Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen ve Muay Thai, K1 ve boks branşlarındaki sporcuların katıldığı Otuzaltı Dövüş (Thirtysix Fights) turnuvası ile bir kez daha önemli bir sosyal sorumluluk projesine imza atıldı.  

Turnuvadan elde edilen gelirin tümü Kuzey ve Doğu Suriye’nin Cizîre Kantonu’ndaki kadın sığınma evine bağışlandı.

 

Yeni Özgür Politika gazetesinde yer alan habere göre, bu yıl üçüncüsü düzenlenen turnuva “Jin, jiyan, azadî” şiarıyla yapıldı. 6 Nisan tarihinde SO36’da düzenlenen müsabakalarda 14 maç yapıldı, 28 sporcu yarıştı. 2 set ve 3’er dakika şeklinde olan müsabakaların 6’sında kadınlar, 8’inde erkekler yarıştı.

 

Kurdistan’la dayanışmayı esas alan turnuva ilk olarak 2019’da düzenlendi. Buradan elde edilen gelir, Kuzey ve Doğu Suriye’deki savaşta ağır yaralananlar için protezler üreten buradaki tek atölyeye bağışlandı. İkinci müsabaka 2022’de Federe Kurdistan Bölgesi’deki Mexmûr Kampı sakinleri için düzenlendi. Kamp halkı, Türkiye ve Bölge Hükümetinin ambargosundan dolayı tıbbi ihtiyaçlara erişemiyordu. 

 

Bu yıl ki turnuvayı ise, Cizre Kantonu’nda bulunan kadın sığınma evi için düzenlenmesi kararlaştırıldı. 

 

Cizre Kantonu Kadın Komisyonu Başkanı ve Kadın Sığınma Evi Yöneticisi Evîn Paşo, turnuvayı çevrimiçi olarak izledi.

 

DESTEK İÇİN TEŞEKKÜR ETTİ

 

Verdiği mesajlarda dünyadaki savaşlardan ilk etkilenenlerin çocuklar ve kadınlar olduğuna dikkat çeken Evîn Paşo, “Suriye savaşında ve Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarda da aynı durum gelişti. Kadınlar, Rojava Devrimi’nde DAİŞ’e karşı en ön saflarda savaştı. Askeri, psikolojik ve öncü rolü burada ortaya çıktı. Bu nedenle Rojava Devrimi, Kadın Devrimi oldu. Kapitalist sisteme karşı ‘Jin, jiyan, azadî’ düşüncesinin sahibi Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği Demokratik Modernite’nin yaşam bulduğu Rojava ile dayanışma içerisinde olmanız önemli” diyerek, destek için teşekkürlerini sundu.

 

Kürt Kadın Barış Bürosu (CENÎ) adına yapılan açıklamada ise 2010 yılından bu yana Kurdistan, Ortadoğu ve dünyada önemli kadın isyanlarının yaşandığına dikkat çekilerek, “‘Jin Jiyan Azadî’ ayaklanması ve Rojava Kadın Devrimi her geçen gün geliyor. Kadınlar, 25 Kasım veya 8 Mart gibi günlerde de protestolarını sürdürüyor. Her ne kadar bu kavgalar kadın mücadelesine odaklansa da gündemi belirlemek, erkek egemen sistemi tartışmaya açmak, mevcut duruma üçüncü bir gözle bakmak ve perspektif geliştirmek gerekiyor. Kürt Kadın Hareketi onlarca yıldır tek vücut olduğumuzu vurguluyor. Bunu ulus ötesi dayanışma ve örgütlenmenin başarabileceğine inanıyoruz” denildi.