Açlık grevlerine dikkat çektiği için ilçe sınırları dışına çıkması yasaklandı 2019-09-11 09:06:24 İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması için Leyla Güven’in başlattığı açlık grevine dikkat çekmek amacı ile oturma eylemi yaptığı için gözaltına alınıp ardından ilçe dışına çıkmama yasağı verilen Devrimci Parti PM Üyesi Cansu İrem Kalender, olası ölümlere dur dediği için 4,5 aydır sosyal tecride uğradığını belirtti.     Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi  (HDP) Hakkari Milletvekili Leyle Güven öncülüğünde başlatılan açlık grevi eylemine dikkat çekmek amacı ile 17 Mayıs tarihinde Kadıköy Kalkedon Meydanında tek başına oturma eylemi yaparken gözaltına alınıp adli kontrol şartı ile serbest bırakılan Devrimci Parti Parti Meclisi (PM) Üyesi Cansu İrem Kalender, dört buçuk aydır Kadıköy ilçe sınırları dışına çıkamıyor.    ‘TECRİDİ PROTESTO EDERKEN TECRİDE UĞRADIM’   Getirilen ilçe dışına çıkmama yasağı ile birlikte sürekli polis tarafından takip edildiğini sözlerine ekleyen Kalender, bu yasağın nereye kadar süreceğinin belli olmadığını ifade etti. Getirilen yasakla birlikte rahat hareket edemediğini ifade eden Kalender, “İlçe sınırları içinde yolda yürürken polisler tarafından sözlü tacize uğruyorum. Burada bir kadının özel ve genel bütün hayatına karışma durumu var ve bu benim psikolojimi etkiliyor. Tecride karşı çıktım, tecridin kalkmasını talep ettim, bunu yaparken tam bir tecridin ortasında kaldım. Bu ay 2 mahkemem var. Biri Kartal’da biri Çağlayan’da. Sanık olarak gitmem gereken bu mahkemelere gidersem onların bana verdiği bu cezayı ihlal etmem gerekiyor” şeklinde konuştu.   ‘ÖLÜMÜMÜN SORUMLUSU KİM OLACAKTI?’   Getirilen yasağın kendisini birçok haktan mahrum bıraktığını söyleyen Kalender, “Nefes darlığı şikâyetinden acilen hastaneye gitmem gerekiyordu. Kadıköy’ün numune hastanesi Üsküdar’a bağlı olduğu için, denetim serbestlik cezamın olduğunu söylediğimde, burada tedavi olamayacağımı ve polise ihbar etmek zorunda kalacaklarını söylediler. Sağlık hakkım engellendi ve ben ciddi derecede hastayım. Hayatımı etkileyen bir şeyde, devlet bu cezayı veren hâkim ve savcıyı benim ölümümden sorumlu tutacak mıydı? Ki ben hükümlü değilim, iddianamem bile hazır değil” ifadelerini kullandı.   ‘İŞİDLİLERE BİZDEN DAHA ÇOK DEĞER VERİYORLAR’   Hak ve hukukun Türkiye’de olmadığını vurgulayan Kalender, “Daha önce İŞİD’li oldukları için yurtdışı yasağı almış insanlar ‘hacca gideceğim’ dedikleri için yasakları kaldırıldı. Ama ben sağlık, barınma, çalışma, sosyalleşme gibi bütün haklarımdan mahrum bırakılıyorum. Hiçbir silahlı örgütün üyesi veya mensubu değilim. Ben savaşın değil barışın çağrısını yaptım. Kimsenin kafasını kesmedim ya da buna niyet etmedim” diye konuştu.