etki yaratacak
10:52 Köyceğiz Belediyesi Başkan Yardımcısı Örnek gözaltına alındı
10:34 Muğla'da orman yangını
10:11 'Kent Uzlaşısı' davası: Kürtlerin seçme ve seçilme hakkına saldırıdır
10:08 Arap aşiretleri öncüleri: Öcalan’ın mesajı halkların kardeşliğini güçlendiriyor
10:00 Amed ve Mêrdîn'de Musa Anter anması yapılacak
09:38 ‘Komisyon anadilde eğitimin önündeki bariyerleri kaldırmalı’
09:21 Öcalan Avrupa'ya gidişleri eleştirdi: Gençlere bilinçli bir göçertme politikası uygulanıyor
09:19 Türkiye Suriye'de ateşle oynuyor
09:18 Prof. Kariane Westrheim: Konsey ‘umut hakkı’na dair Türkiye’yi harekete geçirmeli
09:17 HDK’li Çakmak: Temel hedefimiz barışın toplumsallaşması
09:17 Katliam ihalesi: Av kotası arz talep doğrultusunda belirleniyor
09:12 Görme engelli dengbêjlerin dünyası: Xewnên Tarî
09:11 Av. Tekin: Komite 'umut hakkı' için Türkiye'ye baskı kurmalı
09:09 Şerzan Kurt’un babası: Süreçten umutluyuz, eşitlik istiyoruz
09:07 Amed-Wan arasında yaklaşık 1 yıldır adalet arıyor: Rojin’e ne oldu?
09:04 Tutsak yakınlarının süreç beklentisi: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü
09:01 Üniversite kütüphanesi valiliğe tahsis edildi: Eğitimciler tepkili
09:00 ATK’den yüzde 94 engelli tutsağa: DAİŞ’e karşı neden savaştın?
09:00 17 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
16/09/2025
23:27 Bayrampaşa Belediyesi Başkanı dahil 20 kişi tutuklandı
23:05 DEM Parti'li Çandar: Demirtaş ve Mızraklı serbest bırakılmalı
22:13 İngiliz sendikalarından Avrupa Konseyi’ne Abdullah Öcalan çağrısı
22:07 KESK'ten yarı zamanlı çalışma yönetmeliğine dava
21:06 Kalkan: Çözüm Önder Apo’nun özgürlüğüyle gelişir
20:54 Mersin ve Amed’de ilçe ilçe ‘umut hakkı’ yürüyüşüne çağrı
20:36 DEM Partili belediye eşbaşkanlarından kadın buluşması
19:44 İran rejimi 16 günde 126 insanı idam etti
19:41 Direnişteki işçilerden destek çağrısı
19:20 UN Women raporu: Dünya kadın haklarında alarm veriyor
19:15 Kayyım atanan belediye eşbaşkanlarından ‘Barış için imza standı’na ziyaret
19:10 Adana’dan Akbelen’e destek: 7554 sayılı yasa iptal edilmeli
18:14 Kadınlar Jîna Emînî için alanlarda: Jin jiyan azadî
17:32 Trump'tan Hamas'a: Tüm rehineleri hemen serbest bırakın
17:23 Wan’nın tüm ilçelerinde 'umut hakkı' yürüyüşüne çağrı
16:54 İran Konsolosluğu önünde Jîna Emînî anması: Özgür yaşamı inşa edeceğiz
16:53 BES'ten TİS kararlarına karşı imza kampanyası
16:42 'Öcalan'ın özgürlüğü toplumun özgürlüğüdür'
16:18 HDK soruşturmasında beraat ve ‘kovuşturmanın durması’ kararı
16:10 Mezopotamya Su Forumu Amed'de gerçekleştirilecek
15:26 ‘Özgürlük felsefesi dünyaya yayıldı’
15:20 Yandaş medyanın Pınar Aydınlar manipülasyonu
15:18 Tevriz Dora davası 10 Şubat’ta ertelendi
15:04 Kadın derneklerinden AK’ye ‘umut hakkı’ mektubu
15:00 Türkiye futbolunda ilk: Formada Kürtçe slogan yer aldı
14:18 Wan'da yürüyüşe çağrı: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanmalı
14:10 Gazi Yaşargil'de sağlıkçılara dönük şiddet protesto edildi
14:07 Sûrfest programı belli oldu
13:49 Seqiz'da 'Jîna Emînî' grevi
13:39 Erdoğan: Süreç ivme kazanıyor
13:29 ÖHD'den Meclis'e çağrı: Kürtçeyi resmi statüye kavuşturun
13:25 Tutsaklara kitap engeli: Kurum güvenliğini bozabilir
13:24 ‘Jin, jiyan, azadî özgür bir yaşamın manifestosu’
12:51 İran'ın rejiminin 'affı' siyasi tutsakları kapsamayacak
12:47 Suriye’de 16 günde 13 sivil hayatını kaybetti
12:16 Filistin’den Gazze için uluslararası topluma çağrı
11:40 ‘Jîna Emînî’nin mücadelesi kadınlara rehberlik etti’
11:18 Borsa İstanbul'da operasyon: 14 gözaltı
11:06 Meksikalı kadınlardan ‘umut hakkı’ için eylem
11:00 Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Şoygu Bağdat’ta
10:31 Bakanlar Komitesi'ne mektup: 'Umut hakkı'nda net sinyal ver
10:00 Yürüyüşe katılım çağrısı: Barışın yolu Öcalan'ın özgürlüğünden geçer
09:58 Rojava'dan kadınlara: Devrim ruhunu diri tutalım
09:43 Yazar Gezer: Devletli düşünme geleneğine karşı ‘Xwebûn’ bir kırılma yaratıyor
09:08 AK önünde eylem: 'Umut hakkı'nı uygulayın
09:06 Dêrsim'de deprem, heyelan ve taşkın riski
09:06 Gabar Dağı'nda yeni tehdit: 114 sondaj kuyusu açılıyor
09:05 Gilî Dağ'da çöp sorunu
09:04 Jîna Emînî’nin ardından: Kadın özgürleşmeden erkeğin özgürleşemeyeceği anlaşıldı
09:03 'Umut hakkı' tanınmayan ağır hasta tutsağın babası: Bu bize de işkence
09:02 Amed'deki yürüyüşe çağrı: Öcalan'ın özgürlüğünü haykıralım
09:01 Mızraklı’nın tahliyesine engelin gerekçesi: Örgütten ayrılmadı!
09:00 KJAR koordinasyon üyesi: Rojhilat ve İran'da yeni bir mücadele çizgisi var
09:00 16 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
08:50 Yazar, şair ve sanatçılardan Nesimi Aday için çağrı
08:34 İsrail Gazze'ye kara harekatı başlattı
08:14 Amed’de ilçe ilçe 'umut hakkı' yürüyüşü çalışması
15/09/2025
23:23 İzmir'de 5 ESP'li tutuklandı
22:43 İİT-Arap Birliği Ortak Zirvesi sonuç bildirgesi yayımlandı
21:44 Pınar Aydınlar'a bir ceza bir de beraat talebi YENİLENDİ
21:27 5’inci Suriye Forumu sonuç bildirgesiyle sona erdi
20:49 'Kara para' soruşturmasında adı geçen Tekdağ serbest
19:53 Avukatlar İmralı'dan döndü
19:43 ‘Zeytinlikler termik santrallere kömür olacak’
19:37 Kayyımın işten çıkardığı işçilerin eylemi 47’nci gününde
19:30 Erdoğan Şara ile Katar'da bir araya geldi
19:00 Çin: ABD diğer ülkelerin egemenliğini ihlal ediyor
18:55 Wan'da 'Yaşamak ve yaşatmak için örgütleniyoruz' kampanyası başlatıldı
18:50 'Umut hakkı' yürüyüşüne çağrı
18:36 NADA: Kadınlara yönelik soykırımı durdurmak için sesimizi yükseltelim
18:29 Kartalkaya davasında 'olası kastla öldürmek' suçundan ceza istendi
18:20 HSK olağanüstü toplantısını erteledi
18:17 Gazze'de 3 gazeteci daha katledildi
18:11 Amed'de şüpheli kadın ölümü
18:07 Dêrsim’de 'barış için imza' standı
18:00 6 mahalleye 8 saat su verilmeyecek
16:32 5. Suriye Forumu: Özerk Yönetim başarısını kanıtladı
16:06 Nergis Muhammedi: Jin, jiyan azadî hareketinden intikam almak istiyorlar
16:02 Erzingan’a görüşe giden aile kaza geçirdi
15:43 Şemrex’te Kadın Yaşam Merkezi yeniden hayata geçiyor
15:17 DEM Parti’den aileler arasında yaşanan kavgalara karşı çağrı
14:57 Wan'da 17 Eylül'deki yürüyüş için bildiri dağıtıldı
14:55 ‘Gölgede Kalan’ yarışmasına başvurular sürüyor
14:45 Êlih'teki silahlı saldırıda 24 gözaltı
14:12 ÖHD’den Osmaniye ve Tokat cezaevi raporu: Tahliyeler kurul kararlarıyla engelleniyor
13:39 Asgari ücret açlık sınırının yüzde 68 altında kaldı
13:35 Adana'da 3 polis görevden uzaklaştırıldı
13:29 Amedliler: Komisyon Abdullah Öcalan'ı dinlemeli
13:19 3 kentte ‘umut hakkı’ yürüyüşü düzenlenecek
13:13 BTK’den Xelfetî kayyımı haberine erişim engeli
12:53 Komisyon bu hafta akademisyen, dernek ve vakıfları dinleyecek