Mêrdîn Barosu kayyım protestosundaki ihlallere karşı stant açtı

img
MÊRDÎN - Mêrdîn Barosu, kayyım atanan Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi'nde başlatılan nöbette yaşanabilecek hak ihlallerine karşı stant açtı. Baro Başkanı Ahmet Duyan, hukukçuları yaşananlara karşı ses çıkarmaya çağırdı. 
 
İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt, Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atanmasına karşı protestolar ve belediyelerin önünde başlatılan nöbetler sürüyor. Mêrdîn Barosu, Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi önünde başlatılan nöbette yaşanabilecek olası hak ihlallerine karşı stant açtı. Valilik tarafından alınan "eylem ve etkinlik yasağı" kararına itirazda bulunan ve kayyım atanmaya karşı hukuki başvuru yapmaya hazırlanan Mêrdîn Barosu’nun açtığı stantta birçok avukat görevlendirildi. 
 
Kurulan stant ve kayyım atamalarına ilişkin konuşan Mêrdîn Barosu Başkanı Ahmet Duyan, son günlerde yapılan açıklamalarla barışı ve yeni Anayasayı tartışmayı beklerken, kayyım atamalarıyla karşılaştıklarını dile getirdi. 
 
'BARIŞ UMUDU TÖRPÜLENDİ'
 
Kayyım politikası ile toplumsal dinamiklerle oynandığını vurgulayan Duyan, "Maalesef tekrardan ayrışmayı, bölüşmeyi tartışıyoruz. Bir gün öncesinde Meclis'te hiç ummadığımız bir kişi tarafından barış söylemi geliyor. Ertesi gün bir saldırı oluyor, sonrasında kayyım ataması yapılıyor. Bu, artık toplumun dinamikleri ile oynamaktır. Biz Mêrdîn Barosu olarak artık toplumun dinamikleriyle oynanmaması gerektiği, siyasi parti liderlerinin yaptıkları açıklamaların altyapısı olmadan açıklama yapmama muradımız var. Kayyım uygulaması, halkımıza yüksek bir umut aşılayıp, daha sonrasında yükseğe çıkarıp, ardından sert bir şekilde düşürülmesidir. Biz barışı beklerken, sabahında kayyım uygulaması ile karşı karşıya gelmemiz halkımızın direncini kırmaya yönelik olduğunu düşünüyoruz. Barış umudunu tamamıyla törpülediğini düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
 
'YAŞANANIN YASAYLA ANAYASAYLA ALAKASI YOK'
 
Halkın seçme seçilme hakkının ortadan kaldırılmaya çalışıldığını ifade eden Duyan, yaşananların hukukla, anayasayla alakası olmadığını belirterek, kayyım uygulamasının Olağanüstü Hal (OHAL) Yasası'yla getirildiğini ve sonrasında ise yasalaştırıldığını hatırlattı. Meclis'te bu yasanın iptali için bir girişimin olmadığına dikkat çeken Duyan, "O dönem bununla ilgili bir Anayasa Mahkemesi'ne başvurusu yapmaya yeterliliği olan, 100 ve yüz üzeri milletvekiline sahip olan grupların Anayasa Mahkemesi'ne gitmemesinin ceremesini maalesef Mêrdîn özelinde hepimiz yaşıyoruz" diye konuştu. 
 
İHLALLERİ RAPORLAŞTIRACAKLAR
 
stant kurma amaçlarının olası hak ihlallerini raporlamak, hak ihlallerine uğrayanlara hukuki destek sunmak olduğunu vurgulayan Dayan, "Seçme ve seçilme hakkına ilişkin yasa nettir. Bunu bir hukukçu değil, halktan biri dahi okusa şu anki uygulamanın hukuka aykırı olduğunu görecektir. Biz, Mêrdîn Barosu olarak sadece bir basın açıklaması ile yetinmek istemedik. Hukukun bize açtığı bütün imkanlar kapsamında gözlem hakkımızı kullanacağız. Bu stantla amacımız halkımızın baroyu birebir arkasında hissetmesi. Olası bir hak ihlalinde gözlemci rolümüz olduğunu göstermek. Avukatlık Kanunu'nun bize vermiş olduğu yetkiyle kuruldu bu stant. Halkımız baroyu arkasında hissetsin. Buradaki eylem sürdüğü sürece biz de Mêrdîn Barosu avukatları olarak burada hazır olacağız. Buradaki amacımızda burada oluşabilecek bir hak ihlalini birebir raporlamaktır. Bununla ilgili yasal yollara başvurmaktır. Kolluğun yetki aşımını raporlamaktır. Batman'da görüyoruz maalesef işkenceye varan uygulamalar var. Bunun Mêrdîn özelinde olmaması için biz avukatlar olarak, yönetim ve diğer bileşenlerimiz olarak burada nöbetleşe gözlemci olarak kalacağız" şeklinde konuştu. 
 
'HUKUKÇULAR TEK YÜREK OLMALI'
 
Türkiye Barolar Birliği'ne bağlı 57 baro dışında diğer baroların kayyım atamalarına karşı sessizliğini korumasını eleştiren Duyan, "Kayyım atanması sadece Mêrdîn özelinde uygulanan bir şey değil. Biz hukukçu olarak avukatlık kanununun bize verdiği yetki ile kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütüyüz. Derler ya 'Kürt’ü dövdürtmeyeceksiniz' diye. Bugün Mêrdîn özelinde başımıza gelen şeyi kendi illerinde de yaşayabilirler. Dolayısıyla buna tek yürek olarak ses çıkarmak gerekiyor. Baro her yerdir, hukuk her yerdir. Halkın olduğu yerde hukuk da vardır, hukuksuzluk da vardır. Bunu da bizim kurduğumuz stantla umarım diğer barolarda emsal teşkil eder."  
 
MA / Ahmet Kanbal – Ömer Akın