İSTANBUL - Kadıköy’de darp edilerek gözaltına alınan öğrenciler, polislerin darp raporu almalarına engel olduğunu ve “Nerede yaşıyorsunuz?”, “Hangi parti ve sendikaya üyesiniz?” şeklinde sorular yönelttiklerini aktardı.
Devlet yurtlarında yer bulamayan ve fahiş fiyatlar nedeniyle yaşadıkları barınma sorununu İstanbul’da Kadıköy'de bulunan Moda Parkı’nda protesto eden 28 öğrenci gece baskınıyla gözaltına alındı. “Toplantı ve gösteri yürüyüşü kanununa muhalefetten” gözaltına alınan öğrenciler, sabah saatlerinde serbest bırakıldı. Gözaltı işlemi sırasında yaşadıklarını anlatan öğrenciler, polis şiddetini anlattı.
AMBULANSTA POLİS ŞİDDETİ
Öğrencilerden Sümeyye Köse, darp edilerek gözaltına alındığını ve cinsiyetçi hakaretlere maruz kaldığını belirtti. Köse, “Aramızda kronik hastalığı olan arkadaşlarımız vardı ve yerlerde sürüklenerek, tekmelenerek gözaltı araçlarına bindirildiler. Yaralanan arkadaşlarımız ambulansla hastaneye kaldırıldı. Ambulansa bindirildikleri sırada ise yine polisin şiddetine maruz kaldı. Bizi gözaltına alan polisler saatlerce bizi ters kelepçe yaparak beklettiler” sözleriyle yaşadıklarını anlattı.
Polislerin protesto yapmanın suç olduğunu ve bulundukları parkı terk etmelerini söylediklerini ifade eden Köse, “Polisler hiçbir şekilde bizi dinlemeden saldırmaya başladılar ve talimat aldıkları da çok belliydi. Tayip Erdoğan ‘bunlar öğrenci değil yalancılar’ ve ‘sözde öğrenciler’ diyerek bizi hedef gösterdi. Bu sözlerle birlikte polis saldırıları gerçekleşti” diye kaydetti.
PARTİ ÜYELİĞİ SORUSU
Milyonlarca öğrencinin barınma sorunu yaşadığına dikkati çeken Köse, gözaltı sırasında polislerin kendilerine “Eviniz var mı?”, “Nerde yaşıyorsunuz?”, “Daha önce bir yurt başvurunuz var mı?”, “Özgeçmişiniz nedir?”, “Sendika ve parti üyeliğiniz var mı?” şeklinde sorular yönelttiğini aktardı. Köse, “Polisler, yalancı olduğumuzu, provokatör olduğumuzu söyledi. Polisler ‘ne yaparsak yaparız, bize hiçbir şekilde zarar gelmez’ dedi. 8 gündür direniyoruz bunlar bizi hiçbir şekilde mücadelemizden vazgeçiremeyecek” diye konuştu.
ASTIM HASTASINA ŞİDDET
Serbest bırakılan öğrencilerden Yonca Fırat, astım hastası olduğunu belirtmesine rağmen polisler tarafından zorla araca bindirildiğini ve göğüs kafesine tekme atıldığını söyledi. Fırat, “Daha sonra ters kelepçe yaparak özel araçlarına bindirmek istediler buna itiraz ettim. Bir tane erkek polis beni yerde sürükledi ve ayaklarıyla kafama bastı. Hasta olduğumu belirtmeme rağmen darp ettiler ve çevredeki hiç kimsenin müdahalesine izin vermediler. Ambulans geldi ama polisler zorla ambulansa da binmek istedi. Sağlık görevlileri izin vermedi. Bunun üzerine polisler ambulansın ön koltuğuna oturdu. Hastaneye gittiğimde doktorlar tomografi çektirmem gerektiğini söyledi. Ama polis buna izin vermedi. Buna itiraz edecektim, aldığım darbelerden dolayı kalkacak halim yoktu. Bir yandan astım krizine girmiştim, bir yandan her yerim sızlıyordu” diye anlattı.
DARP RAPORUNA ENGEL
Öğrencilerden Eylem Uluçay ise toplanma sebeplerinin barınma ihtiyaçlarına çare bulunması olduğunu söyledi. Uluçay, “Polisler bizi gözaltına aldıklarında tekme attı. Arabaya iterek bindirdiler ve çeşitli işkencelere maruz bırakıldık. Hastaneye götürüldük ama yine kelepçelerimiz çözülmedi. Sağlık raporunda bize yapılan darp ve işkence izleri geçirilmedi. Tayip Erdoğan’ın hedef göstermesiyle birlikte akşam bir operasyon düzenlendi” diye konuştu.