Kadınlar eşitlik temelinde bir yaşam talebiyle alanlarda

  • kadın
  • 14:36 25 Kasım 2025
  • |

HABER MERKEZİ – 25 Kasım kapsamında yapılan eylem ve etkinliklerde erkek -devlet şiddetine karşı mücadele çağrısı yapıldı. 

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında erkek-devlet şiddetine karşı yapılan eylem ve etkinliklerde şiddete karşı mücadele vurgusu ortaya çıktı. 
 
İZMİR 
 
İHD İzmir Şubesi Kadın Komisyonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla basın toplantısı gerçekleştirdi. Dernek binasında gerçekleştirilen toplantıya çok sayıda kadın katıldı. Basın metnini komisyon adına İHD İzmir Eşbaşkanı Zilan Gümüş okudu.
 
 
25 Kasım’ın yalnızca bir anma günü olmadığının, eşitlik temelinde yaşam talebini büyütme günü olduğunu belirten Zilan Gümüş, "Kadın Sığınma Evlerinin sayısı, erişilebilirliği ve niteliği artırılmalıdır. Bununla beraber kadınların yalnızca tehlikeden korunmaları değil; ekonomik ve sosyal yaşama özgür bir şekilde katılabilecekleri koşullar sağlanmalıdır. Sosyal medyanın yaygınlaşması ve teknolojiye erişimin artması ile birlikte kadınlara yönelik artan dijital şiddete karşı etkin tedbirler alınmalı, kadınların ifade ve fikir özgürlüğü korunmalıdır. Kürt Meselesi bağlamında yürütülmekte olan çözüm sürecine kadınların etkin katılımları sağlanmalı, BM Güvenlik Konseyi’nin 1325 sayılı Kararı’nın kadınların korunması ve karar alma süreçlerine katılımı yönündeki ilkeleri benimsenmelidir” diye konuştu. 
 
Genel-İş İzmir 6 No'lu Şube üyesi kadın işçiler, 25 Kasım dolayısıyla Konak SGK önünde toplanarak Cumhuriyet Meydanına yürüdü. "Kadın cinayetleri politiktir" pankartı açılan yürüyüşte "Kadın yaşam özgürlük", "Jin Jiyan Azadi", "Yaşasın kadın dayanışması" sloganları atıldı. Çok sayıda kadının katıldığı yürüyüş sonrası konuşan Genel-İş İzmir 6 No'lu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Burcu Karahan, "Kadına yönelik şiddet kader değildir, önlenebilir bir toplumsal sorundur. Sessiz kalmak, bu şiddetin devamına zemin hazırlamaktır. Bugün ve her gün, kadınların yaşam haklarını, eşitliği, özgürlüğü ve adaleti savunmaya devam edeceğiz. Tüm kurumları, karar alıcıları ve toplumu şiddetsiz bir gelecek için sorumluluk almaya çağırıyoruz" dedi.
 
 
Genel-İş İzmir 7 Nolu Şube üyesi kadınlar ise Bornova Büyükpak'ta bir araya geldi. Sendika İşçi Tiyatrosu'nun da kadına yönelik her türlü şiddete karşı birlikte mücadele etmenin gerekliliğine dikkat çekmek için kısa bir oyun sergilediği eylemde, "hikayesi yarım kalan kadınları unutmayacağız, mücadelemiz sürecek" denilerek havaya balonlar bırakıldı. Açıklamada konuşan, Genel-İş İzmir 7 No'lu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Gülistan Tilkici, "Bir imzayla İstanbul Sözleşmesi yok edildikten sonra kadınların yaşam hakkı yok sayıldı, koruma talep eden kadınların çoğu, gereken desteği alamadı. Bu, şiddeti meşrulaştırmaktır. Yas değil yasa istiyoruz" diye konuştu.
 
ADANA
 
İHD Adana Şubesi Kadın Hakları Komisyonu, 25 Kasım kapsamında 2025 Ocak–Ekim dönemine ait kadın cinayetleri raporunu şube binalarında yaptıkları toplantıyla açıkladı. Açıklamada basın metnini okuyan İHD Adana Şubesi Kadın Hakları Komisyonu Sözcüsü Baran Öner, cinayetlerin özellikle kadınların ayrılmak, çalışmak ya da hayatlarına dair karar almak istedikleri dönemlerde arttığını belirtti.
 
 
Rapor ise İHD Adana Şubesi Kadın Hakları Komisyonu üyesi Belgin Işık paylaştı. 
 
ADANA'DA 14 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ
 
Belgin Işık, Adana’da 14 kadın erkekler tarafından öldürüldüğünü ve 3 kadının ölümünün şüpheli bulunduğunu kaydetti. Belgin Işık, Türkiye genelinde ise 231 kadın öldürüldüğünü, 245 kadın ölümünün şüpheli kaydedildiğini belirtti. Adana’da öldürülen kadınların yarısının ateşli silahlarla katledildi; 9’unun evinde, 3’ü sokakta, 2’si işyerinde yaşamını yitirdiğini aktaran Belgin Işık, faillerin çoğunu kadınların en yakınındaki erkekler oluşturduğunu söyledi.
 
ŞIRNEX
 
Şirnex'ın Silopiya (Silopi) ilçesinde kadınlar TJA öncülüğünde 25 Kasım kapsamında yürüyüş ve basın açıklaması yapmak istedi. Kitle yürüyüş için DEM Parti Silopiya ilçe binası önünde bir araya geldi. Siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin arasında olduğu kitlenin Sanat Sokağı'na doğru yürüyüş yapması yüzlerce polis tarafından engellendi. DEM Parti ilçe binasını TOMA'ların olduğu çok sayıda zırhlı araç ile ablukaya alan polis, yürüyüşe izin vermeyeceklerini bildirdi.
 
 
Kadınlar katledilen kadın ve çocukların fotoğraflarının yer aldığı dövizler ile yürüyüş gerçekleştirmek istediklerini belirterek, engellemeye tepki gösterdi. Kadınlar engelleme karşı polis ablukasında oturma eylemi gerçekleştirdi. Kadınların polis ablukasında bekleyişi direniş şarkıları ve sloganlar eşliğinde sürüyor.
 
SÊRT
 
Sêrt’te TJA 25 Kasım dolayısıyla bir yürüyüş gerçekleştirdi. DEM Parti İl Örgütü önünde bir araya gelen kitle buradan alkış ve zılgıtlar eşliğinde Güres Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti. ”Demokratik toplumla şiddetsiz özgür yaşama” pankartının açıldığı yürüyüşe, Sêrt Barış Anneleri, DEM Parti Milletvekili Sebahat Erdoğan Sarıtaş ve çok sayıda kadın katıldı. Yürüyüş boyunca sık sık “Jin jiyan azadî”,“Kadın yaşam özgürlük”, “Kadına uzanan eller kırılsın”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Jîn jiyan azadî, azad bîke rêbertî” ve ,“Biji Serok Apo” sloganları atıldı. 
 
Güreş Caddesi’nde bulunan MADO önünde sonlanan yürüyüşün ardından açıklama yapıldı. Açıklamayı yapan TJA’lı Muazzez Bulga, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde bütün kadınların sesi olmaya devam edeceklerini söyledi. Muazzez Bulga, “Mirabel’lerden bugüne uzanan mirasla, şiddetsiz ve özgür bir yaşamı demokratik toplumla birlikte örüyoruz. Bu 25 Kasım’ı da bir yandan katledilen kadınların öfkesi bir yandan coğrafyamızda hakim olan barış inşasının umudu ile karşılıyoruz” dedi.
 
Dayatılan köleliğe karşı binlerce yıldır ses olmaya devam ettiklerini belirten DEM Parti milletvekili Sebahat Erdoğan Sarıtaş, ise “Kadın mücadelesinin yükseldiği bu dönemde görüyoruz ki erkek egemen zihniyet, bütün gücüyle kadın kazanımlarına saldırıyor. 2025’in ilk 10 ayında 264 kadın, erkek tarafından katledildi. Bir o kadar da şüpheli kadın cinayeti var. Bütün bunlara karşı devletin ürettiği politika ‘Aile yılı politikası’. Biz biliyoruz ki katledilen her 100 kadından 90’ı aile içindeki yakını olan erkek tarafından katlediliyor” şeklinde konuştu.
 
Açıklama atılan “Jîn jiyan azadî”  sloganlarının ardından son buldu.
 
ÊLIH
 
Êlih'te de TJA öncülüğünde “Demokratik Toplumla şiddetsiz özgür yaşama” şiarıyla yürüyüş yapıldı. Aralarında TJA aktivisti Ayla Akat Ata'nın da olduğu çok sayıda kadın Yılmaz Güney Parkı’nda bir araya geldi. Özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren ve katledilen kadınların fotoğrafını taşıyan kitle Batman Park AVM’ye kadar yürüdü.
 
Burada ilk olarak konuşan TJA aktivisti Ruken Zeryam Işık, kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığını söyleyerek,  "Kadınlar üzerindeki şiddeti durdurmak için her alanda mücadelemizi yükseltelim” dedi.
 
Ardında konuşan TJA aktivisti Ayla Akat Ata ise, kadına yönelik şiddetin yalnızca evde değil, iş yerinde, okulda, üniversitede ve toplumun her alanında yaşandığını vurguladı. Rojin Kabaiş için Van Yüzüncü Yıl Üniversite kampüslerinde öğrencilerin eylemine yapılan şiddete dikkat çeken Ayla Akat Ata, “Bizler okullara, üniversitelere gidiyoruz, ama orada katlediliyoruz. Üniversitelerde şiddete uğruyoruz, istismara maruz kalıyoruz. Failler ellerini kollarını sallayarak toplum içinde dolaşıyor" diye kaydetti.
 
 
Ayla Akat Ata, demokratik çözümün önemine vurgu yaparak, kadınların barış sürecindeki rolünün farklı olacağını ifade etti. Ayla Akat Ata, “Bizler yıllardır bu şiddet ortamında farklı deneyimler yaşadık. Yarın demokratik çözüm gelişirse barışı inşa sürecindeki rolümüz de farklı olacak" dedi.
 
AMED
 
Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı, 2025 Yılı Şiddet Raporu”nu Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı  İnsan Hakları Anıtı önünde kamuoyu ile paylaştı. Açıklamaya ağ bileşeni kadınlar katıldı. Açıklamayı yapan Amed Barosu Kadın Hakları Merkezi Temsilcisi İrem İlhan, geçen yıl  ile karşılaştırıldığında psikolojik şiddetin yüzde 27, ekonomik şiddetin yüzde 44 oranında arttığını kaydeden İrem İlhan, fiziksel ve cinsel şiddetin ise hem sayısal hem de içerik bakımından daha ağırlaştığını söyledi.
 
Açıklama “Jin jiyan azadî” sloganı ile son buldu.
 
DÊRSIM
 
Dêrsim Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu, Baro binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Avukat Reyhan Helin Bulut, ”Kadına  karşı uygulanan şiddetin Türkiye’de münferit bir olay değil, yıllardır süregelen kurumsal ihmallerle beslenen, cezasızlıkla büyüyen, toplumsal yapıyı çürüten sistematik hale gelen bir insan hakları ihlalidir” dedi.
 
İHD Dêrsim Şubesi Kadın Hakları Komisyonu’da , 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne ilişkin dernek binasında  açıklama yaptı. Burada konuşan İHD Dêrsim Şube Eşbaşkanı Nurşat Yeşil, kadınların hem çatışmalı süreçlerin hem de baskıcı devlet politikaların ilk hedefi haline geldiğini söyledi. 
 
COLEMÊRG 
 
TJA ve DEM Parti Kadın Meclisi öncülüğünde Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesinde "Eşitlik ve özgürlük için bir aradayız" şiarıyla yürüyüş düzenledi. Yürüyüşe, DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu’nun yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. "Şiddettin karşısında eşitlik ve özgürlük için bir aradayız" pankartının açıldığı yürüyüşte, “Jin jiyane, jiyanê nekuje”, “Jin, jiyan, azadî” ve “Toplumsal barışın tesisi için umut hakkı derhal uygulansın” dövizleri taşınırken, katledilen kadın ve çocukların fotoğrafları da yer aldı. 
Yürüyüş ardından konuşan Halide Türkoğlu, "Kadına yönelik şiddet aynı zamanda erkek devlet şiddetinin kadınlar şahsında bir topluma yönelik şiddettir. Bunu birçok kez gördük yaşadık. Bugün bir şekilde silahlar kısmi olarak susmuş olabilir ama kadına yönelik özel savaş politikaları devam etmektedir" dedi.
 
'ÖZ SAVUNMA İLE YAŞAMLARIMIZI KORUYACAĞIZ'
 
Colemêrg’te artan uyuşturucu kullanımı ve fuhşa da değinen Halide Türkoğlu,  "Bugün Hakkari’de fuhuş ve uyuşturucu hat safhada. Kadınları genç kadınları fuhşa sürükleyerek özel savaş politikalarını devreye sokuyorlar. Hakkâri’ye kayyım atanıyorsa özel savaş politikası devrededir, üniformalı şiddetti varsa özel savaş devrededir demektir. 25 Kasım’a giderken çoklu şiddeti de teşhir ediyoruz. Evde şiddet var, okulda, işte, sokakta bizler bu şiddetti görüyoruz ve şiddette karşı örgütlenmeyi inşa ediyoruz. Eğer özel savaş varsa kadınlar günbegün katlediliyorsa bizler öz savunma ile yaşamlarımızı koruyacağız. Örgütlenerek yaşamamızı koruyacağız. Biz kendi dilimizle, kendi kimliğimizle bu yaşamı inşa etmek istiyoruz. Bugün özel savaş politikaları kadın mücadelesini hedef alan politikalardır. Bugün aynı zaman da Rojava’da inşa edilen Bizler tam da bu zihniyete karşı yaşamlarımızı yeniden inşa edeceğiz” diye konuştu.
 
'ÖRGÜTLENMEMİZİ BÜYÜTMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın aktörü olduğu bu sürecin kadın özgürlüğünün inşasının da bir parçası olduğunu vurgulayan Halide Türkoğlu, "Dün Meclis Komisyonu İmralı’ya gitti ve tarihi adımlar atıldı. Savaş hepimize kaybettirir; ama barış hepimize kazandırır. Onurlu bir barışın nasıl saklanılacağını topluma göstermek biz kadınların elindedir. Eğer bu barış inşası sağlanırsa halklar ve kadınlara karşı topyekûn savaş da son bulacak. Kürt sorunun demokratik çözümünde başta Sayın Öcalan olmak üzere bütün siyasi tutsakların serbest bırakılmasından geçiyor" şeklinde konuştu. 
 
AGIRÎ
 
TJA öncülüğünde Agirî kent merkezinde yürüyüş düzenlendi. Yürüyüşe DBP, DEM Parti Kadın Meclisi ile çok sayıda kadın katıldı. DBP il binası önünde toplanan kadınlar, çeşitli tarihlerde erkekler tarafından katledilen kadınların fotoğraflarını taşıdı. “Faîl eşkereya yê adalet kamca de yo?”, “Erkek vuruyor devlet koruyor” ve “Kadın cinayetleri politikleştir” dövizlerini taşıdı. “Demokratik toplumla şiddetsiz özgür yaşama” pankartını açan kadınlar Tahir Elçi Caddesi üzerinden yürüyüşe başladı. “Jin, jiyan, azadî”, “Bijî Serok Apo”, “Bijî berxwedana zindanan” sloganlarını atan kitle, Cumhuriyet Caddesi’ne yürüdü.
 
Cumhuriyet caddesinde basın açıklaması yapan kadınlar, ardından sloganlarla DEM Parti il binasına kadar yürüyüş gerçekleştirip etkinliği sonlandırdı.
 
ÎDIR
 
TJA öncülüğünde Îdir’de basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya, DEM Parti ve DBP Kadın Meclisi, Îdir Belediyesi Eşbaşkanı Nejla Kum ile çok sayıda kadın katıldı. DEM Parti il binasında toplanan kadınlar Basın Sokak’ta basın açıklamasını gerçekleştirdi. “Bi ciwaka Demokratîk ber bi jiyana azad a bê tundî ve” pankartının açıldığı açıklamayı, DBP Îdir İl Eşbaşkanı Kezban Karasu Tanca yaptı. 
 
Açıklama, “Jin jiyan azadî” sloganlarıyla son buldu.
 
WAN
 
Wan Barosu Kadın Hakları Merkezi adliye önünde açıklama yaptı. Açıklamayı yapan Wan Barosu Kadın Hakları Merkezi Yürütme Kurulu üyesi Hülya Çelik Sönmez, 1 Ocak ile 21 Kasım arasında 262 kadının katledildiğini söyledi. Hülya Çelik Sönmez, Wan'da sadece Nisan ayında 3 kadının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiğini ifade ederek, "Kentte yaşanan her şüpheli kadın ölümü ile şiddetin her türlüsünün etkili bir biçimde soruşturulması için ortak mücadele ile çalışmalara devam edeceğimizi buradan bir kez daha belirtiyoruz" diye konuştu.
 
 
İHD Wan Şubesi Kadın Komisyonu da şube binalarında basın toplantısı düzenledi. 
 
BEDLÎS
 
Bedlîs'te TJA öncülüğünde yürüyüş düzenlendi. Xîzan Durağan'ından DEM Parti Tetwan İlçe binasına  kadar gerçekleşen yürüyüşte sık sık “Jin, jiyan, azadî”, “Bijî berxwedana jinan”, “Bijî tekoşina jinan” sloganları atıldı. Yürüyüşün ardından açıklama yapan DEM Parti İl Genel Meclis üyesi Berîvan Canbey, İran'daki kadın idamlarına değinerek, "Tüm bu baskılara rağmen, İranlı kadınların ‘jin, jiyan, azadî’ çığlığı sınırları aşan ortak kadın mücadelesinin sembolü haline geldi" diye belirtti.
 
 
ERZİROM
 
TJA öncülüğünde Erzirom’un Xinûs (Hınıs) ilçe merkezinde yürüyüş ve açıklama yapıldı. Kadınlar ilçe merkezinden kent meydanına “Jin, jiyan, azadî” sloganları ile yürüdü. Burada konuşan TJA aktivisti Mehtap Demirkaya, erkek-devlet egemen sistemine karşı mücadeleyi büyüteceklerini söyledi. 
 
MÛŞ 
 
Mûş'ta Kadınlar TJA öncülüğünde, açıklama yaptı. Mûş Belediye Binası önünde bir araya gelen kadınlar, Türkçe ve Kürtçe "Bi civaka demokratîk ber bi jiyana azad a bê tundî ve" pankartını açtı. Açıklamada, katledilen kadınların fotoğrafları ve "Sözümüz bitmedi şiddeti birlikte durduracağız", “Rojin Kabaiş için adalet”, “Komün özgür yaşamın mayasıdır” dövizleri taşındı.
 
 
Belediye önünü ablukaya alan polisler, Kent Meydanına yürümek isteyen kadınlara izin vermedi. Buna karşı saatlerce oturma eylemi yapan kadınlar, ardından açıklama yaptı. Açıklamayı yapan TJA aktivisti Müşerref Dağ, “Kadınların her türlü şiddeti yendiği yeni bir yaşam mümkündür. Bu yaşam ancak eşitlik-adalet ve demokrasiye dayalı, demokratik bir toplumla mümkündür. Bu yaşamı kuruncaya kadar mücadelemiz devam edecektir" dedi. 
 
Devamında konuşan Mûş Belediye Eşbaşkanı Tuba Sayılğan, "Bu kentte hiç bir kadın yalnız yürümeyecek. 'Jin, jiyan, azadî' bizim için sadece bir slogan değil. Bu topraklarda yüzbinlerce kadının kanları ve bedellerle büyüttüğü tüm dünyaya yayılmış bir yaşam felsefesidir" diye konuştu. 
 
QERS
 
TJA öncülüğünde Qers’te önce yürüyüşü ardından açıklaması gerçekleştirildi. Etkinliğe DEM Parti Qers il binası önünde toplanan kadınlar, “Eşitlik ve özgürlük için bir aradayız” ve “Jin, jiyan, azadî” pankartlarıyla yürüyüş düzenledi. Kazımpaşa Caddesi üzerinden Faikbey Caddesi’ne yürüyen kadınlar buradan da Gazi Ahmet Muhtarpaşa Konağına yürüdü. Yürüyüş boyunca, “Failler bulunsun adalet yerini bulsun” sloganı atıldı. Yürüyüş, açıklamayla son buldu.
 
 
MÊRDÎN
 
Mêrdîn’in Nisêbîn (Nusaybin) ilçesinde de kadınlar TJA öncülüğünde 25 Kasım kapsamında yürüyüş gerçekleştirdi. Mitanî Kültür Merkezi önünde bir araya gelen kadınlar, katledilen kadınların fotoğraflarını ve taleplerinin yazılı olduğu dövizleri taşıdı. Sloganlar eşliğinde yürüyüşe geçen kadınlar, yer yer direniş şarkıları seslendirdi. Kuzey ve Doğu Suriye’nin Nisêbîn sınırı boyunca yürüyen kadınlar şehir merkezinde bulunan Barış Parkı’nda açıklama yaptı.
 
 
Açıklama metnini TJA Mêrdîn Sözcüsü Hatice Öncü okudu. DEM Parti Milletvekili Beritan Güneş Altın, kadınların kendi yaşamlarının davasını yürüttüklerini belirterek, yaşanan kadın cinayetlerinin kadın kırımına ulaştığını söyledi. Beritan Güneş, “Kadınlar bugün burada daha fazla Rojin Kabaiş olayının yaşanmamasını istiyor. Kadınlar bugün burada kadınların katillerini arıyor, hakikati arıyor, kadın haklarını arıyor” dedi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın dünyada savaşın ilk erkeğin kadının komün yaşamına dönük gerçekleştirdiği saldırı ile başladığını belirten Beritan Güneş, Barış ve Demokratik Toplum süreci ile “Jin, jiyan, azadî” felsefesi ile buna son vereceklerini söyledi.
 
Açıklama alkış ve sloganlarla sona erdi
 
İSTANBUL
 
İstanbul Barosu, hizmet binalarına "Erkek adalet değil, gerçek adalet" pankartı astı.
 
 
ANKARA 
 
 
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) 2 Nolu Şubesi üyeleri kadınlar, erkekler tarafından katledilen kadınlar ve çocuklar için Bademli Park'ta fidan dikti. Jîna Emînî, Nadira Kadirova, Gülistan Doku, Başak Gürkan, Şule Çet, Azra Gülendam Haytaoğlu, Rojin Kabaiş, Pınar Gültekin, Ayşe Paşalı, Derin S., İkbal Uzuner, Zeynep Murat, Ceren Özdemir, Ayşe Tokyaz, Saliha Aktaş, Ayşenur Halil, Müesser Ünal isimli kadınlar ve Ceylan Önkol, Rabia Naz Vatan, Cemile Çağırga, Leyla Aydemir, Uğur Kaymaz, Müslüme Yağal, Eylül Yağlıkara, Sıla bebek, Narin Güran, Şirin Elmas Hanilçi, Mattia Ahmet Minguzzi, Muhammed Kendirci, Aylan Bebek, Doğa Keklik, Yağız Keklik, Ayşegül Ç isimli çocuklar için fidan dikildi.
 
Fidan dikiminin ardından yapılan konuşmalarda erkek ve devlet şiddeti ile öldürülen kadınlar ve çocuklar anıldı. Katledilen kadınlar ve çocuklar için adalet mücadelesini sürdürme çağrısında bulunuldu.
 
RIHA 
 
 
TJA, DEM Parti Genç Kadın Meclisi, Riha İl Kadın Platformu,, KESK Kadın Meclisi ve ÖHD Riha Şubesi üyesi kadınlar, Haliliye ilçesinde bulunan Novada Park önünde bir araya geldi. Kadınlar, taşıdıkları meşalelerle Topçu Meydanı’na doğru yürüyüş düzenledi. Yüzlerce kadının katılımıyla gerçekleşen yürüyüş boyunca “Jin jiyan azadî”, “Kadın yaşam özgürlük” ve “Jin jiyan azadî, azad bike Rêbertî” sloganları atıldı. Kadınlar, “Birdoziya rizgariya jinê, bûye wargeha hemû jinan”, “Jin jiyan azadî” ve “Sömürüye, şiddete ve eşitsizliğe karşı yaşasın kadın mücadelesi” pankartlarını taşıdı.
 
Yürüyüş sonrası Topçu Meydanı'na varan kadınlar burada basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı Urfa İl Kadın Platformu Dönem Sözcüsü Seval Gökçen Uçar okudu. Riha’da kadın olmanın başlı başına bir direnme pratiği olduğunu vurgulayan, Seval Gökçen Uçar, "Bu şehirde kadınlar sabahın ilk ışığında tarlaya gidiyor, düşük ücretlerle çalışıyor, güvencesiz ve  sigortasız biçimde hayat mücadelesi veriyor. Evde, işte, sokakta, kurumlarda sistematik şiddetle  karşılaşıyor. Mevsimlik tarım işçisi kadınlar, mülteci kadınlar ve yoksullukla boğuşan kadınlar  için şiddet sadece fiziksel değildir; ekonomik, toplumsal ve kültürel kuşatmadır. Kadınlar, çoğu zaman kendi yaşamına dair söz hakkı dahi tanınmadan, geleneksel kalıplar ve erkek egemen sistemin baskısı altında var olmaya çalışıyor. Biz kadınlar biliyoruz ki; yoksulluğun, cezasızlığın, savaşın ve kayyum politikalarının birleştiği her yerde şiddet katmerleniyor. Kadın emeğinin görünmemesi bu şiddet zincirinin bir parçasıdır. Ama biz, bu zinciri kadın dayanışmasıyla kıracağız" dedi.
 
SEMSÛR
 
Semsûr Kadın Platformu, kent merkezinde bulunan Mimar Sinan Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “Eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz! İsyanımızı büyütüyoruz” pankartı açılırken, “Kadınlar barış istiyor”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” ve “ATK 1 yıldır suç işliyor” dövizleri taşındı. Kadınlar sık sık “Jin jiyan azadî” ve “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları attı. Açıklamaya çok sayıda sivil toplum örgütü ve kadın katıldı. Basın metnini Semsûr İl Kadın Platformu üyesi Nursel Biçer okudu.
 
Kadınlara yönelik şiddetin sona ermesi gerektiğini vurgulayan Nursel Biçer, “Bugün 25 Kasım! Erkek-devlet şiddeti tüm hayatımızı kuşatırken yine bulduk birbirimizi. 25 Kasım’da, Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nde tüm isyanımız ve dayanışmamızla sokaktayız. Devletin yükümlülüklerini yerine getirmesi, kadınların haklarına tam erişimin sağlanması ve şiddetin her biçimine karşı kararlı bir mücadele yürütülmesi için çağrımız açıktır: Kadına yönelik şiddet sona ermeli, kadınlar barışın, adaletin ve eşitliğin öncüsü olmalıdır. Kalıcı ve adil bir barış, güvenli bir toplum ve toplumsal eşitlik ancak kadınların yaşam hakkının, özgürlüğünün ve karar alma süreçlerindeki eşit temsilinin güvence altına alınmasıyla mümkündür.” dedi.
 
Açıklama, “Jin jiyan azadî” sloganları ve zılgıtlarla son buldu.
 
MELETÎ
 
Meletî Demokratik Kadın Platformu öncülüğünde Paşaköşkü Caddesi’nde bir araya gelen kadınlar, “Jin jiyan azadî” sloganlarıyla ve müziklerle 1 Mayıs Meydanı’na doğru yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşe farklı kadın örgütleri ve platformlardan çok sayıda kadın katıldı.
 
DÊRSIM
 
 
Dêrsim Kadın Platformu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Gülistan Doku nerede?”, “ Kadın cinayetleri politiktir”, “Rojin için adalet”, “Kadınların özgür yaşam ikrarı eril sistemi yıkacak”, “Jin hêza xwe ji Rojê distine”, “Bi jina azad re ber bi civaka demokratik”, "Hêbuna jinê hêbuna jiyanê ye” dövizleri ve “Şiddetsiz ve özgür bir gelecek için tek güvencemiz mücadelemiz”, “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” pankartı taşırken sık sık “Jin jiyan azadî" sloganları attı. Alkış slogan ve ıslıklarla yürüyüşe geçen kadınlar Seyîd Rıza Meydanı’na yürüdü. 
 
Burada platform adına açıklamayı yapan DEM Parti Dêrsim İl Eşbaşkanı Hümeyra Yeğin, kadınların haklarına yönelik saldırılara her gün bir yenisinin eklendiğini dile getirdi. Hümeyra Yeğin, “Kalıcı bir barış demokratikleşmeye dönük adımların atıldığı, anti demokratik uygulamalardan vazgeçildiği koşullarda mümkün olacaktır. Kadınlar olarak barış içinde demokratik bir ülkede bir arada yaşama talebimizde ısrarcıyız” dedi. Ardından söz alan Dêrsim Milletvekili Ayten Kordu, yükselen kadın mücadelesinden korkulduğu için erkek devlet aklının şiddeti artırdığını ifade etti. Ayten Kordu, “Bütün dünyada bugün kadınlar Mirabel kardeşlerin( Kelebeklerin) izinden giderken kelebekler çoğalmış dünyanın her tarafından kadına karşı şiddete karşı mücadelesini büyütmektedir. Coğrafyada tek çözüm yolunun daha fazla örgütlü mücadelemizi yükselmekten geçtiğini biliyoruz” dedi. 
 
Yapılan konuşmaların ardından katledilen kadınların anısına çerağlar uyandırılıp, mum yakıldı.
 
XARPÊT
 
Xarpêt’te  Kadın platformu öncülüğünde Postane  Meydanı’ndan bir araya gelen kadınlar,  “Şiddet kader değil, susmak çözüm değil”, “Koruma aklama yargıla”, “Kadın dayanışması yaşatır”, "Kadını değil şiddeti durdur” yazılı dövizleri taşıdı. Yürüyüşte katledilen kadınların resimlerinin olduğu pankart açıldı. Alkış ve zılgıtlarla Öğretmen Evi önüne yürüyen kadınlar burada katledilen kadınların anısına meşaleler yaktı. Basın metnini okuyan Xarpêt KESK Şubesi Kadın Sekreteri Derya Coşkun,  artan kadın şiddetine karşı mücadeleyi yükselteceklerini söyledi.
 
ADANA
 
Adana Kadın Platformu’nun çağrısıyla kadınlar, 25 Kasım kapsamında Atatürk Parkı'nda bir araya gelerek Gazipaşa Çocuk Parkı’na yürüdü. "25 Kasım şiddet savaş ve yoksulluk değil, özgürlük eşitlik ve barış istiyoruz" pankartını açan kadınlar, yürüyüş boyunca sık sık "Jin jiyan azadî", "Kadın cinayetlerine hayır" sloganlarını attı.
 
Yürüyüş sırasında açılan LGBTİ bayrağını gerekçe gösteren polis kadınlara müdahale etti. Kısa süreli gerginlik ardından kadınlar, yürüyüşlerine devam ederek, Gazipaşa Çocuk Parkı’nda basın açıklaması yaptı. Platform üyesi Seren Can Polat  basın metnini okudu. Seren Can Polat, Türkiye’de kadın düşmanlığının normalleştiğini, 2025’in ilk on ayında kadın cinayetleri ve şüpheli ölümlerde ciddi artış yaşandığını hatırlatan Seren Can Polat, kadınların yaşam haklarının güvence altına alınmadığını, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasanın etkin uygulanmadığını vurguladı. Seren Can Polat, ekonomik şiddet, iş cinayetleri ve savaş politikalarının kadınlar üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekerek, kadın ve LGBTİ+ örgütlerinin hedef alındığını belirtti. 
 
Açıklama halaylarla son buldu.
 
HATAY
 
Antakya Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu, 25 Kasım kapsamında Defne’deki Yaman Otel önünden başlayıp Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi önünde son bulan bir yürüyüş gerçekleştirdi. Kadınlar, Mirabel Kardeşleri anarak erkek-devlet şiddetine karşı taleplerini dile getirdi. Basın açıklamasını platform üyesi Sevilay Elmas okudu. Sevilay Elmas, 2025’in ilk altı ayında 136 kadının katledildiğini, 145 kadının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiğini hatırlatarak cezasızlık politikalarına tepki gösterdi. 
 
İSKENDERUN
 
İskenderun Kadın Platformu çağrısıyla kadınlar, Eski Bit Pazarı'nda bir araya gelerek, Boyacılar Parkı'na kadar yürüdü. Yürüyüş sonrası yapılan açıklamada platform üyesi Fatma Çınar basın metnini okuyarak, taleplerini dile getirdi. 
 
SAMANDAĞ 
 
Samandağ Kadın Platformu da Samandağ Yeni Park'ta basın açıklaması yapıldı. Platform üyesi İlknur Kazan basın metnini okuyarak taleplerini vurguladı. 
 
ANTALYA
 
 
Antalya Kadın Platformu’nun çağrısıyla Kapalıyol mevkiinde bir araya gelen kadınlar, Attalos Meydanı’na yürüdü. Attalos Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı. Açıklamanın Kürtçesini Derya Polat, Kadriye Tuğcu okudu. Türkçesini ise Devrim Mol okudu. Açıklamada, "Haklarımızdan, hayatlarımızdan, vazgeçmiyoruz!” dedi.

KONYA

Konya Kadın Platformu, Eğitim Sen önünden Gadavet Parkına yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte, “Direne direne kazanacağız”, “Kadınlar birlikte güçlü”, “Jin jiyan azadî” sloganları atıldı. Yürüyüşün ardından düzenlenen basın açıklamasında artan ekonomik, sosyal ve politik baskılara dikkat çekilerek “Şiddetsiz, eşit ve özgür bir yaşam için mücadelede kararlıyız” mesajını verdi.
 
DÎLOK
 
Dîlok Kadın Platformu, Şehitkamil ilçesinde yürüyüş düzenledi. Kırkayak Parkı’ndan başlayan yürüyüş, Balıklı Meydan’da son buldu. Yürüyüşe TJA, DEM Parti Kadın Meclisi, Emek Partisi, Barış Anneleri ile çok sayıda kadın katıldı. Kadınlar, yürüyüş öncesinde katledilen kadınların fotoğraflarını taşıyarak yaşam zinciri oluşturdu. Ardından yürüyüş boyunca “Jin, jiyan, azadî”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Kadınlar ölürken polis neredeydi”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları atıldı.
 
Balıklı Meydan’da düzenlenen basın açıklamasında ilk olarak söz alan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi Tuğba Işık, "Devlet, kadını değil faili korumaktadır. Bu düzen böyle gitmeyecek; kadınlar olarak dimdik dikiliyoruz” ifadelerini kullandı. Ardından konuşan Emek Partisi Dîlok Milletvekili Sevda Karaca, kadın cinayetlerindeki artışa dikkat çekerek, mücadeleyi büyüteceklerini vurguladı. 
 
Basın açıklaması, kadınların attığı sloganlarla sona erdi.
 
ESKİŞEHİR 
 
Espark AVM önünde toplanan kadınlar, Adalar’a doğru yürüdü. “Ronahiya Roje jinan azad dike”, “Tanrım eril kullarını sen affetsen ben affetmem” ve “Gece karanlıktan korkarsan bu kenti ateşe veririz” dövizlerinin taşındığı “Jin jiyan azadî”, “Biji berxwedana Rojava” ve “Diyanet susacak kadınlar konuşacak” sloganlarının atıldığı yürüyüş sonrası Adalarda kadınlar adına Sibel Koca açıklama yaptı. 
 
Devletlerin savaş politikalarının gölgesinde ilk hedefin kadınlar olduğunu Gazze, Sudan Faşir, Suriye, Lübnan, Ekvator, Venezuela’da kaç kadının öldüğünün bilinmediğinin altını çizen Sibel Koca, “Savaşlar nedeniyle zorla yerinden edilen ve göç yollarına düşen kadınlar gittikleri her yerde, güvencesiz yaşam koşulları, ayrımcılık ve toplumsal baskılar arasında; fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddetin farklı biçimleriyle yüz yüze kalıyorlar. Kadına karşı şiddet ve katliamların artması, kadın yoksulluğunun, işsizliğinin, sömürünün derinleşmesinin savaş siyasetinden bağımsız olmadığını biliyoruz; Militarizme, nefrete ve emperyalist saldırganlığa karşı barış talebimizi ısrarla savunuyoruz” dedi. 
 
Açıklamanın ardından genç kadınlar meşaleler yakarak “Jin jiyan azadî” ve “Biji berxwedana Rojava” sloganları attı. Kadınların yürüyüşü halaylarla son buldu. 
 
ÊLIH
Êlih Emek ve Demokrasi Platformu Kadın Bileşenleri, Merkez Dörtyol’dan Yılmaz Güney Parkı’na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. “Şiddetsiz, eşit özgür bir yaşam için mücadelede kararlıyız” pankartının açıldığı yürüyüşte, “Jin jiyan azadî”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Bîji tekoşina jina”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” ve “Kûştîna jina politik e” sloganları atıldı.
 
Açıklama metnini Eğitim Sen Eşbaşkanı Jale Doğan Yıldız okudu. Erkek şiddetini her geçen gün arttığını dile getiren Jale Doğan Yıldız, 2025’in ilk 9 ayında 290 kadının katledildiğini söyleyerek, “Bu kadınların 184’ü aile içinde, 47’si kamusal alanda, 12’si ise işyerinde katledildi. Her 100 kadın çalışandan 45’i ise şiddete uğradığını söylüyor” diye konuştu.
 
Açıklama, “Jîn jiyan azadî” sloganları eşliğinde son buldu.
 
İZMİR 
 
TJA ve DEM Parti, Konak'ta bulunan Gündoğdu Meydanın'da bir araya gelerek Penguen Kitap Evine Doğru yürüyüş gerçekleştirdi. “Bi civaka demokratîk ber bi jiyana azad a bê tundî ve” pankartının açıldığı yürüyüşte, “Kadın devrimi özgürleştirir”, “Demokratik toplumla özgür yaşama” dövizleri taşındı. Kadınlar yürüyüşte sık sık, "Jin şer naxwazin, jin aşitî dixwazin", "Jin jiyan azadî", "Kadın yaşam özgürlük" sloganları atarak Penguen Kitap Evi önünde İzmir Kadın Platformu ile bir araya geldi. Penguen Kitap Evi önünde birleşen kadınlar "Eşit, özgür, güvenceli bir yaşamdan vazgeçmiyoruz” açarken, "Eşit, özgür şiddetsiz bir yaşam için mücadele edelim", "Kadınlar barış ve eşitliğin öznesi", "Eşbaşkanlık hakkı gasp edilemez" dövizleri taşıdı. Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne doğru yürüyüşe geçen kadınlar, burada basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasının Türkçe'sini Pınar Çetin, Münevver Yalınız, Ruken Emektar, Emine Akbaba okurken Kürtçesini ise Ruken Yılmaz okudu.
 
İstanbul Sözleşmesin'nden ve hayatlarından vazgeçmeyeceklerine dikkat çekilen açıklamada, "Yoksulluğa karşı sabretmeyecek, insanca yaşam ve  güvenli, güvenceli, çalışma koşulları için mücadele edeceğiz. Sağlıklı konutlarda barınma hakkı, güvenli kentler, güvenceli yaşam için dayanışmayı da mücadeleyi de yükselteceğiz. Tarım alanlarını, sulak arazileri, ormanları maden şirketlerinin talanına açanlara karşı doğayı ve katliam yasasına karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Emperyalist savaşlara karşı tüm dünyada barışın sesi olacağız, Kadın ve LGBTİ düşmanı politikalarınıza karşı, birbirimizden, dayanışmamızdan, haklarımızdan, hayatlarımızdan ve mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz.  Erkek egemen kapitalist düzeninize karşı, eşit, özgür bir hayatı kazanana dek örgütlü mücadelemiz devam edecek.  Ve kadın özgürlük mücadelemizde hiçbir kadın, hiçbir zaman yalnız yürümeyecek" diye belirtildi.
 
ÇANAKKALE
Çanakkale Kadın Platformu öncülüğünde “Hayatlarımız için, özgürlüğümü için mücadele” şiarıyla yüzlerce kadın Çanakkale Golf Çay Bahçesi önünde bir araya geldi. “Kadın cinayetleri politiktir”, “Nefrete inat yaşasın hayat” , “Rojin Kabaiş İsyanımızdır” sloganları eşliğinden Golf Çay Bahçesi’nden İskele Meydanı’na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. 
 
İskele Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı. Basın metnini Çanakkale Kadın Platformu adına İclal Gitmez okudu. Kadınlara her türlü şiddeti ortandan kaldırmanın yolu cinsiyet eşitliğinden,  kadınların eşit yurttaşlığını ve yasal haklarını güvence altına almaktan geçtiğini belirten İclal Gitmez “Şiddet faillerini, görevini yapmayan kamu görevlilerini koruyan cezasızlık rejimi sona ermeden; kadınların güçlenmesi için yeterli kamu kaynağı ayrılmadan şiddetsiz bir hayat mümkün değil. Oysa siyasi iktidar, kadınları güçlendirmek yerine, kamusal ve özel tüm alanlarda onlara biçtiği rolleri sorgusuz sualsiz yerine getirmelerini hedefleyen bir çizgide ısrar ediyor. Biz kadınlar bunlara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz” diye belirtti. 
 
TEKİRDAĞ
 
Tekirdağ Çerkezköy Kadın Dayanışması öncülüğünde, Çerkeköy belediye Meydanı’nda bir araya gelen yüzlerce kadın kadına yönelik şiddete karşı isyanlarını haykırdı. Açıklamada “Emperyalist savaşlar, şiddete, krize, katliamlara gericiliğe son, kadına şiddete hayır” pankartı açılarak, “Rojin için adalet”, “Emeğimiz, kimliğimiz, bedenimiz bizimdir”, “Şüpheli kadın ölümleri yoktur, gizlenen erkek şiddeti vardır”, “Suriye’de Alevi kadınları katlediliyor”, “Gülistan Doku nerede?” dövizleri taşındı. Basın açıklamasını Çerkezköy Kadın Dayanışması adına  Gizem Kaplan okudu.  Kadınlar bombalar altında yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çeken Gizem Kaplan, “Bu ülkenin kadınları da yoksulluğun, işsizliğin, ekonomik krizin ve gerici politikaların altında eziliyor. Evde, işte, sokakta, savaşta her yerde aynı sistemin şiddetine maruz kalıyoruz. Ama biz kadınlar susmuyoruz” ifadelerini kullandı. 
 
KOCAELİ
 
Kocaeli Kadın Platformu, “Haklarımız ve hayatlarımız için mücadelede birleşiyoruz” şiarıyla  Merkez Bankası önünde bira araya geldi. Yüzlerce kadının slogan ve alkışlarla Merkez Bankası’ndan  Kocaeli Kent Meydanı’na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte “Çocukları değil tarikatları yargıla”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “6284’ü uygula” dövizleri taşındığı eylemde, “ Erkek adalet değil gerçek adalet”, “Geceleri de sokakları da terk etmiyoruz” sloganları attı.  
 
Yapılan yürüyüşün ardından platform adına basın metnini Zeynep Türkü Saraç okudu. Dilovası’nda parfüm fabrikasında meydana gelen yangın, yalnızca bir “sanayi kazası” değil; rantın, denetimsizliğin, iş cinayetlerinin ve devletin görmezden geldiği sorumluluğun ağır bir sonucu olduğunu vurgulayan Zeynep Türkü Saraç, “Bu yangında 18 yaşından küçük çocukların çalıştırıldığı, çocuk işçilerin ve güvencesiz koşullarda çalışan kadınların hayatını kaybettiği gerçeği tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmiştir.Bu ülkenin sanayi bölgelerinden biri olan Dilovası’nda , yıllardır zehir soluyan  çocukların ve kadınların korunmadığı, denetlenmediği, adeta ölüme terk edildiği bir düzen kurulmuştur. Çocuk işçiliği yasak olmasına rağmen göz yumulmuş, kadın emeği sigortasız ve güvencesiz sömürülmüş, fabrikada iş güvenliği yok sayılmıştır” dedi.