İstanbul Bayrampaşa'da 9 Şubat 2006'da meydana gelen bir patlama nedeniyle 24 Mayıs 2007'de gözaltına alınıp tutuklanan Enver Baysal (45), olayla bağlantısı bulunduğuna dair herhangi bir delil olmamasına rağmen 5 yıl süren yargılama sonucunda iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çaptırıldı. Şuan Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Baysal tutuklandığında kızı Arin Yelda Baysal henüz 2 aylıktı. 

 

Bugün 14 yaşında olan Arin Yelda ve ailesinin gözü, kulağı diğer bütün tutuklu aileleri gibi ülkeyi saran koronavirüsü salgınının cezaevlerini tehdit etmesi nedeniyle hükümetin hazırlayıp Meclis’e getirdiği infaz düzenlemesinde. Ancak hazırlanan infaz düzenlemesi hakkında hiçbir somut delil olmamasına rağmen yargılanıp, hapis cezası verilen Baysal ve siyasi tutukluları kapsamıyor. 

 

Düzenlemenin “eşitlikçi” bir yaklaşımla hazırlanmasını isteyen Yelda Arin, bundan sonraki yaşamını babasız geçirmek istemiyor.

 

‘BABAMLA BÜYÜMEK İSTİYORUM’

 

Babasını cezaevinde tanıdığını dile getiren Arin Yelda, "Her ne kadar babamı dışarıda tanımasam da içerde verdiği sevgiyle güçlü oldum. Babamı ayda bir yapılan açık görüş, telefon görüşmeleri ve yazdığım mektuplarla tanıdım. Öyle hasret gideriyorum. Bu durum benim için çok zorlu oldu. Ben de her çocuk gibi babamın yanımda olmasını, onunla birlikte büyümek istiyorum” dedi. 

 

Yaşanan salgından kaynaklı babasının cezaevi koşullarının daha da ağırlaştığını söyleyen Arşl Yelda, hükümet yetkililerine “Babam ve tüm siyasi tutukluların tahliye olmasını istiyorum” diyerek seslendi.

 

Arin Baysal'ın annesi Leyla Çetin ise, Enver Baysal’ı tutuklayacak herhangi bir delilin olmadığını, buna rağmen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildiğini belirterek, yaşadıklarının insani ve adil olmadığını ifade etti.

 

‘KIZIM GİBİ BİNLERCE ÇOCUK VAR’

 

Babası tutuklandığında kızı Arin Yelda’nın henüz 2 aylık olması nedeniyle zor bir süreç yaşadıklarını paylaşan Çetin, bu zorlukları şöyle dile getirdi: “Kızım babasını cezaevinde tanıdı, öyle büyüdü. Babasız hep bir yanı hep eksik kaldı. Kızım büyüdükçe ona daha çok duygusal bakmaması gerektiğini anlatıyorum. Bu ülkede onun gibi binlerce çocuğun annesi ve babasının cezaevinde olduğunu söylüyorum. Bu gerçekliği kabul etmesi gerektiğini bilmesini istiyorum. İnsanlar düşünceleri yüzünden tutuklanıyorsa; bu yüz kızartıcı bir suç değildir, gurur vericidir” dedi. 

 

SALGINA KARŞI ÖNLEM YOK

 

Çetin, kendisiyle en son Cuma günü yaptıkları telefon görüşmesinde  Baysal'ın cezaevinin dezenfekte edilmediğini, temizlik malzemelerinin kendilerine verilmediğini ve salgına karşı hiçbir önlemin alınmadığını belirttiğini aktardı.

 

Kızının bundan sonraki hayatını babasız geçirmesini istemediğini söyleyen Çetin, hazırlanan infaz yasası ile aslında komik bir durum ile karşı karşıya olduklarını da belirtti. “Koronavirüs sadece çıkarmak istedikleri kişilere mi bulaşıyor?” diyen Çetin, “Hakikaten anlamakta zorluk çekiyorum. Salgın ayrım yapmıyor, ancak hükümet ayrım yapıyor. İnfaz yasasında eşitlik istiyorum” diye konuştu. 

 

MA / Semra Turan