MARDİN - Dersim’de geçtiğimiz Ağustos ayında hayatını kaybeden HPG’li kardeşinin cenazesini arayan kardeşi A.A., aylar süren mücadelesinin sonunda kardeşinin cenazesini kimsesizler mezarlığında buldu.. DNA eşleşmesi çıkmasına rağmen 15 gündür cenazelerini hala alamayan A.A., cenazelerin teslim edilmesinin “bilinçli” olarak geciktirildiğini söyledi.
Bölgede farklı tarihlerde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren birçok HPG’linin cenazesi halen, kimlik tespiti için götürüldükleri Malatya Adli Tıp Kurumu (ATK) morgunda veya kimsesizler mezarlığında tutuluyor. Morgda cenaze torbaları içinde yere serili bir şekilde tutulan cenazelere tek tek bakmak zorunda bırakılan ve vücut bütünlüğü bozulan cenazeleri teşhis etmeye çalışan kimi ailelere, cenazelerini teşhis etmelerine rağmen teslim edilmediği yönünde iddialar da var.
Özellikle sokağa çıkma yasakları döneminde Nusaybin’den çıkarılan ve Malatya ATK’ye götürüldükten sonra kimsesizler mezarlığına defnedilen cenazelerin kimisi, aradan 3 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen henüz ailelerine teslim edilmiş değil.
Aileleri tarafından teşhis edilen çoğu cenaze, “DNA eşleşmesi tamamlanmadığı” gerekçesiyle teslim edilmediği için kimsesizler mezarlığına defnedilmiş durumda. Ulaşılan bilgilere göre, 181 cenazenin defnedildiği mezarlıktaki kimi cenazeler DNA eşleşmeleri tamamlanmasına rağmen ailelerine teslim edilmiş değil. Bu nedenle ailelerin cenazelerini almak için verdikleri mücadele bazen haftaları bulabiliyor.
‘BİLİNÇLİ OLARAK GECİKTİRİLİYOR’
Geçtiğimiz Ağustos ayı içerisinde Dersim’de gerçekleştirilen bir hava saldırısında kardeşini kaybeden A.A., aylar süren mücadelesinin sonunda kardeşinin cenazesini bulabildi.
Emniyetten gelen bir telefonla kardeşinin yaşamını yitirdiğini, cenazesinin ise Malatya ATK’de olduğunu öğrendiklerini anlatan A.A., “Malatya’ya giderek ‘cenazenizi alabilirsiniz’ dediler. Malatya’ya gittiğimizde savcılık kalemi bize cenazemizin tanınacak durumda olduğunu söylemişti. Ama biz cenazeyi tanıyamadık. Kaleme gittiğimizde üstüne basa basa bize cenazemizin tanınacak durumda olduğu söylendi. Ama cenazeyi bulamadık. Dersim’e gittim cenazeyi bulmak için. Orada da emniyet bize cenazemizin tanınacak durumda olduğunu ve Malatya’ya gönderdiklerini söyledi. Biz kendilerine orada olmadığını söyledik. Ama buna rağmen ısrarla cenazenin orada olduğunu söyledi. DNA eşleşmesi de gelmediği için bir türlü cenazeyi bulamadık. Ben ilk gün de kardeşimin cenazesinin ya başka bir cenaze diye defnedildiğini ya da bilinçli olarak verilmediğini düşünüyordum” diye konuştu.
15 gün önce ise, cenazelerine dair DNA eşleşmesinin tamamlandığı haberi aldıklarını belirten A.A., tahmin ettikleri gibi cenazelerinin kimsesizler mezarlığına defnedilmiş olduğunu öğrendiklerini ifade etti.
‘AİLELERİN CENAZELERDEN VAZGEÇMELERİ İSTENİYOR’
Şimdi cenazeyi almak için uğraştıklarını dile getiren A.A, “15 gündür Mardin Adliyesi’nden Dersim Savcılığı’na, Malatya ATK’ye yazılar yazıyoruz. İşlemler bir türlü bitmek bilmiyor. Kardeşimin cenazesini alıp memleketinde defnetmek istiyoruz. Ama bir türlü alamıyoruz. Sürekli yasal prosedürler eksik denilerek, cenazenin teslim edilmesi erteleniyor. Ha bugün, ha yarın diye diye her gün aynı acıyı tekrar tekrar yaşamak zorunda kalıyoruz” dedi.
A.A, yaşadıkları bu durumun bilinçli bir politika olduğu görüşünde. “Diğer aileler de bizim ile benzer bir süreci yaşıyorlar. Bu bilinçli bir uygulama. Başka bir açıklaması olamaz. Böyle yaparak ailelerin cenazelerden vazgeçmeleri isteniyor. Toplumun yaşananları bilmesinin önüne geçilmek isteniyor” diyen A.A, yoksa bir insanın cenazesinin teslim edilmesi için bu kadar uğraştırılmasının başka bir manası olmadığını vurguladı.