ANKARA – AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın kapalı bir toplantıda HDP’ye yönelik yaptığı konuşma görüntülerinin basına yansımasını değerlendiren Ankara Baro Başkanı Hakan Canduran, "Bu mahalle yapıları devletin gücünü kullanarak, insanları tehdit mi edecek. Sandığa gitmemesini mi sağlayacak" diye sordu.

 

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın 10 Haziran'da İstanbul'da kapalı bir toplantıda HDP’nin baraj altında bırakılmasına yönelik yaptığı konuşmanın görüntüleri basına yansımasını değerlendiren Ankara Baro Başkanı Hakan Canduran, "Bunlar bunun basına yansıyacağını bilmiyor muydu?" diye sordu.

 

Erdoğan’ın sözlerini "korkunç" diye tanımlayan Canduran, "Erdoğan'ın, HDP'nin baraj altında kalmasını söylemesi normal ancak bunun için 'Kapıdan döndürenler onlarındır. Mahalle yönetimi tespit edecek. Bunları sandık seçmen listesinden çıkaracağız. Sonra da onların üzerinde çalışma yapmamız lazım' Mahalle yapısından ne kastediyor? Bunlar kapısını açmayan yurttaşlara ne yapacak? İnsanları tek tek fişleyecekler mi? Sandığa gitmemeleri veya onlara oy vermeleri için ne yapacaklar."

 

'FİŞLENEN İNSANLAR TEHDİT Mİ EDİLECEK'

 

"Mahalle yapısından kastı bunlar seçmen listelerindeki yurttaşları tek tek tespit ettikten sonra nasıl bir yöntem kullanacak, insanların sosyolojik, siyasi düşünceleri üzerinden ne yapılması hedefleniyor" diye soran Canduran, "İktidar şimdiden seçimlere şaibe getirdi. Bu mahalle yapıları devletin gücünü kullanarak, insanları tehdit mi edecek. Sandığa gitmemesini mi sağlayacak? Sandığa gitseler bile kendi lehlerine oy kullanmaları için insanları sosyolojik yapıları, cinsiyetleri, aile yapıları üzerinden mi tehdit edecekler? Bu iktidarın devlet gücüyle seçimleri kendi lehine çevirme çabasıdır" diye konuştu. 

 

'KABUL EDİLEMEZ'

 

Yurttaşların seçimlerden önce bu şekilde siyasi görüşleri yüzünden fişlenme talimatının her şeyi yapacakları anlamı taşıdığını vurgulayan Canduran, "Bu tamamen antidemokratik bir uygulamadır. Kabul edilemez. Özellikle görüntülerde İstanbul üzerinde durulması orada CHP ve HDP'nin yoğun seçmeni olduğu düşünüldüğünde bu yöntemle tehlikeli sonuçlar ortaya çıkabilir. Muhalefete büyük sorumluluk düşüyor" diye belirtti.

 

'SANDIK BAŞKANLARINA TALİMAT'

 

Basına yansıyan toplantı da, "Arkadaşlar, sandık kurulu üyesi arkadaşlarım, bir defa seçim günü diğer siyasi partilerden önce sandık mahallinde yerini almalıdır.... Burada bir defa neyi kazanırız? Sandık kurulundaki hâkimiyeti biz elde etmiş oluruz" sözlerinin de sandık başkanlarına talimat niteliği taşıdığını ifade eden Canduran, şöyle devam etti: "Zaten seçim kanunu yasasındaki değişiklikle sandık başkanları devlet memuru. Bu ne anlama geliyor. Onlara da öncelikle AKP ve MHP'li müşahitlere yer verilmesi gerektiği ve böylelikle sandıklarda yapılacak itirazların oy çoğunluğuyla kabul edilmemesi anlamı taşır. Çünkü seçim günü ilk itirazlar sandık başkanlığına yapılır biliyorsunuz. İktidarın seçimi lehine çevirmek için devletin tüm gücünü kullanacağı anlamına gelir." 

 

'BARO VE AVUKATLARA BÜYÜK BİR SORUMLULUK DÜŞÜYOR'

 

Seçimde zaten bu gibi durumları beklediklerini o yüzdenden “Sensiz Olmaz Hareketi” ile birlikte başlattıkları "her okula bir avukat" projesinin bir kez daha ne kadar önemli olduğuna dikkat çeken Canduran, "Biz barolara ve avukatlara büyük sorumluluk düşüyor. Bu yüzden 34 baro ve görevlendirdiği avukatlar okullarda yaşananlara itiraz edecek ve görev başında olacak" dedi.

 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da bir toplantı da talimatları dinlemesi ve seçim günü 531 bin personelin görevli olacağı yönündeki açıklamalarına da değinen Canduran, "Neden bu kadar güvenlik seçim günü sandıklara saldırı mı olacak? Bilgi varsa paylaşsınlar. Yoksa sandık başkanı ve ilçe seçim kurullarının emrine verilen bu güvenlik güçleri yurttaşların sandığa gelmesine engel olmak için mi?" diye sordu.

 

'MUTLAKA SANDIK BAŞLARINDA ZAMANINDA OLUNMALI'

 

Seçim ve sandık güvenliği için muhalefet partilerine büyük sorumluluk düştüğü hatırlatmasında bulunan Canduran, muhalefete şu önerilerde bulundu:  "Partilerin müşahitleri, sandık kurulu üyeleri ve okul sorumluları mutlaka zamanında sandık başlarında olmalı. Milletvekillerin özellikle riskli bölgelerde oy kullanması ve orada sandıkları gezmesi gerekir. Okul sorumluları bizim görevlendirdiğimiz avukatlarla iletişimde olmalı ve yaşanacak her türlü durumda mutlaka avukatlarla birlikte itirazlarda bulunmalı."

 

 YURTTAŞLAR SANDIK BAŞLARINI TERK ETMESİN 

 

Yurttaşlara sandık başlarında bulunma ve oy verme çağrısında bulunan Canduran, "Tüm yurttaşlar demokratik haklarını korkmadan kullanmalı. Seçim günü oylar sayılana kadar herkes sandık çevresinde olmalı ve yaşanacak hileler ya da başka durumlara itiraz etmeleri gerekir" dedi.