Bakırhan: Öcalan’ın özgür çalışma ve müzakere koşullarını sağlayın

ANKARA - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Kürt sorununun çözümü için Abdullah Öcalan’ın özgür çalışma ve müzakere koşullarının sağlanması çağrısı yaptı. 
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin haftalık Meclis grup toplantısında güncel gelişmeleri değerlendirdi. Bakırhan, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Özer’in halkın iradesi ile seçildiğine dikkati çeken Bakırhan, Özer’in "Kent Uzlaşısı" formülü kapsamında seçildiğini hatırlattı. 
 
Bakırhan, "Ahmet Özer, demokratik, toplumcu bir belediyeciliği hayata geçirdiği için belli ki biraz zorlarına gitmiş, rahatsız olmuşlar. Buradan bu operasyonu yapanlara sesleniyoruz; defalarca bunu gördük, yeter artık. Bu oyunları bırakın, bu yanlıştan dönün, halkın iradesine saygı gösterin, Ahmet Özer’i de derhal serbest bırakın” dedi.
 
'İNKAR VE İMHA DEVAM EDİYOR'
 
Cumhuriyet tarihi boyunca halkların travma yaşadığını belirten Bakırhan, "Çok ciddi acılar çekti. Ülkeyi korku ile yöneten bir anlayışla yönetildik, bir sistemde yaşadık. Cumhuriyet demokrasiden korktuğu için demokratikleşemedi. Cumhuriyet hedeflerine ulaşamadı ve hedeflerinin çok gerisinde kaldı. Herkesin cumhuriyeti maalesef olamadı. Küçük bir azınlığın cumhuriyeti oldu. Küçük bir azınlığa hizmet etti. Aslında cumhuriyetin özü demokrasidir ama demokrasi maalesef olmadı. Cumhuriyetin özü herkesin cumhuriyeti olmaktı. Cumhuriyetin ilk 100 yılının her birimiz tanığı, sanığı ve mazlumlarıyız. En çok da bu 100 yılda büyük bir zulme uğradık. Çünkü hükümetler değişse de cumhuriyet ve Kürtlerin ilişkisi bir türlü değişmiyor. İnkar ve baskı üzerine kurulu bir şekilde devam ediyor” diye konuştu. 
 
'YOL ALABİLİRİZ’
 
100 yıldır Kürt sorunun çözülmediğine dikkat çeken Bakırhan, "100 yıl önce cumhuriyet kurulurken de 'beka' dediler. Aradan 100 yıl geçti hala 'beka' diyorlar. İnkarcı akıl 'beka' diyerek, bir adım bile cumhuriyeti maalesef ilerletemedi. 100 yıldır yanlış bir şekilde ülkeyi yönettiler. 100 yıl sonra hala 'beka' deniliyorsa ve 'beka' sorunundan bahsediliyorsa demek ki bir yerde yanlış yapıldı. İşte o yanlışı eğer kabul edebilirlerse, bu ülkeyi yönetenler yüzyılda yanlış yaptıklarını söyleyebilirse, yol alabiliriz” diye kaydetti. 
 
‘CİDDİ BİR FIRSAT VAR’
 
Bakırhan, “Şimdi bu yanlıştan dönmek için ciddi bir fırsat var. Cumhuriyet başta Kürtlerle, Alevilerle ve dışladığı tüm halklar ve inançlarla en önemlisi de demokrasi ve özgürlüklerle barışmalıdır. Barışmak zorundadır. İkinci bir yüzyılın başlangıcını cumhuriyet barışmakla sağlayabilir” ifadelerini kullandı.
 
Bakırhan, şunları söyledi: "Ülkenin huzura kavuşması için, refah içinde yaşaması için önce Kürtlerin özgürleşmesi ve Türkiye’nin demokratikleşmesi gerekiyor. İlk yüzyılın acısını sadece biz Kürtler yaşamadık. Ermeniler, Aleviler, Süryaniler, Müslümanlar... Adını burada sayamayacağım onlarca halk ve inanç da aynı şekilde ilk yüzyılın acısını ve zulmünü birlikte gördüler. Geçen yüzyılda devletin toplum üzerindeki vesayeti toplumun gelişmesini, özgürleşmesini engelledi. Elbette geçmişe takılıp kalmayacağız ama geçmişle yüzleşerek, geçmişten dersler çıkararak önümüze bakmak zorundayız. Biz geçmişe takılıp kalan bir anlayıştan gelmiyoruz. Dersler çıkararak ikinci yüzyılda daha demokratik, daha özgürlükçü ve inançların bir daha aynı şeyi yaşamaması için önümüzde ciddi bir fırsat duruyor.
 
Bu ülke kurulurken; topraklarında, ovalarında hepimizin kanı, alınteri yok muydu? Evet, vardı. Bunun en iyi örneği Çanakkale’deki şehitlikte her bölgeden, inançtan, her etnik gruptan isimlerinin mezar taşları. Kuruluşta ortaklık vardı. Kuruluşta beraber kan döktük, alınteri döktük, ama cumhuriyeti eşit yaşadığımız bir zemin haline getiremedik. Bu toprakları demokratik bir cumhuriyete ulaştırmak gibi bir görev ve sorumluluk hepimizin önünde duruyor. En başta da hükümetin önünde duruyor. 
 
KONUŞMAZSAK BU YÜZYILI DA KAYBEDEBİLİRİZ
 
İçinde bulunduğumuz süreç herkesin cesurca, çekinmeden, birlikte tartıştığı, konuştuğu bir anlayışa ihtiyaç var. İkinci yüzyılı birlikte konuşup tartışamazsak, birlikte çözüm yolları bulamazsak maalesef bu yüzyılı da kaybetmekle karşı karşıya kalabiliriz. Türkiye’nin demokratik geleceği için siyaset kurumu tarihsel düşmanlıklara ve intikam duygusuna yaslanmaktan vazgeçmelidir. Her demokrasi denildiğinde, her hak ve hukuk denildiğinde bir düşmanlık ve intikam duygusu ortaya sermekten siyaset kurumu artık uzaklaşmalı. Bu dili terk etmelidir. Yeni yüzyılda inkarı bir kenara bıraktırmak, kandırmadan sahici çözüm yolları bulmak, bu yeni yüzyılda hepimizin görevleridir. İkinci yüzyılda farklılıklardan korkmayan, farklılıkları zenginlik ve güç sayan demokratik bir ulus anlayışına ihtiyaç var. Bu ülkenin en sahici güvencesi de demokratik bir ulus yaratmaktır. Demokratik ulus yaratmaktan geçer. 
 
DEMOKRATİK BİR ANAYASA İLE TAÇLANDIRILMALI
 
Cumhuriyetin ikinci yüzyılında tüm siyasi ve toplumsal çevrelere çağrımızdır; gelin önyargılarımızı, husumetlerimizi bir kenara bırakalım. Halkların barış içerisinde ve kardeşçe yaşadıkları bir Türkiye’yi birlikte kuralım. Biraz önce sayın Cumhurbaşkanı’nın konuşmasını da izledim. O da yeni, daha demokratik, daha kapsayıcı, kardeşleştiğimiz bir zemin yaratalım diyordu. Bunun bugün koşulları var. Türkiye’nin büyük çoğunluğu bugün halkların kavga ettiği ve çatıştığı bu zemin yerine, halkların barış içinde yaşadığı bir zemini talep ediyor. Bu gerçekliği başta iktidar partisi olmak üzere siyasi partiler dile getiriyor. 
 
Demokratik bir Türkiye kurmak için her zamankinden daha büyük bir fırsatın olduğunu belirtmek istiyorum. Biz demokrasi ve hukukun üstünlüğü ile taçlanmış bir cumhuriyet istiyoruz. Demokratik Cumhuriyet, eşit yurttaşlık, çok kültürlü toplum ve yerel demokrasinin güvence altına alınmasıdır. Demokratik Cumhuriyet 1920 Meclisi'nin çoğulcu yapısını ve 1921 Anayasası'nı kurucu Meclis ruhunu 21 yüzyıl gerçekliği ve demokratik bir anayasa ile taçlandırmaktır. Demokratik bir cumhuriyet, demokratik bir anayasa ile olur.
 
KİMLİK VE İRADEMİZİ İSTİYORUZ
 
Bizler kadınlardan, gençlerden, emekten, yerel demokrasiden yana, iradeli, kararlı, saklısı ve gizlisi olmayan bir cumhuriyet istiyoruz. Sıkıştığı zaman faili meçhul cinayetlere ihtiyaç duymayan, demokrasi denildiği zaman beyaz torosları cadde ve sokaklara sürmeyen, hak hukuk denildiği zaman paramiliter güçlerle, domuz bağlarıyle insanları katletmeyen bir cumhuriyet istiyoruz. Açıkça ifade ediyoruz; istikrarsızlaşan Türkiye, kara deliğine dönüşen Ortadoğu girdabına kapılabilir. Hemen yanı başımızda kaosun çatışmaların devam ettiği bu girdaptan korunmanın en doğru yolu ve güvencesi, Türkiye’de demokrasiyi özgürlükleri hayatta geçirmektir. 
 
Kürt sorununda ve Ortadoğu politikalarında fırtına ekenler bugün rüzgar biçiyorlar. Dün fırtına ekenler bugün biçtikleri rüzgarın etkisi altında sarsılma durumunda ve zorunda kaldılar. Sürekli 'Kürtler ne istiyor' deyip duruyorlar. Yüzyıldır Kürtler ne istediğini bin bir defa dile getirdi. Ama bir türlü anlamak istemiyorlar. Evet bunun cevabını iki kelimeyle bir defa daha verelim. Kürtler, yüzyıldır ellerinden alınan kimliklerini ve iradelerini istiyorlar. İşte Kürt sorunu kimlik ve iradesi reddedilen Kürtlerin kimlik ve iradelerinin tanınmasıdır.
 
İKİNCİ YÜZYILIN SAATİNİ BARIŞA KURALIM
 
Maden zemini var, gelin ikinci yüzyılın saatini barış üzerine kuralım. İkinci yüzyılın saati, barış saati olsun. İnkar üzerine kurulan saatin yönünü şaşarız ama barış üzerine kurulan saat bize doğru yönü gösterir. Bunun için de birçok şey yapmak lazım. Tekçi, buyurgan siyasi dili terk etmek gerekiyor.
 
Bakın biz DEM Parti olarak hiçbir zaman tehdit eden, tekçi, ötekini yok sayan bir dil kullanmıyoruz. Bizim dilimiz kapsayıcıdır. Dilimiz müzakere dilidir. Bizim dilimiz buyur eden, oturalım, konuşalım diyen dildir. Bir taraftan 'Çözüme müsait bir zemin var' diyeceksiniz, "100 yıldır devam eden bu sorunu çözmek istiyoruz" diyecekseniz, kullandığınız dilin buna uygun bir dil olması gerekiyor. Sahici olması için, toplumun Türkiye halklarının buna inanması için.
 
BARIŞ TAVİZ DEĞİLDİR
 
Yine Türkiye’de çok tehlikeli bir anlayışla karşı karşıyayız. Barış deyince birileri bunu hemen karşı tarafa bir taviz olarak değerlendiriyor. Barış deyince sanki karşı tarafa verilmiş bir ödün olarak değerlendiriliyor. Barış taviz vermek, ödün vermek değildir. Barış; tam tersine bir zafiyet değil, bir cesarettir, bir zerafettir. Biz bu ülkede büyük bir cesaretle barışın konuşulmasını istiyoruz. Barış, yaşam ortağıyla anlaşmaktır. 
 
Bu ülkede hep birlikte yaşıyoruz. Aynı apartmanlarda oturuyoruz, çocuklarımız aynı okullara gidiyor. Birimizin dili, kültürü kimliği kabul edilmiyor. Hepimiz tek tek bir kimliğe sığdırılmak isteniyoruz. Biz de buna itiraz ediyoruz, bu doğru değil diyoruz. Bunun doğru olmadığını bu ülkeyi yönetenler de çok iyi biliyor. Dolayısıyla birlikte yaşadığımız, birlikte kuruluşunda yer aldığımız bu zeminde ortaklaştığımız insanların dilini, kültürünü, kimliğini tanımak ve onlarla barışmak gibi bir zorunluluk önümüzde duruyor. Biz barışı biz zaafiyet olarak gösteren siyasi aklı eleştiriyoruz. 
 
ERDOĞAN'A ÇAĞRI
 
Biz de Kürt ve Türklerin birbirlerinin hakkına, hukukuna saygı göstermesinin farz olduğunu en içten duygularımızla dile getiriyor ve buna katılıyoruz. Ama esas farz birbirinin hakkını ve hukukunu tanımaktır. Esas farz birbirinin hakkına ve hukukuna girmemektir. Bir farzdan bahsetmek için bizler gerçek kardeşliği onurlu bir barışla inşa edebiliriz. Bugün Sayın Erdoğan 'Hiçbir dönem olmadığı kadar Türkiye'nin buna zemini var' dedi. Buyurun o zaman; hep birlikte gerçek bir barışı inşa edelim. Siyasi tetikçilik yapan ırkçı ulusalcılara rağmen barışı 85 milyona, bu ülkenin gençlerine ve çocuklarına armağan edebiliriz.
 
ZEHİRLEMEK İSTEYENE PARTİ VE ÖZNELER VAR
 
Yine bu tartışmalar başladıktan sonra bir çok kıymetli açıklamalar yapıldı. CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'de bir konuşmasında çok önemli bir şey söyledi. 'Oy kaygısına düşmeden tarihin doğru tarafında yer almak' dedi. Çok kıymetlidir. Aklın yolu birdir. Bu yüzyılda bütün siyasetçilere, siyasi partilere ve öznelere düşen tek bir görev ve sorumluluk var; o da tarihin doğru tarafında yer almak. Barış mücadelesi tarihe ve geleceğe karşı bir sorumluluk olduğu için tarihin doğru tarafında yer almak doğru bir düşüncedir. Ama aksi düşüncede bulunanlar, aksi yorum yapanlar ve bu süreci zehirlemeye çalışan siyasi partiler ve özneleri de var.
 
BARIŞA PUSU KURMAKTAN VAZGEÇİN 
 
Buradan son günlerde özellikle urgan ve inkar siyaseti yapan Sayın Dervişoğlu ve onun gibi düşünenlere de seslenmek istiyorum; siyasi çıkar ve oy uğruna barışa pusu kurmaktan lütfen vazgeçin. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Şimdi bir barış ihtimali varsa dahi buna pusu kurmak anlaşılır değildir. Küçük hesapları herkes bir tarafa bıraksın. Tarihin doğru tarafından yer alsın. Bu 100 yılı ıskalarsak hiç kimse mutlu olmaz. Kürt'ün mutlu olmadığı bir Türkiye’de hiç kimse mutlu olmaz. Hep beraber mutlu olmaya, onurlu bir zeminde birlikte yaşamaya ihtiyacımız var. 3-5 oy gelip geçicidir. Kalıcı olan, çocuklarımıza bırakacağımız onurlu bir barıştır. Hepimizin güvencesi onurlu bir barıştır. Dolasıyla sağdan sola bu meseleyi anlamayan, anlayıp oy uğruna barışa pusu kuranlara çağrım; lütfen bu ülkeye yazık etmeyin. Bu ülkedeki 85 milyon insana yazık etmeyin. Bu ülke ikinci yüzyılda barışını sağlasın, siz de buna katkı sunun diyorum. Bu meseleyi inkar etmek siyaset değil. Kürt yok deyince Kürt yok olmuyor. İpe un sermektir bu. Soruyoruz; 50 milyonu aşkın Kürt yaşıyor Türkiye’de ve çevre ülkelerde. Bu 50 milyon Kürt’ü yok edemeyeceğinize göre buyurun siz nasıl çözeceğinizi söyleyin. Size göre Kürt sorunu nedir?
 
TECRİDİ KALDIRIN 
 
Son günlerde yine çok önemli bir gelişme oldu. Türkiye’de barış konuşuluyor. Barışı konuşulup tartışıldığı bir süreçte, 44 aydır avukatları ve ailesi ile görüştürülmeyen Sayın Öcalan,
milletvekilimiz Ömer Öcalan ile görüştürüldü. Her şeyden bağımsız bu görüşme bile sadece Kürtlerde değil Türkiye halklarında ciddi bir umut yarattı. Ciddi bir umut ortaya çıkardı. Bu görüşmeden gelen ilk mesaj tecridin devam ettiğiydi. O halde buradan bir kez daha hükümete seslenmek istiyorum. Sizin de barışın muhatabı olarak gördüğünüz Sayın Öcalan üzerindeki tecridi bir an önce kaldırın. 
 
MÜZAKERE KOŞULLARINI SAĞLAYIN 
 
Öcalan’ın özgür çalışma ve müzakere koşullarını sağlayın. Sayın Bahçeli söylemişti, Sayın Öcalan çağrı yapsın diye. O zaman tecridi kaldırın, özgür çalışma koşullarını yaratın diyoruz. Bakın Sayın Öcalan’ın dediklerini bire bir okuyorum. ‘Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim.’ Yani burada 'siz varsanız ben varım, hazırım, o irade, o kudret, o inanç, o azim bende var' diyor. Bunu bizden daha çok bu ülkeyi yönetenler biliyor. Tarihi bir fırsat var. Tarihi bir çağrı var; buyurun bunu değerlendirelim. 
 
Bugün Sayın Cumhurbaşkanı bizden önce bir grup toplantısı yaptı biz de dikkatle izledik. Bugüne kadar herkes konuştu herkes kendi düşüncelerini söyledi, doğrusu Sayın Erdoğan’ın bu tartışmalarla ilgili ne düşündüğünü biz de merak ediyorduk. Bugün sayın Erdoğan düşüncelerini ortaya koydu. Evet, biz de buradan Sayın Erdoğan’a sesleniyoruz. Sayın Erdoğan tarihi bir sınavla yüz yüzesiniz. DEM Parti olarak Kürt meselesinin çözümü ve barışı konusundaki sözlerinizi bugün söylediğiniz sözleri önemli buluyoruz. Barış için adım atma sorumluluğu cumhurbaşkanı olarak sizdedir. Bu sorumluluğu siz kullanabilirsiniz. Gelin barış için sorumluluk alın ve sizden önceki cumhurbaşkanlarının olduğu sayfada değil, farklı bir sayfada yer alın.
 
ELİMİZ AÇIK VE HAVADADIR
 
Çünkü bu sorun 42 başbakan, 13 cumhurbaşkanı gördü ve çözülmedi. Bu sorunu çözen cumhurbaşkanı olmak sizin elinizdedir. DEM Parti olarak başından beri söylediğimiz ortadadır. Lütfen kimse bizim söylediğimiz, yazdığımızı dile getirdiğimizi çarpıtmasın. Bizim ellerimiz müzakere için her zaman açık ve havadadır. Hiçbir dönem yumruklarımız sıkılı olmadı, olmayacak. Bize bir saldırı olursa tabi ki yumruklarımızı biz de sıkarız. 
 
Ama biz yumruklarımızı sıkmak için bu Meclis çatısı altında değiliz. Biz, müzakere için, diyalog için buradayız. Elimiz her şeye rağmen açık ve muhatabını bekleyecek. Müzakere için açık olmaya devam edecektir. Ama kimse bize rota çizmesin. Kimse bize hakaret etmesin. Kimse bizi tehdit etmesin. Rotası barış olanı tehditlerler barış rotasından zaten çeviremezsiniz. Sizin de onurlu bir barış yapma düşünceniz varsa; biz zaten barışı savunuyoruz. 
 
 
 

Diğer başlıklar

01/11/2024
09:20 Kürt sorunu bir varmış bir yokmuş!
09:04 Gazetecilere haber suçlaması
09:03 Munzur Gözeleri’nde keşif yapılacak: Talana müsaade etmeyeceğiz
09:02 İHD Başkanı Yılmaz: Çözümün önündeki öncelikli engel tecrit
09:01 Hêzil Çayı üzerine 3’üncü HES
09:00 01 KASIM 2024 GÜNDEMİ
00:07 Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı serbest bırakıldı
31/10/2024
23:13 Sudan'da kolera salgını: 852 kişi hayatını kaybetti
22:49 Herekol’da gözaltına alınanlar darp edildi
22:33 Irak Parlamentosu’nun yeni başkanı Mahmud Meşhedani oldu
21:40 İspanya'da sel felaketinde 158 kişi hayatını kaybetti
21:19 38 barodan açıklama: Kayyım demokrasiye darbedir
20:23 Kayıp olan Kalkan'ın cenazesi bulundu
19:35 Öztürk: Kent uzlaşısına tahammülünüz yoksa sorunu nasıl çözeceksiniz
18:56 Özel’den Erdoğan’a: Bıçak kemikte biz seçime hazırız
18:50 Amedspor’a taraftar yasağı
18:43 İçişleri Bakanlığı’ndan Esenyurt kayyımına ‘özel onaylı terfi’
18:38 Tepki büyüyor: Kayyımın panzehri mücadeledir
18:11 Tutuklanan Özer’den ilk mesaj: Daha güçlü çıkacağım
17:55 Meclis’te Kürtçe tercüman talebine AKP ve MHP’den ret
17:45 Dilruba Kayserilioğlu'na hapis cezası: Pişman değilim
17:39 Hatimoğulları: Kayyım rejimine birlikte direneceğiz
16:48 EŞİK’ten muhalefete çağrı: İktidarın suçlarına ortak olmayın
16:43 Esenyurt’ta kayyıma karşı miting: Yolsuzluğa batmış iktidarlarını koruyorlar
16:31 Kayyımdan ilk icraat: Özer’in fotoğrafları bilboardlardan sökülüyor
16:02 TJA ve DBP: Halkın iradesine darbeyi kabul etmeyeceğiz
15:17 DEM Parti’den kayyıma karşı mücadele çağrısı: Tek vücut olma zamanı
15:12 Yeni Yaşam çalışanı gözaltına alındı
14:49 Özel’den Esenyurt çağrısı: Halkın iradesine darbe yapıldı
14:46 Halk Esenyurt Meydanı’nda toplanmaya başladı
14:45 Tutuklamaları protesto eden gazetecilere hapis cezası
14:33 Oluç, Meclis'e ‘Egemenlik kayıtsız şartsız kayyumundur’ yazılmasını önerdi
14:27 Sürgün edilen öğretmenler için bin 600 imza toplandı
14:26 DEM Parti MYK toplantısı sona erdi: İrade gaspını kabul etmiyoruz
14:20 İHD: Tutsak Gemicioğlu'nun yaşamı riskte
14:18 Kayyıma karşı Esenyurt Meydanı’nda toplanma çağrısı
14:09 Federe Kürdistan’da seçim sonuçlarına itiraz süreci başladı
14:04 Bakan Tunç'tan tecrit açıklaması
13:47 Av. Sarsılmaz'ın tutuklanmasına tepki: Boyun eğmeyiz
13:44 İstanbul’daki gözaltıların süresi uzatıldı
13:37 TEV-DEM: İnsanlık Rojava’ya sahip çıkmalı
13:34 Gasp edilen Esenyurt Belediyesi ablukaya alındı
13:11 CHP’li Çelik’ten Asoy’un pozuna tepki: Gaspa izin vermeyeceğiz
13:08 Yoğun bakımdaki tutsak Gemicioğlu için ortak çağrı: Tahliye edilsin
12:58 Türk-İş: Açlık sınırı 20 bin 431 TL’ye yükseldi
12:56 İki kadını katleden failin duruşması ertelendi
12:49 Gazeteci Jîna Muderis’e verilen ceza infaz edilecek
12:34 Avukatlardan İmralı başvurusu
11:51 Uzman çavuş 12 kg uyuşturucuyla yakalandı
11:48 İrade gaspı sonrası başkanlık koltuğunda poz verdi
11:29 Tayvan’da Kong-rey tayfunu
11:08 DEM Parti’den Erdoğan’a: Asli muhatap Abdullah Öcalan’dır
10:24 DEM Parti MYK’si İstanbul’da toplanıyor
10:12 Emine Şenyaşar’a açılan ‘hakaret’ davası görüldü
10:02 Şehir tiyatrosu Çalakîya Malçêkirî ile festivale hazırlanıyor
09:58 6 yılda 8 kat artan Meclis bütçesi komisyonda görüşülecek
09:51 Demokratik Kurumlar Platformu’ndan kayyıma karşı direniş çağrısı
09:36 HDK Kadın Konferansı: Umutla yürür, isyanla büyür, direnişle kazanırız!
09:33 Ev hapsindeki gazetecilerin iddianamesi kabul edildi
09:26 Meclis Araştırma Komisyonu: Birlikte kazanmayı hedeflemek gerekiyor
09:24 'Sağlığı değiştirmediler, sattılar'
09:15 8 bin 521 kişinin tahliyesine engel: Kararlar hukuki değil
09:14 Berwarî: Türkiye'nin hava sahası ihlali şikayet edilmeli
09:13 Gazeteci Köylüoğlu: Koalisyon için tek alternatif YNK
09:12 Ayşe Düzkan: Herkesin içine sinen onurlu bir barış lazım
09:11 1 Kasım: Dünya halkları Kobanê direnişine borçlu
09:10 AKP'nin ekoloji politikası: Talanla dost, doğayla düşman
09:09 Altın madenleri yaşamı yok ediyor
09:08 Hazır ürünlere talep marangozluğu bitiriyor
09:07 Tarihçi Türkyılmaz: Kürtler siyasi ve diplomatik bir kumarın içine çekilmek isteniyor
09:04 Amedliler somut adım istiyor
09:00 31 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:58 Esenyurt Belediyesi'ne kayyım atandı
08:31 Ahmet Özer'in ifadesi: Halk iradesi gasp ediliyor
00:26 CHP'li Günaydın halkı sokağa çağırdı
00:17 İmamoğlu: Halkın iradesine yapılan müdahaleyi kabul etmiyoruz
00:02 Özel'den tutuklamaya tepki: İğrenç planı bozacağız
30/10/2024
23:46 Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer tutuklandı
23:29 Polis Esenyurt belediyesindeki partili ve yurttaşları zorla çıkardı
23:15 CHP İstanbul’da olağanüstü toplanacak
22:48 DEM Parti: Eş genel başkanlar ve MYK üyelerimiz İstanbul’da olacak
22:31 DEM Parti'den Çağlayan’a çağrı
22:11 Şirnex’te askeri araç devrildi
22:08 Adliye önündeki protestolar sürüyor
22:03 Ömer Öcalan: Sayın Öcalan’ın elini güçlendirmek için topyekun çalışmalıyız
21:58 Gazeteci Değer tehditlere karşı şikayette bulundu
21:54 Tatos’ta ‘Şeva dengbêj û çîrokan’
21:44 CHP’li Cömert: Kayyım kararı yok, algı operasyonu yapılıyor
21:38 Esenyurt Belediye Başkanı Özer için tutuklama talebi
21:17 İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri: Hastanelerde çete düzenine son
21:10 'Esenyurt Belediyesine kayyım atandı' iddiası
20:58 İzmir depreminde yaşamını yitirenler anıldı
19:56 KHK eylemi 303’üncü haftada: Eşitsizlik derinleşti
19:40 Dêrik Belediyesi eski Eşbaşkanı Çetinkaya tutuklandı
19:35 Esenyurt Belediyesi önündeki bekleyiş sürüyor: Hak, hukuk, adalet
19:26 4 yıldır BM önündeler: Abdullah Öcalan özgürleşene kadar eylem sürecek
19:17 Tanrıkulu’ndan tecrit tepkisi: 44 ay görüşme yasağı olamaz
18:51 CHP'li Çelik’ten adliye önüne çağrı: Sandık iradesine sahip çıkacağız
18:38 Esenyurt Belediye Başkanı Özer adliyeye sevk edildi
18:17 Ameliyat olan Kaplan darp edilerek gözaltına alındı
17:46 Amedspor 9 Kasım’daki maçı kendi sahasında oynayacak
17:13 Sağlık emekçileri: Vergide adalet talebimiz yüzde 15
17:06 Belediye, kontenjan boşluğuna rağmen işe iadeleri kabul etmedi
16:56 Elih'te bir kadın ve çocuk katledildi
15:56 Mehmet Raşit Irgat hayatını kaybetti
15:48 Özer’in avukatı: Kısıtlılık kararına rağmen bilgiler basına sızdırıldı
15:47 Esenyurt Belediyesi önünde Ahmet Özer protestosu
15:40 Özgür Özel: Kimin başı vurulacaksa Akın Gürlek orada
14:55 Bakırhan: 'Umut hakkı' hayata geçirilmeli
14:36 Erdoğan 'umut hakkı' sorusunu yanıtsız bıraktı
14:16 Tutsak Hatice Onaran için 'harekete geç' çağrısı
14:11 Erdoğan'dan 'asli muhatap' açıklaması
13:57 Cizîr'de trafik kazası: 1 ölü
13:35 Kaboğlu: Ahmet Özer serbest bırakılmalı
13:24 Cizîr’de 5 gözaltı: Ev baskınında aileye şiddet uygulandı
13:20 Arjen Arî mezarı başında anıldı
13:17 Oluç: Bütçeyi Saray’da hazırlayan sistem değişmeli
13:08 Bakırhan: Öcalan’ın özgür çalışma ve müzakere koşullarını sağlayın
13:08 Federe Kürdistan seçimlerinin resmi sonuçları açıklandı
13:00 'Barış Pınarı' başvurusunda ihlal kararı verildi
12:33 Duran Kalkan: Öcalan’ın özgürlüğü sağlanmadan somut gelişme olmaz
12:21 Gabar'da çıkan yangın söndü
12:13 DİB, Kürt sorunu için komisyon kuracak
12:10 Şüpheli şekilde yaşamını yitiren tutuklunun cenazesi ailesine verildi
11:29 DEM Parti’den Özer tepkisi: Kimse seyirci kalmamalı
10:54 2025 yılı bütçe görüşmeleri başladı
10:44 Şirnex’te 3 kişi gözaltına alındı
10:37 ÇHD 50'nci kuruluş yıl dönümü konferansı düzenleyecek
10:10 Özel ve İmamoğlu’ndan Ahmet Özer'in gözaltına alınmasına tepki
09:46 19 kişinin tutuklanmasına ‘istihbari’ iddia gerekçe yapıldı
09:36 Ekonomist Sönmez: Asgari ücrete yüzde 50 zam yapılması gerekir
09:32 Denizli'deki yangın kontrol altına alındı
09:25 Kadınlar 25 Kasım'da alanlara çıkmaya hazırlanıyor
09:13 Cudî, Gabar ve Besta şirketlere peşkeş çekiliyor
09:11 Abdullah Öcalan’ın anlatımıyla İmralı'daki 'işkence' sistemi
09:10 Gazeteci Mehmûd: Saldırılarla ortak yaşam hedef alınıyor
09:09 İHD Başkanı: 'Umut hakkı' yasal değişiklikle mümkün
09:06 Wanlılar: İnsanlar öldürüldükçe ülke ekonomisi de ölüyor
09:05 'Gösteri hakkını kullanan göçmenlerin vatandaşlığı iptal ediliyor'
09:01 30 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:50 Esenyurt Belediye Başkanı Özer gözaltına alındı
29/10/2024
23:41 İstanbul’da bir kadın katledildi
23:00 Ülkücüler ODTÜ'de 'kadın duvarına' saldırdı
22:46 Greta Thunberg’ten Türkiye’deki hayvan hakları aktivistlerine destek
21:45 Osmanlı Ocakları’nın arabası yurttaşları ezmeye çalıştı
21:21 Esir takası görüşmeleri Kahire’de yapılacak
21:05 KESK: Son arkadaşımız işe dönene kadar mücadele sürecek
20:32 Erdoğan: Önümüzdeki siyasi sorunları hızlıca çözmemiz şart
20:03 Antalya'da 4 büyüklüğünde deprem
19:26 Saldırılara tepki sürüyor: Kuzey ve Doğu Suriye'de savaş suçu işleniyor