Kurultay Davası ertelendi: Savaş’ın avukatı Kılıçdaroğlu’nun kayyım olmasını talep etti

img

ANKARA - CHP Kurultay Davası’nı açan Lütfü Savaş’ın avukatı Onur Yusuf Üregen, Özgür Özel’in görevden alınarak, yerine Kemal Kılıçdaroğlu'nun getirilmesini talep etti. Karar çıkmayan dava ertelendi.  

 
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 4-5 Kasım 2023 tarihli 38'inci Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2024’teki 21'inci Olağanüstü Kurultayı’na ilişkin “yok hükmünde olduğunun tespiti, iptali ve tedbir kararı” talebiyle açılan dava, Ankara 42'inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen dördüncü duruşmayla devam etti. 
 
Duruşma öncesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Adem Sözüer ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Dr. Volkan Aslan tarafından hazırlanan bilimsel mütalaa mahkemeye sunuldu. Mütalaada, asliye hukuk mahkemelerinin siyasi partilerin kurultay seçimleriyle ilgili davalara bakmasının, Siyasi Partiler Kanunu’na (SPK) ve anayasal düzenlemelere aykırı olduğu vurgulandı. Ayrıca, mutlak butlan veya yokluk kararının hukuki dayanağının bulunmadığı, bu tür kararların olağan ve olağanüstü kurultay süreçlerini engelleyemeyeceği belirtildi.
 
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde saat 10.00’da başlayan duruşmada, davacıların avukatı Onur Yusuf Üregen ile CHP avukatları Çağlar Çağlayan ve Mehmet Can Keysen hazır bulundu. Duruşma salonunun küçük olması, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun vekili Av. Hüseyin Uğur Poyraz’ın tepkisine neden oldu. Poyraz, “Acilen büyük salona geçmeniz lazım. Erteleyemeyeceğinizi düşünüp, maslahatgüzarlıktan dava yapıyorsunuz sanırım” diyerek duruşma koşullarını eleştirdi. Mahkeme hakimi, salonun değiştirilmesinin mümkün olmadığını ifade etti.
 
Duruşmada, CHP tarafı adına Prof. Dr. Şule Özsoy Boyunsuz ve Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu’nun bilimsel görüşleri de dosyaya eklendi. Bu görüşler, davanın hukuki dayanağının zayıf olduğunu ve mahkemenin siyasi partilerin iç işleyişine müdahale etmemesi gerektiğini savundu.
 
DAVACILARIN İDDİALARI: ORGANİZE SUÇ FAALİYETİ
 
Davacıların avukatı Onur Yusuf Üregen, CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nın “kamu düzenine aykırı ve kanunsuzlukla malul” olduğunu savundu. Üregen, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve mevcut Genel Başkan Özgür Özel’in koordinasyonunda, kurultaya hile karıştırıldığını iddia etti. Üregen, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma neticesinde çok sayıda partiliye dava açılmıştır. Genel Başkan ve milletvekillerinden oluşan şüpheliler hakkında dokunulmazlıklarının kaldırılmasına yönelik fezleke işlemleri sürmektedir” dedi. Bu iddialar, salonda bulunan CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer’in sert tepkisine yol açtı. Özer, “Suç organizasyonu ne demek? Sensin suçlu!” diyerek avukata itiraz etti. Av. Poyraz da hakime, “Böyle konuşturamazsınız, siz de taraflı olursunuz” diyerek tepki gösterdi.
 
ÖZEL GÖREVDEN ALINSIN, KILIÇDAROĞLU GERİ GETİRİLSİN
 
Üregen, tartışmaların ardından savunmasına devam ederek, kurultay iradesinin sakatlandığını ve kamu düzeninin güvenliği için Özgür Özel ile MYK, PM ve disiplin kurulu üyelerinin görevden alınmasını, yerine eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve o dönemki kurulların geri getirilmesini talep etti.
 
‘KILIÇDAROĞLU’NUN KURULTAY KARARI HUKUKSUZ’
 
Müdahil talebinde bulunan Fahri Taşdelen, Kılıçdaroğlu’nun 25 Temmuz 2020’de seçildikten sonra üç yıllık görev süresini aştığını ve kurultay kararını hukuksuz bir şekilde aldığını iddia etti. Taşdelen, 38. Olağan Kurultay’ın bu nedenle geçersiz olduğunu savundu, ancak mevcut yönetimin olağanüstü kurultayla meşruiyet kazandığını belirtti.
 
‘HAYAL ÜRÜNÜ İDDİALAR’
 
CHP avukatı Çağlar Çağlayan, davacıların “suç örgütü” iddialarını “hayal ürünü” olarak nitelendirerek, mahkemenin siyasi partilerin iç işleyişine müdahale edemeyeceğini vurguladı. Çağlayan, “Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) görevli olduğu şüphe dışıdır. Davacıların amacı, mahkeme eliyle partiyi kimin yöneteceğine karar vermektir. İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı, bu endişemizi haklı çıkarmıştır. CHP’ye baskı o kadar yoğun ki, il başkanlığımızın yer değişikliği talebi bile sicile işlenmemiştir” dedi. Çağlayan, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin İstanbul İl Kongresi’nin iptali talebini reddettiğini hatırlatarak, “Mahkeme bu garabete dur demiştir” ifadesini kullandı.
 
Ayrıca, CHP’nin olağanüstü kurultay ve İstanbul İl Kongresi’ne ilişkin süreçlerin davayı “konusuz bıraktığını” savunan Çağlayan, Lütfü Savaş’ın dava açtığı dönemde parti üyelik haklarından faydalanamadığını ve dürüstlük kuralına aykırı hareket ettiğini belirtti. Çağlayan, mahkemeden, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dosyanın akıbetinin sorulmasını ve olağanüstü kurultay sonuçlarının dosyaya eklenmesini talep etti.
 
Av. Üregen, duruşmanın sonunda, mahkemenin erteleme kararı vermesi durumunda CHP’nin 22. Olağanüstü Kurultayı’nın durdurulmasını talep etti. Bu talep, CHP avukatı Çağlayan tarafından, “Karşı taraf avukatının hukuku bize emanettir” diyerek eleştirildi.
 
Yoğun tartışmalar ve karşılıklı iddiaların gölgesinde geçen duruşma, 24 Ekim’e ertelenirken, tedbir talebi reddedildi.