Akademisyenler belgeleyecek: Kendimizi mağdur değil mücadele içinde hissediyoruz 2018-02-25 09:06:30 İZMİR – Görevlerinden ihraç edilen akademisyenler TİHV bünyesinde hayata geçirmeye hazırlandıkları proje ile hak ihlallerini belgelemeye hazırlanıyor. Projeyi anlatan Prof. Dr. Feride Aksu Tanık, “Kendimizi mağdur değil mücadele içinde hissediyoruz” dedi.  Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında yayınlanan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile Ege Üniversitesi’ndeki görevlerinden “Bu Suça Ortak Olmayacağız” barış bildirisine imza attıkları için ihraç edilen akademisyenler, “Akademisyenlerin zorlu koşullarda barış aktivistleri olarak güçlendirilmesi” adıyla geliştirdikleri proje kapsamında bir araya geliyor. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) bünyesinde akademisyenlerin yanı sıra gençler ve kadınların da aralarında yer alacağı projeyle iki yıl boyunca Türkiye’de yaşanan hak ihlallerinin tespiti ve buna karşı mücadele yöntemlerinin yanında insan hakları eğitimleri verilerek, mücadele daha da büyütülmeye çalışılacak. Barış aktivitelerini güçlendirmek ve Türkiye’deki farklı kesimleri “Halklarla düşünmek” teması ile bir araya getirmeyi planlayan projeyi Prof. Dr. Feride Aksu Tanık anlattı.    ‘AKADEMİK BİRİKİM VE HALKIN BİRİKİMİ HARMANLANACAK’   Projenin zorlu koşullarda akademisyenlerin, barış aktivistleri olarak güçlendirilmesi istemi ile doğduğunu belirten Tanık, projenin halka açık bir şekilde hayata geçirileceğini söyledi. Seminerler dizisi ile birlikte hayata geçirecekleri insan hakları eğitim programları sayesinde akademisyenlerin bilgi ve donanımlarının halkla bütünleştirilmesini amaçladıklarını aktaran Tanık, ayrıca halkın birikimlerini de akademik birikimle harmanlanmasını hedeflediklerini söyledi. Tanık, “Birlikte bir paylaşım ile kendimizi de geliştirecek eğitim etkinliğimiz olacak” dedi.    İlk etapta Türkiye'de KHK'lerle ihraç edilen akademisyenlere ilişkin sayısal verilerin toplandığını ve 5 bin 800 civarında ihraç edilen akademisyen olduğunu söyleyen Tanık, nitel olarak da yaşanan sorunların neler olduğunu ortaya koyabilmeye yönelik iki araştırma gerçekleştireceklerini belirtti.  Ayrıca hak ihlallerine uğrayan akademisyenlere kılavuzluk edilecek bir hukuk rehberi hazırlandığını da ifade eden Tanık, avukatların bu anlamda çalışma yürüttüklerini belirtti. Öte yandan ayda bir kere broşürler yayınlayarak faaliyetlerinin tanıtımını yapacaklarını dile getiren Tanık, "Barış İçin Sinemacılar imzacısı bir sinemacı arkadaşımız farklı kentlerde Barış Akademisyenlerinin deneyimini, yaşadıkları süreçleri anlatan belgesel hazırlıyor. Akademisyenlerin mağdur değil, mücadele yürüten aktivistler olarak neler yaptıklarını, dayanışma akademilerinin süreçlerini ortaya koymaya çalışan bir belgesel ile mağdur olmadığımızı, aksine mücadele yürüten aktivistler olduğumuzu bu belgeselle anlatmaya çalışıldı" dedi.    ‘MAĞDUR DEĞİL MÜCADELE İÇİNDE HİSSEDİYORUZ’   Türkiye’de mevcut süreçte kısmi bir tıkanıklık olduğunu aktaran Tanık, proje ile ayrıca yaşanan tıkanıklığın sebeplerinin tespiti yapılarak, aşılması yönünde de atılacak adımların belirlenmesi sürecinin birlikte yürütüleceğini söyledi. Projede akademisyenlerden ziyade ağırlıklı olarak gençlerin yer aldığını kaydeden Tanık, “Proje ile hem onurlu yaşamımızı sürdürmeye hem de ait olduğumuz, yapmaya alışageldiğimiz şeyleri sürdürebileceğimiz bir alan yaratmaya çalışıyoruz” dedi.    Döneme tanıklık eden ve yaşananların bilgisini üreten bir proje çalışması olduğunu belirten Tanık, araştırma ve eğitim açısından üniversitelerde yürütülen çalışmaların benzerlerinin de proje kapsamında yer aldığını söyledi. Tanık, “O nedenle kendimizi mağdur değil, mücadele içinde hissediyoruz” dedi.    MA / Ayşe Sürme