Hakkari’nin Şemdinli ilçesi Yufkalı (Nêrduşe) köyüne bağlı Binaharê mezrasında çoban Nasır Taş ve Ramazan Aktaş ile birlikte askerin işkencesine maruz kalan Urmiyeli iki çoban, o gün yaşananları anlattı. İran’ın Urmiye kentinden gelerek Yufkalı’da çobanlık yapan ve Türkçe bilmeyen İsmail Arap ve Muhsin Çavşi, Kürtçe konuştukları için işkencenin arttığını söyledi. Çobanlar, bir an önce baskının son bulmasını istiyor. 

 

‘O GÜN ÖLEBİLİRDİK’

 

İran'da yaşanan ekonomik krizden dolayı Yufkalı köyüne gelip çobanlık yaptıklarını belirten İsmail Arap, "İki yıldan fazladır bu köyde çobanlık yapıyoruz, daha öncede birçok defa silahlı tacize maruz kaldık. Hatta bir kere sürüyü otlattığımız esnada kurşunların hedefi haline geldik. Kayalıklara saklanarak kurtulduk. O gün ölebilirdik. Yine 3 gün önce yaşanan olayda da işkenceye maruz kaldık" dedi. 

 

İŞKENCE İZLERİ HALEN DURUYOR

 

Arap, o günü şöyle anlattı: "Biz koyunlarımızı otlatırken birden 5 asker yanımıza geldi ve bize PKK'lilerin nerede olduğunu sormaya başladılar. Bizde iki yıldan fazladır kimseyi görmediğimizi söyledik. Bunun üzerine işkenceye başladılar. Önce çok sert bir şekilde yumruklarla yüzüme vurdular. Başıma ve kulağıma çok sert bir şekilde vurdular. Görüyorsunuz halen işkencenin izleri yüzümde duruyor." 

 

O ASKERLER TEŞHİS EDİLDİ

 

Arap, uğradıkları işkencenin ardından Durak Karakolu'na giderek ifade verdiklerini ve kendilerine işkence yapan askerleri teşhis ettiklerini söyledi.

 

‘TÜRKÇE BİLMEDİĞİMİZ İÇİN İŞKENCE ARTTI’

 

Askerler tarafından işkenceye uğrayan çobanlardan Muhsin Çavşi ise sebepsiz ve sorgusuz bir şekilde şiddete maruz kaldıklarını ve bunun sebebinin ise “Kürt düşmanlığı” olduğunu belirtti. Çavşi, "İşkence yaptıkları zaman Türkçe bilmediğimiz için Kürtçe konuştuk. Her Kürtçe cevaptan sonra işkence artarak devam etti. Çoban sopasıyla vurmaya başladılar. Daha sonra ben yere düşerken üstüme çıkıp tepindiler. Bununla kalmadılar, tekme, yumruk ve silah dipçiği ile silahın başına takılan bıçak gibi bir şey var onunla omuzlarıma vurmaya başladılar. İşkence bu şekilde saatlerce devam etti" şeklinde konuştu.

 

PASAPORTLARI GÖSTERİNCE…

 

İşkence gördükleri esnada askerlere İran pasaportlarını gösterdiklerini ve daha sonra bu işkencenin durduğunu dile getiren Çavşi, "Oraya bizi öldürmeye geldiler. Ama şans eseri hayatta kalabildik. Bu işkence, bu zulüm yeter artık. Biz buraya ekmek parası için geldik ancak bize yapmadıkları kalmadı. Bu kadar işkence zulüm niye? Bunu askerlere ve bu ülkeyi yönetenlere soruyorum" ifadelerini kullandı.

 

MA / Fethi Balaman