Erdoğan hakim ve savcılara adaletten bahsetti 2019-05-22 16:34:07   ANKARA - Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcısı Kura Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hiçbir yargı kurumu ve mensubu siyasetçinin, şahsın çıkarına göre karar vermekle mükellef değildir, şahsım da dahil" dedi.     AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcısı Kura Töreni’nde konuştu. Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı (İBB) seçimini iptal etme kararı sonrasında YSK’deki hakimlere eleştirilerde bulunan CHP'ye sert sözlerle yüklenerek, "Bunlar öyle ileri gittiler ki bir küfretmedikleri kaldı; çete yaftasıyla hedef gösterilerek yapılan eleştirinin adı densizliktir, ahlaksızlıktır” dedi.    'İHTİYAÇ DUYULAN EN ÇOK BEKLENEN ADALETTİR'   Erdoğan, kendisini dinleyen hakim ve savcılara da adalet ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. "İhtiyaç duyulan en çok beklenen adalettir" diyen Erdoğan, "Dünya beşten büyüktür çağrımız var. Aslında bu bir adalet arayışının gereğidir. Çünkü şu anda dünyanın beşten büyük olmadığını iddia eden ve dünyayı bir ülkenin iki dudağı arasına mahkum eden bir anlayış, bir yapı adil bir yapı olamaz. BM'de 196 ülkenin içinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi 15 geçici üyeyle adeta dünyaya adalet dağıtıyorlar. Yok böyle bir şey. Orada adalet yok. Şu anda Arakan'da, Libya'da, Filistin'de, Kudüs'te adalet mi var? Adalet dağıttığını söyleyenler sadece insanlığa nasihat çekerek insanlığı kandırıyorlar. Nice zulümlerin sebebi olan uluslararasındaki sistemsizliğe karşı dünyadaki tüm mazlumların sesi olarak adalet arayışımızı dile getiriyoruz” şeklinde konuştu.    ‘ADALET SARAYLARINI KURDUK'   "Son 17 yıldır insan kaynağından mevzuatına, infazına kadar her alanda adalet teşkilatımızı geliştirmeye, güçlendirmeye çalıştık" diyen Erdoğan, kendilerinden önce adaletin merdiven altında dağıtıldığını ve kendileri ile birlikte bu durumun ortadan kaldırıldığını iddia etti. Erdoğan devamla şunları aktardı:    "Yargı kurumlarımızı hakiki manada millet adına karar veren ve devleti için çalışan bir yapı haline getirmek için büyük mücadeleler verdik. Zihinlerini sapkın ideolojilere, çıkarlara kiralamış olanların adalet dağıtması mümkün değildir. Bu meslek sadece hakka, hukuka adanmışlığa izin verir. Adaletten sapanların akıbeti yine hukuk içinde hesap vermektir. Biz olmazsak bu sistem çöker edasıyla, milletimizin başına musallat olanlar karşılarında her biri adalet savaşçısı olan hakim ve savcılarımızı bulmuşlardır. Kendilerine demokrasimize ve milli iradeye karşı saldırıları meşrulaştırma, yönetme misyonu biçenler bu kutlu çatı altından birer birer temizlendi. Bu işi yapanlar, temizleyenler de yine yargı kurumlarımızdır.    TÜRKİYE ÇETELERDEN ÇOK ÇEKTİ    Türkiye geçmişte meşrebine göre adalet uygulayan çetelerden çok çekti. Ülkemizin bir daha o kötü günlere geri dönmesine asla izin vermeyeceğiz. Ama şunu da bileceğiz ki, şeriatın kestiği parmak acımaz sözündeki adalete mutlak teslimiyeti sağlamanın yolu işimizi hakkıyla yapmaktan geçiyor. Şeriata yani hukuka olan bağlılığı ne derece güçlü tutarsak geleceğimize o derece güvenle bakabiliriz. Hiçbir yargı kurumu ve mensubu siyasetçinin, şahsın çıkarına göre karar vermekle mükellef değildir. Buna şahsım da dahildir. Sizlerin tek görevi demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye'de adaletin devam etmesini sağlamaktır."