Tek kişilik hücrede ayakta sayım 2020-01-29 09:16:55 ANKARA - Konya Ereğli T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu Hasan Muhammed İbiş, tek kişilik hücrede ayakta sayım uygulamasına maruz kaldığını bildirdi. Tek kişilik hücrede kalan İbrahim Sütçü’ye de hücre cezası verildi. Konya Ereğli T Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan tutuklu İbrahim Sütçü, ailesi aracılığıyla maruz kaldıkları insan hakları ihlallerini aktardı. Sütçü’nün kardeşi Sevim Sütçü, kardeşinin yaklaşık 4 yıldır Osmaniye Cezaevi'nde kaldığını ve 26 Eylül 2019’da Ereğli Cezaevi’ne sevk edildiğini belirtti.   Kardeşinin yaklaşık 4 aydır tek kişilik hücrede tutulduğunu belirten Sütçü, “Kardeşim sürgün edildiğinde o gün evi araması gerekiyordu, aramayınca cezaevini aradık ve kardeşimin orada olmadığını söylediler. Ancak başka bir bilgilendirme yapmadılar. O gün kardeşimin kaybolması bizde bir travma yarattı, girişimlerimiz sonucunda ancak Ereğli’ye sevk edildiğini öğrendik” dedi.   HÜCRE İÇERİSİNDE HÜCRE CEZASI!   Kardeşinin sosyal hiçbir etkinlikten faydalanmadığını, gazete verilmediğini dile getiren Sütçü, tek kişilik hücrede tutulduğunu belirtti. Kardeşinin cemaat yargılanması olanlarla aynı koridorda tutulduğunu ve günde sadece bir saat havalandırmaya çıkarıldığını dile getiren Sütçü, “İbrahim tek kişilik hücrede olmasına rağmen hücre cezası veriliyor. Kardeşim aynı zamanda iletişim cezası aldı ve iki hafta ondan hiçbir haber alamayacağız” diye belirtti.    KÜRTÇE MEKTUBA SORUŞTURMA   Kürtçe mektuplarının disiplin soruşturmasına neden olduğunu söyleyen Sütçü, “İbrahim’in her adımı disiplin cezası olarak dönüyor. Kardeşimin tek kişilik hücrede tutulmasını ise cezaevi idaresi ‘örgütleme yapacak’ diye götürmediğini açıklamış. Kardeşim Osmaniye’de iken fiziksel şiddete maruz kalıyordu, Ereğli Cezaevi’nde ise psikolojik şiddete maruz kalıyor” diye konuştu.    'KÜRT OLDUĞU İÇİN’   Anne Nazife Sütçü, “Oğluma hücre içerisinde hücre cezası vermişler. Oğlumun psikolojisinin bozulmasını istiyorlar. Osmaniye’de fiziksel şiddete maruz kaldı. Şimdide psikolojik şiddete maruz kalıyor. Kürt olduğu için baskıya maruz kalıyor” ifadelerini kullandı.   Oğlunun içinde bulunduğu durumu kendisini de olumsuz etkilediğini ifade eden anne Sütçü, “Bu ülkede adalet yok. Gençlere işkence yapıyorlar, devlet yok,  adalet yok. Cezaevlerinde bu kadar işkence olması normal mi? Günah değil mi? Adalet Bakanlığı’na başvurduk, İHD’ye başvurduk, bu ihlaller son bulsun” diye seslendi.   ÖHD RAPOR HAZIRLADI   Konya Ereğli Cezaevi'ne giden Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şubesi, hazırladığı raporda ailelerin iddialarını doğruladı. Avukatların İbrahim Sütçü ile yaptığı görüşme raporunda, şu ifadelere yer verildi: “Osmaniye T Tipi Hapishanesi’nden Ereğli’ye sevk edildiği, bu tarihten itibaren tek kişilik hücrede tecrit altında tutulduğu, koğuşa geçme taleplerinin keyfi şekilde reddedildiği, tek kişilik hücrede, günde sadece 1 saat havalandırmaya çıkma izni verildiği, sohbet, spor vb. herhangi bir sosyal faaliyetten herhangi bir şekilde yararlandırılmadığı,4 aydan fazladır tek kişilik hücrede olmasına rağmen keyfi bir şekilde hücre cezası verildiği ve bu hücre cezasının 20 Ocak’tan itibaren uygulanmaya başlandığı yapılan görüşmede tarafımıza ifade edilmiştir.”   ÇIPLAK ARAMADA DARP   ÖHD raporunda, Hasan Muhammed İbiş’in de tek kişilik hücrede tutulduğu ve hak ihlallerine maruz kaldığına yer verildi. İbiş’in 26 Aralık 2019’da Konya Ereğli Cezaevi’ne sevk edildiği ve girişte çıplak arama dayatıldığı, bunu kabul etmeyince görevli baş memur ve 3 personel tarafından ağır şekilde darp edildiği, arama sonrası baş memurun odasında ve hücrede kameraların görmediği noktalarda bu işkenceye devam edildiği, bu işkence sebebiyle vücudunun birçok yerinden yaralandığı belirtildi.   YARANIN KABUĞU DURUYOR   Yine raporda İbiş’in işkence sonrası 2 gün ayağa dahi kalkamadığı, vücudundaki yara izlerinin hala kapanmadığına dikkat çekilerek, olay üzerinden bir ay geçmesine rağmen İbiş’in sol dizinde olan ve kabuk bağlayan yaranın avukatlar tarafından da görüldüğü kaydedildi.   İbiş’in yaşadığı hak ihlallerine ilişkin raporda, şu ifadeler yer aldı: “Hapishane girişinde gerçekleştirilen bu işkence olayıyla ilgili olarak savcılığa şikayet dilekçesi göndermişse de kendisine bugüne kadar herhangi bir dönüş olmadığı, darp raporu almak istemesine rağmen bu durumun cezaevi idaresi tarafından engellendiği, tek kişilik hücrede tutulduğu, günde sadece 1 saat havalandırmaya çıkma izni verildiği, radyo ve gazete gibi iletişim araçlarından mahrum bırakılıyor.   TEK KİŞİLİK HÜCREDE AYAKTA SAYIM    Tek kişilik hücrede tutuluyor olmasına rağmen ayakta sayım dayatıldığı, bu duruma karşı çıktığı için çeşitli tarihlerde darp edilip ‘burası Osmaniye Cezaevine benzemez, Ereğli cezaevinin ne olduğunu göreceksin’ şeklinde tehdit edildiği, sohbet, spor vb. herhangi bir sosyal faaliyetten herhangi bir şekilde yararlandırılmadığı, Osmaniye Hapishanesi’nde verilen disiplin cezaları sebebiyle 1 yıldan fazla bir süredir ailesiyle görüşme yaptırılmadığı, tek kişilik hücreden koğuşa alınma taleplerinin keyfi bir şekilde reddedildiği ve mutlak şekilde tecride tabi tutulduğu görüşme esnasında tarafımıza ifade edilmiştir.”   MA / Berivan Altan