HABER MERKEZİ - Ortadoğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik olası bir operasyonun kimsenin çıkarına olmadığını belirterek, “Operasyon sivillere çok büyük zarar verme riski taşır. IŞİD’i uzakta tutmaya devam etme çabalarını sekteye uğratabilir” dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, başladığı Ortadoğu turunda Mısır, İsrail ve Filistin’de bir dizi görüşmeler yapacak. Al-Arabiya’ya konuşan Blinken, Türkiye’nin Rojava’ya yönelik askeri operasyonu ve Esad yönetimi ile normalleşmeye karşı olduklarını belirterek, İran’a yönelik ise diplomaside sonuç alınamazsa askeri seçeneğin masada olduğu mesajını verdi.
İRAN’DAKİ PROTESTOLAR VE REJİMİN SALDIRILARINA DEĞİNDİ
İran’a ilişkin birçok seçeneğin masada olduğunu söyleyen Blinken, “İran'ın nükleer programıyla ilgili endişelerini gidermenin en etkili yolunun diplomasi olduğuna inanmaya devam ediyoruz. Diplomasi asla masadan kalkmaz. Ancak Başkan Biden, İran'ın nükleer silah edinmemesi konusunda kararlı olduğumuzu ve bunun olmamasını sağlamak için her seçeneğin masada olduğunu da açıkça belirtti. Ama bizim tercih ettiğimiz yol diplomasi olurdu” dedi. “Buna askeri seçenek de dahil mi?” sorusuna Blinken, “Her şey masada” yanıtını verdi.
İran’ın protesto gösterilerini acımazsızca bastırarak hak ihlali yaptığını söyleyen Blinken, İran'ın Ukrayna'ya yönelik savaşta Rusya'ya dronlar ve potansiyel olarak diğer silah sistemleri sağlayarak desteklediğini belirtti. Blinken, bunun birçok ülkeyi endişelendirdiğini kaydetti.
İSRAİL’İN BÖLGEDEKİ TATBİKATI
“İsrail’in bölgedeki tatbikatı İran’ı caydırmak amacıyla mı gerçekleştiriliyor?” sorusuna ise Blinken, şöyle cevap verdi: “Tüm askeri çabalarımız, caydırıcılık fikri göz önünde bulundurularak tasarlandı - yani, olası bir saldırı öncesi iki kez, üç kez düşünmesini sağlamaya çalışmak. İşte caydırıcılık budur. Ve bunu gösterebilmek ve saldırganlık gelirse hazır olduğunuzdan emin olmak önemlidir.”
ROJAVA’YA ASKERİ MÜDÜHALE KİMSENİN ÇIKARINA DEĞİL’
“Türkiye’nin, Kuzey ve Doğu Suriye'deki saldırılarını destekliyor musunuz? Ve Türkler ile diğerlerinin Esad rejimine yönelik bu yakınlaşmasını nasıl görüyorsunuz?” sorusuna ise Antony Blinken, şu yanıtı verdi: “Yani iki şey. Kuzey Suriye'ye gelince, herkesi suları sakinleştirmeye çağırdık. Ve bizim ihtiyacımız olmayan şey, bence kimsenin ihtiyacı olan şey Kuzey Suriye'de bir askeri harekat değil. Bu, elbette sivillere ve masum insanlara çok büyük zarar verme riskini taşır. Bu aslında IŞİD’i uzakta tutmaya devam etme çabalarını sekteye uğratabilir ve olması gereken yere odaklanmayı engelleyebilir. Ve açıkçası, kimsenin çıkarına değil. Türkiye’nin meşru güvenlik çıkarları var. Buna itiraz yok. Ancak bu çıkarlar, bence bir askeri müdahale olmadan da etkili bir şekilde ele alınabilir.”
‘ESAD İLE NORMALLEŞMEYİ DESTEKLEMİYORUZ’
Esad rejimine ilişkin de konuşan Blinken, “Esad rejimi söz konusu olduğunda, bakın, biz çok netiz. Normalleşmeyi desteklemiyoruz. Zorluk şudur: Birleşmiş Milletler bir süreç, ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlarının uygulanmasına yol açan adım adım bir süreç, ileriye dönük siyasi bir yol önerdi. Bunu destekliyoruz. Ne yazık ki Esad rejimi bu süreçte yer almıyor ve almayı da reddetti. Olmadığı sürece, nasıl ilerleyebileceğinizi görmek çok zor” dedi.