İzmir’de ‘Tarım ve Sağlıklı Gıdaya Erişim’ konuşuldu 2019-07-18 23:50:26   İZMİR –İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kentin geleceğini İzmirliler ile birlikte planlama vaadini yerine getirmek üzere başlattığı İzmir Buluşmaları'nda bu kez "Tarım ve Sağlıklı Gıdaya Erişim" konuşuldu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in seçim öncesi verdiği vaatler arasında yer alan “kenti ortak akılla yönetme” vaadi kapsamında başlatılan İzmir Buluşmaları dizisinin ikincisi olan “Tarım ve Sağlıklı Gıdaya Erişim” konferansı düzenlendi. Kültürpark’ta düzenlenen etkinliğe Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer,  ilçe belediyesi başkanları, üretici ve tüketici kooperatifleri yöneticileri ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Konferansı açılışında konuşan Soyer, 100 gündür görevde olduklarını belirterek, İzmir’i diğer kentlerden ayıran en önemli özelliğin ortak akıl, ortak zeka, kolektif akıl ve kolektif zekayı ortaya koyma iradeleri olduğunu ifade etti. ‘TARIM VE TURİZM İZMİR’İN EN TEMEL İKİ EKONOMİK DİNAMİĞİ’ “Bundan sonra da böyle olacak” diyen Soyer, “Demokrasinin sadece, 5 yılda bir sandığa giderek oy kullanmak olmadığını, demokrasinin bir yaşam kültürü olduğunu biliyoruz ve bunun çok kıymetli olduğunun farkındayız. O nedenle İzmir gibi bir şehrin olağanüstü büyük potansiyelini ancak ortak akılla yakalayabiliriz. O potansiyelin yaratabileceği imkanları ortak akılla hayata geçirebiliriz. Aksi takdirde ‘ben en doğrusunu biliyorum’ ben en doğrusunu yaparım’ dediğimiz zaman o büyük potansiyel ıskalanır. Tam da bu nedenle bu şehirdeki yönetim anlayışının; katılımcı, ortak akılla şekillenecek bir model olmasını arzu ediyoruz. Bugün burada tarım başlığında, tarımın çok farklı paydaşlarıyla bir aradayız. Tarımın her alanında üretici veya tüketici olarak var olan, ekmeğini bundan kazanan kim varsa temsilcilerini buraya davet ettik. Burada bir beyin fırtınası yapacağız. Tarım ve turizm İzmir’in en temel iki ekonomik dinamiği… Bunun yanına sağlık, sanayi, enerjiyi eklemek mümkün ama tarım ve turizmin lokomotif olma özelliği var. Türkiye’de tarım politikalarıyla ilgili söyleyecek çok sözümüz olabilir, beğendiğimiz beğenmediğimiz noktalar olabilir ama biliyoruz ki yerelde başka bir tarım politikası geliştirmek mümkün” diye konuştu. ‘İZMİR ÖRNEK OLACAK’ Soyer, İzmir’de ortaya koyacakları politikaların diğer kentlere yol gösterecek, örnek model olacağını da ifade etti. Bunun mümkün olduğunu, bu heyecanı taşıdıkları için bugün burada olduklarını vurgulayan Soyer, şöyle devam etti: “Türkiye’nin tarım politikalarını tartışmak mümkün ama geldiğimiz bir sonuç var ki; Türkiye çok çeşitli tarım ürünlerini ithal etmek durumunda kaldı, bu tabloyu ortaya çıkaran gerekçeler anlaşılır değil. Büyük afetler, kuraklıklar nedeniyle ortaya çıkan bir tablo değil. Ekonomi ve tarım politikalarından dolayı ortaya çıkan bir sonuç var. İthalatı sürdürerek ithalatı bitiremezsiniz, sadece üretimi destekleyerek, üreterek, uluslararası arenada var olarak ithalatı engelleyebilirsiniz. Bunları yapmak mümkün! Bugün burada bir beyin fırtınası gerçekleştireceğiz. Formatımız şu şekilde olsun istiyoruz; 5 yılın sonunda herkes bulunduğu konum itibariyle nerede olmayı hedefliyor, bunu konuşalım istiyoruz. Üretici kooperatiflerimiz, hangi noktada bulunmayı arzu ediyor ve bu noktaya varmak için ne yapılması gerektiğini düşünüyor ve bu noktada büyükşehir belediyemizden beklentisi nedir... 5 yıl sonrasının hayalini kuralım, ortak hayal, ortak hedef çıkarmaya çalışalım. Farklı çıkarlar ve menfaatler olabilir ama ben ortak bir akıl ve hedef ortaya koyabileceğimize inanıyorum.” ‘MENEMEN’DE 500 DÖNÜM BUĞDAY EKECEĞİZ’ Konferansta bir katılımcının, “Seferihisar’daki Ata ekmeğimizin İzmir’in her yerine satılmasını istiyoruz” sözlerine de cevap veren Soyer, “Menemen’de 500 dönüm karakılçık buğdayı ekmeyi düşünüyoruz” diye konuşu. KADİFEKALE’YE KADINLAR İÇİN STANT Kadınların üretime katılması yönünde bir görüş gelmesi üzerine açıklamada bulunan Soyer, “Kadifekale’de 120 stantla kadınların ürünlerinin satabileceği bir pazar açıyoruz. Hepinizi de davet ediyoruz” dedi. Üretici kadınların yaşadığı sıkıntıların da dile getirildiği toplantıda, tarımda çalışan kadınlara yerel yönetimlerin kreş hizmeti sağlaması talep edildi ‘GENÇLİĞİN TARIMA TEŞVİK EDECEK ÇALIŞMALAR YAPILMALI’  Toplantıya katılan bir grup lise öğrencisi de, yerel yöneticilerin gençliği tarıma teşvik edecek çalışmalar yapmasını istedi. Tüketici kooperatifleri ise, tüketicinin sağlıklı ürün almak için elini taşın altına koymadığını belirtti. Sadece kooperatif ürünleri satın aldıklarını belirten tüketici kooperatifleri, sağlıklı ürünü bulmakta zorlandıklarından yakındı. Bir mobil uygulaması olan Hasat uygulamasının kurucuları da katılımcılar arasındaydı. Uygulamanın yürütücüleri, Hasat uygulamasıyla çiftçiden komisyon almadan lojistik hizmet verdiklerini ifade etti. Üreticilerin en önemli sorunlarından biri de bölgedeki ekolojik talanın tarıma yansımasıydı. Bir üretici tepkisini, “Sağlıklı gıdaya erişmek istiyorsak santrallere, madenlere karşı tavır koymalıyız” sözleriyle gösterdi. ‘TARIM ALANLARINI İMARA AÇMAYACAĞIZ Bir katılımcının tarım alanlarının korunması ile ilgili talebine yanıt veren Başkan Soyer, “Biz tarım alanlarını imara açmayacağız, koruma alanlarını imara açmayacağız” dedi. ‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ DAİRESİ KURULDU’ Tarımın geleceğinin tartışıldığı toplantıda önemli gündemlerden biri de iklim kriziydi. Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesinde İklim değişikliği Dairesi kurulduğunu ve çalışmalara başladığını da duyurdu. ÖNERİ VE ELEŞTİRİLER NOT ALINDI Toplantı boyunca Üretici ve tüketicilerin görüşlerini Tarım Daire başkanları Aysel Özkan ve Ertuğrul Günay’ın katılımcılardan gelen önerileri ve eleştirileri not aldı.