Lozan konferansı sonuç bildirgesi: Kürtlerin varlığı, dili ve statüsü tanınmalı

AMED - Amed'te yapılan Lozan konferansının sonuç bildirgesinde, Kürt sorununun çözümü için yeni bir başlangıcın yapılması gerektiğine vurgu yapılarak, yapılacak yeni anayasa ile Kürtlerin varlığının, dilinin ve statüsünün tanınması çağrısı yapıldı. 
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Partiya Azadî, Kürdistan Komünist Partisi (KKP), Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) ile İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), dün Amed'te çok sayıda aydın ve yazarın katılımıyla +Lozan Antlaşması'nın Yüzüncü yılında Kürtler ve Kurdistan" başlıklı konferans düzenledi. Konferansın sonuç bildirgesi bugün Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde açıklandı. Basın toplantısında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Kürt halkının kazanımlarının engellenmeye çalışıldığını ve buna cevap vereceklerini söyledi. Aydeniz, ulusal birlik için de mücadele edeceklerini söyledi. 
 
Konferansın sonuç bildirgesinin Kürtçesini KKP Sözcüsü Nusrettin Maçin, Türkçesini ise PİA Genel Başkanı Mehmet Kamaç okudu. 
 
SONUÇ BİLDİRGESİ
 
Lozan Antlaşması ile birlikte Kurdistan coğrafyasının dörde bölündüğüne dikkat çekilen bildirgede şu ifadelere yer verildi: "24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması, halkımız için karanlığın, sonu gelmeyen baskı, soykırım ve zulümlerin adıdır. Halkımızın temsil edilmediği ve iradesinin yok sayıldığı Lozan Antlaşması’nı tanımıyoruz ve bu antlaşmayı imzalayıp uygulayanları şiddetle kınıyoruz. 
 
Lozan Antlaşması sadece Kürt milletini meşru ulusal demokratik haklarından ve devlet imkânından mahrum etmekle kalmadı. Aynı zamanda Ortadoğu’da düşmanlık ve nefret tohumlarını ekerek yüz yıllık bir istikrarsızlık, savaş ve çatışma dönemine yol açtı. Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılma sürecinde din kardeşliği adına Kürtlerin desteğini isteyen, kurulacak devletin Türklerin ve Kürtlerin ortak devleti olacağını söyleyen, Lozan’da Türkleri ve Kürtleri temsil ettiğini ifade eden Kemalistler, Lozan Antlaşması’nın imzalanmasından hemen sonra bütün sözlerini unuttular.  Lozan Antlaşması’nın 38-39. maddelerinde yer alan dil haklarını bile yerine getirmediler. Lozan Antlaşması’yla varlığının resmen tanınmasını sağlayan Ankara hükümeti, üç ay sonra 29 Ekim 1923’te cumhuriyeti ilan etti. Cumhuriyetin ilanı Kürt halkına karşı ret ve inkârı yasallaştırarak resmileştirdi.  Türkiye Cumhuriyeti, üzerinde kurulduğu coğrafyanın çok uluslu, çok kültürlü, çok dinli yapısı yok sayılarak, Türklük temelinde tekçi ve ırkçı bir temelde kuruldu.
 
KÜRT HALKI İNKAR EDİLDİ
 
1924 yılında yapılan anayasa Kürt halkının varlığını, dilini ve kültürünü inkâr eden, Türkiye’de yaşayan herkesi Türk sayan bir vatandaşlık kavramı getirdi. 1925 yılında çıkarılan 'Takrir-i Sükûn' ve peşinden gizlice hazırlanıp uygulamaya koyulan 'Şark Islahat Planı' ise Kürdistan’da yüzyıl devam edecek askeri rejimlerin, Umumi Müfettişliklerin, OHAL sisteminin temelini oluşturdu. Kürt dilini resmen yasakladı, Kürdistan’ı Kürtsüzleştirme hedefini önüne koydu, bu amacını gerçekleştirmek için toplu kıyımlar gerçekleştirdi.
 
KATI TECRİT UYGULANIYOR
 
Kemalist rejim, Kürt halkının 1921 Koçgiri’de, 1925 Şeyh Said, 1928-30 Ağrı, Zilan, 1938 Dersim’de ulusal özgürlük için başkaldırı ile direnişlerini katliamlar dâhil her türlü yol ve yöntem kullanarak bastırdı. Kürt dili ve kültürüne karşı yüz yıl devam eden bir kültürel soykırım politikası uyguladı. Bu ırkçı tek tipleştirme siyaseti devlet stratejisi olarak, yüz yıl boyunca farklı biçimler ve araçlar kullanılarak sürdürülmüş ama özü değişmemiştir. 
 
Bugün de Kürdistan Federe Bölgesi ile Özerk Rojava’da halkımızın kazanımlarına karşı saldırılar devam ediyor. Kuzey Kürdistan’da halkımızın iradesi gasp edilerek yerel yönetimlere kayyımlar atanıyor, Kürdistan partileri kapatılma tehdidiyle kıskaca alınıyor, siyasi kadrolara karşı kesintisiz operasyonlar sürdürülüyor, her türlü hukuku hiçe sayan katı bir tecrit politikası uygulanıyor.
 
MÜCADELE KESİNTİSİZ SÜRDÜ
 
Buna karşın halkımızın ulusal özgürlük mücadelesi kesintisiz devam etti, bundan sonra da aynı kararlılıkla devam edecek. Halkımız dört parçada ulusal özgürlük mücadelesini bütün saldırı ve katliamlara rağmen aralıksız sürdürdü, sürdürüyor. Kürdistan’ın Güney parçasında halkımız 2005 yılından bu yana federal bir statüye kavuşmuş durumdadır. Kürdistan’ın güneybatısında Kürt halkı özgürlük yolunda önemli fırsatların eşiğinde bulunuyor. Her iki parçadaki kazanımları koruyup geliştirmek ve iç çatışma ortamlarından uzak durmak hayati düzeydedir. Doğu ve Kuzey Kürdistan’da da halkımız ulusal kurtuluş mücadelesinde önemli mevziler kazandı. Bu iki parçadaki mücadeleyi kazanımlarla sonuçlandırmak için ulusal ittifakı kurmak ve büyütmek temel bir görev ve sorumluluktur.
 
TÜRKİYE DE ZARAR GÖRDÜ
 
Öte yandan Kürt karşıtı inkâr ve asimilasyon anlayışı sadece Kürt halkına büyük zararlar vermekle kalmadı, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşme süreci de bu anlayıştan olumsuz yönde etkilendi. Türk devleti Kürtlere karşı şiddete başvurduğu her dönemde ordunun siyaset üzerindeki etki ve vesayeti arttı, şovenizm dalgası yükseldi. Bu durum Türkiye’nin çağdaş bir toplum olma yönündeki ilerleyişini engelledi. Bütün bu nedenlerle Türk ordusu her bir on yılda askeri darbe gerçekleştirerek yönetime el koydu.
 
TOPLUMSAL KUTUPLAŞMA ARTTI
 
Türk devleti aynı zamanda bütün Kürt başkaldırılarını kendi muhalefetini ezmek için kullandı. Türkiye’de demokratik hareketin gelişmesi ve toplumun örgütlenmesinin önünü kesti. Bu ise Türkiye’de siyasal yapının otoriterleşmesine, ırkçılığın yükselmesi ve toplumsal kutuplaşmanın artmasına neden oldu. Gelinen aşamada Türkiye izlediği Kürt karşıtı şiddet ve çatışma politikası nedeniyle çok yönlü ve derin bir krize girmiştir. Ekonomik yapı iyice çökmüş, siyasal sistem tıkanmış, ahlaki değerlerde büyük bir yozlaşma söz konusudur.
 
40 YILDA 4 TRİLYON DOLAR HARCANDI
 
Sadece son 40 yıldaki çatışmalı ortamdan dolayı 4 trilyon dolar para harcanmıştır. Söz konusu dev kaynak savaş, silah ve şiddet anlayışı için tüketilmiştir. Söz konusu kaynak Türkiye’nin yıllık milli gelirinin beş katından daha büyüktür. Kürt meselesinin çözümsüzlüğü hem Türkiye hem de Orta Doğu’da siyasi istikrarsızlığı derinleştirmektedir. Yüz yıllık deneyler gösteriyor ki Kürt meselesi barışçıl ve eşitlik temelinde çözülmediği sürece bölgede barış, istikrar ve refah sağlanamaz. Türkiye ve bölgede Kürt meselesinin çözümü barış ve istikrarın anahtarı durumuna gelmiştir.
 
100 YILLIK HAKSIZLIK SON BULMALIDIR
 
Kürt halkına karşı yüzyıllık tarihi haksızlık artık son bulmalıdır. Her halk gibi Kürt halkının da kendi ülkesinde özgür ve onurlu bir şekilde yaşama hakkı vardır. Bu hak uluslararası evrensel hukuka uygundur, kalıcı barış için olmazsa olmaz bir koşuldur. Gelinen aşamada Kürt halkının varlığının inkârı üzerine kurulu, Kürt karşıtı tekçi rejim miadını doldurmuştur. Türkiye’nin çok uluslu, çok kültürlü, çok dinli ve inançlı yapısına uygun çoğulcu, ademi merkeziyetçi, demokratik bir sistemin kurulması yakıcı bir ihtiyaç halini almıştır.
 
KÜRTLER VE DİLLERİ TANINMALI
 
Bu ise her şeyden önce yeni bir toplumsal sözleşme anlamına gelen yeni bir anayasa yapımı ile mümkündür. Kürt halkının millet olmaktan kaynaklanan ulusal demokratik hakları bir bütün olarak güvence altına alınmalıdır. Yapılacak yeni anayasada; Kürt halkının varlığı ve kimliği resmen tanınmalı, Kürt dili anaokulundan üniversiteye kadar eğitim dili olarak kabul edilmeli ve Türkçenin yanı sıra ikinci resmi dil olarak tanınmalıdır. Kürtlerin, Kürt ve Kürdistan isimleriyle özgürce örgütlenmeleri ve kendilerini ifade etmelerinin önünü açan demokratik bir zemin oluşturulmalıdır. Kürt halkına, Kürdistan’da kendi kendisini yönetmesine imkân verecek bir statü tanınmalıdır. Kürdistan’da ismi değiştirilen yerleşim birimlerinin, coğrafik ve tarihi yerlerin Kürtçe isimleri iade edilmelidir. Mezarları yok edilen ya da gizlenen tarihi Kürt şahsiyetlerin mezar yerleri açıklanmalıdır. Böylece Kürt halkının diğer haklarla bir arada, eşit, özgür ve onurlu bir şekilde yaşaması yasal ve toplumsal güvence altına alınmalıdır. Kürdistan’da yaşayan Kürt, Ermeni, Asuri-Süryani, Keldani, Arap, Azeri, Türkmen halklara; Alevi-Sünni, Hıristiyan, Musevi, Ezdi gibi din ve inanç kesimlerine karşı izlenen inkârcı ve baskıcı anlayış son bulmalı. Kürdistan toplumundaki etnik, dini, kültürel farklılıklar ve çoğulculuk bir zenginlik olarak anayasal güvenceye kavuşmalıdır.
 
ÇAĞA UYGUN MÜCADELE
 
Bunun için ilk görev Kürt siyasi aktörlerine düşmektedir. Bilinmelidir ki özgürlük bahşedilmez, bunun için çağa uygun bir mücadele anlayışı ve ulusal stratejiye ihtiyaç var. Bugün Kürt halkı için ulusal özgürlüğün biricik anahtarı geniş kapsamlı bir ulusal birlik, diyalog ve dayanışmadır. Unutmayalım ki Kürt halkı, yüz yıl önce esas olarak ulusal ittifak kuramadığı için Lozan sürecinde kaybetti. Yaşadığımız 21. yüzyılı; ulusal ittifakı kuran, dost halkasını genişletip düşman halkasını daraltan politikalarla kazanabiliriz. Bu politikalarla Kürt siyaseti, ulusal özgürlüğün önündeki engelleri aşıp fırsatları kullanabilir ve Lozan Antlaşmasını hükümsüz kılabilir.
 
TARİHİ HAKSIZLIĞA SON VERİN
 
Geçen yüzyılın başında Kürdistan’ın ikinci defa parçalanıp Kürt halkının statüsüz bırakılmasında önemli rol oynayan ve Lozan 1923 Antlaşmasını imzalayan başta Britanya ve Fransa olmak üzere imzacı devletleri Lozan Antlaşması ile Kürt halkına dayatılan tarihi haksızlığa son vermeye çağırıyoruz. BM, Avrupa Konseyi, AB ve diğer uluslararası kurumları halkımızın ‘Kendi Kaderini Tayin Etme ve Lozan Cenderesini Aşma’ mücadelesine destek vermeye davet ediyoruz.
 
Kürt halkı önümüzdeki yüz yılı, başta, Türk, Fars, Arap halkları olmak üzere bölge halklarıyla her alanda eşitlik hukuku temelinde birlikte yaşamak istiyor. Ret ve inkâr sürdürülerek değil, ülkesiyle, ulusal kimliğiyle tanınarak ve eşit siyasi, coğrafik statüye dayalı zeminde birlikte yaşam koşullarının yaratılması için mücadele veriyor.
 
HEP BİRLİKTE BAŞARABİLİRİZ
 
Türkiye devletine de çağrımız şudur; Kürt halkının inkârı üzerine kurulan mevcut düzen sürdürülemez. Mevcut düzen sadece Kürtlere büyük haksızlıkları reva görmekle kalmamış, Türk halkına da yaşamı cehenneme çevirmiştir. Kürt halkı özgürleşmeden Türk halkının da özgürleşmeyeceği deneyimlerle sabittir. Gelin savaş ve inkâr siyaseti yerine Kürt meselesinin barışçıl ve demokratik çözümü için yeni bir başlangıç yapalım. Enerjimizi ve kaynakları savaş ve çatışmaya değil, Kürtlerin, Türklerin ve öteki hakların özgür, onurlu ve eşitlik temelinde bir arada yaşamasına imkân veren yeni bir anayasa için seferber edelim. Bu mümkündür. Hep birlikte başarabiliriz."
 

Diğer başlıklar

18/11/2025
23:43 Sevilay Çelenk: Türkiye’nin dış politikası ölüm ve yıkım getiriyor
23:23 Komisyon'dan Kurtulmuş için 'ortak tavır' bildirisi
22:33 Wan Barosu Başkanı, Rojin Kabaiş dosyası başsavcı vekili ile görüştü
22:17 Özel: Komisyon'da görevli arkadaşlarımız perşembe günü toplanacak
21:17 Tanhan'dan Fidan'a: Türkiye'nin Efrîn'deki rolü ne?
21:07 Komisyon, 21 Kasım'da 'İmralı'ya gitme' gündemiyle toplanacak
20:39 Mazlum Ebdî ve İlham Ehmed Duhok’taki foruma katılacak
20:28 Komisyon İmralı kararını verecek: CHP engel mi?
19:10 111 gündür direnen işçiler: Gasp edilen haklarımızın iadesini istiyoruz
18:46 Gazeteci Hamdullah Bayram tahliye edildi
18:43 Böcek ailesinin ölümüne ilişkin ön rapor çıktı
18:17 DEM Partili Temelli: İmralı’ya sırtınızı dönemezsiniz, o vapur kalkacak
18:01 Gelecek Partili Torun: Türkiye Adem-i Merkeziyetçilikten korkmamalı
17:39 Kadınlardan 25 Kasım eylemleri: Şiddeti birlikte durduracağız
16:51 Yücel 31 yılın ardından tahliye oldu: Başaracağız
16:49 Gazeteci Aykol’un tedavisi devam ediyor
16:46 Özgür Özel’den AİHM kararlarını uygulama çağrısı
16:28 HPG’li Garan’ın taziyesine ziyaret: Süreci onurlu barışla taçlandıracağız
16:18 EMEP Genel Başkanı Aslan, gazetecilerle bir araya geldi
16:15 İnternet sitelerine erişim sağlanamıyor
15:42 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadınların emeğiyle bu süreci büyütebiliriz
15:37 KESK'ten Adana bölge mitingi için çağrı
15:24 Komisyon’un 17’nci toplantısı başladı: Hep birlikte kazanacağız
15:03 Öztürk: Suriye politikanızın gelecekteki sonuçlarını görmek istiyorsanız Kıbrıs’a bakın
14:59 Sanal medya platformu X çöktü
14:56 Dêrsim’de baz istasyonu tepkisi
14:53 Siyaset bilimci Köker: Komisyonun İmralı'ya gitmesi ciddi bir beklenti haline gelmiştir
14:39 Rosa Kadın Derneği: Nilay Esmer’in yanındayız
14:38 Ekoloji örgütlerinden Avrupa Komisyonu'na mektup
14:35 ‘Kadın Kurtuluş İdeolojisi’ atölyelerinin raporu: 25 kentte 3 bin kadına ulaşıldı
14:34 DAKAP'tan 25 Kasım açıklaması: Barışı kadın mücadelesi getirecek
14:32 Gazeteci Kaya’nın duruşması ertelendi
14:31 İHD’den, Hatice Onaran çağrısı
14:27 7. Mezopotamya Gurme Fuarı açıldı
14:15 Kadınlar, sergiye yapılan baskını protesto etti
14:13 Silifke'de atık deposuna tepki: Köylerimizde çöplük istemiyoruz
14:09 Figen Yüksekdağ’dan Önder adına yapılan turnuvaya mesaj
14:04 Bakırhan: Komisyon İmralı’ya giderse sürecin zemini güçlenir
13:38 750 kurum ve kuruluştan açıklama: Kürt dili resmen tanınsın
13:06 Gazeteci Bayram’a 7 yıl 6 ay hapis
12:48 DEM Parti’den cezaevi katliamına yönelik zaman aşımı kararına tepki
12:43 Bakırhan: Bahçeli tarihi sorumluluk alma cesaretini gösterdi
12:40 Berivan Kutlu uğurlandı: Yarım bıraktığı barış şarkısını tamamlayacağız
12:21 Tunç’tan İmralı ziyareti açıklaması: Takdir komisyona ait
11:49 Kolombiya’da askeri operasyonlarda 15 çocuk yaşamını yitirdi
11:41 Tülay Hatimoğulları ve Özgür Özel'in olduğu 11 vekil için dokunulmazlık fezlekesi
11:03 Zelenski Türkiye'ye geleceğini açıkladı
11:00 Bahçeli: 3 arkadaşımla İmralı’ya gitmekten imtina etmem
10:29 25 Kasım sergisine polis baskını: 7 fotoğrafa el konuldu
10:13 CHP Genel Merkezi avukatı Çağlayan: İBB iddianamesi hukuki değil siyasi bir dosya
10:10 Fransa Ukrayna’ya savaş uçağı gönderecek
10:07 BM, ABD’nin Gazze tasarısını kabul etti
10:06 Hüseyin Özsoy: Örgütlü toplumlar özgür toplumlardır
09:34 Êzidî komutan Dilvîn Şengalî: Erkeklerin ve yasaların korumadığını öğrendik
09:27 Anadolu Üniversitesi’ndeki kadın öğrenciler: Güvende değiliz
09:12 ‘Bir fotoğrafla hayatımızı kararttılar’
09:07 SMF’li Gürz: Barış bütün ezilenlerin ortak mücadele programıyla gelişebilir
09:05 ÖHD'li Aktaş: 'Umut hakkı'nın uygulanmasının önünde engel yok
09:02 Wan otlu peynirin fiyatı cep yakıyor
09:00 18 KASIM 2025 GÜNDEMİ
17/11/2025
23:59 ‘Kamu görevlileri tarafından uyuşturucu dağıtımı yapılıyor’
23:37 Irak seçimlerinin nihai sonuçları açıklandı
23:20 Çiçek Otlu: Bakanlık ve ATK, Rojin Kabaiş'in cinayetine ortaktır
23:11 ‘İçişleri Bakanlığı bütçesinde barışa, adalete ve ekmeğe tek bir kuruş yok’
22:24 'Bîra Sûrê' Rojava Film Festivalinde
21:51 Süveyda’nın batısı ağır silahlarla bombalanıyor
21:29 Kayseri'de 74 kişi gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvurdu
20:44 Dilek İmamoğlu'ndan 'toplumsal sorumluluk' çağrısı
20:38 Tanhan: Kayyım ve bürokratlar hakkında mali soruşturma açılsın
20:13 Zehirlenme faciasında baba Servet Böcek de hayatını kaybetti
19:40 Kadınlardan Berk Akand protestosu
19:35 DEM Parti Kadın Meclisi'nden direnişteki işçilere ziyaret
19:16 DEM Parti Eş Genel Başkanlarından Berivan Kutlu için taziye mesajı
18:53 Suriye’de Alevi evleri işaretlendi, evleri boşaltma çağrısı yapıldı
18:49 Kuzey Ege için fırtına uyarısı
18:47 Devrilen kepçenin altında kalan Akkaya yaşamını yitirdi
18:43 Gazeteci Aykol'un tedavisi ek ilaçlarla devam ediyor
18:33 Kadınlar şiddete karşı mücadele yöntemlerini konuştu
18:30 Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu: Susmayacağız
17:36 ‘Hayata Dönüş Operasyonu’ katliamı davasında ‘zaman aşımı’ kararı
17:26 Tutsakların tahliyelerinin engellenmesi Meclis gündeminde
17:20 Ayşe Tokyaz cinayetinde iddianame hazırlandı
17:16 Cizîr Belediyesi eski Eşbaşkanı Berivan Kutlu hayatını kaybetti
16:55 Irak'ta seçimi kazanan 6 adayın oyları iptal edildi
16:48 Meclis tutanaklarda yer verdiği Kürtçe ifadeleri sildi
16:10 'Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu' kuruldu
15:34 İZBB işçileri: İşimizi geri istiyoruz
15:13 Meclis tutanaklarında ilk defa Kürtçe ifadeler yer aldı
14:51 TTB Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu: Çözüm demokratikleşme programıyla mümkündür
14:41 Bütçe görüşmelerinde Yerlikaya'ya tepki: Huzur bu mu?
14:39 Eğitim Sen’den rapor: 2026 Eğitim Bütçesini kabul etmiyoruz
14:36 Kadın tutsaklar için birçok kentte açıklama: Dayanışmayı büyütelim
14:35 Fadime Elkan’ın taziyesi kitlesel ziyaret
14:05 Asistan hekimler eylemde
13:49 Barış İçin Toplumsal Girişim: 'umut hakkı'nın uygulanması talep edilmeli
11:56 Qamışlo'da ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ yürüyüşü
11:02 Temelli: Komisyon özel yasa hazırlanması için rapor hazırlayacak
10:58 Çöpte buldukları para ve ziynet eşyalarını sahibine teslim ettiler
10:20 Dêrsimli yurttaşlar: Doğa talanına izin vermeyeceğiz
09:34 Şiyar Be Platformu Sözcüsü: Sadece bizimle sonuç alınmaz, tüm dinamiklerin sözü olmalı
09:30 ‘Komisyon Abdullah Öcalan’la görüşmeli’
09:22 Kerboran'da bir genç öldürüldü
09:19 ‘Topyekun mücadele erkeklerin dönüşümünü zorunlu kılar’
09:11 Hareket Yönetimi: Zap güçlerimizi uygun sahalara çektik
09:10 Wan Baro Başkanı Özaraz: Entegrasyon yasaları düzenlenmeli
09:02 Foza Yûsif: Dünyada kadın perspektifiyle örgütlenmeli
09:00 17 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:47 Trump’tan, ‘Epstein dosyaları’ çağrısı
08:45 Birçok kentte kuvvetli kar yağışı ve sağanak bekleniyor
16/11/2025
23:15 Riha Barosu: İki çocuğun öldüğü iş cinayeti denetimsizliği göstermiştir
22:44 Tuncer Bakırhan, Barış Akademisyenleri ile bir araya geldi
22:34 BMGK, Gazze’ye ‘çokuluslu güç konuşlandırılmasını' yarın oylayacak
22:19 Gazeteci Alican Uludağ'ın Akand paylaşımına soruşturma açıldı
21:29 Ahmet Kaya’nın 1996’daki sözleri yayınladı
20:44 Bakanlıktan Şule Çet'in faillerinden Berk Akand hakkında açıklama
19:47 Annesi kızı Rojbin Sönmez’i ağıtlarla andı
18:54 Ekoloji Kervanı 2'nci gününde: Talana karşı sesimizi yükseltiyoruz
18:50 Reqa'da 2 Kürt genci kaçırıldı
18:46 İHD’nin yeni Eş Genel Başkanları belli oldu
18:36 Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yılını kutlandı
18:29 Riha'da iş cinayeti: 2 çocuk yaşamını yitirdi
17:54 Kayyımın kapattığı Şamiran Kadın Yaşam Merkezi yeniden açıldı
17:36 TJA, 25 Kasım startını Kadifekale'de verdi
17:24 Kadınlar barış için buluştu: Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz
17:15 Colemêrg-Wan Karayolunda kaza
17:12 Qamişlo'da Abdullah Öcalan için yürüyüş düzenlenecek
16:48 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadının özgür olmadığı bir toplum demokratik olamaz
16:37 Mûş'ta kar yağışı: 14 köy yolu ulaşıma kapandı
16:34 Sırrı Süreyya Önder Barış Futbol Turnuvası başladı
16:10 Yaşamını yitiren 5 HPG’li için anma
15:48 Kadınlardan fuhuş ve uyuşturucuya karşı mücadele çağrısı
15:30 YPG'li Yıldız'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:47 Beton dökümü sırasında inşaat çöktü: 2 işçi yaşamını yitirdi
14:24 TJA’dan Dîlok’ta ‘şiddetle mücadele’ atölyesi
14:16 Silêmanî’de 25 Kasım’ın startı verildi
14:08 Wan'da Rojin Kabaiş Ormanı oluşturuldu
14:00 Tülay Hatimoğulları: Ey iktidar Dêrsim'den elini çek
13:57 Dêrsim’de miting öncesi kitlesel yürüyüş
13:39 Demirtaş: Eşit ve adil geleceği birlikte kuracağız
13:24 15 yaşındaki çocuktan 3 gündür haber alınamıyor
13:23 11’inci Yargı Paketi’nin bu hafta Meclis’e sunulması bekleniyor
12:47 Şule Çet'in faillerinden Berk Akand tahliye edildi
12:43 Saadet Partisi Grup Başkanı Kaya: Süreçten umutluyuz ama AKP yeteri katkı sunmuyor
12:17 OECD'nin sağlık raporunda Türkiye sonuncu
11:20 Jin dergi 'Dêrsim Katliamı'nı kapağına taşıdı
11:07 Riha’da işkence edilen çocuk ağır yaralandı
09:42 İki başarı hikayesi
09:35 25 Kasım Kadın Platformu: Taksim'e isyana çağırıyoruz
09:26 AKP’nin 23 yıllık 'suç' kaydı: En az 8 bin 33 kadın katledildi
09:23 Tutsak yakını: Devletin maskesi zindanlarda düşüyor