Van’da ihraç edilen imamlar Meclis gündeminde 2019-04-15 16:50:21 ANKARA - Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, 100’e yakın imamın, Van Müftülüğü tarafından oluşturulan “Gizli Tanık Komisyonu” ndaki imamların “fişlenmesi” sonucu ihraç edildiği yönündeki iddiaları Meclis gündemine taşıdı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili ve Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu, Van’da görev yapan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (Dİ-VES) üyesi imamların, Van Müftülüğü tarafından oluşturulan  "Gizli Tanık Komisyonu"ndaki imamların ifadeleri ile ihraç edildikleri yönündeki iddiaları Meclis gündemine taşıdı.   Gergerlioğlu, basına yansıyan ve çeşitli tarihlerde 100’e yakın imamın “fişlenmesi” sonucunda ihraç edildiği yönündeki habere önergede yer verdi.   Gergerlioğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:   "* Sabit Deniz adlı şahsın 30.11.2018 tarihli, 76781503-099-3858 sayılı dilekçesine Van İl Müftüsü Nimeulah Arvas imzalı dilekçeye cevaben ‘...göreve iade edilmeniz de müftülüğümüzce herhangi bir sakınca bulunmadı...’ denilmesine rağmen, neden görevine iade edilmemektedir? Buna benzer durumda olan kaç kişi vardır?   * Van Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nun 20.02.2018 tarihli, 2017/13279 sayılı CBS Soruşturma Dosyası ile şüpheli Sabit Deniz hakkında  'kovuşturmaya yer olmadığına' dair  karar verilmesine rağmen, neden görevine iade edilmemektedir? Buna benzer durumda kaç kişi vardır? Bu kişilerin işlerine iadesi konusunda çalışma var mıdır? Var ise ne aşamadadır?   * Beraat alan ve kavuşturmaya yer yoktur denilen toplam kişi sayısı kaçtır?   * Ali İnan adlı şahsın, 17.09.2018 tarihli Diyanet İşleri Başkanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına hitaben yazdığı dilekçe ile 18.04.2017 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığı 1181 sicil numaralı müfettişe vermiş olduğu ifade ile ismini verdiği bütün şahısların masum olduğunu, o anki ruh hali ve ilçe müftüsünün yönlendirmesi ile haksız yere kişileri suçlu olarak itham ettiğini beyan etmiş olmasına rağmen, neden bu kişiler işlerine iade edilmemektedir? Bu kişilere iftira attığı belirtilen kişi ya da kişiler hakkında işlem yapılmış mıdır? İşlem yapılmadı ise neden yapılmamıştır? İşlem yapılmış ise hangi aşamadadır?   * Önceki dilekçesinde asılsız beyanda bulunması için söz konusu şahsı yönlendiren ilçe müftüsü hakkında işlem yapıldı mı? İşlem yapıldı ise soruşturma hangi aşamadadır? İşlem yapılmadı ise neden yapılmamıştır? Neden özellikle bu şahıslar hakkında beyanda bulunması için yönlendirme yapmıştır?   * Diyanet İşleri Başkanlığı Müfettişlerince 20.04.2017 tarihinde Van-Edremit Müftülüğünde alınan ifadeye dayanılarak, Bir kişinin KESK-DİSEV üyesi olması sola meyilli olması demek midir? Sola meyilli olmak suç mudur? * KESK-DİSEV sendikasına üye olan biri hangi gerekçe ile HDP’ ye meyilli ve HDP sempatizanı olarak ifade edilmektedir? Legal bir parti olan HDP' ye meyilli olmak suç mudur?   * Ahmet Gülaçar adlı şahsın 25.04.2017 tarihinde Van ilinde Diyanet İşleri Başkanlığının 1181 sicil numaralı müfettişe verdiği ifade üzerine kişilerin ihraç olmasına neden olmuştur. Sonrasında Van 1. İdare Mahkemesi’ne gerçeği yansıtmayan beyanları yüzünden ihraç olduğunu belirtmiş olmasına rağmen, söz konusu bu şahıslar neden görevlerine iade edilmemiştir? Söz konusu ifadesi ile kişilerin ihracına neden olan Ahmet Gülaçar hakkında bir işlem yapılmış mıdır? Bu kişinin neden yalan beyanda bulunduğu öğrenilmiş midir? Her hangi bir işlem yapılmamış ise neden yapılmamıştır?    * Söz konusu şahıslar hakkında İpekyolu İlçe Emniyet Müdürlüğünün 25.04.2017 tarihli ve 43564928-69513-(12511)-2017/4 yazılı yazısında; Hakim Ay, Ömer Şaybak, Abdullah Dakak, Sait BEYAZ ve Veysi Demir’in herhangi bir terör örgütü ile ilişkili bir bilgi ve belgeye ulaşmadığını bildirmiştir. Buna rağmen bu kişiler neden ihraç edilmiştir?   * 24.04.2017 tarihinde 1168 sicil numaralı diyanet işleri müfettişine vermiş olduğu ifadenin hakikati yansıtmadığını ve söz konusu Sami Caniş, Mehmet Kayalı, Umut Rojhar Gür kişileri haksız yere ifade verdiğini ve bu yüzden vicdanen rahatsız olduğunu belirtiği halde neden bu kişiler görevlerine iade edilmemiştir? Bu şahısların atılmasına neden olan sonrada vaz geçen Şefik Say hakkında bir işlem yapılmış mıdır? Bir işlem yapılmışsa hangi aşamadadır? İşlem yapılmadı ise neden yapılmamıştır?   * Çetin Alagöz hakkında verdiği ifadeleri gerçeği yansıtmadığı için Van 3. İdare Mahkemesine sırasıyla Haydar Tarikli, Müslüm Sezer, Hasan Yavaç ve Sabahattin Demir ya söz konusu şahıs hakkında ifade vermedikleri ya da yanlış beyanda bulunduklarını bildirmelerine rağmen, bu kişi neden görevine iade edilmemektedir? Bu konuda yalan yanlış beyanda bulunan kişiler hakkında bir işlem yapılmış mıdır? İşlem yapılmamışsa neden yapılmamıştır?   * Van 1. İdare Mahkemesine 05.09.2018 tarihinde verdiği ifade ile Diyanet İşleri Başkanlığı 1181 sicil numaralı müfettişe verdiği ifadenin gerçeği yansıtmadığını ifade etmiştir. Kendisinin de KHK ile ihraç olduğu ve şeker hastası olduğu için sağlıklı bir ifade vermediğini beyan etmiştir. Buna rağmen hakkında ifade verdiği kişiler neden işlerine iade edilmemiştir? Bu yanlış beyanda bulunan şahıs hakkında bir işlem yapılmış mıdır?”