Karantina altındaki Özaydın: Küçük odalarda 15-20 tutuklu kadın kalıyor 2020-04-01 10:44:59   MARDİN - Tarsus’tan sevk edildiği Mardin’de koronavirüs nedeniyle karantina altına alındıktan sonra tahliye edilen Mazıdağı Belediye Eşbaşkanı Nalan Özaydın, karantina odasından yaşadıklarını anlattı. Özaydın, küçük odalarda 15-20 tutuklu kadının kaldığını aktardı.    Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutukluyken Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen, yerine kayyım atanan HDP’li Mazıdağı Belediye Eşbaşkanı Nalan Özaydın, Mardin Devlet Hastanesi’nde çekilen tomografi sonucunda “yüksek şüphe” ile koronavirüs (Kovid-19) tanısı konularak karantina altına alınmıştı. Avukatlarının dün yaptığı tahliye başvurusu üzerine Özaydın, Mardin Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği tarafından adli kontrol şartı ve ev hapsi konularak tahliye edildi. Mahkeme tahliyeye, "delillerin toplanmış olması", "Kovid-19 testinin pozitif çıkması" ve "tutukluluğunun cezaevinde tutulan diğer tutuklular için tehdit oluşturacağı" gerekçelerini gösterdi.    Özaydın’ın yapılan hızlı kit testi de pozitif çıkarken, boğazından alınan örnekler Diyarbakır’a gönderildi. Diyarbakır’dan test sonuçları gelene kadar doktorların uyarısıyla Özaydın’ın hastanede karantina altında tutulmaya devam edilmesine karar verildi.    Mardin Devlet Hastanesi’nde karantina altında olan Özaydın, yaşadıklarını telefon aracılığıyla Mezopotamya Ajansı’na anlattı.    KALP KRİZİ GEÇİRDİ   Kendisini çok iyi hissettiğini belirterek sözlerine başlayan Özaydın, astım ve panik atak hastası olduğunu belirterek, tahliyesinin öncesinde yaşananları “18 Mart’ta Tarsus Devlet Hastanesi’ne götürüldüm. Daha sonra ben cezaevine girince koğuşa girmeme izin vermediler. ‘Ateşin yüksek belirtilerin de var, seni hücreye almamız gerekiyor’ diyerek, hücreye aldılar. Normalde o gün hastaneye yatışım yapılacaktı, panik atağım nedeniyle. Daha sonra bir kararsızlık olduğunu, bir şeyler olduğunu anladım. Koğuştan birkaç kıyafetimi istedim. Adana’ya beni götürdüler, orada panik atağım nedeniyle hastaneye yatırılacağım. Ama oradaki heyet bir panik atak hastasının cezaevinde kalmaması gerektiği, kapalı bir yerin panik atak hastasına uygun olmadığı raporunu yazdılar. Raporu avukata da cezaevine vererek cezaevinde kalamamam gerektiğini söylediler. Çünkü ondan bir hafta önce de kalp krizi geçirmiştim” sözleriyle anlattı.    TARSUS’TA KOĞUŞA ALINMADI   Hastaneden taburcu edilmesinin ardından tekrar cezaevine götürüldüğünü ancak yine koğuşa alınmayarak tek başına tutulduğunu aktaran Özaydın, yaşananlar üzerine yaptıkları sevk başvurusunun kabul edildiğini söyledi. Tarsus’ta cezaevine geri götürüldüğünde koğuşa götürülmediğini, Mardin’de de doğrudan hastaneye getirildiğini belirten Özaydın, “Kan testimde korona çıktı. Yatışım da o yüzden yapıldı. Şu an bu nedenle hastanede yatıyorum” dedi.    CEZAEVLERİ ÇOK RİSKLİ   Sürecin kendilerini çok yıprattığını sözlerine ekleyen Özaydın, Kovid-19 tehdidi nedeniyle cezaevlerinde durumun çok riskli olduğunu söyledi. Cezaevinde küçük odalarda 15-20 kadının kaldığını belirten Özaydın, “15 kadın bir odada kalıyorduk. Ortam havasız, şartlar uygun değil, 65 yaş üstü anneler aramızda vardı. Kronik hastalığı olan arkadaşlarımız vardı. Panik atak hastaları vardı. Zaten doktorlar ve uzmanlar, kesinlikle o şartların uygun olmadığını, insan sağlığını tehdit ettiğini dile getiriyor. Bugün benim tahliyem panikatağım ve koronavirüs tehdidi nedeniyle oldu. Umuyorum ve istiyorum ki tüm arkadaşlarım bu koronavirüs ortada varken tahliye olurlar” diye konuştu.   MA / Ahmet Kanbal