PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununun çözümü için 1 Şubat'ta Qers ve Wan'dan "Büyük Özgürlük Yürüyüşü" başlatan siyasetçi ve demokratik kitle örgütü temsilcileri, yürüyüşlerinin 15'nci gününde dün Riha'ya ulaştı. Yürüyüşçüler, 15 gün boyunca dur durak bilmeden, çok sayıda merkezde halkla buluştu ve eylemlerinin amacını anlattı. 

 

Her geçtikleri merkezde coşkuyla karşılanan yürüyüşçüler, akşam saatlerinde ailelere misafir oldu. Misafirlikte yapılan sohbetlerin başlıca gündemleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümüne dair tartışmalar oldu. 

 

Yürüyüş boyunca öne çıkan sloganlar, "Bijî berxwedana Îmraliyê”, "Bijî Serok Apo", "Jin, jiyan, azadî" ve “Kahrolsun 15 Şubat komplosu” oldu. Yürüyüşün gerçekleştiği her noktada PKK Lideri Öcalan'ın cezaevi sürecinde kaleme aldığı kitaplardan paraflar ve değerlendirmelerinden notlar okundu. Yürüyüşün bu bölümleri, coşkulu kitlelerin en heyecanlandığı ve dikkat kesildiği anlar oldu.  

 

Yine yürüyüş boyunca ziyaret edilen yerler de dikkat çeken noktalar oldu. Yürüyüşçüler, her geçtikleri yerde, Kürt özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenleri kabirleri başında andı. Farklı tarihlerde yaşanan katliamlarda hayatını kaybedenler de unutulmadı.  

 

PKK Lideri Öcalan’ın sözlerinin yer aldığı pankartlar da yürüyüşçüleri karşılayanların ellerinden düşmedi. Yürüyüş kolları, 13’üncü gününde Amed'de buluştu. Duygu dolu anların yaşandığı buluşma sonrası Öcalan'ın doğduğu yere doğru yol alındı. Xelfetî'de yapılan açıklamayla bu programın tamamlandığı, ancak "özgürlük" talebiyle yapılacak eylem ve etkinliklerin devam edeceği vurgulandı. 

 

Yürüyüşte yer alan milletvekili ve demokratik kitle örgütü temsilcileri, 15 günlük sürece dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.

 

AYDENİZ'İ EN ÇOK ETKİLENDİĞİ ANLAR

 

Yürüyüşün Wan kolunda yer alan DEM Parti Milletvekili Saliha Aydeniz, yürüyüş boyunca kendisini en çok etkileyen durumun Botan’da Barış Anneleri'nin ördüğü bere, atkı ve çorapları PKK Lideri Abdullah Öcalan’a ulaştırılması için kendilerine teslim etmesi olduğunu kaydetti. Annelerin “Sayın Öcalan üşürse biz de üşürüz. Önderimiz rahat değilse biz de rahat değiliz” dediğini aktaran Aydeniz, "Çocuklar oyuncaklarını bize teslim etti. Bütün duygusu ile bu yürüyüş herkese bir kez daha Sayın Öcalan’ın Kürt halkının iradesi olduğunu gösterdi” dedi. 

 

ÇİÇEK: HAKİKAT AŞKTIR

 

Yürüyüşün Qers kolunda yer alan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü ve DEM Parti Milletvekili Cengiz Çiçek, yürüyüşün öneminin yıllar sonra daha fazla anlaşılacağına söyledi. "Bu yürüyüş yeni bir mücadele hattının önerisiydi” diyen Çiçek, yürüyüşü "hakikat yürüyüşü" olarak nitelendirdi. Mûş’un Milazgir (Malazgirt) ilçesinde yaşayan Naime Çetin’in 25 yıl önce Abdullah Öcalan için ördüğü yün çorabı "Bu yürüyüşün sonu özgürlük olsun. Bu çorabı başkan için ördüm. Bunu ona götürün” sözleriyle vermesinin kendisini çok duygulandırdığını belirten Çiçek, "Dêrsim'de Aysel Doğan’ın mezarında çok duygu yüklü anlar yaşandı. Çünkü Aysel Doğan, Sayın Öcalan Türkiye’ye teslim edildiğinde Avrupa’dan gelen bir barış elçisiydi. Hasta yatağında tedavi olurken Sayın Öcalan’ın fotoğrafına bakarak hayatını kaybetti. Kürt özgürlük hareketinin verdiği bedelleri geçtiğimiz her yerde gördük. En küçük yerleşim yerinde bile verilen bedelleri yakından gördük. Sayın Öcalan, ‘Hakikat aşktır, aşk özgür yaşamaktır’ demişti. Biz de ‘hakikat aştır, aşk özgür yaşamaktır’ diyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

OTLU: BİRLEŞİK MÜCADELEYİ HİSSETTİK

 

Yürüyüşün Wan kolunda yer alan DEM Parti Milletvekili Çiçek Otlu, Kürt özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenlerin kabirlerine yapılan ziyaretlerin kendisini etkilediğini söyledi. Otlu, "İki kolun buluşması küçük küçük ateşlerin buluşması gibiydi. Her kol kendi açısından tarihi anlara tanıklık ettiği yerlerden geçti. Kimimiz Kars Kalesi’nde ilk toplantının yapıldığı yerde, kimimiz ise Zap’taki devrimci köprüdeydik. Tarihsel yerlerde yaratılan büyük değerlerin nasıl oluşturduğu görüyorsun. Faili meçhule gitmiş arkadaşlarımızın kabirlerini ziyaret etik. Tutsak ailelerine misafir olduk. Amara’ya yaklaşmamız heyecanımızı arttırdı. Yurttaşlar Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü istiyor. Bunu hissetmiş olmak hem de birleşik mücadeleyi hissetmek güzeldi. Biriken küçük küçük ateşler şimdi büyük bir direnişin sesi oldu. Büyük özgürlük yürüyüşünün büyüklüğünü göstermiş olduk" dedi. 

 

KUDAY: SOĞUK HAVADA SICAK KARŞILANDIK

 

Qers kolu yürüyüşçülerinden Mêrdîn MEBYA-DER Eşbaşkanı Salih Kuday, soğuk havalarda sıcak bir şekilde karşılandıklarını vurguladı. Kuday, "Ben bu yürüyüşe çıkarken halkın bu denli sıcak karşılayacağı beklentisi yoktu. Bundan dolayı halktan ve Sayın Abdullah Öcalan’dan özür diliyorum. Evlerine konuk olduğumuz yurttaşların sıcaklığı da görülmeye değerdi. Her ailenin bizden bir beklentisi vardı; bu akan kanın önünde durmak. Her aile kalıcı bir barış ve Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için bize dualar ederek yolcu ettiler" diye kaydetti. 

 

İRMEZ: ANNELER BARIŞA HASRET

 

Wan kolu yürüyüşçülerinden DEM Parti Milletvekili Mehmet Zeki İrmez, bütün engelleme girişimlerine rağmen yürüyüşçülerin her kentte devam ettiğini vurguladı. İrmez, şunları söyledi: "Biz bu yürüyüşe başladığımızdan bu yana devrimci dayanışma ve yol arkadaşlığına çok yakından tanık oldum. Yürüyüşte yer alanlar büyük bir irade ile bütün engellemelere rağmen yürüdü. Sayın Öcalan’ın özgürlüğüne hasret kalan halk, bize bu yolda yürüdüğümüz için şükranlarını ilettiler. Annelerin sevinç gözyaşlarına tanık olduğumuzda biz de duygulandık. Anneler barışa hasret. Bunun için bir an önce Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşması gerek. Benim en çok duygulandığım an ise iki yürüyüş kolunun bir araya geldiği andı.”  

 

ÖCALAN: ANNELER ONURLU BİR BARIŞ İSTİYOR

 

Qers kolunda yapılan yürüyüşte yerini alan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yeğeni ve DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan, "Beni etkileyen anlar, Barış Annelerinin barışın yerini bize işaret ettiği anlar oldu. Çocukları zindanda ve açlık grevinde, savaş çeperlerinde... İstekleri, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıydı” dedi. Barış Annelerinin Kürt sorununun demokratik yollar ile çözülmesini beklediğini vurgulayan Öcalan, "Barış Anneleri uzun yıllardır onurlu bir barış için kutlu bir mücadele veriyorlar. Annelerin tek isteği onurlu bir barış. 15 gün boyunca her gün farklı bir ailemizin evine misafir olduk. Kimi zaman kentte, kimi zaman ise köyde konakladık. Her gittiğimiz evde akşam halk toplantılarımız oldu. O toplantılarda yurttaşların Kürtlerin siyasetini ne kadar yakından takip ettiklerine şahit olduk. Halkın bazı tepkileri bizim de dikkatimizi çekti. Yurttaşlar, Kürtlerin mücadelesinin günlük siyasetin çıkarlarına kurban edilmemesi gerektiğini düşünüyor. Yurttaşlar bizden büyük düşünmemizi, Kürtlerin çıkarlarını ön planda tutmamızı bekliyor" şeklinde konuştu.  

 

TÜRKOĞLU: KADINLARIN SAHİPLENMESİ UMUT VERDİ

 

Wan kolunda yer alan DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, yürüyüşe kadınların desteğinin büyük olduğuna işaret etti. Türkoğlu, "Halk yürüyüşü en sıcak duyguları ile sahiplendi. Kurdistan’da mücadelenin bedel vermeden olmayacağını gördük. Halk ile yaptığımız buluşmalarda heyecana tanık olduk. Halk bu yürüyüş ile bütünleşmese, kendisini katmasaydı bizim yürümemizin yeterli bir anlamı olmazdı. Halkın desteği ile sokak sokak, köy köy, kent kent büyüdü. Bu ses Kurdistan’da duyuldu. Bu yürüyüş inanç ve kararlığımızı pekiştirdi. Gittiğimiz yerlerde kadın buluşmaları gerçekleştirdik. 40 yıllık mücadele hafızasına sahip kadınlar da vardı, genç kadınlar da. Bir birimize dokunmamız bizi güçlendirdi" ifadelerini kullandı. 

 

KAYA: BÜYÜK HEYECAN YARATTI

 

Yürüyüşe Qers’ten başlayan DEM Parti Milletvekili Adalet Kaya, kadınların yürüyüşü sahiplenmesinin önemine değindi. Coşku ve heyecanın her geçen gün arttığına dikkati çeken Kaya, "İlk gün Kars’ta eksi 20 derecede hissettiğimiz heyecan ve coşku, son gün yaklaştığında hayli büyüdü. Konuk olduğumuz evlerde bütün aile bireyleri ve komşuları ile vakit geçirdik. O sıcaklığı hissetmek güzeldi. Bu yürüyüşü başarmış olmak, her gün başka bir kentte yürümek herkeste büyük bir heyecan yarattı” diye konuştu. 

 

SÜMBÜL: BU YÜRÜYÜŞ SÜRECEK

 

Yürüyüşün Wan kolunda yer alan DEM Parti Şirnex İl Örgütü yöneticisi Şahin Sümbül, şunları söyledi: "Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için attığımız her adımda büyük bir coşku ile karşılaştık. Her ne kadar engelleme girişimleri olsa da yürüyüşümüz engellenemedi. Halkın evinde kaldığımızda aileler ile bir olduk. Sadece yemeklerini değil, duygu ve düşüncelerini de bizimle paylaştılar. Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için dualar ettiler. Sayın Öcalan özgür olmayana kadar bu yürüyüş devam edecek.” 

 

ÇUBUK: ORTAK MÜCADELE BÜYÜTÜLMELİ

 

Qers kolunda yapılan yürüyüşte yerini alan DEM Parti Milletvekili Burcugül Çubuk, yurttaşların sıcak karşılamalarından güç alarak yola devam ettiklerini vurguladı. Çubuk, "Biz yürüyüş boyunca sürekli aileler ile birlikteydik. Halk, Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü istiyor. Bu yürüyüş halka moral verdi. Halk, tüm dayatmalarına rağmen kendi değerleriyle bir arada. Hem Avrupa’da hem de İstanbul’da devam eden bir program var. Mitingler yapılacak. Bunların güçlendirilmesi gerekiyor. Her yerden ses çıkarılması gerek. Bu yürüyüş bize Türkiye halklarının ortak mücadelesinin büyütülmesi gerektiğini bir kez daha gösterdi” şeklinde konuştu. 

 

MA / Adnan Bilen - Emrullah Acar