Bitlis’in Tatvan ilçesine bağlı Yukarı Ölek (Oleka Jor) köyünde bulunan Garzan Mezarlığı’nda bulunan 267 cenaze, ilan edilen sokağa çıkma yasağı sonrası mezarlıktan çıkarılarak İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmişti. Aralık 2017’de çıkarılan cenazelerden sadece 2'si ailelerine teslim edildi. Yaklaşık 5 aydır başvuru yapmalarına rağmen oğlu Halis Yıldırım’ın cenazesinin kendisine verilmediğini ifade eden Belkıze Yıldırım, duruma tepkili. 

 

‘MÜSLÜMAN OLAN ÖLÜLERİ YOK ETMEYE ÇALIŞMAZ’

 

“Çocuklarımızı mezarlıklardan çıkardılar, mezar taşlarını kırdılar” diyen Yıldırım, mezarlığa gittiklerinde her tarafın yıkılıp tahrip edilmesinden kaynaklı orada daha önceden neyin olduğunun anlaşılamayacağını belirterek, “Bugün biz Müslüman'ız diye geçiniyorlar. Biz böyle bir Müslümanlığı kabul etmiyoruz. Müslüman olan ölüleri yok etmeye çalışmaz” dedi.

 

'SAVCI BİZE TÜKÜRDÜ'

 

Oğlunun kemiklerinin kendisine verilmesini isteyen Yıldırım, “20 yıldır oğlum yok evim başıma yıkılmış. Şimdi de gidip mezarlıklardan çıkardılar. 5 aydır kemikleri elinizde. Bir söylüyorlar ‘Ankara’ya gelin’, bir söylüyorlar ‘Urfa’ya gelin’, bir söylüyorlar ‘İstanbul’a gelin’. Biz İstanbul’a geldik. Sonra Bitlis’e gidip oğlumuzu istedik. Bitlis savcısı bize tükürdü. ‘Siz buraya neden geldiniz? Ben size telefon etmeyene kadar gelmeyeceksiniz’ dedi. Biz ne zamana kadar onların bizi aramasını bekleyeceğiz? Bizim savcıya tükürmemiz gerekir. Onlar kim oluyorlar ki çocuklarımızı mezarlarından çıkartıyorlar. Bizim kemiklerimizden korkuyorlar. Ben 5 aydır ölü müyüm sağ mıyım artık bilmiyorum. Gecem ve gündüzüm birbirine karıştı. Oğlumu mezarlıktan çıkartıp nereye götürdüler? Ne yaptılar ona? Oğlum sürekli rüyalarıma giriyor. Onların elinde kalmasın” diye tepki gösterdi. 

 

BİZİ YOK ETSELER DE...

 

Mezarlıktan kemikleri çıkaranların insan olamayacağını söyleyen Yıldırım, “Erdoğan kemiklerimizden korkuyor. Erdoğan’ın Müslümanlığı yoktur. Onun Müslümanlığını kabul etmiyorum. Biz sadece Kürt'üz. Bizi yok etseler de Kürt'üz. Bugün oğlumun kemiklerini mezarlıktan çıkarttılar. O kemikleri eritseler bile biz Kürt'üz. Çocuklarımızın yanındayız. Bizi öldürseler bile davamızı bırakmıyoruz” diye belirtti. 

 

HİÇBİR ŞEKİLDE GERİ DÖNÜŞ YOK

 

Garzan Mezarlığı’ndan cenazesi çıkarılan Abdülhamit Döner’in babası Şebab Döner ise, çocuğunun Kobanê'de DAİŞ'e karşı savaşırken yaşamını yitirdiğini ve cenazeleri getirdikleri dönemde defin için kendilerine izin kağıdı verildiğini hatırlattı. 

 

Mezarlığın tahrip edildiğini duyduğunda İnsan Hakları Derneği'ne (İHD) başvurduklarını belirten baba Döner, “Cenazemizi almak için dilekçe verdik. 5 aydır bekliyoruz. Durumu öğrenmek için sürekli gidiyoruz ama herhangi bir sonuç alamıyoruz. Savcılığa verdiğimiz dilekçe reddedildi. Dilekçeyle başvuran ailelerden DNA için kan örneği alacaklarını söylemiş. Ama hiçbir şekilde geri dönüş yok” dedi.