Midyat kampındaki Êzidîler: Neden Şengal'e değil de İdlib'e yakın? 2018-08-17 09:24:35 MARDİN - Kapatılan Midyat’taki kamptan İdlib’e yakın Suriye sınırındaki kamplara yerleştirilmek istenen Êzidîler, “Bu yeni bir fermandır” diyerek, gitmeyi reddediyor. “Gidecek yerimiz kalmamış” diyen Êzidîlerin, Êzidî köylerine yerleşme talebine ise henüz yanıt verilmedi.  İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Antep, Adıyaman ve Mardin’de bulunan 5 mülteci kampının boşaltılmasına karar verdi. Bu kamplarda bulunan mültecilerin Hatay, Kilis ve Urfa’nın Akçakale, Suruç ve Ceylanpınar ilçelerindeki kamplara taşınması sürerken, DAİŞ’in Şengal’e dönük saldırılarının ardından önce Diyarbakır’da kurulan kampa yerleştirilen ardından da Midyat’taki kampa zorla götürülen bin 100 Êzidî, diğer kamplara gitmek istemiyor.     YENİ BİR FERMAN ENDİŞESİ   Kamptaki Êzidîlerin tercihi ise Mardin’de bulunan Êzidî köylerine yerleşmek. Ancak Êzidîlerin bu talebine henüz olumlu veya olumsuz bir dönüş olmadı. Şengal’den Diyarbakır’a ve oradan da Midyat’a gelmek zorunda kalan Êzidîler, kendilerine gösterilen kamplara gitmelerinin yeni bir ferman girişimi olacağı düşüncesiyle Midyat’ta kendi imkanlarıyla ev tutmaya başladı. Ancak herhangi bir gelirleri olmayan Êzidîler, burada yaşamlarını ne kadar idame edecekleri konusunda kaygı taşıyor.   ‘ÊZIDÎLERİN GİDECEK YERİ KALMAMIŞ’   Kampta kalan Êzidîlerden Ahmed Xwedêda, kendilerinin Midyat’a yerleşmeye de mecbur bırakıldıklarını dile getirerek, götürülmek istendikleri Suriye sınırındaki kampları tehdit olarak gördüklerini vurguladı. Yeniden bir göç daha yaşamanın kendilerine zor geldiğini söyleyen Xwedêda, Şengal’den sonra Diyarbakır, Midyat ve şimdi de başka bir yere gitmek zorunda kaldıklarını dile getirdi. “Biz Êzidîlerin gidecek yeri kalmamış, herkes bize düşman olmuş” diyen Xwedêda, şöyle devam etti: “Durumumuz iyi değil, ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Ama mecburuz. İş olursa işe gideceğiz, olmazsa da yapacağımız bir şey yok, elimizden bir şey gelmez. Halimiz çok kötü. Tüm halkımızdan yardım etmelerini istiyoruz. Maddi, sağlık, barınma, beslenme ve diğer temel ihtiyaçlar bakımından destek bekliyoruz.”   ‘İSTEĞİMİZ ŞENGAL’E DÖNMEK AMA…’   Şengal’e dönük Türkiye’nin önceki günkü hava saldırısını hatırlatan Xwedêda, “Biz istiyoruz ki memleketimize, Şengal’e geri dönelim, ama şartlar uygun değil. Daha dün gece (önceki) tekrar saldırı yapılmış. Yüreğimiz kan ağlıyor, kimin yüreği toprakları için kan ağlamaz ki” dedi.   ‘BAŞIMIZA NE GELECEĞİNİ BİLMİYORUZ’   Kampta kalan Eli Xelef ise, durumlarının kötü olduğunu ifade etti. Mardin’deki köylerin izin vermeleri ve kendilerine yer gösterilmesi durumunda köylere gitmeyi çok istediklerini kaydeden Xelef, “Yardımcı olunmadığı durumda oralara gitme imkanımız da yok” dedi. Şengal’e dönmenin en büyük istekleri olduğunu söyleyen Xelef, şimdilik Midyat’ta ev aradığını ve eve yerleşeceğini aktardı. “Bize Suriye sınırındaki kamplara gelin dediler, ancak biz istemedik” diyen Xelef, şöyle devam etti: “Biz oradaki kamplara gidersek başımıza ne geleceğini bilmiyoruz. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Burada, bu şekilde daha fazla ne kadar kalırız onu da bilmiyoruz. Bizim neden diğer kamplara gitmek istemediğimizi anlamak istemiyorlar.”    ‘NEDEN ŞENGAL’E DEĞİL DE İDLİB’E YAKIN KAMPLAR?’   Kentte Êzidîlerin son durumuna ilişkin temaslarda bulunan HDP önceki dönem Êzidî milletvekillerinden Ali Atalan da, “Êzidîlerin neden Êzidîlikle hiç alakası olmayan İdlib’e doğru yerleştirmek istiyorlar. Neden Şengal’e yakın bir yere yerleştirmek istemiyorlar” diye sordu. “Êzidîlerin IŞİD’e sempati duyulan kamplara yerleştirilmek istendiğini” belirten Atalan, “Êzidîler, bunu ‘Kesinlikle bize yeni bir fermanın ilanıdır’ diye görüyor ve bu kamplara yerleşmek istemiyorlar” dedi.    Türkiye’nin Êzidîlerle ilgili hassasiyetleri göz önüne alan bir öneri sunmadığını belirten Atalan, Midyat’taki tüm kesimlerle beraber yardımcı olmaya çalıştıklarını ve şimdilik Midyat’ta kalmalarını sağlayacak adımlar attıklarını ve isteyenlere dayanışma içinde ev tutmaya başladıklarını dile getirdi. Atalan, kendileri için de köylere yerleşmelerin daha önemli olduğunu söyledi.    MA / Ahmet Kanbal