Eski Bakan Günay: Daha büyük uzlaşmalara ihtiyaç var 2019-07-11 09:10:05 İSTANBUL  - Kültür ve Turizm eski Bakanı Ertuğrul Günay, “AKP’den kopan her parçanın elbet bir ölçüde olumsuz etkisi olur. Ancak, büyük sonuç almak için sadece AKP’den kopanlara değil, daha büyük uzlaşmalara ihtiyaç olduğu inancındayım” dedi.    Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) kararıyla tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı seçiminin ardından AKP’de iç tartışmalar alevlendi. AKP’nin kurucularından Ali Babacan, partiye istifasını sunarak, yeni partinin startını verdi. Aynı zamanda tıkanan ve yürümeyen Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi de iktidar ve muhalefetin gündeminde.    AKP’nin 60 ve 61’inci hükümetlerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı yapan siyasetçi Ertuğrul Günay, İstanbul seçimini, CHP’nin bundan sonra ne yapması gerektiğini, AKP içindeki tartışmaları, yeni parti girişimleri ve HDP’nin ortaya koyduğu politikaları değerlendirdi.    ‘İKTİDARIN YENİLEBİLECEĞİNİ GÖSTERDİ’   23 Haziran İstanbul seçimi Türkiye’de sandıkta oy kullanarak iktidarın yenilebileceği, seçim yoluyla olumlu sonuç alınabileceği umudunun yeniden doğmasına yol açtığını dile getiren Günay, “Özellikle 1 Kasım 2015’den bu yana iktidarın seçim yoluyla değişmeyeceği yolunda bir önyargı oluşmuştu. İktidar çevreleri de bu karamsar önyargıyı beslemeye, kadermiş gibi benimsetmeye çalışıyordu. Bu karamsarlık yıkıldı. Bir anlamda demokratik yöntemlere güven tazelendi. İstanbul’un kaybının ne anlama geldiğini Erdoğan ‘İstanbul’u kaybedersek Türkiye’yi kaybederiz’ diyerek geçen yıl açıklamıştı. İstanbul, iktidar için önemli bir oy deposu olmanın yanı sıra önemli bir rant kaynağı idi. Bu kaynağın özellikle son yıllarda nasıl kötü kullanıldığının kamuoyuna yansıması sanırım AKP’ye oldukça pahalıya mal olacak” dedi.   ‘AĞIR BEDEL ÖDEME SÜRECİ’   Günay, 23 Haziran’ın ardından Cumhur İttifakı denilen AKP/MHP işbirliğinin, AKP için ağır bir bedel ödeme sürecine yol açtığını çarpıcı biçimde sergilediğini dile getirdi. Günay, “Kendi payıma, ittifak kurulurken, bunun MHP’yi bir süre için dağılmaktan kurtaracağını, ancak MHP politikalarının kuşatmasına girmenin AKP için ağır bedelleri olabileceğini yazmıştım. O nedenle sonucun öngörülebilir olduğunu söyleyebilirim” diye belirtti.    ‘DAHA BÜYÜK UZLAŞMA’   AKP içinde uzunca bir süredir dışa vurulmayan bir mutsuzluğun var olduğunu hatırlatan Günay,  “Partinin kuruluş ilkelerini, vaatlerini unutmayan izan ve vicdan sahibi birçok insan, gidişten rahatsız. Ülkenin durumu da ortada. O nedenle bu yakınmaların dışa taşması, yeni arayışlara ve oluşumlara yol açması doğal. Ancak, yeni oluşumlara niyetlenen, hele bu işlerin öncüsü olmaya kalkışan insanların, ülkenin bugün içinde bulunduğu sorunlardan birinci derece sorumlu olmaması da siyasetin doğal şartlarından biri” diye konuştu.    Günay, “AKP’den kopan her parçanın elbet bir ölçüde olumsuz etkisi olur. Ancak, büyük sonuç almak için sadece AKP’den kopanlara değil, daha büyük uzlaşmalara ihtiyaç olduğu inancındayım” dedi.    ‘SADECE CHP’NİN BAŞARISI DEMEK EKSİK’   “31 Mart ve hele 23 Haziran’ı sadece CHP’nin başarısı diye yorumlamak eksik ve giderek yanıltıcı olur” diye belirten Günay, şunları söyledi: “CHP bu süreçte muhalif ittifakın büyük partisi olarak önemli ve olumlu bir görev yaptı. İstanbul’da İmamoğlu ve Kaftancıoğlu’nun da alınan başarılı sonuçta payı büyük. Ancak asıl sonucu belirleyen AKP’nin ve özellikle Erdoğan/Bahçeli ittifakının duruşu ve söylemi oldu. Onların yaratmak istediği korku tablosuna karşı çıkan, her partiden, her çevreden herkesin oyuyla direnişi sonucu yarattı.” Günay, “Umarım ve dilerim ki, son beş yıldır sürdürdüğü edilgen tavırdan, iktidar dili ve kabulleriyle konuşmaktan vazgeçer; haksızlıklara sadece kendilerine dokunduğu zaman değil, başkalarına dokunduğu zaman da isyan ve itiraz eder” ifadelerinde bulundu.    ‘KÜRT KAMUOYU TÜRKİYE’NİN EN POLİTİK KESİMİ’   Son seçimlerde Kürt seçmenin tavrını da değerlendiren Günay, şunları dile getirdi: “Kürt kamuoyu şu anda Türkiye’nin en politik kesimi; siyasal bilinç düzeyleri toplumun birçok kesimine göre hızla gelişiyor. Olayları yaşadıkça her şeyin daha anlaşılır biçimde yerine oturduğunu görüyorlar. Terör ve şiddet eylemlerinin eşit yurttaşlık mücadelesinin önünü açmak yerine otoritenin işine yaradığı, o nedenle demokrasinin herkes için vazgeçilmez bir yaşam ortamı olduğu bilinci derinleşiyor. Bu bilinç,  31 Mart ve 23 Haziran’da demokrasi umudunun artmasına büyük katkı yaptı. İktidarın da, muhalefetin de Kürt yurttaşlarımızın tutumunun Türkiye demokrasisinin kaderinde çok etkili bir güç olduğunu unutmaması gerekiyor. Partilerin seçimden seçime oy avcılığı kurnazlıklarından vazgeçip, Türkiye demokrasisinin düze çıkması için çoğulculuk ve eşitlik temelinde içtenlikli politikalar üretmesi şarttır.”    ‘HDP’NİN STRATEJİSİ OLUMLU VE YARARLI’   HDP’nin önümüzdeki süreçte “Demokratik İttifak anlayışı” kapsamında “Demokratik uzlaşı”, “özgür siyaset” ve “evrensel hukuk” üçlü sacayağına dayalı bir “üçüncü yol” politikasına dair de konuşan Günay, şunları söyledi: “HDP’yi baştan beri önemsiyorum. Kürt siyasal hareketinin şiddet ve terörle anımsanması yerine, seçilmiş milletvekillerince TBMM’de temsil edilmesi Türkiye için bir umuttur. Ne yazık ki uzun bir süredir bu demokratik diyalog olanaklarının değeri bilinmedi. Umarım artık bu körlükten vaz geçilir. HDP’nin ‘demokratik uzlaşı’ , ‘özgür siyaset’ , ‘evrensel hukuk’ başlıklarında yeni bir yol önermesi de olumlu bir adım. Bu adım atılırken siyasette terör ve şiddet yöntemlerinin de ‘ama’sız mahkum edilmesi bazı karalamaları önler, işi kolaylaştırır, ‘demokratik uzlaşma’ yanlılarının elini güçlendirir. Önerinin bu çerçevede genişletilmesini olumlu ve yararlı bulurum.”   Türkiye’de bir erken seçimden söz etmenin erken olduğunu sözlerine ekleyen Günay, şöyle dedi: “Ancak, iktidarı ciddi biçimde rahatsız edecek yeni oluşumların ortaya çıkması halinde her zaman böyle bir hamle beklenebilir.”    MA / Yasin Kobulan