İZMİR - Halk buluşmasında konuşan siyasetçi Sebahat Tuncel, AKP'nin baskı dışında topluma vereceği bir şeyi kalmadığını söyleyerek, bunun karşısında demokratik siyaseti örgütlenmenin önemine dikkat çekti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Parti İzmir il örgütü, siyasetçi Sebahat Tuncel'in katılımıyla il binasında halk buluşması gerçekleştirdi. Çok sayıda kişinin katıldığı buluşma yapılan saygı duruşuyla başladı.
Buluşmada ilk olarak konuşan DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Vezan Karabulut, "Bu tecrit ve kayyım politikaları DEM Parti ve Kürt halkı üzerinde yapılan baskının en açık göstergesi. Bütün cezaevlerinde ve başta İmralı’da insan hakları her gün ihlal edilmekte" dedi.
EKOLOJİK KRİZ VE FELAKETLER
Sebahat Tuncel, uzun yıllar sonra İzmir'de bir araya gelmenin heyecan verici olduğunu belirtti. Devam eden orman yangınlarına dikkat çeken Tuncel, ekolojik felaketlere dikkat çekerek, kapitalist modernitenin yarattığı krizleri hatırlattı. İzmir’deki felaketten sadece insanların değil tüm canlıların doğa ve dünyanın etkilendiğini dile getiren Tuncel, buna karşı bilinçli hareket edilmesi gerektiğini ifade etti. İktidarın felaketlere karşı doğru mücadele etmek yerine tüm kaynakları savaş ve Kürt sorununun çözümsüzlüğüne harcadığını belirten Tuncel, "Yangınlara müdahale etmek için bir kaç helikopter almıyor. Önümüzdeki süreçte en çok konuşacağımız ekolojik kriz olacaktır. İzmir halkına geçmiş olsun" dedi.
KORKU CUMHURİYETİ YARATILIYOR
Devletin kayyım politikasında ısrar ettiğini ifade eden Tuncel şunları belirtti: “Yine halklar arasında ciddi bir duvar ve kutuplaştırma oluşturulmuş. Asıl cezaevi dışarısı olmuş. İçerde ve dışarda her gün devletin çıplak zorunu yaşıyoruz. Siyaset yapamıyoruz, siyaset yaptığımız için hapsediliyoruz. Leyla Güven, Kobanê davasında yargılanan tüm arkadaşlarımıza ağır cezalar verildi. Neden bu cezalar verildi? Siyaset yaptıkları için bu cezalar verildi. Bu baskılarla korku cumhuriyeti yaratmaya çalışıyorlar. Bu faşizmin karakteridir. Zorla toplumu baskı altına alıyorlar.”
'DEMOKRATİK SİYASETİ ÖRGÜTLEMELİYİZ'
Meclis’te dün yaşanan saldırıları hatırlatan Tuncel, "AKP iktidarının baskı dışında bu topluma verecek bir şey kalmamış. Sopayla toplumu yönetmeye çalışıyor. Sopanın da miladı vardır. AKP çürümüşlüğü yaşıyor. AKP tabanını kaybediyor. Önemli olan burada kim örgütleyecek, kim kazanacak. Burada demokratik siyaseti örgütlemeliyiz" ifadelerini kullandı.
'ÖNEMLİ OLAN ÖZGÜRLÜK İSTEĞİMİZDİR'
Bu sorunlara karşı demokratik siyaseti kurarak karşı çıkabileceklerini dile getiren Tuncel, kayyım rejimi ile İmralı işkence rejiminin bir biri ile bağlantılı olduğuna vurgu yaptı. Yasaların İmralı'da uygulamadığını ifade eden Tuncel, "Çünkü İmralı'nın sözünün topluma ulaşmasını istemiyor. Devlet tekçi bir rejim inşa etmek istiyor. Bunun karşısında olduğumuz için bizim sesimizi kısmak istiyor. Saldırılarını artırıyor. Çözüm gücü olmanın yegâne yolu da örgütlenmektir. Örgütleneceğiz, örgütleyeceğiz. Asıl saldırı sistemimiz ve mücadelemizedir. 2015'ten bu yana 100 bine yakın arkadaşımız soruşturmadan geçti. Halk hareketi olmasa bu kadar güçlü olabilir miydik, büyüyebilir miydik? Arkadaşlarımız cezaevine giriyor, çıkıyor, 'nerede kaldık' diyor. Mücadelesine devam ediyor. Önemli olan özgürlük irademiz ve isteğimizdir" diye konuştu.
Buluşma soru-cevap şeklinde son buldu.