AMED - Seçimleri bir milat olarak tanımlayan Yeşil Sol Parti Amed Eşsözcüsü Abbas Şahin, “Talan edilmiş doğa, yok edilmiş insan hakları, askıya kaldırılmış bir hukuk sistemi var. Halk değişim istiyor. Değişimi gerçekleştirecek ve bu rejimi tarihin çöp sepetine atacağız” dedi.
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin yapılacağı 14 Mayıs’a geri sayım başladı. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP), bugün Seçim Beyannamesi’ni açıklıyor. Yeşil Sol Parti Amed İl Eşsözcüsü Abbas Şahin, partilerinin seçim stratejilerini ve ülkenin sorunlarına dair çözüm önerilerini değerlendirdi.
YA DEMOKRASİ, YA OTOKRATİK REJİM
Seçimin demokrasi ile otokratik bir rejim arasında gerçekleşeceğine dikkati çeken Şahin, 7 Haziran 2015 seçimlerini hatırlattı. Şahin, seçimlerin ardından belli güçlerin devreye girdiğini ve ülkeyi kaosa sürüklediğini belirtti.
AKP’NİN AJANDASI ORTAYA ÇIKTI
AKP’nin 1999 depreminde demokratik söylemlerle iktidara geldiğini hatırlatan Şahin, iktidarı tamamen ele geçirdikten sonra ise gerçek ajandasının ortaya çıktığını söyledi. Özellikle Kürt sorununun çözümü noktasında göstermelik “açılımlar” yapan AKP’nin asıl amacının Kürt sorununu çözmekten ziyade, Kürtlerin haklarını teslim almak, asimile etmek olduğunu vurgulayan Şahin, “Ancak bu sonuç vermedi. O kadar fazla yolsuzluk içerisine girdiler ki, yolsuzlukları yaparken mutlaka bunun da kılıflarını hazırladılar. Ancak artık kılıfa sığacak bir durum ortada yok. 6 Şubat’taki depremlerle bunu ortaya çıkardı. Halk, 23 yıl boyunca ülkeyi yöneten AKP ve sonrasında katılan MHP’nin aslında hiçbir şey yapmadığını, sorunları çözmek yerine halının altına süpürüp, kendi yandaşını zengin eden anlayışı gördü” diye belirtti.
'14 MAYIS MİLAT OLACAK'
Ülkede antidemokratik uygulamalara dikkat çeken Şahin, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tüm baskıcı politikalara karşı yürüttüğü mücadeleye değindi. Şahin, 3’üncü Yol’un demokrasi yolu olduğunu belirterek, “Üçüncü yol, demokrasi yolu, bize şunu gösterdi; 14 Mayıs bizim için milattır, bir cumhurbaşkanlığı bir de parlamenter seçimi olacak. Güçlü bir parlamentonun olabilmesi için bizim alanlarda çok ciddi anlamda efor sarf etmemiz gerekiyor” diye konuştu.
'HALK ALTERNATİFSİZ DEĞİL'
Parti olarak ülke sorunlarına dair politikalarının net olduğunu dile getiren Şahin, şöyle devam etti: “Ekolojik, toplumsal cinsiyet eşitliğini savunan özgürlükçü bir yapıya sahibiz. Bu yıllardır verilen bir mücadelenin sonucudur. Demokratik siyasetin sürekli baskı altına alınıp, partilerin kapatıldığı, parti mezarlığına dönüştürülen siyasete karşı hazırlıklıydık. Her gelen partimiz bir sonrakini aşabilecek şekilde kurgulanarak demokratik siyaset içine girdi. Bu halk alternatifsiz olmadığını her zaman göstermiştir. Yeşil Sol Parti de tam bu nokta da Türkiye halklarına umut olarak ortaya çıktı. Çünkü biz biliyoruz ki ne AKP, ne MHP, ne İYİ Parti ne CHP ne de Saadet Partisi bu halk için bir gelecek ifade etmiyor. Bu sistem içerisinde var olan partilerin birbirinden hiçbir şekilde farkı olmadığı gibi ne insan haklarını önceleyebilecekler ne doğayla barışık olabilecekler ne de evrensel hukuku içselleştirebilecekler.”
TALAN EDİLMİŞ DOĞA, YOK EDİLEN HAKLAR
Şahin, parti olarak çözüm önerilerini de şöyle sıraladı: “Geldiğimiz noktada talan edilmiş doğa, yok edilmiş insan hakları, askıya kaldırılmış bir hukuk sistemi ve ismi okunamayan bir demokrasi ortaya çıktı. Halkımız açısından ekonomik olarak çok ciddi sıkıntılar yaşanırken bununla ilgili herhangi bir çalışma yapılmamakta. TÜİK denilen bir kurum var, sürekli yanıltmaya ve algı yönetmeye yönelik çalışma yapıyor. Mahkemelere baktığımız zaman talimatla hareket edildiğini gördük, baskıcı bir siyaset artık her şeyin belirleyicisi olmuş. Bir ülkenin bütün kaderi bir insanın iki dudağı arasına sıkıştırılmış ve bu şekilde 85 milyon insan yönetilmeye çalışılıyor. Burada alınan kararlar sadece bir toplumu değil topyekün bir Ortadoğu’yu olumsuz anlamda değiştirdiğini görüyoruz.
HALK DEĞİŞİM İSTİYOR
Bu sancılı bir süreçtir ama yakın süreçte büyük değişim ve dönüşüm olacaktır. Bunun içinde en önemli şey özellikle parlamenter sistemin güçlendirilerek demokratik bir anayasanın yapılması, demokratik bir anayasa yapıldıktan sonra kurumların gerçekten işlevli bir hale getirilip yasama, yürütme ve yargının bağımsız bir şekilde hareket etmesini örgütlemeliyiz. Şunu da çok iyi görmek gerek, halkımız bizden bir değişim süreci bekliyor ve biz bu değişimi gerçekleştireceğiz. Bu değişim sadece 14 Mayıs’la sınırlı olan bir şey değil çünkü bizler biliyoruz ki faşist zihniyetler hiçbir zaman vazgeçmezler. Biz değiştireceğiz.”
'SEFERBER OLACAĞIZ'
Önümüzdeki haftadan itibaren seçim çalışmalarına sahada daha aktif bir programla yürüteceklerini ifade eden Şahin: “Bir seferberlik ruhuyla ev ev, sokak sokak ulaşmadık hiç kimse kalmayacak şekilde bir çalışma yürüteceğiz. Çünkü bu artık varlık yokluk sürecidir. Bu varlık yokluk süreci, sadece 14 Mayıs’la sınırlı değildir, 14 Mayıs’tan sonra da demokratik kurumları işlevsel hale getirip bu baskıcı rejimleri tarihin çöp sepetine atacağız. Bütün köylere, mahallelere ulaşacağız, sürekli alanda olacağız. Birkaç gün sonra bürolarımız açılmaya başlayacak. Şu anda da alandayız ama görünürlük açısından yapılacak olan çalışmalar bir hafta içerisinde netleşecek. Halkımızla beraber bu süreci götüreceğiz” ifadelerinde bulundu.
“Halkımızın her bir bireyi bir partidir. Bir parti çalışanıdır, özgürlük sevdalısıdır” diyen Şahin, halklara çağrı yaparak, “benim oyumla ne olacak?” demeden herkesin sandığa gitmesini istedi.
MA / Eylem Akdağ