Açlık grevindeki Temel: Newroz'daki çığlık her yere ulaştı

2019-03-22 15:38:26


	DİYARBAKIR - Newroz ruhunun sürdüğünü vurgulayan açlık grevi eylemcisi HDP Van Milletvekili Tayip Temel, “Newroz, dün Leyla’nın ve açlığa kendini yatırmış binlerce bedenin sesiydi, Zülküf Gezen’in çığlığıydı. Bu ses ulaşabildiği her yere ulaştı” dedi.

	 

	Diyarbakır’da “Mutlaka kazanacağız tecridi kıracağız” şiarıyla düzenlenen tarihi Newroz’a, yüz binler katıldı. Yurt içi ve yurt dışından birçok kurum ve kuruluş temsilcisinin katıldığı Newroz’da, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 3 Mart’tan beri Diyarbakır il binasında süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde olan HDP milletvekilleri Tayip Temel, Murat Sarısaç ve Dersim Dağ da halkı selamladı. Açlık grevindeki milletvekillerinden Tayip Temel, Newroz’a ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulundu.

	 

	‘ZÜLKÜF GEZEN’İN ÇIĞLIĞIYDI’

	 

	Dünkü Newroz’un 90’lı yıllardaki direniş ruhuna benzer olduğuna dikkat çeken Temel, şunları söyledi: “Dünkü Newroz’da, 90’lardaki engel, zulüm ve yasak tanımayan ruhu gördük. Newroz direnişti. Leyla’nın, Nasır’ın binlerce tutsağın ve dünyanın dört bir yanına yayılan açlık grevi direnişiydi. Aslında haykırılan tek şey; bu halka bir kez daha tecridi, zulmü, yasağı ve kimliksizliği kabul etmeyeceğini en yüksek, en görkemli biçimde haykırdı. Halk, duymak istemeyen, kulağını tıkayan ve bir şekilde bunu yok sayanlara, sesini ulaştırdı. Eminim, duymak istemeyen bu sesi duymak zorunda kaldı. Newroz, dün Leyla’nın ve açlığa kendini yatırmış binlerce bedenin sesiydi, Zülküf Gezen’in çığlığıydı. Bu ses ulaşabildiği her yere ulaştı” diye konuştu.

	 

	‘AÇLIK GREVİ DÜNKÜ NEWROZ İLE ZİRVELEŞTİ’

	 

	Kürtlere karşı topyekün bir saldırı dalgasının olduğunu belirten Temel, bu saldırının öncülüğünü de AKP-MHP ittifakının yaptığını söyledi. Rojava’dan Kürdistan’ın tüm illerine kadar bir dayatma politikasının dayatıldığını dile getiren Temel, Kürtlerin kazanımlarının ortadan kaldırılmasına dönük yürütülen politikalara dikkat çekti. “Kürtlere karşı, imha ve inkar siyaseti yeniden güncelleniyor” diyen Temel, şunları söyledi: “Buna karşı yürütülen en görkemli direniş, dünkü Newroz’du. 4 ayını geride bırakan açlık grevi direnişi, Newroz ile zirveleşti. Gerçekten de Kürdistan yok diyen ve ismini inkar eden, Kürtleri başka bir ülkeye sürmeyi sürekli bir propagandaya dönüştüren iktidar, dünkü haykırışı görmüş ve duymuş olması lazım. O ses onların kulaklarını tırmalar. O ses onları rahatsız eder. O sesi duymak istemezler ve duymamak için de ellerinden gelen her şeyi yaparlar ve yaptılar. Ama buna rağmen dünkü heybetli Newroz kutlaması, en sağır, görmez gözü ve umursamaz zihniyeti bile aslında titretircesine kendine getirme gücüne ve kudretine sahiptir. Dünkü ses öyle bir sesti.”

	 

	‘SÖZLEŞME VE KARARLAŞMA NEWROZ’UYDU’

	 

	İmha ve inkar politikalarına karşı milyonların yüksek bir sesle “tecridi kıralım” mesajını verdiğini vurgulayan Temel, “Bu mesaj, herkese çok ciddi bir mesajdı. Yeniden kendi pozisyonunu değerlendirme imkanı verecektir. Bu kaçınılmazdır” şeklinde konuştu. Temel, şöyle devam etti: “Dün, devlet güçleri Kürdistan ve Türkiye metropollerinde katılımı engellemek için akla gelebilecek her türlü yönteme başvurdu. Ona rağmen milyonların alanları hınca hınç doldurup kendi üzerlerine uygulandığını düşündükleri tecride karşı görkemli katılımla Newroz’u kutlamış olmaları, aslında 2019 Newroz’unun yeni bir sözleşme ve kararlaşma olduğunu gösteriyor. Bu kararlaşma, 2019 Newroz’u tüm Newrozlar gibi bir amaca ve şiara bağlı olarak tekrardan toplumun tümünü Kürdistan’daki halkın tümünü sözleşmeye ve kararlaşmaya çağrı gibi oldu. Bu kararlaşma şudur. Meydanlardaki en önemli slogan ‘tecridi kıracağız ve mutlaka kazanacağız’ idi. Öcalan bu halk açısından ne anlam ifade etti. Bu halk, İmralı tecridini bir topluma uygulanan faşizan uygulamaların tümü olarak ele alıyor. Başlangıç olarak ele alıyor. Dolayısıyla dün meydanlarda şunu gördük. Tecrit bu topluma uygulanan hukuksuzluk, küçümseme ve aşağılama yöntemidir. Ve bu toplum bunu kabul etmiyor, tanımıyor ve ortadan kaldırılması için her türlü engeli ve engellemeyi boşa çıkaracak kudrete sahip olduğunu da gördük” şeklinde konuştu.

	 

	‘FARKLILIKLAR VARDI’

	 

	Kürt ittifakı partilerinin de Newroz’a katıldığını hatırlatan Temel, Kürt partileri arasındaki ittifakın tarihi bir adım olduğunu vurguladı. Dünkü Newroz’da bu tarihi birlik ruhunun damgasını vurduğuna dikkat çeken Temel, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Newroz alanı rengarenkti. Flamalar, düşünceler, bayraklar, dil ve konuşmacıların tespit ettiği konular rengarenkti. Ama tek bir ortak hassasiyet vardı, Kürt halkının varlığı, kazanımları büyük bir tehdit altında ve dolayısıyla bunun karşısında bir olma ve birlikte hareket etme düşüncesi hakimdi. Bu çok farklı ve anlamlı kıldı Newroz’u. Aslında neredeyse bütün Kürdistani fikirler ve düşünceler meydandaydı.

	 

	NEWROZ RUHU SÜRÜYOR

	 

	Kendini ifade etme şansı buldu. Kendini gerçekleştirme şansı buldu. Bu birlik ve bütünlük ruhu aslında 31 Mart seçimlerine damga vuracak kadar güçlü ve etkili olacaktır. Çünkü, Newroz sürüyor. 21 Mart da kutlandı. Büyük bir coşkuyla milyonlar meydanlara aktı. Ama Newroz’un ruhu, çığlığı ve haykırışı sürüyor. 31 Mart’ta Newroz ateşini sandıklara kadar ulaştıracak bu halk. Bunun da mesajını verdi. Newroz’da gürleşen o direniş ruhu ve ateşi, 31 Mart’ta o kayyumları ve bütün Kürdistani değerleri kendisine bir şekilde düşman ilan ettiği o zihniyeti, kesinlikle ama kesinlikle sandığa gömecek. Ve büyük bir zaferle taçlandıracak. Newroz ateşi 21 Mart’ta yakıldı ve 31 Mart’ta da mutlak bir zafer ve başarıyla taçlandıracak. Kesinlikle yakındır, dünkü tecridi kıracağız ve mutlaka kazanacağız şiarı ve çığlığı da mutlaka ve mutlaka zafere ulaşacaktır.”

	 

	MA / Mehmet Şah Oruç