Hekimlerin salgın açıklamasına 'salgın' gerekçesiyle engelleme

img
İSTANBUL - İstanbul Tabip Odası’nın salgından dolayı artan vaka sayısına dikkat çekmek amacıyla yapmak istediği yürüyüş, kaymakamlığın "salgın" gerekçesiyle engellendi. Engellemeye tepki gösteren hekimler, "8 günde 8 hekimin hayatını kaybettiği bir süreçte başarıdan söz edilemez" dedi. 
 
Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı artan vaka sayısına dikkat çekmek amacıyla tüm illerde Tabip Odalarıyla birlikte gerçekleştirilecek siyah kurdele, yürüyüş ve saygı duruşu eylemleri kapsamında yürüyüş düzenlemek istedi. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip’in de bulunduğu yönetim kurulu üyelerinin de katılımıyla İstanbul Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kadar gerçekleştirilecek olan yürüyüşte, “Yönetemiyorsunuz, ölüyor, tükeniyoruz” pankartı ve salgın sürecinde yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının fotoğraflarını açıldı.
 
Hastaneyi abluka altına alan polis, yapılmak istenen yürüyüşü, Fatih ilçe Kaymakamlığı’nın “salgın” gerekçesiyle engelledi. 
 
SAİP: KOŞULLAR İYİLEŞTİRİLMELİ
 
Yürüyüşün engellenmesinin ardından hastane önünde açıklama yapan İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, hem yurttaşların hem de sağlık çalışanlarının sorunlarını dile getirmek için eylem yaptıklarını söyledi. Sağlık çalışanları için motivasyona ihtiyaç olduğunu belirten Saip, sağlık çalışanları arasında kötü koşullar nedeniyle emekliye ayrılma ya da istifa etme ve meslekten kaçışın başladığını belirtti. Salgına karşı topyekun mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizen Saip, sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının düzeltilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
 
KILIÇ: SALGIN GERÇEKLİĞİ KABUL EDİLMELİ
 
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Güray Kılıç, resmi olarak açıklanan verilere göre günde 50 civarında yurttaşın yaşamını yitirdiğini belirterek, koronavirüsün önlenebilir bir hastalık olduğunu kaydetti. Salgın sürecinin bilimsel yöntem, şeffaf veri ve ilgili tüm kesimlerin katılımı ile etkin ve koordineli bir anlayışla yönetilmesini istedi. Kılıç, “Ülkeyi yöneten yetkili kişi ve kurumlardan salgın tedbirleri, salgın bütçesi, salgın koordinasyonu, salgın planlaması konusunda acil, kapsayıcı ve inandırıcı program açıklamalarını bekliyoruz. Ülkenin en önemli ve gerçek gündeminin Kovid-19 salgını olduğunun kabul edilmesini ve ülkeyi yönetenler başta olmak üzere tüm kişi ve kurumların bu gerçekliğe uygun tutum almasını istiyoruz. TBMM'nin açılmasını beklemeden bütün partilerin COVID-19 salgını konusunda işbirliği ve koordinasyon sağlamak üzere bir araya gelmeleri için çağrı yapıyoruz” diye konuştu.
 
8 GÜNDE 8 HEKİM YAŞAMINI YİTİRDİ
 
Hiçbir salgının yurttaşların bireysel çabalarıyla önlenemeyeceğine dikkat çeken Kılıç, “Bireysel tedbirler merkezi ve kapsamlı bir irade ve güven verici kararlarla birlikte uygulandığında anlamlı olur” dedi. Kılıç, sağlık çalışanlarının maddi ve manevi olarak desteklenmesi, hastalanan sağlık çalışanlarının “meslek hastalığı” kapsamına alınması, Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın iptal edilmesi gerektiğini dile getirerek, “Bu adımları atmayanların, Kovid-19 salgını ile mücadeleyi gerçekler üzerinden, olağandışı durum tanımıyla ve bir seferberlik ruhuyla karşılamayanların; suçu vatandaşa, yükü hekimlere ve sağlık çalışanlarına yıkanların tarihsel sorumluluğunu her gün ama her gün hatırlatacağımızı buradan ilan ediyoruz. Salgın mücadelesinde başarı; akıl ve bilim esas alınarak, gerçekleri konuşarak, filyasyon ve test süreçlerini çok iyi yöneterek, tedavi ortamını iyileştirip, sağlık çalışanlarını motive ederek sağlanır. Salgının yaygınlaştığı, 8 günde 8 hekimin hayatını kaybettiği, herkesin kendisi ve bütün yakınları için sürekli tedirgin olduğu bir süreçte herhangi bir başarıdan söz edilemez” şeklinde konuştu.
 
Açıklama alkışlar eşliğinde son buldu.