Operasyonla birlikte ağaç kıyımı başladı: Bu katliama son verin

img

ŞIRNAK - Federe Kürdistan Bölgesi’ne başlatılan yeni operasyonlarla birlikte Besta ve Gabar’a sürülen korucuların ağaç kıyımına tepki gösteren yurttaşlar, “Bu katliama son verin” çağrısı yaptı. 

Türkiye’nin Federe Kürdistan’ın Zap, Avaşîn ve Metîna bölgelerine yönelik başlattığı operasyonlarla birlikte Şırnak’ta doğa talanı başlatıldı. Gabar ve Cudi Dağları ile Besta’ya sürülen korucular, askerler gözetiminde ağaç kesimi yapıyor. Uludere, Beytüşşebap ilçeleri ile Şenoba ve Hilal beldelerinden getirilen korucular, kestikleri ağaçları traktörlerle taşıyor. “Özel Güvenlik” bölgesi olan Besta’nın Çemê Mezin, Ramûran, Nizarê Kûştîya bölgelerinde ağaç kıyımı yapan korucular, özel mülkleri de talan ediyor. Mülk sahipleri duruma tepki göstererek, talanının bir an önce durdurulmasını istedi. 
 
‘BU İNSANİ BİRŞEY DEĞİL’ 
 
Besta’nın Serkê Mihemedê Oso (Dedeöğren) köyünden olan Beşir Katar (67), ağaç kesiminin ahlaki bir durum olmadığını belirterek, bu talanın bir an son bulmasını istedi. Katar, “Yıllardır her yer serbest ve herkes köyüne gidip orada yaşıyor. Ama bizler gidemiyoruz. Korucular köylerimizde yaşamamıza izin vermiyor. Bizim kendi topraklarımıza gitmemiz yasak. Bize hem yasaklıyor hem de ağaçlarımızı kesiyor. Herkes de biliyor ki bu yapılan katliamdır. ‘Bir ağacı katletmek bir insanı öldürmekle eşdeğerdedir.’ Ben arıcılıkla uğraşıyorum. Eğer köylerimiz, topraklarımız serbest olsaydı arılarımı oraya götürürdüm. Başka bir kentin yaylasına gitmeme gerek kalmazdı. Ama bazılarının menfaatleri için bizler giremiyoruz ve ağaçlarımız kesiliyor. Bu insani bir şey değildir. Bahar mevsimindeyiz ve her ot yeşermiş. Ama kimse gidemiyor. Kimseye izin yok ama ağaç kesimine izin var. Birçok kişi bu ağaç katliamının durması için yetkililere dilekçe verdi ama sonuçsuz kaldı” dedi. 
 
‘GÖÇERTMEK İSTİYORLAR’ 
 
Besta’nın Çemêkarêyê Mezin bölgesinden olan Ahmet İrmez (77), bu uygulamaların yeniden göçertmeyi amaçladığını belirterek, ağaçların kesilmemesi için çağrıda bulundu. İrmez, “Bu çatışmalar dursa bizler tekrardan topraklarımıza gidip hayvanlarımızı otlatacağız. O orman ve ağaçlar yok olursa hayvancılıkla uğraşamayız. Defalarca ağaçlarımızın kesilmemesi için askeri yetkililer görüştük. Bize, ‘Kalekolların etrafında bulunan 100 metrelik alanda ağaç keseceğiz’ dediler. Ama öyle değil. Korucular ağaç bırakmadı. Biz dilekçelerimizi daha önce Şırnak Orman İşletme Müdürlüğü’ne verdik ve defalarca bölgede ki karakola gittik. Ama hiçbir sonuç alamadık ve halen ağaçlarımızı kesiyorlar. Bizim ormanlarımız Besta’dan Siirt’e kadar uzanıyordu. Şimdi gidin bakın bölgede tek bir ağaç bile bırakmadılar. Eskiden Besta’dan Van sınırlarına kadar köyler vardı. O ağaçları olduğu için insanlar oralarda yaşıyordu. Ağaç olmazsa insanlar orada nasıl yaşayacak ve çalışacak? Artık yeter diyoruz. Bizi 90’lı yıllarda köylerimizden sürdüler, şimdi de ağaç kıyımı ile bizi tamamıyla Şırnak’tan göç ettirmek istiyorlar” diye belirtti.  
 
‘KATLİAMA SON VERİN’ 
 
Ağaç kıyımının yaşandığı Besta’nın Ramûran bölgesinden olan Abdullah Uysal (86) ise, kıyıma tepki göstererek, “Ağaçlarımızın kesilmesini istemiyoruz. Besta hem ekim yeri hem de sulu bir yerdir. Orada her şeyi ekip biçebilirsiniz. Ama şimdi bize yasak olduğu için gidemiyoruz. Bütün ömrümü orada geçirdim. Ama şimdi yok ediyorlar. Eğer bu ağaç kıyımını bu şekilde devam ettirirlerse yağmurlar artık yağamayacak. Ağaçlarımızın kesilmesini istemiyoruz. Kendi ağaçlarını kesemiyorlar, gelip bizim ağaçlarımızı kesiyorlar. Bu katliama son verin” diye konuştu.