Mavioğlu: TV’leri kapatıp kendi iletişim ağlarımızı oluşturmalıyız

img

İSTANBUL - Medyanın büyük kısmının iktidarın elinde olduğunu belirten gazeteci Ertuğrul Mavioğlu, yapılması gereken tek doğru davranışın, televizyonların kapat düğmesine basmak olduğunu belirterek, herkesin kendi iletişim ağlarını oluşturması gerektiğini söyledi. 

Gazeteci yazar Ertuğrul Mavioğlu, 24 Haziran seçimlerine giderken yurttaşların medya karşısında yapması gerekenlere ilişkin önerilerde bulundu. Medyanın büyük kısmının iktidarın ve ona bağımlı büyük sermayenin elinde olduğunu belirten Mavioğlu, “İktidar ve büyük sermaye ilişkisinin iç içe geçmiş olduğu zeminde sizin medyayla iletişiminiz ortadan kalkmıştır. Çünkü medya yalnızca iktidarın propagandasını yapan bir araç haline gelmiştir. Yapılması gereken tek doğru davranış, televizyonların kapat düğmesine basmaktır. Bu algı yönetiminin sizi daha az etkilemesini istiyorsanız ve zehirlenmek istemiyorsanız düğmeye basmaktır” diye konuştu.
 
‘ZORBALIĞA RAĞMEN SÖZÜMÜZÜ ESİRGEMEMELİYİZ’ 
 
İktidarın, hakikatin önünü kesmek için bütün olanaklarını seferber ettiğine vurgu yapan Mavioğlu, “İnternetin başına RTÜK denetim merkezi oluşturulmasına yönelik iktidarın yeni tedbirleri var. 200’e yakın gazeteci cezaevinde. Binlercesi ise bu dönemde işsiz kaldı. Bunların hepsinin toplumsal hafızayı yok etmeye yönelik olduğu gerçeğinin farkındayız. Her türlü ceza tehdidine rağmen, her türlü baskı, zorbalığa ve tutuklama tehdidine rağmen sözümüzü esirgememiz gerekiyor. Doğru olan budur”  ifadelerini kullandı.
 
‘KENDİ İLETİŞİM AĞLARIMIZI OLUŞTURMALIYIZ’
 
İnsanların kendi iletişim ağlarını oluşturması gerektiğinin altını çizen Mavioğlu, şu önerilerde bulundu: “Kahvelerde, sokaklarda birbirimizle konuşmalıyız. Yaşadığımız hikayeleri anlatmalı, bunun üzerinden hayatlarımızı sürdürmeliyiz. ‘Sadece iktidar propagandası yapılıyor’ diyerek şikayet edersek kendi üreteceklerimizin de önünü tıkamış oluruz. Ana akım medyadan hala bir beklentimizin zaten olmaması gerekiyor. Seçim güvenliğini konuşmamız gerekir. ‘Halk olarak bu süreçte eşit adil ve özgür koşulları sağlamak için ne yapabiliriz?’ sorusunu tartışmamız gerekir.”  
 
‘DEMİRTAŞ’IN TUTUKLULUĞUNA SON VERİLMELİ’
 
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın tutukluğuna derhal son verilmesi gerektiğini de sözlerine ekleyen Mavioğlu, “Bir politikacı kendini ifade ettiği için tutuklanmamalı. Demirtaş’ın tutuklu olması, insani varlığımıza yönelik bir saldırıdır. Memlekette kırmızı çizgiler o kadar çok daraldı ki insanların söz söyleme özgürlükleri ortadan kaldırıldı. En temel sorun, insanın varlık sorunudur. Varlık sorunu ifade özgürlüğüyle doğrudan ilintilidir. Biz o yüzden birçok sorunumuzun birleşeni olarak ifade özgürlüğünü temel sorunumuz haline getirmeliyiz.”