Amed’in Licê ilçesinde 25 Kasım’da ajansımızın gündeme getirdiği fuhuş çetesi haberinin ardından Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) öncülüğünde siyasi parti ve kurum, kuruluş temsilcilerinin ilçedeki çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamda mahalle çalışması yürütülen Şaar ve Dêrcimt merkez mahallelerinde düzenlenen toplantıya katılan kadınlar, bu soruna dair mahallelilerin el ele verip sorunu çözebileceğini belirtti. 

 

Licê’deki fuhuş çetesi ve uyuşturucu sorunundan kaynaklı gençliğin bitme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını dile getiren Birgül Dağdemir, bu soruna karşı herkesin sorumluluk alıp mücadele etmesi gerektiğini vurguladı. Birgül Dağdemir, “Bugün başkasının kızlarının başına gelen yarın, bizim de başımıza gelebilir. Korkmadan hep birlikte bir şey yapmalıyız. Bugün bu sorunu Licê’de çözmezsek yarın bizim ve çocuklarımızın başına daha fazla şey gelir. Ben korkmuyorum en önde yer alacam sizde destek verin. Biz bu sorunu bitirmek istiyoruz” diye kaydetti. 

 

‘BU SORUNUN ÖNÜ ALINMALI’

 

Yaşanan duruma karşı mücadele edilmesi gerektiğini ifade eden Şükran Baygeldi, “Öncelikle kendi mahallemizden başlayıp, uyuşturucu işini yapanların bizim içimize girmesine izin vermemeliyiz” şeklinde konuştu.  Kadınlar ve gençlerin el ele vermesi gerektiğini belirten Şükran Baygeldi, “Gençlerimiz bir şey gördü mü bize haber versin, biz sopamızla onların başını yararız. Biz bunu yaptık mı bir daha kimse bizim mahalleye böyle bir şey için gelemez. Parklarda çok şeyler oluyor. Parkların yanlarında bulunan evler de parklara sahip çıkmalı. Biz el ele vermezsek, bu şeyler yarın bizim çocuklarımızın, torunlarımızın hepsinin başına gelir” diye vurguladı. 

 

 Gelecek nesiller için bu sorunun önünün alınması gerektiğini belirten Şükran Baygeldi, “Bugün hepimiz bir olalım istiyoruz. Her halk kendi mahallesinde ayaklanırsa kimse bir şey yapamaz. Gece yarıları arabalar Licê’nin içinde neden geziyor? Parklara gitmek istediğimizde parklar tanımadığımız, kim olduğu bilinmeyen kişilerle dolu. Piknik alanlarına, çaylara gitmek istiyorsun yine gidemiyorsun. Bakıyorsun her yerde uyuşturucu madde kullanılıyor. Önceden böyle şeyler yoktu. Ama iki yıldır aşırı yaygın bir şekilde var. Fuhuş’ta daha önce vardı gizli yapılıyordu ama bu yıl artmış durumda” diye tepki gösterdi. 

 

‘UZMAN ÇAVUŞLAR ARABALARLA GEZİYORLAR’

 

Uzman Çavuşların arabalarla gezdiklerine dikkat çeken Şükran Baygeldi, “Uzman çavuşların evinize girmelerine izin vermeyin. Gördüğünüz an fotoğraflarını çekin ve partinize götürüp gösterin. Şimdi uyuşturucu ham maddesini ekmeyi de yoksullukla meşrulaştırıyorlar. Niye zamanında bizim babalarımız, dedelerimiz bize bunu yaparak mı baktı? Bize çiftçilik yaparak baktılar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bu soruna karşı gençlerimiz el ele verip buna engel olsunlar. Bugün o kadar bedel ödedik. Bunları ne için ödedik. Bu işi yaparken komşumuzu, gençliğimizi düşünmüyorsak bu nasıl şeref? Böyle olmaz, el ele vermeden olmaz. Mahallemize bilmediğimiz taksi mi girdi? Camını kırdık mı, kimse bir daha gece 12-01.00’de mahallemize giremez. Bu sorunu biz mahalleli kendi içimizde çözemezsek bu toplantılarla olacak şey değil. Bizim kendi içimizde mahalleliler olarak halletmemiz lazım” dedi. 

 

‘HALK SESİZ KALMAMALI AYAKLANMALI’

 

Yürütülen politikaya karşı halkın sessiz kalmaması ve ayaklanması gerektiğini vurgulayan Adalet Tektaş, “Bu politikanın devlet eli ile yapıldığı söylentileri var. Halk buna karşı ayaklanmalı. Biz çocuklarımız için korkuyoruz. En çokta gençlerimiz için üzülüyorum. Böyle şeyler çok zor” diyerek gözyaşlarını tutamadı. İlçelerinde uyuşturucu ve fuhuş istemediklerini dile getiren Ayten Fidan, “Biz temiz insanlarız, ilçemizde temiz kalsın istiyoruz” diye konuştu. 

Kimsenin böyle bir şeyi kabul etmeyeceğini ifade eden Zerin Şahin, “Devlet bunları cezalandırmadığı için bunlar oluyor. Akşam tutukluyor, sabah evlerinde çıkıyorlar. Bunu Allah bile kabul etmez” diye teki gösterdi.  

 

Bu politikanın devlet eliyle yapıldığını belirten Remziye Karakaş, “Biz burada öyle bir şey istemiyoruz. Bunu yapanlar para için yapıyorlar. Biz buna karşı birlik olmalıyız. Biz halkımızın içinde böyle şeyler olsun istemiyoruz. Devlet bu politikalarıyla biz Kürtleri de kendileri gibi yapıyor. Öyle olmasa bir kapıdan alıp diğer kapıdan bırakmaz. Devlet bu politikayı yürütüyor ama bizde onların yolundan gidiyoruz. Gitmemeliyiz” şeklinde konuştu. 

 

‘ÇOCUKLARIMIZ İÇİN KAYGILANIYORUZ’

 

Bu durumu kaynaklı çocukları için kaygılı olduğunu dile getiren Rındiye Tektaş, “Çocuklarımız yürüyerek okula gidip geliyorlar. Onlar gidip gelirken biz başlarına bir şey gelir mi korkusuyla yaşıyoruz. Yani bu duruma uğrayanlarda bizim çocuklarımız. Onun için Licê halkı bu duruma karşı ayaklanmalı, sesiz kalmamalı” dedi. 

 

MA / Heval Önkol