Öndül: BM ikinci bir karar için toplanmalı 2018-03-13 09:15:55 ANKARA – BM'nin Efrin ve Doğu Guta'yı kapsayan ateşkes kararına Türkiye’nin uymadığına dikkat çeken İnsan Hakları Akademisi Başkanı Hüsnü Öndül, "BM ikinci kez toplanıp, uygulanmayan karara dair başka bir karar daha almalı" dedi. Efrin’e yönelik Türkiye’nin saldırıları 53’üncü gününde yoğunlaşırken, yaklaşık 850 bin sivil kitlesel katliamla karşı karıya. Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından alınan ateşkes kararına rağmen Türk Silahlar Kuvvetleri (TSK) ve himayesindeki güçler hava ve kara bombardımanını sürdürüyor. Suriye İnsan Hakları İçin Gözlemevi (SOHR), son açıklamasında Kürtlerin, Arapların ve Ermenilerin de bulunduğu 177 sivilin Efrin'de hayatını kaybettiğini, 337 sivilin ağır yaralı olduğunu duyurdu. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Ocak ayındaki sadece bir bombardıman nedeniyle kadın ve çocukların çoğunlukta olduğu 26 sivilin hayatını kaybettiğini açıkladı. BM Suriye Bölgesel İnsani Yardım Koordinatörü Panos Moumtzis de, “Türk Ordusu’nun Afrin’deki saldırıları nedeniyle sivil ölümler ve yaralanmalar hakkında rahatsız edici raporlar almaya devam ediyoruz” dedi. Şubat ayında bir rapor açıklayan Uluslararası Af Örgütü’nün Ortadoğu Araştırma Direktörü Lynn Maalouf ise, bombardımanlar nedeniyle 93 sivilin öldüğünü; 313 sivilin de yaralandığı duyurmuştu.    ‘SAVAŞ GERÇEĞİ DEYİP GEÇEMEYİZ’   Suriye'de iç savaşının başladığı 2011 yılından bu yana çatışmanın olmadığı Efrin kentinde 7 yıl sonra yaşanan sivil ölümlere dair İnsan Hakları Derneği (İHD) İnsan Hakları Akademisi Başkanı Hüsnü Öndül, "Başka ülkelerin topraklarını girmeyi de yasa dışı olarak gördüğümüz gibi sivil ölümler kimden gelirse gelsin karşı çıkıyoruz. İlkesel bir tutum almak gerekiyor. İnsan haklarını savunuyoruz ve böyle yaklaşıyoruz. 'Savaş gerçeği' deyip geçemeyiz. Barışçıl yöntemlerle sorunların çözümünde ısrarcıyız" diye konuştu.    ULUSALÜSTÜ HUKUKA RAĞMEN SALDIRI SÜRÜYOR   "Hem insan hakları hukuku hem de insancıl hukuk açısından meseleye yaklaşmak gerekiyor" diyen Öndül, şöyle devam etti: "Özellikle insancıl hukukun en önemli belgeleri olan 12 Ağustos 1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri ve bu sözleşmelerin eki niteliğindeki 1977 yılında kabul edilen 2. protokol sivillerin korunmasıyla ilgili hükümler taşıyor. O açıdan silahlı çatışmalarda bu konunu önemi ulusal üstü insan hakları belgelerinde ya da insancıl hukukta düzenlenmiştir. Biz insan hakları savunucuları öteden savaş karşıtı pozisyon alıyoruz. İnsan haklarının ancak barış ortamında haklarına ve özgürlüklere sahip olarak insanların yaşayacağı ortamda geliştireceği düşüncesinden kaynaklanıyor."   'SİVİLLER KORUNMUYORSA UCM DEVREYE GİREBİLİR'   Savaş kuralları hatırlatmasında bulunan Öndül, "Savaş koşulları için de kurallar var. Bunların en başında sivillerin korunması geliyor. 4 ayrı Cenevre sözleşmesinin ortak 3. maddesi yasak eylemleri sayar. Bunların başında da sivillerin korunması gelir. Tarihi eserlerin, doğanın, kentlerin korunması gelir. Yasak silahlar gelir. Bunun gibi hükümler ihlal edildiğinde ne yapılır? Roma statüsünde belirtildiği gibi maddeye aykırı uygulamalarda, savaş suçlarında Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) devreye girebilir. Dolayısıyla da sivillerin yaşamlarını yitirmemesi için savaşa karşı çıkmalı. Tüm taraflara bu yönüyle çağrı yapmak gerekiyor" diye konuştu.   ‘ULUSLARARASI KURUMLAR YAVAŞ’   Öndül, BM ve diğer uluslararası kurumların "hükmünü kaybettiği" ya da "siyasi koşullara göre hareket ettiği" yönündeki eleştiriler için de, "Hem çatışma dönemlerinde hem de olağan rejim koşullarındaki ihlallere ilişkin bölgesel ya da uluslararası sözleşmelerin usul ve mekanizmaları ağır çalışıyor ve bu nedenle ihlalleri önlemede yetersiz kalıyor" yorumu yaptı. Öndül, bu yavaşlığın, hakları ihlal edilen birey ya da toplumların değil devletlerin lehine olduğunun altını çizdi. Uluslararası kurumların hızlı ve etkin çalışması halinde insan haklarının korunabileceğini belirten Öndül, BM'nin Efrin ve Doğu Guta'yı da kapsayan ateşkes kararına işaret ederek, "Gördüğümüz gibi sivil ölümleri engellemiyor. BM ikinci kez toplanıp uygulanmayan karara dair başka bir karar daha almalı. Ancak o zamana kadar da çatışmalar devam ediyor" dedi.