Başaran: Arin ve diğer çocuklar için toplumsal duyarlılık gösterilmeli

img
ANKARA - Urfa Cezaevi'nde bir yaşındaki astım hastası kızı Arin ile birlikte kalan tutuklu Esma Yılmaz'ın serbest bırakılmamasını “düşman hukuku” olarak yorumlayan HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, kamuoyu için toplumsal duyarlılığın olması gerektiğini dile getirdi. 
 
Urfa 2 No’lu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde annesiyle birlikte kalan astım hastası bir yaşındaki Arin bebeğin durumu cezaevlerinde büyüyen çocuklar meselesini yeniden gündeme getirdi. Adalet Bakanlığı'nın 2017 verilerine göre, 0-6 yaş arası 560 çocuk annesiyle birlikte cezaevlerinde kalıyor. Ceza infaz kurumlarında çocuğuyla kalan 171’i tutuklu, 345’i hükümlü olmak üzere 516 kadın bulunuyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, cezaevlerinde artan hak ihlalleri ve anneleriyle birlikte kalan çocukların durumlarını değerlendirdi.
 
'ARİN BEBEK İÇİN HEYET GİTMİŞTİ'
 
Cezaevlerinin muhalifleri sindirme alanlarına dönüştürüldüğünü hatırlatan Başaran, çocuklarıyla birlikte kalan kadın mahpusların sayısındaki artışı da bu politikayla ilintilidir. Astım hastası olan Arin gibi onlarca çocuğun cezaevinde büyüdüğünü kaydeden Başaran, "Daha önce Meclis içerisinde Cezaevi Komisyonu'nda yer alan Sibel Yiğitalp arkadaşımızla birlikte çok defa soru önergesi ve bakanlıkla yaptığımız görüşmelerle dile getirdik. Arin bebeğin durumu biraz daha hassas olduğu için geçmiş dönemde cezaevine bir heyet gitti ama yeterli olamadı" dedi.
 
'ARİN BEBEK ÖLÜME TERK EDİLMİŞ DURUMDA'
 
Arin bebeğin durumu ile ilgili uzun zamandır ilgilendiklerinin altını çizen Başaran, şöyle devam etti: "6 aylıkken cezaevine giren Arin bebek şimdi bir yaşında ve astımı ilerlemiş durumda. Cezaevi koşulları bir büyüğün bile sağlıklı yaşaması için uygun değil. Yetişkin insanlar için bile sağlık sorunları yaratan koşullar bir yaşında ve astım hastası olan bir bebek için ise ölüme terk edilme anlamı taşır. Çünkü cezaevlerinde doktorlar yok. Çocuğun ani ateş yükselmesinde ki böyle riskli bir durumda olan çocuğun hastaneye yetiştirilmesi bile problem iken bu kadar kayıtsız kalınması nasıl bir düşman hukukun uygulandığının göstergesidir."
 
'SÖMÜRGE HUKUKU UYGULANIYOR'
 
Suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı'ya verilen rapora atıfta bulunan Başaran, şöyle devam etti: "Biz biliyoruz ki türlü türlü hastalıklar bahane edilerek, çete liderlerine bütün bir hafta izin kullandırabilirken böyle kritik bir durumda annenin tahliye edilmemesi bir sömürge hukukudur. Başka bir açıklaması yok. 1980 darbe anayasasıyla gelişen Türk hukukunu dahi birçok eleştiri yapmamıza, anti-demokratik uygulamalar yer aldığını söylememize rağmen bu yasalar da bile bununla ilgili çözüm önerileri var. Böyle durumlarda infaz 6 ay 6 ay şeklinde ertelenebilir. Tutuklu ise serbest bırakılabilir. Bu kadar kritik bir vakada iktidarın bu kadar sessiz kalması bu kadar umursamaz olması kabul edilemez bir durum."
 
'KAMUOYU OLUŞTURULMALI'
 
Esma Yılmaz'ın serbest bırakılması ya da infazının ertelenmesi için kamuoyu yaratmaya devam edeceklerini sözlerine ekleyen Başaran, bunun sadece kendi çabalarıyla mümkün olmadığını. toplumunda bu konuda duyarlı olması gerektiğine dikkat çekti. Avukatların girişimde bulunduğunu hatırlatan Başaran, şunları söyledi: "Meclis'in gündemine alarak, oluşacak İnsan Hakları Komisyonu'nun gündeminde tutmaya devam edeceğiz. Bu sadece hukukla çözülebilecek bir durum değil. Şuan onlarca binlerce çocuk cezaevi koşullarında büyüyor. Çocuklar anneleriyle birlikte cezalandırılıyorlar. Bunun için hukuki çabalar sarf ediliyor ama bunun için toplumsal duyarlılık ve seferberlik yapılması gerekiyor."