Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), “Kobanê soruşturması” kapsamında 2014 yılında Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu siyasetçilerin gözaltı süresi 5’inci gününe girdi. Operasyon ilk gününden bu yana birçok kesimin tepkisiyle karşılandı. Birçok parti, kurum-kuruluş ve sivil toplum örgütü bulundukları illerde HDP binalarına dayanışma ziyaretinde bulundu.  Dayanışma ziyaretinin yanı sıra aydın ve yazarların çağrısıyla başlatılan “HDP’ye üye ol” kampanyası da dalga dalga tüm kentlere yayıldı. 

 

Operasyon sonrası partilerine yüzlerce kişi üye olmaya başladığını belirten HDP İstanbul İl Eşbaşkanları Elif Bulut ve Erdal Avcı, bu süreçteki gelişmeleri ajansımıza anlattı. 

 

İKTİDAR EŞTİĞİ KUYUYA DÜŞTÜ

 

Gözaltıları “intikam operasyonu” olarak değerlendiren Eşbaşkan Elif Bulut, “Operasyonunun neresinden tutarsınız tutun iktidarın elinde kalacak” dedi. Bulut, “HDP’nin mücadelesindeki haklılığı bu operasyonla bir kez daha ortaya çıktı. İktidar, eştiği kuyuya düştü. Nefretle yaklaşırken nefretlerinde boğuluyorlar. Çünkü HDP’yi ötekileştirmeye çalışırken tam tersi bir tablo çıktı ve partimiz büyük bir dayanışmayla sahiplendi. Buda iktidarın hiç istemeyeceği bir şeydi” diye belirtti. 

 

İKTİDAR SALDIRDIKÇA HDP GÜÇLENİYOR

 

Operasyondan sonra il ve ilçe binalarına gerçekleşen dayanışma ziyaretlerine de değinen Bulut, “Zaman zaman da bir araya geldiğimiz ama bir süredir de bizimle daha az temas eden kurumlar özellikle bu süreçte gelmeye başladı. Söyledikleri bu faşist bloğun evvela gideceği ve HDP’nin de bu gidişatı hızlandıracağı. ‘Birlikte ne yapabiliriz, nasıl katkı sunarız birbirimize’  ortak platformlarda çalışma yürütmek istediklerini belirtiyorlar. Bizim için çok onur verici bir dayanışma. Dostların bizimle olduğunu görmek bizleri daha da güçlü kılıyor. İktidar saldırdıkça HDP güçleniyor. Tam da burada HDP’nin haklılığını bir kez daha dillendirme şansımız oldu” diye konuştu. 

 

DEKLARASYONUN ÖZÜ ORTAYA ÇIKARDI

 

Gerçekleşen dayanışma ve sahiplenme “Barış Çağrı Deklarasyonu”daki temanın özünü ortaya çıkardığını vurgulayan Bulut, “Deklarasyonda ‘ortak mücadele’, ‘barışı toplumsallaştırma’ ve bunu yaparken tüm halklarla birlikte yürümekti. Biz böyle bir çalışma yürütürken operasyon geçekleşti. Dayanışmayı göz önünde bulundurduğumuzda deklarasyonumuz karşılığını bulmuş” diye belirtti.

 

ÜYELİK ARTTI 

 

Yapılan operasyona karşı bir reaksiyonun geliştiğini dile getiren Bulut, şöyle devam etti: “Topyekun bir tepki var. Çünkü artık bu operasyon bardağı taşıran son damlaydı. Doğallığında gerçekleşen bu refleks; ‘HDP’yi sahiplenmek sadece söylemekle olmaz’ denilerek sosyal medyadan üyelik çağrıları yapıldı. Aydın insanlarca yapılan bu çağrı hızlı yaygınlaştı ve birçok yurttaş il ve ilçe örgütlerimize gelip üyelik yapıyor. Yine sosyal medya üzerinden bize ulaşıp ‘nasıl üye olabilirim’ diye soruyorlar. Parti olarak gönüllülük esasına dayandırdığımız için üyeliğe pek önem vermiyoruz ama bu dönemde artık çok önemli ve değerli. Çünkü üyelikle ‘HDP’yi sadece desteklemek, haksızlıklara ses çıkarmakla yetinmiyorum bir de safımı da belli ediyorum’ mesajı veriliyor. O yüzden her bir üyelik bizim için çok önemli. Birçok yurttaş bizi arayıp ya da il ve ilçe binalarımıza gelip ‘daha önce oy vermedim ama artık sizin partinize üye oluyorum’ diyor. Bu anlamıyla biz de il ve ilçe örgütlerimizle biz meydan meydan, kapı kapı dolaşıp üyeliklerimizi arttırıp, dayanışmayı büyüteceğiz.”

 

Bulut, son olarak “HDP’nin tam zamanı” diyerek, dayanışma ve sahiplenmenin büyütülmesi için partilerine üyelik çağrısında bulundu. 

 

‘SAHİPLENME TOPLUM BELLEĞİNİN ÜRÜNÜ’

 

Operasyonun partilerine yönelik bir provokasyon olarak değerlendiren Eşbaşkan Erdal Avcı ise, “Kobanê protestolarından 6 yıl sonra getirip HDP’nin üstüne bocalaması, HDP’ye ve dostlarına dönük negatif algılar yaratmaya çalışması bu hükümetin tıkanmışlığını somut göstergesidir. Kobanê protestoları açığa çıkmış tüm suçlar dönemin Başbakanı Davutoğlu’nun da söylediği gibi çete güçleri hatta kendilerinin de dediği gibi cemaate bağlı güçlerin yaptığı provokasyonlar olduğu anlaşılacaktır. Bu yönüyle net olarak söylemek isteriz ki eğer soruşturma Kobanê protestolarına yönelik ise suçların altında hükümetin kendisi kalır” diye konuştu. 

 

“Bugün partimizi sahiplenme konusunda açığa çıkan ‘HDP’ ye üye olma, sahip çıkma, yanında yer alma’ isteği kesinlikle toplumun derin vicdanı ve belleğinin ürünüdür” diyen Avcı, “Operasyona karşı aydınlardan, yazarlardan, sanatçılardan, demokratik kitle örgütlerine ve genel olarak halktan partimize dönük sahiplenme ve üye olma talepleri arttı” dedi. 

 

DAYANIŞMAYI YÜKSELTME ÇAĞRISI

 

Tüm savaş tantanalarına verilecek en onurlu tepkinin barış talebinin yükseltilmesi olacağının altını çizen Avcı, şunları söyledi: “Siyasetten çok farklı zeminlerde olabilirler ama HDP ile yan yana olmak, HDP’nin siyaseten güçlenmesini sağlamak sadece HDP parti ve yöneticilerinin değil bu topraklarda yaşayan herkesin üzerine düşen bir sorumluluktur. Bu anlamıyla bütün halkımıza HDP’nin barış, kardeşlik ve demokrasi mücadelesine destek vermeye ve mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz. Çünkü mazlumun, ezilenin, kadının, gencin bu topraklarda hak ettiği demokratik itibara ulaşmasının başka bir seçeneği yok. Tüm demokrasi güçlerini HDP yanında mücadele etmeye faşizme karşı birleşik mücadeleyi örmeye çalışıyoruz.” 

 

MA / Naci Kaya