Dersim’de maden projelerine 'geleceksizleştirme' tepkisi

img
DERSİM - EMEP Dersim İl Örgütü, yapılması planlanan maden ihalelerine tepki göstererek, “Yeraltı ve yerüstü kaynakları talan edilerek halkımız geleceksizleştirilmek isteniyor” açıklaması yaptı.  
 
Emek Partisi (EMEP) Dersim İl Örgütü, kentin 11 bölgesinin maden sahasına dönüştürülmek istenmesine karşı Sanat Sokağı’nda açıklama yaptı. “Dersim dağlarının üstü altından daha değerlidir” pankartının açıldığı açıklamada konuşan EMEP İl Örgütü yöneticilerinden Hıdır Demir, “Gözü doymaz sermaye ve onun iktidarı hedeflerine Dersim’in eşsiz coğrafyasını koydular” dedi. 
 
MİLLİ PARKTAN DAHA GENİŞ BİR SAHA
 
Munzur Vadisi Milli Parkı’nın da içinde bulunduğu Munzur Havzası’nda toplam olarak 43 bin 350,87 hektarlık bir sahanın 4’üncü maden sahası olarak belirlendiğini aktaran Demir, ihalenin 23 Eylül’de yapılacağını söyledi. Demir, “Milli Parkın toplam büyüklüğü 42 bin hektardır. Ruhsatlandırılan saha, milli park sınırlarından daha geniş bir sahaya denk düşmektedir. Ruhsatlandırılan bölgede hem milli parkın bir bölümünü hem de milli park alanı dışındaki kısımlarını kapsamaktadır” diye konuştu. 
 
‘KORUMAK HERKESİN SORUMLULUĞUNDA’
 
Sin bölgesinde yürütülen proje için “ÇED gerekli değildir” kararının Elazığ İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiğini hatırlatan Demir, Temmuz 2019’dan bu yana maden ruhsatı verilen 2 bin 685 noktanın büyük bölümünün ova, birinci sınıf tarım alanı, mera ve içme suların bulunduğu yerler olduğunu kaydetti. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) tarafından çok sık biçimde yeni ruhsat alanlarının açıklandığına dikkati çeken Demir, “Bu maden aramalarını besleyen, destekleyen şirketlerin başında yabancı şirketler bulunmaktadır. Dersim’in yeraltı yerüstü kaynaklarını talan ederek, halkımız geleceksizleştirilmek isteniyor. Sular, bitkiler ve soluduğumuz hava zehirlenmek isteniyor. Barajların, hidroelektrik santrallerinin ve madencilik sektörünün tehdidi altındaki bu coğrafyayı korumak herkesin tarihsel sorumluluğudur” diye seslendi.