HDP'li Güzel Kortak'ın cenazesinin camide yıkanmasına izin verilmemesini sordu 2019-05-20 18:40:54   DİYARBAKIR - HDP Milletvekili Semra Güzel, HPG’li Nevaf Kortak'ın cenazesinin camide kadrolu imam tarafından yıkanmasına izin verilmemesini İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sordu.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, Dersim'de çıkan bir çatışmada yaşamını yitiren HPG’li Nevaf Kortak'ın cenazesinin getirilerek Bismil'de defnedilmek istenmesi üzerine götürüldüğü camide kadrolu imam tarafından yıkanmasına izin verilmemesine ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması istemiyle Meclis’e soru önergesi verdi.    Soru önergesinde Kortak’ın cenazesini Malatya Adli Tıp Kurumu’ndan teslim alan ailenin, Diyarbakır'a yaptıkları dönüşte yol boyunca birçok kez durdurulmasını ve her defasında Genel Bilgi Taraması  (GBT) yapılarak cenaze tabutunun açılmasıyla cenazeye ve acılı aileye saygısızlık yapıldığını belirtti.    Soru önergesinde, yol boyunca keyfi uygulamalardan dolayı ailenin Diyarbakır’a geç ulaştığını ve söz konusu engellemelerin devam ettiğini ifade eden Güzel, "Cenaze işlemlerini dini inançlarına uygun bir şekilde yapmak için cenazeyi camiye götüren aileye kolluk güçleri ‘Cami devletin camisidir. Kesinlikle burada yıkamanıza izin vermeyeceğiz. Buradaki kadrolu imamların cenazeyi yıkamasına izin vermeyeceğiz. Cenazeyi yıkamasını bilen varsa o yıkasın. Bir slogan dahi attığınız durumda cenazeyi sizden alacağız ve defin etmenize izin vermeyeceğiz!’ şeklinde tehditte bulunmuştur. Uygulanan baskı ve tehdit nedeniyle çocuklarının cenazesini dini inançlarına tam olarak uygun bir şekilde defin edemeyen aile, polis baskısı altında defin işlemini insanlık dışı, zorlayıcı koşullarda gerçekleştirmiştir. Ailenin çocukları için camide kurmak istediği taziyeye izin verilmediği gibi  kendi kiraladıkları bir depoda dahi taziye kurmalarına izin verilmemiştir. Tüm bu engellemeler nedeniyle acılı aile evlerinin avlusunda taziyeleri kabul etmek zorunda kalmıştır" ifadelerini kullandı.    Güzel, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Soylu'nun yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:    "* Toplumsal açıdan büyük infiale neden olan, hukuku ve kültürel değerleri ayaklar altına alan bu uygulamalardan bakanlığınızın birinci derecede sorumlu olduğunun farkında mısınız?   * Cenazelerini alan ailenin yol boyunca durdurularak GBT yapılmasının gerekçesi nedir?   * Acılı ailenin gözleri önünde tabutun arama adı altında defalarca kez açılıp kapatılmasını nasıl açıklıyorsunuz?   * Cenazelere ve ailelere yönelik işkence boyutuna varan bu uygulamaların toplumsal barışı tehdit ettiğinin farkında mısınız?    * Taziyelerin engellenmesinin yasal karşılığı nedir?   * Cami imamlarının hangi cenazeleri yıkayıp hangilerini yıkayamayacağına ilişkin yasal bir düzenleme var mıdır?    * Cenazenin camide yıkanmasının engellenmesi yönünde bir talimatınız var mıdır? Böyle bir talimat yoksa bu keyfi uygulamalarda sorumluluğu bulunan kolluk güçleri ve ilgili yetkililer hakkında idari bir soruşturma başlatacak mısınız?   * Ailelere, mevcut durum hakkında gerekçeleri ile birlikte bir açıklama yapacak mısınız?   * Cenazelerin defin ve taziye işlemlerinin bu denli insanlık dışı düzeyde zorlaştırılması özel bir politikanın sonucu mudur?"