HATAY - İHD İskenderun Şubesi, Hatay'daki yangına dair raporu açıklayarak, mağdurların mağduriyetlerinin giderilmesini ve yanan alanların rantta açılmaması istedi. Yangına geç müdahale edildiğini tespit edilen raporda, yangına dair asılsız paylaşımlara dikkati çekti. 

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İskenderun Şubesi, Hatay'ın Belen ilçesinde 9 Ekim’de ormanlık alanda başlayıp, 3 ilçenin yerleşim yerlerine sıçrayan ve 33 saat sonra kontrol alınıp söndürülen yangınla ilgili hazırladığı raporu paylaştı. Şube binasında yapılan açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) İskenderun İlçe Eşbaşkanı Hülya Ateş ile yöneticileri de destek verdi. Yangına dair raporu İHD İskenderun Şube Sekreteri Adil Bahtiyar, açıkladı.

 

Raporun yangın mağdurlarla yapılan görüşme ve olay yerlerinde yapılan incelemelerle hazırlandığını belirten Bahtiyar, yetkililerin yangına dair açıklamalarının aksine Türkiye Ormancılar Derneği’nin yaptığı açıklamaya göre yaklaşık bin hektarlık orman alanının zarar gördüğünün açıklandığına değinildi. Bahtiyar, "Komisyon olarak yaptığımız inceleme ve görüşmelerde hasarın resmi verilerden çok daha fazla olduğu tespit edilmiştir" dedi. 

 

'YETERSİZ MÜDAHALE' 

 

Raporda mağdurların beyanlarına şu şekilde yer verildi: "Görüşülen ve bilgileri alınan kişilerden Mustafa Şevket Anlar; kendisinin bulunduğu alanda çıkan yangına itfaiyenin çabuk müdahale ettiği ve bu sayede hayatlarını kurtardıklarını belirtti. Diğer görüşlerini aldığımız Mazhar Bayam, Ersen Korkmaz,  Mevlut Bulgur ve Hüseyin Güven’se yangına geç müdahale edildiği ve rüzgarın etkisiyle çok çabuk yayıldığını yangın söndürme helikopteri ve uçaklarının azlığı nedeniyle ayrıca yangın uçağı ve helikopterlerin gece müdahale edemediklerinden yangının daha geniş bir alana yayıldığını belirttiler. Yangının nedeninin büyük olasılıkla sabotaj olduğu konusunda ortak kanı oluştu. Görüşmecilerden Ersen Korkmaz’ın yaşadığı sitede 10'dan fazla dairenin hasar aldığı, Mustafa Şevket Anlar’ın binasında yangın nedeniyle pencerelerin zarar gördüğü, diğer görüşmeciler bir hasara uğramadıklarını belirttiler. Ancak psikolojik olarak çok etkilendikleri ve büyük şok yaşadıklarını belirttiler. Yanan yerlerin imara açılması veya maden ocaklarına tahsis edilmesinden endişe ettiklerini bu nedenle tekrar ağaçlandırılmasını istediklerini belirttiler. Sosyal medyada kanıtlanmadan ve tam araştırılmadan çıkan söylentilerin halkı etkilediği hatta mahalleli- polis işbirliği içinde kendilerince şüpheli gördükleri kişileri dövdükleri Mazhar Bayam tarafından bildirilmiştir. Yangının bazı bölgelerine hiç bir yöneticinin gitmediği ve halkı bilgilendirmediklerini aktardılar."

 

'GEREKLİ ÖNLEMLER ALINSIN' 

 

Bahtiyar; yaşananlara dair çözüm önerilerini şöyle sıraladı: "Herkesin sağlıklı bir çevrede güvenlik içerisinde yaşama hakkı çerçevesinde gerekli önlemlerin alınması. Yangına müdahale için özellikle yangın söndürme uçağı ve helikopterlerinin arttırılması ve gece uçuşlarının sağlanması. Orman içinde su vanalarının arttırılması. Orman alanlarına iskan izninin verilmemesi. Yanan bölgelerin iskana veya maden alanı olarak tahsis edilmemesi ve ağaçlandırılması için gerekli tedbirlerin alınması. Sosyal medyanın çok etkili olduğu bu nedenle gerçek bilgilerin bir an önce devlet yetkilileri tarafından halka duyurulması. Yangın sırasında ve sonrasında devlet yetkilileri tarafından zarar görmüş kişilerin zararlarının tespit edilip karşılanması ve psikolojik destek sunulması yönündedir."