KHK eylemi 313'üncü haftasında

2025-01-08 19:43:25


	 

	İZMİR - KHK ile ihraç edilen kamu emekçileri, eyleminin 313'üncü haftasında işlerine iadesi gerçekleşene kadar mücadele edeceklerini vurguladı. 

	 

	Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu’nun, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iadesi talebiyle Karşıyaka çarşı girişinde düzenlediği oturma eylemi 313’üncü haftasında devam etti. Eylemde "İhraç tecrittir. Tecrit insan hakları ihlalidir. Hak ihlallerine hayır. İşimize geri döneceğiz” pankartı açılırken sık sık “KHK’ler gidecek biz kalacağız”, "Zafer direnen emekçinin olacak" sloganları atıldı. Açıklamaya birçok siyasi parti temsilcisi ve sivil toplum kuruluşu katıldı.

	 

	Açıklamayı yapan Eğitim-Sen İzmir 2 No'lu Şube Yöneticisi Fatma Çayır, sosyal ve kamusal yaşamdan tecrit amacıyla yapılan ihraçların hukuku ayaklar altına alarak yapıldığını vurguladı. Emeklilere, işçilere, kamu çalışanlarına yapılacak zamlara ilişkin konuşan Fatma Çayır, "Emekçilerin, işçilerin insanca yaşamasına yetecek bir ücrete karşılık gelmediğini buradan bir kez daha söylüyoruz. Ve bu nedenle üyelerimiz ve tüm kamu çalışanlarımızın ücretlerinin, diğer ekonomik ve özlük haklarının her geçen yıl, onurlu insanca yaşanacak bir gelir düzeyinden ve güvenceli çalışma yaşamından uzaklaşıp, açlık ve sefalet düzeyine doğru sürüklenmesine, vergide adaletsizliğe, TÜİK’in siyasal manipülasyona dayalı rakamlarına, gerçek grevli toplu sözleşme yasası ile emekçilerle masaya oturmak varken, tüm ipleri siyasi iktidarın eline veren sahte sendika yasasına, bizleri kayıt dışı çalıştırma mantığına mahkum eden, ek ve yan ödemelerimizin taban ve emekli aylıklarımıza dahil edilmediği ve bu sebeple emekli aylıklarımızda yüzde 55’e varan kayıplarımıza karşı; 13 Ocak Pazartesi günü, üretimden gelen gücümüzü kullanarak, tüm işyerlerimizde iş bırakıyoruz" diye belirtti.

	 

	'OKULLAR SİYASET ALANINA ÇEVRİLMEYE ÇALIŞILIYOR'

	 

	Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) Ülkü Ocakları ile imzaladığı protokole de değinen Fatma Çayır, eğitim kurumlarının siyaset alanına çevrildiğine dikkat çekti. Fatma Çayır, "Bu tip girişimler yalnızca eğitimin niteliğine zarar vermemektedir, eğitim sisteminin tarafsızlığı ilkesiyle açık açık çelişmektedir. Bizler çocuklarımıza aydınlık yarınlar bırakma iddiamızdan asla vazgeçmeyeceğiz" şeklinde konuştu.

	 

	Eylem, sloganlarla sona erdi.