Batman’da 18 Ocak 2016 tarihinde evlerine yapılan baskınla gözaltına alınan ve tutuklanan anne Halime Acar (60), kızı Zozan Acar, oğlları Baki ve Hasan Acar, Hasan’ın eşi Halime Acar ve ailenin gelinlerinden Nazlı Acar hakkında “örgüte üye olmak” iddiasıyla iddianame hazırlandı, ancak suç duruşmada “Örgüte patlayıcı madde temin etmek” kapsamına alındı. Yerel mahkemenin aile fertlerinin her birine 12 yıl 6’şar ay hapis verdiği karar, Gaziantep Bölge Adliye (İstinaf) Mahkemesi tarafından “dosyada eksiklikler var” gerekçesiyle bozuldu.   

 

Acar ailesinden 5’i tutuklu 6 kişi hakkında açılan davanın karar duruşması bugün tekrar Batman 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.  Duruşmaya, 10 çocuk annesi Halime Acar, Elazığ T Tipi Kapalı Cezaevi’nden; kızı Zozan Acar, Bayburt M Tipi Cezaevi’nden; oğlu Baki Acar, Erzincan T Tipi Cezaevi’nden; oğlu Hasan Acar, Tekirdağ F Tipi Cezaevi'nden SEGBİS ile katılırken, Sincan Kapalı Cezaevi’nde bulunan Halime Acar ise duruşmaya katılmak istemediğini verdiği dilekçe mahkemeye bildirdi. Ayrıca ailenin avukatları Zedan Ekmen ve Tahir İmret'in hazır bulunduğu karar duruşmasını, Acar ailesinin bireyleri ve akrabaları izledi. 

 

BERAAT VE TAHLİYE TALEBİ

 

Savcı mütalaasında, sanıkların kaçma şüphesi olduğu, suçun vasıf ve mahiyetini gerekçe göstererek sanıkların tutukluluk hallerinin devamına kararının verilmesini talep ederken, avukat Zedan Ekmen ise dosyanın ilk açıldığı günden bu yana yapılan savunmaların açık olduğunu ve bu yüzden de istinaf mahkemesinden dosyanın bozulduğunu hatırlattı. Müvekkillerin uzun tutukluluk hallerinin düşünülmediğine vurgu yapan Ekmen, "Anne Halime Acar'ın sağlık durumları dikkate alınmamıştır. Cezaevinde iken psikolojik sorunların yanı sıra yüz felci geçirmiştir" dedi. Evin içinde bulunduğu belirtilen patlayıcı maddelerin açıkta bulunduğuna dikkat çeken Ekmen, savunmasına şöyle devam etti: "Evin içindeki patlayıcının pimsiz olduğu da dikkate alındığında evin içinde bulunmasına hayatın olağan akışına aykırıdır. Parmak izleri ile ilgili inceleme yapılmamıştır. Operasyonu yapan polislerin ve savcının da FETÖ’ye üye oldukları ortaya çıkmıştır. Bu örgüt mensuplarının da sahte delil ürettikleri düşünüldüğünde parmak izleri incelemesi muhakkak yapılmalıydı. Tüm bunları düşündüğümüzde sanıkların beraatlerine, aksi durumda ise tahliyelerini talep ediyorum." 

 

Avukat Tahir İmret de savcının mütalaasını kabul etmediklerini ifade ederek, "Biz maddi anlamda değişiklik bekliyorduk. Sanıklar işlemedikleri suçtan dolayı psikolojileri bozulmuştur. Sanıklardan birisi suçu üstlenseydi, geriye kalanlar beraat edecekti ama bu da adaleti kandırmak anlamına gelmektedir. Aklı başında olan insan hep birlikte bu işe kalkışmaya karar vermez" diye konuştu. 

 

‘SUÇUMUZ YOK’

 

Avukatların ardından Kürtçe savunma yapan sanıklar, suçlamaları kabul etmediklerini ve uzun tutukluluk nedeniyle ailelerinin zorluk çektiğini belirterek, mağduriyetlerinin giderilerek ayrı ayrı beraatlerini talep etti. Yalan ve iftira nedeni ile tutuklu olduklarını vurgulayan anne Acar, şunları kaydetti: "Yalan ve iftira atanların sözlerine inanılıyor. Biz doğruyu söylüyoruz ama kimse inanmıyor. Dosyadan da görülecektir ki biz suçsuzuz, avukatlarımız her şeyi söyledi. Çocuklarımla birlikte beraatimi istiyorum." 

 

Anne Halime Acar, savunma yaparken, duruşmayı izleyen aile bireylerinin gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü.

 

MAHKEME AYNI CEZAYI VERDİ

 

Duruşmaya verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, anne Halime Acar, kızı Zozan Acar, oğlu Baki Acar, oğlu Hasan Acar, Hasan’ın eşi Halime Acar ve ailenin gelinlerinden Nazlı Acar’a,  TCK’nin “örgüte patlayıcı madde temin etmek” fiilini düzenleyen 315. madde uyarınca 12 yıl 6’şar ay hapis cezası verdi.