Açlık grevindeki Sertkal: Son nefesimize kadar mücadele edeceğiz 2019-05-22 10:46:00 VAN - Kandıra Cezaevi’nde 82 gündür açlık grevinde olan Musa Sertkal, gönderdiği mesajında “Bizler açlık grevinde can verirken bile 'halkına borçlu' diyen bir mücadelenin tarihinden gelen hükümlü ve tutuklular olarak son nefesimize kadar mücadelemizi dört duvar arasında da olsa sürdüreceğiz" dedi.   2004 yılında tutuklanı,p, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Musa Sertkal, 15 yıldır cezaevinde. Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Sertkal, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlanması talebiyle binlerce tutuklu gibi açlık grevinde.    1 Mart’tan bu yana açlık grevinde olan Sertkal, ailesi aracığıyla kamuoyuna mesaj gönderdi.    ‘TECRİT KIRILANA KADAR EYLEM DEVAM EDECEK’   Mesajında açlık grevindeki siyasi tutukluların kararlılığına dikkat çeken Sertkal, "Türkiye cezaevlerinde bulunan binlerce siyasi tutuklu ve hükümlünün girdiği açlık grevi eylemi, Kürt halkına ve en başta da Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'a dönük tecrit kırılana kadar devam edecektir. 14 Temmuz 1982 tarihinde Diyarbakır zindanında başlayan açlık grevleriyle nasıl Esat Oktay Yıldıran gibi Gestapo işkencecilerin eliyle yürütülen faşist zihniyet yenildiyse; bugün aynı ruhla Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kırılacak ve ne olursa olsun son muhteşem olacak. Bizler açlık grevinde can verirken bile 'halkına borçlu' diyen bir mücadelenin tarihinden gelen hükümlü ve tutuklular olarak son nefesimize kadar mücadelemizi dört duvar arasında da olsa sürdüreceğiz" dedi.   ‘ÖLÜMLERİ GÖRMEK İSTEMİYORUZ’   Annesi Fatma Sertkal ise, açlık grevindeki oğlu ve diğer tutuklular konusunda kamuoyuna ve TBMM'ye çağrıda bulundu.   Ölümlerin yaşanmaması için bir an önce tecrit konusunda adım atılması gerektiğini söyleyen anne Sertkal, "Oğlum 15 yıldır tutuklu ve ömür boyu hapis aldı. 2012 yılındaki açlık grevinde de oğlum yine binlerce arkadaşıyla barış gelsin diye açlık grevine girdi. Bugün yine barış gelsin diye binlerce siyasi tutuklu cezaevinde. Biz bu ülkede kimsenin ölmesini istemiyor ve barışın gelmesini istiyoruz" dedi.