‘Asgari ücret zammını misliyle geri alıyorlar’ 2019-01-02 09:10:49 DİYARBAKIR - Asgari ücrete yapılan 417 TL’lik zamma rağmen; ekonomik kriz, kurdaki artış ve enflasyonun yükselmesi yurttaşların daha fazla fakirleşmesine neden olurken, aileler zamlı asgari ücretin ev giderlerini karşılamaktan uzak olduğunu belirtiyor. Ekonomik krizle birlikte resmi rakamlara yüzde 25’lere çıkan enflasyon, en çok yoksul kesimleri etkiledi. Asgari ücretin, 2019 yılı için 26,05’lik artışla 2 bin 20 TL yapılması, TL’nin dolar karşısında erimesi ve beraberinde gelişen ekonomik kriz nedeniyle yurttaşları tatmin etmedi. 417 TL’lik artışa rağmen yurttaşların alım gücü, geçtiğimiz 2018’in ilk aylarında 1,603 TL’lik asgari ücrete göre daha fazla düşerken, asgari ücrete yapılan zammı Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde ikamet eden Üstündağ ve Oydu ailelerine konuk olarak sorduk.    ‘HEVESİMİZ KURSAĞIMIZDA KALDI’     Bağlar 5 Nisan Mahallesinde sobalı bir evde oturan 3 çocuk annesi Gülten Üstündağ, yaşadığı sıkıntıları, belediyeye (Bağlar Belediyesi) kayyum atandıktan sonra eşinin hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarılmasıyla anlatmaya başlıyor.  Diyarbakır’da iş imkanı olmadığı için eşinin İstanbul'da asgari ücretle bir işe girdiğini dile getiren Üstündağ, asgari ücretle kır kanat geçirdiklerini, yapılan zammın ise ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini ifade etti. Daha önce bir asgari ücretin bir 600 olduğunu ama zamların bu kadar olmadığını anlatan Üstündağ, “Yani zam olacak dediler, gerçekten sevindik, 2 bin olacağını duyunca hevesimiz kursağımızda kaldı, çünkü ay sonunda yine borçlu çıkıyoruz” diye konuştu.    ‘ZAMMI MİSLİYLE GERİ ALIYORLAR’   En fazla yükün işçi ve emekçinin üzerinde olduğunu anlatan Üstündağ, “En çok çalışan biz en az parayı alan yine biz. Benim şu an oturduğum eve 550 TL kira veriyorum. Artı kapıcı ve ara parasıyla birlikte toplam 780 TL ödüyorum. Elektrik faturası ayda 300 TL geliyor. Elektrik zamları zaten ayrı bir sorun haline geldi, evde olsan olmasan faturayı kesip gidiyorlar, bir şey anlamış değilim. Su faturası ayda 100 TL geliyor. 5 aylık faturaların birikti, şu an 500 TL su borcum var. Aylık mutfak harcamamız 350 ile 400 TL, sadece zaruri ihtiyaçlarımızı alabiliyorum. Pazara, iki haftada bir gidiyorum, o da soğan ve patates alıyorum. Çünkü her şey ateş pahası, üç çocuğum var, ikisi okula gidiyor. Onların okula masrafları her ay 300 TL. Sobada yakılacak kömür ve odun 150 TL tutuyor. Benim aylık harcamam toplam 2030 TL iken aldığımız 2 bin 20 TL. Bunun hastanesi, yol masrafları, giyimi ve daha sayamadığım birçok şey var. Yaptıkları zammın iki mislini bizden geri alıyorlar” dedi.     ‘PAZARA GELİP BAKSINLAR’    Ekonomik krizden en çok yoksul kesimin etkilendiğini dile getirten Üstündağ, zenginlerin sofralarını kaç çeşit yemekle süsleyeceğini düşündüğünü ama asgari ücretli ya da yoksulların akşam çocuklarına bir kap çorba pişirdiğinde mutlu olduğunu söyledi. “Zam yaptık” diyenler ve bunu yeterli görenlerin, çıkıp ev kiralarına yapılan zamlara bakmasını, pazarda soğan ve patatesin fiyatlarını sormasını isteyen Üstündağ, “Gelip yoksulların kapısını çalsınlar, ne yiyip ne içiyorlar, nail yaşıyorlar, görsünler. Her şey dışardan göründüğü gibi değil” ifadesini kullandı.   10 NÜFUSLU, 1 KİŞİ ÇALIŞIYOR   Bağlar’ın Şeyh Şamil Mahallesinde kirada oturan 8 çocuk annesi Şehnaz Oydu da (48) benzer sorunların daha ağır halini yaşıyor. 10 nüfuslu ailede sadece kızının asgari ücretle çalıştığını belirten Oydu, eşinin sağlık sorunlarından dolayı çalışamadığını söyledi. Ekonomik krizle birlikte her şeyin yüzde yüz attığını hatırlatan Oydu, “Eskiden de geçinemiyorduk ama bu kadar zam da yoktu. Bu gelen zamlar belimizi büktü. Asgari ücrete yapılan zam, hiçbir şeyimizi karşılamıyor. Benim 8 çocuğum var, ikisi yetişkin, diğerleri daha okul çağındalar. Evde sadece kızım çalışıyor, o da asgari ücretle. Evin kira bedeli 520, elektrik faturası geçen 370 ile 350 arasında geliyor, üstelik ben kömür sobası yakmama rağmen bu kadar geliyor. Su faturamız 130 -120 arasında değişiyor. Aylık mutfak masraflarız pazar alışverişiyle birlikte bin TL’yi buluyor. Buna çocukların okul masrafları, kışın yakacak kömür, odun ihtiyaçları da eklenince ayı, bakkala toptancıya borçlanarak kapatıyoruz” dedi.   MA / Esra Solin Dal