Çiçek: Tecride karşı daha büyük direneceğiz

img
İSTANBUL - HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, uluslararası komploya karşı verilen mücadeleye işaret ederek, "İmralı tecridini parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, o zaman daha büyük direneceğiz” dedi.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplo 25’inci yılını geride bıraktı. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) koordinatörlüğünde NATO ve Almanya’nın dahil edilmesiyle 1985 yılında başlayan, daha sonra İngiltere ile birlikte İsrail, Yunanistan, Suudi Arabistan, Mısır, İran, Suriye, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi, Fransa, İtalya, Hollanda, Rusya, son olarak İsviçre ve Kenya’nın dahil edilmesiyle sürdürülen uluslararası komplo, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesiyle devam etti. Uluslararası güçlerin baskısıyla 9 Ekim 1999’da Suriye’den çıkan Abdullah Öcalan, 130 gün boyunca süren Avrupa sürecinin ardından 15 Şubat 1999’da getirildiği Türkiye’de özel dizayn edilen İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne konuldu. 
 
Abdullah Öcalan, getirildiği İmralı’da uluslararası komploya dair “Büyük Ortadoğu Projesi’nin ve 3’üncü Dünya Savaşı'nın ilk operasyonu bana yapıldı, ben Ortadoğu'da oyunu bozan bir aktör olduğum için, aslında bana müdahale edildi” tespitinde bulundu. Bu müdahalenin hedefi olan Abdullah Öcalan, İmralı’da geliştirdiği Demokratik Modernite teziyle uluslararası komployu boşa çıkardı.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, uluslararası komplonun hedefi ve gelişim sürecine dair soruları yanıtladı. Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu’daki konumu ve geliştirdiği paradigmanın küresel güçlerin “yeni dünya düzeni” projesinde tehdit olarak görüldüğünü belirten Çiçek, komplocu mantığın bu yönüyle ele alınması gerektiğinin altını çizdi. 
 
 (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek
 
ABD’nin koordinatör olduğu, küresel güçlerin ortaklaştığı, Ortadoğu’ya müdahalenin ilk adımı olan uluslararası komplonun hedefleri neydi?
 
9 Ekim bir başlangıçtan ziyade, aslında bir sürecin sonucu ve başka bir sürecin de başlangıcı olarak değerlendirilebilir. Komployu tanımlayabilmek için öncelikle ABD’nin küresel politikalarını iyi tanımlamak gerekiyor. Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla birlikte yeni Amerikan müdahaleciliği sürecinde, Sayın Öcalan’a ve Kürt özgürlük hareketine dönük adım adım ABD, İngiltere ve NATO öncülüğünde bir süreç örgütlenmeye çalışıldı. ‘Çatışma tezi’ olarak ifade edilen bir tezle küresel terörizm, küresel düşman politikasıyla birlikte Ortadoğu'yu bir şekilde kendi politikalarının kıskacına almak istediler ve aslında bu noktada da Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi görmezden gelinemezdi.
 
 Küresel güçleri bir araya getiren etkenler neler oldu?
 
Örneğin 1973 yılından sonra ilk defa 1994 yılında Amerikan Başkanı Bill Clinton, Şam'ı ziyarete gidiyor ve o ziyarette Hafız Esad’la yaptığı 4 saatlik görüşmenin 3 saati Sayın Öcalan'ın Şam'daki konumlanışı ile ilgili oluyor. Yine aynı şekilde 1996’ya geldiğimizde, Türkiye İsrail'le çok ciddi anlamda stratejik ortaklık, askeri ve istihbarati anlaşmalar yapıyor. Komplo sürecinde özellikle İsrail'e bağlı Mossad'ın çok ciddi bir istihbarat yardımında bulunduğunu görüyoruz. Yine aynı şekilde 1996 yılının Nisan ayında dönemin Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis'le Türkiye arasında Ege Adaları’ndaki uzlaşma karşılığında, aslında Türkiye'nin PKK ile olan mücadelesinde yardım sözü veriliyor. En son 17 Eylül 1998’de KDP ve YNK Washington'da ABD ile birlikte Kürt Otonom Sözleşmesi imzalıyor.
 
 Abdullah Öcalan, “3’üncü Dünya Savaşı’nın ilk müdahalesi bana yapıldı” tespitinde bulunuyor. İmha ve tasfiye edilmek istenen neydi? 
 
 
Ortadoğu'da halkların, inançların eşitliğine bir bütün olarak özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adalet kıstaslı bir hareketin varlığı, bu sömürgeci politikaları boşa çıkaran, onu tehdit eden bir varlık. 
 
Ortadoğu'da halkların, inançların eşitliğine bir bütün olarak özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adalet kıstaslı bir hareketin varlığı, bu sömürgeci politikaları boşa çıkaran, onu tehdit eden bir varlık. Bu açıdan baktığımızda, 9 Ekim 1998 tarihi bir yönüyle ABD, İngiltere ve NATO öncülüğünde günümüze kadar seyreden 3’üncü Dünya Savaşı olarak tanımladığımız sürecin ilk hamlesi ve bugüne kadar olan süreci de 3’üncü Dünya Savaşı'nın aşamaları olarak değerlendirmemiz mümkün. Yani 9 Ekim sonrası bu aktörlerin bir bütün olarak yaklaşık 7-8 yıl boyunca devam ettirdikleri politikaları, Sayın Öcalan’ın 9 Ekim çıkışıyla 15 Şubat’ta Türkiye'ye getirilmesine kadar olan süreçte nasıl roller oynadığını görüyoruz. Bu nedenle 9 Ekim tarihsel olarak bir NATO, Büyük Gladio müdahalesi ve komplosudur. Ama özel olarak hem NATO ve Gladio güçlerinin hem onlarla ekonomik ilişkili olan ulusların bir bütün olarak Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi etrafında komplocu mantıkta buluşarak anlaştığını da görmek mümkün. Bu aynı zamanda kapitalist modernitenin dayandığı ulus devletçi sisteminde Demokratik Ulus paradigmasına, Demokratik Modernite ve Demokratik Konfederalizme dönük bir tasfiyesi olarak da değerlendirilebilir. 
 
Komplo sürecinde uluslararası hukuk da yok sayıldı. Uluslararası yargılanma talebi karşılıksız kaldı, Türkiye’de bir ay süren bir yargılama söz konusu oldu. Nitekim PKK Lideri Abdullah Öcalan bu süreci “tiyatro” olarak tanımladı. Nasıl bir senaryo yazıldı, sonuç aldı mı? 
 
Egemen sahadaki hukuk, her türlü hukuksuzluğun, sömürgeciliğin ve soykırımcılığın da kılıfı. Ezilenlerin hukuku değil, egemenlerin çıkarlarını kollayan bir hukuk söz konusu.  Zaten kendisinin Türkiye'ye teslim edilmesinin en temel amacı, Kürt sorununun kendisini çözümsüzlük girdabına hapsetmek. Sayın Öcalan'ın fiziksel imhasını hedeflediler ancak Sayın Öcalan bu oyunu bozdu. Kürt halkının direnişi bu oyunu bozdu. Sonra işte çürütme politikasına tabi tuttular ve en son bugün itibariyle baktığımızda, habersiz bırakma politikası devrede. Bu süreci fiziksel imha, çürütme ve habersiz bırakma haliyle 3 aşamalı olarak değerlendirebiliriz. Buradan bile baktığımızda İmralı duruşmalarının kendisi bir bu hukuk değil, tiyatroydu. Sayın Öcalan’ın Türkiye'nin getirilmesiyle birlikte Ecevit'in kendisi, ‘Neden Türkiye'ye teslim edildi, ben bilmiyorum’ diyerek itiraf etti. Bu yönüyle de aslında bir Gladio, NATO operasyonu olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Aslında Sayın Öcalan’ın kendisi de yıllar önce biz avukatlarıyla görüşmelerinde, ‘İşte görüyorsunuz, Türkiye'nin rolü bana gardiyanlık yapmak. “Ben Gladionun, NATO’nun esiriyim” diyordu. Buradan baktığımızda, böylesi büyük bir komployu örenlerin adil bir yargılama yapmasını bekleyemeyiz.
 
Abdullah Öcalan’ın ”Komplo Türkiye’ye yapıldı” tespitine dikkat çekecek olursak, komplonun Türkiye’ye sonuçları neler oldu? 
 
 
Kürt halkının Sayın Öcalan'ın etrafında kenetlenmesi, bir özgürlük duvarı oluşturması hem egemen güçlere hem de ilgili devletlere tekrardan bir hesap yaptırdı.
 
Birincisi Sayın Öcalan'ın esaretiyle birlikte Türkiye'de muazzam bir toplumsal kışkırtma yaratıp, halklar savaşını bu coğrafyaya dayatmak istediler. Sayın Öcalan aslında ilk İmralı yargılamaları olarak ortaya çıkan süreçte, bu oyunu bozmaya çalıştı. Çünkü hepimiz hatırlarız o günleri. Her yerde milliyetçi, ırkçı histeriler Kürt avına çıkıyordu. Gördüğü her Kürt’ün neredeyse “katli vaciptir” atmosferi ortaya çıkıyordu. Bunun hukuki ve adil bir yargılama olmadığı zaten oradan belliydi. Ulus devlet, Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi karşıtlığında İmralı yargılamaları sürecinde milliyetçi, ırkçı, ulus inşasını sağlamak için o süreci bir avantaja çevirmeye çalıştı ama unuttukları şey Kürt halkının on yıllara dayanan ideolojik duruşu, politik bilinci ve özgürlükteki ısrarı bu oyunu bozdu. Yine aynı şekilde Sayın Öcalan’ın idam cezasına mahkum edilmesiyle birlikte idamın kendisinin yasalardan çıkarılması da aslında bir bütün olarak Kürt halkının, Sayın Öcalan'ın ve Kürt özgürlük hareketinin bu komplocu yaklaşımları boşa çıkarmasıyla ilgiliydi. Kürt halkının Sayın Öcalan'ın etrafında kenetlenmesi, bir özgürlük duvarı oluşturması hem egemen güçlere hem de ilgili devletlere tekrardan bir hesap yaptırdı.
 
İmralı’yı bir avukat olarak ziyaret ettiniz, Abdullah Öcalan ile görüşmeler gerçekleştirdiniz. 31 aydır haber alınamama halinin sürdüğü İmralı Adası’nı nasıl tanımlarsınız? 
 
Ada mantığının kendisi çürütme politikalarının bir göstergesidir. Biz şimdi İmralı Cezaevi diyoruz, ama sanki bir adada cezaevi inşa edilmiş ve Sayın Öcalan orada kalıyor. Hayır, İmralı Adası’nın bir bütünü tecrit mantığıyla örülmüş bir sistemin kendisidir. Kürtlerin statü ve özgürlük mücadelesinin önderliğini, liderliğini yapan bir insan şahsında bu hareketin, bu mücadelenin tasfiyesine dönük bir sistem. O yüzden biz adayı bir yönetim tekniği ve bir sistem olarak değerlendirmek zorundayız.
 
Aile ve avukat görüş başvuruları gerçekleşmiyor, 31 aydır haber alınamıyor. Türkiye, uygulamalarıyla İmralı’da nasıl bir hukuk inşa etti? 
 
İmralı Cezaevi’nin hukukla tek ilişkisi hukukun askıya alınmasıdır. Çünkü hukuk, ahlak ve insan hakları yoktur. Kişiye özel bir sistem vardır ve o sistem başta istisna gibi örgütlenmiştir ama zaman içerisinde olağan hale gelmiştir.  
 
Abdullah Öcalan, İmralı tecrit sistemine karşı kendisini yaşatmaya çalışarak ortaya koyduğu duruşla komployu da boşa çıkardığını belirmişti. İmralı duruşunun esası nedir? 
 
 
Sayın Öcalan bugün mutlak sessizliğe gömülmek isteniyor. Ancak Ortadoğu’da filizlenmiş olan Rojava Devrimi, Sayın Öcalan’ın komplocu akla, Gladio ve NATO güçlerine verdiği en büyük cevaptır.
 
Sayın Öcalan’ın İmralı'daki yoğunlaşmaları ve pratik müdahaleleriyle aslında bir bütün olarak uluslararası komplocu akla dönük hem de yerel komplocu akla dönük çok ciddi hamleler yaptı ve bu komplocu aklı birçok yönüyle de boşa çıkardı. Sayın Öcalan'ın kendisi şu anda habersiz bırakılmış bir şekilde ama kendi önermeleri, kendi fikri, kendi paradigması, bugün itibariyle sadece Kürt halkı ve Kurdistan'a değil, aynı zamanda Ortadoğu ve dünya halklarına dönük çok ciddi bir karşılık bulmuş durumda. Zaten Sayın Öcalan 5 ciltlik savunmalarında Büyük Gladio Komplosuna, Batı güçlerine, ABD’ye, İngiltere'ye, kapitalist modernist güçlerin hepsine tarihsel bir cevap verdi. Bir hamleye, bir hamleyle karşılık verdi. Şimdi bu hamleden duyulan korkunun sonucu olarak zaten Sayın Öcalan bugün mutlak sessizliğe gömülmek isteniyor. Ancak Ortadoğu’da filizlenmiş olan Rojava Devrimi, Sayın Öcalan’ın komplocu akla, Gladio ve NATO güçlerine verdiği en büyük cevaptır.
 
Uluslararası komplonun etkilerine değindiniz, İmralı tecrit sisteminin Türkiye’ye yansımaları neler oluyor?
 
Devlet aslında İmralı'da Öcalan üzerindeki tecridi kurumsallaştırdıkça, sistemleştirdikçe ve İmralı tecrit sistemine karşı toplumsal muhalefetin başarısızlığını gördükçe, adım adım bu tecridi derinleştirdi. Bunun yanında tecridin ana mantığı ise Kürt sorununun çözümsüzlüğüne dayanıyor. Türkiye'deki çoklu krizin en temel halkası da Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Bugün ekonomik krizden bahsediyorsak, savaşa ayrılan bütçeleri hesapladığımızda, ekonomik krizin en temel payının savaşa harcandığını görüyoruz. Savaşa harcanan her kaynak, eğitim, kültürel, ekonomik sorun olarak bize geri dönüyor.
 
Tecridin temelinde Kürt sorununda çözümsüzlük olduğunu söylediniz. Çözüm için toplumsal muhalefete nasıl bir rol düşüyor? 
 
Türkiye'de barışı savunmak, barışın toplumsallaştırılmasını savunmak, Türkiye halklarını Kürt sorunun demokratik barışçıl çözümüne taraf yapmak, toplumsal muhalefetin de önceliği olmak zorunda. Bu sadece Kürtlerin üstüne yığılacak, yıkılacak bir görev değil. Türkiye'de bütün bu çoklu krizden muzdarip olmuş tüm farklı grupların da Kürt sorununu demokratik çözümünü önceleme gibi bir derdi olmak zorunda. 2013- 2015 yılları arası başlatılan diyalog ve müzakere süreci bize psikolojik olarak da ekonomik olarak da bir rahatlamayı gösterdi. O nedenle tecrit politikasına karşı Türkiye'deki bütün toplumsal direniş öznelerinin taraf olması ve bütün mücadelesinin ana halkalarından biri olarak tecride karşı mücadeleyi görev edinmesi gerekiyor.
 
31 aydır haber alınamıyor, İmralı tecridine karşı tepkiler yeterli mi? 
 
 
İmralı tecridini parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Bu görevden hiçbirimiz kaçamayız ve tam tersine yüzleşmeliyiz. Komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, o zaman daha büyük direneceğiz.
 
31 ay boyunca bir ülkenin cezaevinden, cezaevinde tutulan bir insandan haber alamıyorsunuz ve sıradan bir insan değil. Milyonlarca Kürt’ün, milyonlarca ezilen kimliğin kendisine saygı duyduğu, lideri olarak gördüğü bir kişi. Buradan baktığımızda, 31 ay boyunca habersiz bırakılması çok tehlikeli, kritik bir aşama ama aynı zamanda ama şu özgüvenle hareket etmeliyiz; Sayın Öcalan’ın İmralı’da yıllara yayılan düşünsel, zihinsel, fiziksel, politik ve ideolojik direnişi ve bir bütün olarak coğrafyanın ezilenlerine sundukları göz önünde bulundurulmalı. Bir yönüyle de bir politik vefa duygusu ile Sayın Öcalan’a yoldaşlık yapmanın, ona omuz vermenin yollarını aramak, bunu bir halklar mücadelesi ve günlük mücadelenin en temel parçası haline getirip, tarihe ve güne karşı özeleştirimizi vermeliyiz.
 
 HDK olarak Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü savunuyorsunuz. Uluslararası komplonun 26’ncı yılında, nasıl mücadele hattı izleyeceksiniz? 
 
İmralı tecridini artık parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Bu görevden hiçbirimiz kaçamayız ve tam tersine yüzleşmeliyiz. Tecrit politikaları ile sürekli olumsuz, sürekli negatif ve sürekli olmazı dayatan akılla karşı karşıyayız. Ama biz geçmişte daha büyük komploları boşa çıkardık ve daha da büyük direnişlerin içerisine girebiliriz. Bugün baktığımızda komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, şu unutulmamalı; O zaman daha büyük direneceğiz. Bir direniş geleneği mirasını devralmışız ve birçok zaman bu komployu direnişimizle boşa çıkarmışız. Bu mücadelenin yarattığı yüzlerce mevzi, kazanım var. Gerçekten kendisini bir dünya hareketine getirmiş bir hareket söz konusu. Bu mücadelenin içerisinde olan insanlar olarak, bugün daha fazla İmralı sistemi ile yüzleşmeli, lağvedilmeli ve Sayın Öcalan’ın fiziksel özgürlüğü başta olmak üzere önümüzdeki mücadele engellerinin aşılmasına dönük büyük bir kararlılık, büyük bir direniş çizgisinin geliştirilmesi yine bizim elimizde.
 
MA / İbrahim Irmak

Diğer başlıklar

05/10/2023
11:02 Mutfak tüpüne 30 TL zam
10:14 Libya’daki selde ölü sayısı 4 bin 333'e çıktı
09:59 Fidan’ın açıklamaları sonrası Hesekê’ye saldırı
09:42 Şahin’in cenazesi Erdîş’te toprağa verildi
09:20 Benzine 2 lira 10 kuruşluk indirim
09:18 Abdullah Öcalan’dan ‘Demokratik Anayasa Kongresi’ önerisi
09:16 ANKA-DER’de Kürtçe ders kayıtları başladı
09:15 Gençlerden çağrı: Uyuşturucu ve fuhuşu evimizden defedelim
09:14 12 Eylül belleği: Geçmiş Bugündür
09:13 Sınırdaki hendek ve duvarlar ihlalleri arttırıyor
09:12 Kobanê serhildanı: Neler yaşandı, kim ne dedi?
09:12 Bu mahalleye ulaşım bin liradan başlıyor
09:08 Siyasi saikler hasta tutukluların tahliyesine engel
09:06 Rojhilatlı kadınlar: Abdullah Öcalan özgür olmalı
09:04 Meclis’e komisyon çağrısı: İmralı ziyaret edilmeli
09:00 05 EKİM 2023 GÜNDEMİ
01:26 Şenyaşar’dan AKP sıralarına: Katliam yapanları korumayın
04/10/2023
23:03 ÖHD: İmralı tecrit rejimine son verilmesi talebine ses olun
22:20 Polis HPG’li Şahin’in cenazesini aileden kaçırdı
21:39 Merdan Yanardağ’dan ilk açıklama: Boyun eğmeyeceğim
20:50 Mazlum Abdi Hakan Fidan’ı yalanladı
19:50 Cizîr’de 15 dakikalık yağmur yolları çamura çevirdi
19:25 Katledilen Suriyelilerin dosyasında etkili soruşturma yürütülmemiş
19:11 Meclis Kurdistan ifadesini ‘kaba ve yaralayıcı’ buldu!
19:03 Yeşil Sol Parti’li Eren’den AİHM’in Abdullah Öcalan kararı hatırlatması
18:50 KHK eylemi 262'inci haftasında: Mücadeleye devam
18:36 Avukat Karakaş davasında görgü tanığı: Polis aracıyla çarptı ezmeye çalıştı
18:02 Necmettin Fendik davasında ATK raporları inceleyecek
17:26 Kobanê Davası: HDP, 12 Eylül’den kalma barajı yıktı
17:13 Nagihan Akarsel Cenevre’de anıldı
16:05 Garawand’ın aile bireylerinin telefonlarına el konuldu
15:54 Gazeteci Merdan Yanardağ tahliye edildi
15:47 30 yıllık tutuklunun tahliyesi 6 ay ertelendi
15:34 Türkiye, 'internetin özgür olmadığı ülkeler' listesinde geriye gitti
15:33 Fidan, Kuzey ve Doğu Suriye'yi hedef aldı
15:27 Akarsel mezarı başında anıldı
14:20 Doğu Karadeniz'de sel ve heyelan
14:10 Avrupalı parlamenterler: Özerk Yönetim, krizin çözümünde yer almalı
13:57 İzmir Barosu: Hayvanları şiddetten kurtaracak düzenlemeler yapılsın
13:11 Kobanê Davası: Kendilerini yalanlayan tanıkların beyanları mütalaaya konuldu
13:08 Ahmet Türk davası: Demokratik siyaset yaptığımız için yargılanıyoruz
13:00 Milletvekili Doğan'ın davasında 'yargılamayı durdurma' talebine ret
12:06 Noori'yi katleden erkeğe ağırlaştırılmış müebbet hapis
11:56 Gazeteci ve siyasetçilerin 'akademi' davası ertelendi
11:53 Hatay'da 4.0 büyüklüğünde deprem
11:43 İran'da rejim güçleri 16 yaşındaki genç kadına saldırdı
11:37 Özgürlük Yürüyüşü'nde 4'üncü gün: İktidar suç işliyor
11:02 Erdoğan'ın programları rahatsızlığı nedeniyle iptal edildi
10:44 Kırmızıgül: Nagihan yeniyi yaratmaktan korkmazdı
10:36 Jineolojî Dergisi: Nagihan'ın mücadelesi tüm dünyada yankılanıyor
10:32 Kadın cinayetinde 'haksız tahrik' indirimi onandı
10:22 3 günde 112 gözaltı
09:53 Giyadîn’in yeraltı suları hedefte
09:24 ABD Temsilciler Meclisi Başkanı McCarthy kendi partisinin oylarıyla görevden alındı
09:08 Amed’te mahalleli uyuşturucuya karşı örgütlendi
09:08 Verimi düşük bağ bozumu
09:07 Êlih kayyımı Buğday Pazarı'na göz dikti!
09:06 9 Ekim’e çağrı: Kitlesel sahiplenmeyle tecrit aşılır
09:05 Av. Erol: İmralı zaman makinasıdır, geleceğinizi gösterir
09:04 Uluslararası komplo: 25 yılda savaşa 720 milyar dolar harcandı
09:00 04 EKİM 2023 GÜNDEMİ
03/10/2023
23:11 3’üncü İzmir Uluslararası Mülteci Film Festivali başladı
23:07 Nagihan Akarsel için Kobanê’de anma töreni
22:39 Yeşil Sol Parti’nin Çanakkale’deki futbol turnuvası engellendi
22:07 Mêrdîn’de savcıdan kadına şiddet: Kamera kayıtları toplanmadı
21:28 Dilan Kortak davasında mahkeme görevsizlik kararı verdi
20:56 Durak, uzaklaştırma kararı ve şikayetlere rağmen katledildi
19:52 Nijerya’da Lassa salgınından 181 kişi hayatını kaybetti
18:55 EŞİK Meclis’te: Eşitlikten vazgeçmeyeceğiz
18:45 Kadınlar Birlikte Güçlü: Şüpheli şekilde yaşamını yitiren Kübra’ya ne oldu?
18:02 ‘Üniformalıların işlediği suçlara karşı sessiz kalmayacağız’
17:56 Yeşil Sol Parti: Savaştan beslenenlerin tehditleri yok hükmündedir
17:51 Muğlalılar, imar planının iptalini istedi
17:47 'Gençler özel savaş politikalarınıza boyun eğmeyecek'
17:43 Kobanê Davası’nda fotoğraflarla konuştu: Erdoğan’a hangi ceza istenecek?
17:17 Edremit'te moloz dökülen alanda yangın
17:01 Kadınlardan Uçar'a destek: İrademizdir
17:00 HDP eski Gençlik Meclisi üyesinin davası ertelendi
16:26 Kaldıraç okurları: Taciz ve tehdit ediliyoruz
16:01 Vartinis’te anma: 30 değil, 300 yıl da geçse unutmayacağız!
15:46 Tarım işçilerini taşıyan minibüs devrildi: 10 yaralı
14:58 MKGP’den Nagihan Akarsel için açıklama
14:52 Ayşenur Arslan serbest bırakıldı
14:48 İran saldırısında bir kolber katledildi
14:40 ‘Suruç için adalet’ istedikleri için tutuklanan iki kadın tahliye oldu
14:30 DAD: Canlarımız serbest bırakılmalı
13:57 İki üniversitede yemekhane zamlarına tepki
13:24 Skandal sözler eden İmam hakkında suç duyurusu
12:54 Gazeteci Ayşenur Arslan gözaltına alındı
12:46 Akın: Yeni anayasa için önce yol temizliği yapılmalı
12:07 Evde emniyete ait dinleme cihazı bulundu
12:06 Eylül ayında Rojhilat ve İran’da en az 463 gözaltı
11:57 'Özgürlük Yürüyüşü'nde 3'üncü gün: Zeytinlikler talan ediliyor
11:51 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından yeni görüşme başvurusu
11:15 Ankara eyleminde hayatını kaybedenlerin kimlikleri açıklandı
11:08 Kömür ocağında göçük: Bir işçi yaşamını yitirdi
10:56 Cumartesi Anneleri eylemine dönük polis şiddeti bilirkişi raporunda
10:43 DFG: 4 gazeteci tutuklandı, 268 habere erişim engeli getirildi
10:42 43 öğrenciye taciz davası: Tanık gelmedi, duruşma ertelendi
10:35 İzmir'de polis bir kadını katletti
10:34 Gözaltı protestosunda gözaltına alınan 10 kişi serbest
10:25 Dersim merkezli operasyonda 6 gözaltı
10:13 Sağanak yağış etkisini sürdürüyor
10:05 Ankara saldırısıyla ilgili 18 ilde 90'ı aşkın gözaltı
09:59 ENAG'ın enflasyon rakamı: Yüzde 95,33
09:23 Kayyımın ithal bürokratından geriye usulsüzlükler kaldı
09:13 ‘Çatışmada öldürüldü’ denilen taksicinin dosyası 6 yıldır gizli
09:12 Kayyım yıkımına karşı bir araya gelme daveti
09:09 Türkdoğan: İmralı’daki hukuk Türkiye’de ikili sistem yarattı
09:08 TJA, İstanbul’un 3 bölgesinde sahada olacak
09:07 Uluslararası komploya karşı özgürlük talebi
09:06 'Özgürlüklerin gasp edildiği ortamda yeni anayasadan bahsedilemez'
09:05 Kadınlar ‘jin, jiyan, azadî’ etrafında birleşti
09:04 'Tecrit topyekun mücadele ile kaldırılır’
09:00 03 EKİM 2023 GÜNDEMİ
08:56 Gazeteci Merdan Yanardağ'ın ilk duruşması yarın
02/10/2023
23:55 HPG’li Oğuz polis ablukasında defnedildi
23:49 Adana’daki iki belediyeden 13 kişi tutuklandı
20:21 Qoser’de bir kadın katledildi
20:10 Kürtçe basın toplantısı nedeniyle Öcalan hakkında tutanak tutuldu
19:46 İzmir’de okulda yaşanan tacize karşı suç duyurusu
19:30 Kuzey ve Doğu Suriye’nin aile hukuku tartışıldı
18:34 HPG’li Oğuz’un cenazesi polis tarafından kaçırıldı
18:32 Avukata şiddet uygulayan polisin dosyası Ağır Ceza’ya gönderilecek
18:09 Bedlîs’te su kesintisi nedeniyle okul ve cami kapatıldı
17:57 Nijer’deki askeri yönetimden Cezayir’in ‘arabuluculuk’ teklifine olumlu yanıt
17:53 Kobanê Davası: HDP’nin yaptığı çağrıyı BM de yaptı
17:22 Kadınlardan uzman çavuş tacizi protestosu: Sessiz kalmayacağız
17:05 Yılmaz Özalp sloganlar eşliğinde uğurlandı
17:05 Irak Cumhurbaşkanı Reşid: Türkiye’nin ihlalleri sivillerin ölmesine neden oluyor
16:56 TJA: İktidar üniformalı tecavüz faillerine alan açtı
16:47 30 yıl sonra tahliye olan Çalışır’a kitlesel ziyaret
16:24 Mêrdîn’de bir genç tutuklandı
16:21 Gözaltılara tepki: HDP ve Yeşil Sol Parti’ye saldıran iktidar, kumpas iktidarıdır
15:51 Sağlık emekçilerinden bakan’a: Sağlıkta şiddeti tweetle’mi önleyeceksiniz?
15:03 Kadınlar Nagihan Akarsel için BM ile görüştü
14:54 'Qers halkı kayyıma yerel seçimde cevap verecek'
14:43 Aydın'da bir günde 4 ÇED kararı
14:14 Gözaltına alınan siyasilerin soruşturmasında ‘gizlilik’ kararı
14:10 'Nükleer silah kullanma' davasında mütalaa verilecek
14:01 Nobel Tıp Ödülü sahiplerini buldu
13:59 'Can Atalay'a Özgürlük Yürüyüşü' ikinci gününde
13:32 Tahliye talebinin ret edilmesinden 2 gün sonra yaşamını yitirdi
12:55 4 vekilin dokunulmazlık fezlekeleri Meclis'te
12:04 İstanbul'da gözaltılar protesto edilecek
11:50 Çocuğa tecavüz davası: Sanık korucunun 'zorla kaçırdım' mesajı dosyada
10:39 Bangladeş'te dang humması salgınında can kaybı bini aştı
10:04 11 il için sarı ve turuncu kodlu uyarı
09:26 Xwebûn 'Her şey özgürlük için' manşetiyle çıktı
09:21 Akın: Krizlerin temelinde İmralı tecridi var